Milletvekilleri, TOBB, TİM, DEİK, TÜSİAD, MÜSİAD, Borsa İstanbul Başkanları ve önde gelen Türk işadamlarından oluşan heyetin de eşlik ettiği Zeybekci, İtalyan gazetecilerle de bir araya geldi.
ZEYBEKÇİ "TÜRK DEMOKRASİ DEVRİMİ"
Zeybekçi, Türkiye'nin Roma Büyükelçiliği'nde gerçekleştirilen toplantıda, Türkiye'deki 15 Temmuz darbe girişiminin dünya demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçeceğini, demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve özgürlükler adası olan söz konusu ülkenin, hak etmediği bir tecavüze maruz kaldığını ifade etti.
Türk halkının bu hain girişimi en güzel şekliyle cevapladığını dile getiren Zeybekci bunun, “Türk demokrasi devrimi" olarak tarihe geçeceğini savundu.
16 Temmuz sabahından itibaren Türkiye'de her şeyin çok hızlı bir şekilde normale döndüğünü anlatan Zeybekci, darbe girişiminin ardından t Türk Lirası'nın dolar karşısında 4 ya da 5 liraya kadar, faizlerin ise iki katına çıkabileceği yönünde bazı beklentilerin olduğunu, ancak bunların hiçbirisinin gerçekleşmediğini kaydetti.
“ÖNEMLİ OLAN VİZE MUAFİYETİ DEĞİL, GÜMRÜK BİRLİĞİ'NİN GÜNCELLENMESİ"
Gümrük Birliği konusundaki desteğinden dolayı İtalya'ya da teşekkür eden Zeybekci, “Benim şahsi görüşüm olabilir, ama bir ekonomi bakanı olarak benim için önemli olan vize muafiyeti ya da diğer şeyler değil, Gümrük Birliği'nin güncellenmesi ve kapsamlı genişletilmesidir. Bu, Türkiye'nin ekonomik anlamda Avrupa Birliği'ne tam entegrasyonuna doğru gidecek olan noktada önemli bir adımdır" diye konuştu.
Nihat Zeybekci, İtalyan iş dünyasıyla yaptıkları görüşmelerde ise, darbe girişimi sonrası Türkiye'deki yatırımlarına ilişkin bir korku, endişe hissetmediklerini, ancak sonraki süreçlere ilişkin bazı soruları olduğunu da belirtti.
Zeybekci, iki ülke arasındaki 17 milyar dolarlık ticaretin gerçek potansiyeli yansıtmadığını, bu rakamın rahatlıkla 50 milyar dolar seviyesine çıkabileceğini de sözlerine ekledi.
Bakan Zeybekçi, “Ekim ayı başında İtalya Ekonomik Kalkınma Bakanı Carlo Calenda ile tekrar görüşeceğiz. Eş zamanlı olarak İtalyan ve Türk şirketleri için kapsamlı bir iş forumu yapacağız. Türk ve İtalyan Eximbanklarını bir araya getireceğiz ve hemen şimdi talimatları veriyoruz. Onlar da Ekim ayına kadar nasıl bir araya gelip ortak bir fon oluşturabilirler ve bu fon ile İtalyan-Türk şirketleri projelere giderken bunları nasıl destekleyebileceğimizi inceleyeceğiz" diye konuştu.
“İŞ DÜNYASINDAN TERÖRE DESTEK VERENLER AYIKLANMALI"
Bir soru üzerine, FETÖ/PDY kapsamında tanınmış işadamlarının tutuklanmasına da değinen Zeybekçi, bu şirketlerin bir elin parmakları kadar, tam anlamıyla bir terör örgütü merkezi haline gelmiş, örgütün kirli amaçlarına ulaşmak için kullandığı holding ve şirketler olduğunu belirtti.
Bunları tedavi edip kurtarma imkanı olmadığını anlatan Bakan, bunlarla ilgili olarak gereğinin sonuna kadar yapılması gerektiğini de ekleyerek, şu anda yapılanın da bu olduğunu, iş dünyasında terör örgütüne destek verenlerin çok hassas bir şekilde ayıklandığını söyledi.
Zeybekçi, iş dünyası temsilcisi olmalarının, onları yargı karşısında farklı hale getirmeyeceğini de belirtti.
“TÜRKİYE CESUR BİR ADIM ATTI"
Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyinde başlattığı operasyonun hedefinin, IŞİD'i sınırdan uzaklaştırmak mı yoksa Kürt militanlar ya da başka hedefler mi olduğu sorulan Zeybekci, şöyle konuştu: “Orası dünyanın en tehlikeli, en korkunç, en insanlık dışı terör örgütlerinin yeşermeye başladığı, yeşerdiği ve hayat bulduğu ve tüm dünyayı tehdit ettiği bir alan haline geldi. Buradaki terör organizasyonu DAEŞ (IŞİD), bugün Batı Avrupa'da da; Belçika'dan Fransa'ya ve Almanya'ya kadar bütün bu coğrafyada eylem yapabilir hale geldi. Beslendikleri alan orası ve bundan 3 gün önce Türkiye'de bir düğün seremonisinde 29 tane çocuğun katledildiği terör eylemi yapabilecek kadar çılgın bir örgütten bahsediyoruz."
Söz konusu bölgede operasyona başlayan Türkiye'nin, cesur bir adım attığını dile getiren Zeybekci, “Bütün dünyanın, dostlarımızın şöyle görmesi lazım: Türkiye'nin alkışlanması, tüm modern dünyayı koruma anlamında, modern dünyanın bu tehlikelerden kurtulması anlamında, o bölgeye elini sokan, yani tehlikeli ateşin içine elini sokma cesaretini gösteren bir ülke olarak görülmesi lazım" diye konuştu.
“TÜRKİYE'NİN GEREKLİ DESTEĞİ GÖRECEĞİNE İNANIYORUM"
Terörizmle mücadelede güçlü mesaj vermekten bile endişe edilen bir dönemde doğrudan mücadeleye girmiş olmasından dolayı Türkiye'nin gerekli desteği göreceğine inandığını ifade eden Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye bu operasyonlarda müttefikleriyle; gerek çok yakın organik bağ içinde olduğu AB ile gerekse ABD ile gerekse orada şu anda askeri güç bulunduran Rusya'yla ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) dediğimiz; Suriye'deki demokrasi, insan hakları ve özgürlükler anlamında mücadele veren örgütlerle işbirliği içinde bunu yapıyor. Türkiye şunu asla yapmayacak ve kimse bunu Türkiye'den beklemesin: bazıları Türkiye'nin güneyinde oluşturdukları bir yapıyla Türkiye'yi kuşatmak gibi, onu yeniden başka bir maceraya, tehlikeli coğrafyaya sürükleme gibi bir operasyona başladıklarında karşılarında Türkiye'yi bulacaklar."
Bu konuda çok defa hassasiyetlerini dile getirdiklerini söyleyen Zeybekci, “Türkiye şimdi gereğini yapıyor. Oradaki hedef, sadece ve sadece terörist organizasyonlardır. Oradaki hedef, Suriye'nin toprak bütünlüğüne karşı hevesi olanlardır. Bu, Suriye'nin toprak bütünlüğünü tehlikeye atanlara karşı bir harekattır" diye konuştu.
DHA
Kaynak: DHA