İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ankara'da AFAD Konferans Salonu'nda 'Kaza ve Denetim İstatistikleri Raporu Tanıtım Toplantısı' ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Bakan Soylu, Diyarbakır'da ailelerin HDP önündeki oturma eylemiyle ilgili, "Benim söylememden ziyade İstanbul'dan Diyarbakır'a gidip, PKK'lıları kucaklayanlara, bölücüleri kucaklayanlara sormak lazım. Biz bugüne kadar söyleyeceğimiz her şeyi söyledik, söylemeye de devam ederiz. Ama esas İstanbul seçmeninin kendine vermiş olduğu reyi, bölücüleri meşruiyete taşımak için kullananlara sormak lazım. Esas itibarıyla kendi üzerine düşen yükümlülükleri değil, Türkiye'nin yıllarca canını acıtan, Türkiye'yi ekonomik, sosyal, birlik ve beraberlik konusunda sıkıntıya düşürmeye çalışan terör örgütüne, oradaki çocuklara, annelere göstermediği şefkati göstermeye çalışanlara sormak lazım. Esas itibarıyla başka meselelerde Türkiye'yi ayağa kaldıran, hepimizi gayri medenilikle suçlayan, bizi insan dışılıkla suçlayan, en ufak bir meselede elindeki bütün kötü tozları bizim üzerimize atmaya çalışanların bu meseledeki duyarsızlıklarına sormak lazım. Bu kadar açık ve net" dedi.
'CUMHURİYET TARİHİNİN EN ÖNEMLİ MÜCADELESİ'
Bakan Soylu, Cumhuriyet tarihinin en önemli mücadelelerini gerçekleştirdiklerini vurgulayarak, "Bu mücadeleyi bertaraf etmek için kollarını sıvamış olanları tarihe havale ediyorum. Bunda öğretim üyeleri var, bunda akademisyenler var, bunda basın yayın organlarından bu işe duyarsızlık gösterenler var, bunda siyasi parti yetkilileri var ve herkes var. Biz hepimiz öleceğiz; ama tarih bunları kaydedecek" diye konuştu.
'PAZAR SABAHI SÖYLEYECEĞİM'
Bakan Soylu, 'İstanbul'a da mı kayyum atanacak?", "Pejmürde kelimesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorularına, "Onu Pazar sabahı Hakan Çelik'te söyleyeceğim" dedikten sonra, şöyle yanıt verdi:
"Türkiye Cumhuriyeti kurallarla, ilkelerle, kanunlarla yönetilen bir ülkedir. Türkiye Cumhuriyeti devleti, çadır devleti değildir. Türkiye Cumhuriyeti devleti, dün de kurulmuş değildir. 2200 yıllık devlet geleneğimiz var. Siyasi görüşlerimiz farklı olabilir. Ama bir muhtar, kendine verilen yetkiler çerçevesinde muhtarlık yapar. Bir belediye başkanı, kendine verilen yetkiler çerçevesinde başkanlık yapar. Bir bakan da kurallar ve ilkeler çerçevesinde bakanlık yapar. Biz kurallar ve ilkeler çerçevesinde bunları yapmakla yükümlüyüz."
'BELEDİYE İŞİ, ŞOV İŞİ DEĞİLDİR'
Bakan Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Yenikapı'da sergilenen ve 'israf' olduğu iddia edilen araçlarla ilgili soruya da şu şekilde yanıt verdi:
"O da bizim sorumluluk alanımızdır. Arkadaşlarıma dün gece talimat verdim. Burada bir kamu zararı oluşmuşsa biz bu kamu zararına bakarız. Ki belediye işi, şov işi değildir. Bu söylenir ve araştırılır. Eğer böyle bir fazlalık, böyle bir israf söz konusuysa ilgili bakanlığa bu söylenir, söylenmedi. Biz bunu araştırma hakkına sahibiz. Ama filli olarak şöyle bir şey var; bunlar kamu zararı olabilecek şekilde sergilenmektedir. Yani hizmetten çekilmişlerdir. Eğer hizmetteki araçlarını çekiyorsan bu da başka bir görev ihmalidir ki bu da yanlış bir şeydir, o da bizim sorumluluğumuzdadır. Bunların hepsini incelemek, araştırmak İçişleri Bakanlığı'nın yetkisi dahilindedir."
'DAĞ KADROLARINDAKİ TERÖRİST SAYISI 600'ÜN ALTINA DÜŞTÜ'
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Polis Akademisi Başkanlığı tarafından hazırlanan 'Kaza ve Denetim İstatistikleri Raporu'nun tanıtım toplantısına katıldı. AFAD Konferans Salonu'nda yapılan toplantıya Bakan Soylu ile birlikte bakan yardımcıları, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Arif Çetin ve Emniyet Genel Müdürü Mehmet Aktaş ile davetliler katıldı.
Toplantıda konuşan Bakan Soylu, terörle mücadelenin önemine dikkat çekerek, geçen yıl PKK'ya yönelik 104 bin 800 operasyon, bu yıl da şu ana kadar 86 bin 105 operasyon yapıldığını söyledi.
Teröre karşı ciddi bir mücadele yürüttüklerini ve özellikle 15 Temmuz'dan sonra hem silahlı terörle, hem terörizmle farklı ve yeni bir anlayışla mücadele ettiklerini belirten Baka Soylu, "2014'te sadece örgüte katılım 5 binli rakamlarla ifade ediliyorken, bugün örgütün dağ kadrolarının tamamının mevcudu, ülkemizin sınırları içinde 600'ün altına düşmüştür. Yıllık katılım da geçen yıl 136 olarak gerçekleşmişti. Bu yıl şu ana kadar 80 kişi oldu. Üst düzey, alt düzey bakmıyoruz, yaptığımız operasyonlarla hemen her gün ikişer üçer teröristi etkisiz hale getiriyoruz" dedi.
'UYUŞTURUCUYA BAĞLI ÖLÜMLER YÜZDE 30 AZALDI'
Terörle aynı tehlike seviyesinde gördükleri uyuşturucu ile de ciddi mücadele ettiklerini belirten Bakan Soylu, "Uyuşturucuya bağlı ölümlerin sayısını 2018 sonu itibarıyla yıllık 941'den 657'ye çekmeyi başardık. Bu da yüzde 30.18'lik bir azalışı ifade etmektedir. 2019'un ilk 7 ayında ise yüzde 19.5'lik bir azalma sağladık. Elbette ki hedefimiz bunu çok daha aşağılara çekmek ve en nihayetinde sıfırlamaktır. Bu yıl içinde en son rakamla 85 bin 269 uyuşturucu operasyonu gerçekleştirilmiş ve 126 bin 519 gözaltı, 15 bin 330 tutuklama yapılmıştır" diye konuştu.
'KAZADA ÖLENLERİN SAYISI YÜZDE 31 DÜŞTÜ'
Türkiye'nin en ciddi güvenlik problemlerinden birisinin de trafik meselesi olduğunu işaret eden Bakan Soylu, uyuşturucu ile mücadele konusunda olduğu gibi trafik konusunda da bir strateji belgesi oluşturduklarını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Türkiye, trafik konusunda uzun yıllar elde edemediği bir başarıya; ama en önemlisi bir azalış trendine kavuşmuştur. Ülkemizde ölümlü ve yaralanmalı trafik kaza sayısı 2018'in ilk 8 ayına göre; bu yılın ilk 8 ayında yüzde 12, ölümlü kaza sayısı yüzde 28.3, yaralanmalı kaza sayısı yüzde 11.9 azalmıştır. Yine aynı dönemde, trafik kazalarında hayatını kaybedenlerin sayısı yüzde 31, yaralı sayısı yüzde 13.3 oranında azalmıştır. Bu noktada şunu da ifade etmek isterim. Böylesi keskin düşüşler, dünyadaki hiçbir ülkede trafik konusunda elde edilebilmiş değildir. Dünyada böyle bir rakam yok. Bunu toplumun tüm kesimleriyle, her vatandaşımızın dikkati ve desteğiyle başardık."
Bu yeni dönemde, özellikle okul geçitlerinde farkındalığa önem verdiklerini belirten Bakan Soylu, şunları söyledi:
"Ülkemizdeki 13 bin 736 okul geçidinin 3 bin 52'sinde 'önce yaya' görsellerinin çizimi tamamlandı, diğerleri için de çalışmalarımız devam etmektedir. Tüm valilerimize, kaymakamlarımıza ve belediye başkanlarımıza sesleniyorum; Bu 13 binin tamamını bitirmek durumundayız. Biz bu yerlerin hepsini belirledik, valilerimize, kaymakamlarımıza ve belediyelere gönderdik. 'Sizin buralarda yaya geçitleriniz var ve bunlara şu görselle yapmanız lazım' dedik. Allah'ınızı severseniz ya, tembellik almış gitmiş yani. Yapacağınız bir boya, bir de şablon, bu kadar zorsa gelip ben yapayım, ayıp, yazık yani. Okul geçidinin önüne, 'önce yaya' görselini yapmayı beceremiyorsan belediye başkanlığı yapma, kaymakamlık yapma, valilik yapma, bu kadar açık ve net. Yapamayacaksanız biz gelelim, elimize şablonları alıp yapalım. Çok zor da değil yani, şablonu boyaya batırıyorsun yere yapıştırıyorsun, bu kadar basit. Yapmazlarsa jandarma ve trafik ekiplerimize söyleyeceğim, biz kendi imkanlarımızla yapar, geçeriz. O hakkımız da var, o görevimiz de var."
Kaynak: Diyarbakır Söz