'Artık geleceğe bakmalıyız'

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Biz, Suriye'de rejimin avukatı değiliz, onu korumuyoruz. Bizi kaygılandıran, Suriye'nin geleceğidir” dedi.

'Artık geleceğe bakmalıyız'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin, Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi'ndeki ikili görüşmelerinin ve eşbaşkanlıklarında gerçekleştirilen Türkiye-Rusya 3. Üst Düzey İşbirliği Konseyi (ÜDİK) Toplantısı'nın ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Putin, yaptıkları görüşmelerde Gazze, Suriye sorunu ve Orta Doğu'daki durumun ele alındığını dile getirerek, Başbakan Erdoğan ve ekibine, bu konudaki yapıcı ve iyi sonuç getirecek gelişmeleri için teşekkür etti.

Toplantılarda Suriye'deki insani durumun ele alınıp alınmadığı ve Türkiye'nin pozisyonuna ilişkin bir soru üzerine Putin, şunları söyledi:

''Biz, bu sorunu hem insani açıdan hem diğer açılardan görüştük. Suriye'deki olaylar, Suriye'deki olup bitenlerle ilgili pozisyonlarımız birbirine benziyor. Suriye'nin geleceğiyle ilgili pozisyonlarımız aynı ama 'Suriye'nin geleceği hangi metotlarla oluşturulabilir?' bu konuda farklılıklarımız söz konusu.

Sayın Başbakan'la gerçekleştirdiğimiz görüşmeler sırasında yeni fikirler üretildi, söylendi. Biz bu fikirler üzerinde çalışacağız. Tabii ki bir ülkenin topraklarına ateş açılıyorsa bu olayları görmemek çok zordur. Türkiye ve Rusya, komşu ülkelerdir. Her ülkenin büyük sorumlulukları var. Bizim de sorumluluğumuz var çünkü bu olaylar, Rusya milli sınırlarına da çok yakın meydana geliyor. Türk dostlarımızda gerekli danışmalarda bulunacağız bu konuda.''

''Suriye'nin nükleer silahı yok''

Rusya Devlet Başkanı Putin, bir başka soru üzerine, Suriye'nin nükleer silahı olmadığını ve nükleer silah üretimine yakın bile bulunmadığını belirtti.

Patriot'un geçmiş nesil bir sistem olduğunu kaydeden Putin, Türkiye'nin sınırda meydana gelen olaylarla ilgili kaygılarını anladıklarını ve bunları paylaştıklarını ifade ederek, şöyle konuştu:

''Bu durumda sınırda durumun kışkırtılması için ek durumun oluşturulması yanlıştır. Rusya'nın tutumuna gelince... Biz, Suriye'de rejimin avukatı değiliz, onu korumuyoruz. Bizi kaygılandıran, Suriye'nin geleceğidir. Yakın geçmişte yapılan hataların tekrarlanmasını istemiyoruz. Libya'daki militanları bazı rejimler destekledi ve sonuçta bu da ABD Büyükelçisi'nin ölümüyle sonuçlandı. Önce atılacak adımların sonuçları düşünülmeli. Bu konuyu ele aldık, görüştük. Yeni fikirler ortaya atıldı. Bunlar üzerinde çalışılması lazım. Bu sorunun çözümüne yönelik birlikte çalışmamızı sürdürmemiz lazım.''

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Suriye konusunda garanti verecek durumda olmadıklarını belirterek, ''Suriye öyle bir durumda ki, komşularına herhangi bir taarruzda bulunacağını sanmıyorum. Burada bir uzman olmak da gerekmiyor, özel servis istihbaratlarına dayanmak gerekmiyor. Suriye, sınırda bir ülkeye taarruzda bulunmak durumunda değil'' dedi.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye ile Rusya'nın ortak geçmişinde dramatik sayfalar da olduğunu ancak iki ülkenin geleceğe bakması gerektiğini söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Putin, Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi'ndeki ikili görüşmelerinin ve eşbaşkanlıklarında gerçekleştirilen Türkiye-Rusya 3. Üst Düzey İşbirliği Konseyi (ÜDİK) Toplantısı'nın ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Rusya ile Türkiye'nin komşu ülkeler olduğunu vurgulayan Putin, ''Tarihimizde ortak, bazen de dramatik sayfalar var. Önemli olan bunlara saygılı davranmamız. Bugün Türkiye'deki Rus şehitlikleri ile Rusya'daki Türk şehitliklerine ilişkin anlaşma imzalanmıştır. Bu belgenin büyük insani ve ahlaki önemi var. Atalarımızın hatıratının ölümsüzleştirilmesi amacıyla laik şehitliklerin kurulmasını başlatacak. Bizim tarihimizde her şey var ama biz geleceğe bakmalıyız'' diye konuştu.

''ÜDİK etkin bir mekanizma''

Putin, ÜDİK kapsamında gerçekleşen görüşmelerin, güvenilir ve açık atmosferi ile ticari ilişkilerin hacminin, sadece bir partner ülkeye değil, dost bir ülkeye geldiklerini gösterdiğini ifade ederek, büyük hazırlık çalışmaları yürüten uzman gruplarının gündemini zenginleştirdiği 3. ÜDİK Toplantısı'nın etkin bir mekanizma olarak kendini gösterdiğini vurguladı.

Türkiye ile Rusya'nın ticaret hacminin dinamizmine dikkati çeken Putin, ''Rusya, Türkiye'nin en önemli ticari ortaklarındandır. İkinci sırada yer alıyor. Geçen yıl dünya ticareti azaldı, buna karşılık Türkiye ile Rusya arasındaki ticaret yüzde 20 arttı, Ocak-Eylül döneminde de yüzde 14 artış oldu. Bu, dünya ekonomisinin zorlukları dikkate alındığında çok iyi bir eğilim, çok iyi bir gösterge'' ifadesini kullandı.

''Hedef 100 milyar dolar''

Başbakan Erdoğan'la birlikte Türkiye ile Rusya'nın ticaret hacmini 100 milyar dolara çıkarma hedefini koyduklarını belirten Putin, bunun tümüyle gerçekleşebilir bir hedef olduğunu umduğunu kaydetti.

Putin, 2012 ila 2015 yılları için ekonomik, bilimsel ve teknik işbirliğine ilişkin bir programın da imzaladığını hatırlatarak, bu programın sanayi işbirliğinin pekiştirilmesini, inşaat, demir-çelik ve tarım alanlarında ikili ilişkilerin güçlendirilmesini, telekomünikasyon, uzay ve uydu iletişim teknolojilerinin geliştirilmesi gibi alanlarda işbirliğini teşvik tedbirlerini öngördüğünü söyledi.

''En önemli alan enerji''

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, en önemli konunun enerji alanındaki işbirliği olduğunu ifade ederek, ''İşbirliğimiz sadece hidro-karbonla sınırlı değil. Bu tabii ki önemli bir alan. Sayın Başbakan'ın bildiği gibi, biz her zaman zor aylarda, diğer ülkelerden sevkıyatlarda bir zorluk yaşandığında destek veriyoruz. Destek vermeye de hazırız'' dedi.

Güney Akım Projesi konusunda Türkiye'nin verdiği karara teşekkür eden Putin, en yakın zamanda bu projenin gerçekleştirilmesi için çalışmalara başlayacaklarını söyledi.

Türkiye'nin ilk nükleer santralinin yatırım hacmi olan 20 milyar doların tamamının Rus tarafınca karşılanacağını belirten Putin, bu yatırımın yüzde 25'inin Türkiye'de yeni işyerlerinin kurulmasına yönlendirileceğini bildirdi.

''Milli para birimiyle ödeme''

Putin, ticari işbirliğinin finans yapısının iyileştirilmesinin güncel bir görev olduğuna dikkat çekerek, yatırım için uygun atmosferin yaratılması ve karşılıklı ödemelerde milli para birimlerinin kullanılmasının söz konusu olduğunu kaydetti.

Sberbank'ın Denizbank'ı satın almasına da değinen Putin, bunun geçen yıl Avrupa'da bu sektörde gerçekleşen en büyük alım olduğuna dikkati çekti.

Bugünkü görüşmelerde insani konuların da ele alındığını belirten Putin, 100'den fazla Türk öğrencinin Rusya'da nükleer öğrenim gördüğünü, bunun Türkiye'de yeni alanlar açacağını söyledi.

Türkiye - Rusya ilişkilerinde turizmin önemli bir yer tuttuğunu belirten Putin, ''Türkiye'yi, 3,5 milyon vatandaşımız ziyaret etti. Bu da vatandaşlarımızın Türkiye'ye duyduğu güvenin göstergesi'' dedi.

Görüşmelerde uluslararası ve bölgesel konuların, bu arada Gazze ve Suriye sorunları ile Orta Doğu'nun durumunun ele alındığını bildiren Putin, ''Sonuç olarak Sayın Başbakan'a, bütün Türk dostlarımıza yapıcı ve iyi sonuç getirecek gelişmeler için teşekkürlerimi sunuyorum'' diye konuştu.

''Nükleer santral''

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Akkuyu nükleer santraliyle ilgili bir soru üzerine, Rusya tarafından Türkiye'de yapılacak nükleer santral konusunda her şeyin plana göre sürdüğünü ve bu konuda bir sorun görmediğini belirterek, Türk tarafının da projenin gerçekleştirilmesine ilgi duyduğunu söyledi. Putin, Türk partnerlerinin de Rusya tarafının üstlendiği riskleri anlayacağını umduğunu ifade etti.

Türkiye'nin enerji ''hub''ına dönüştürülmesiyle ilgili bir soruya da Putin, ''Evet ama bizim için bu konuda öncelik, bizim pazarlarımıza sevkıyat güzergahlarının çeşitlendirilmesidir. Kuzey Akım Projesi'ni bitirdik, Güney Akım Projesi'ni başlatmak üzereyiz. Unutmamak gerekir ki, Mavi Akım Projesi de faaliyette. Mavi Akım Projesi'ni geliştirebiliriz, ileride Türk partnerlerimizle bu konuyu ele alabiliriz'' bilgisini verdi.

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler