90 yıllık Cumhuriyet tarihinde atılması mümkün olmayan adımların AK Parti döneminde atıldığını belirten Fehimoğlu, "Kürt sorununda ciddi adımlar atıldı. O günün Başbakanı, bugünkü Sayın Cumhurbaşkanımız, 'baldıran zehiri dahi olsa içerim' dedi ve bir proje başlattı. Ben o projeyi asrın projesi diye de ifade etmiştim. Gerçekten de öyle oldu. Çok değerli, kıymetli bir projeydi. Ama o projenin akıbeti, şu anda tartışıldığı gibi değil. 'Çözüm sürecini kim bozdu? diye soruyorlar. Açık ve net söylüyorum, çözüm sürecini Amerika bozdu, İsrail bozdu, Rusya bozdu. Bunu bilmeyecek kadar enayi miyiz?" dedi.
"KÜRT MESELESİNDEN DOLAYI ÇATIŞMA ÇIKMADI"
Bölgede yaşanan çatışmaların Kürt meselesinden dolayı kmadığını savunan Fehmioğlu, "Burada Kürt insanları ölüyor. Suriye’de Eset rahat etsin diye burada Kürt gençleri ölüyor. Kesinlikle bu Kürt meselesinden dolayı bir çözümsüzlük oldu diye çatışma çıkmadı. Bu çatışmanın kararını başka güçler verdi. Yazık oluyor, olan Kürt kardeşimize oluyor. Asla ve asla Kürt meselesinden dolayı bir çatışma ortamına girmedik. Bir de bunu ifade etmek istiyorum; şiddet, hak aramanın çözümü olmamalı. Hangi gerekçe ile insan bir cana kıyıyor da 'ben bu hakkımı almadığım için cana kıyıyorum' diyor? Değer mi? Kaldı ki, AK Parti 2002’den sonra Kürt meselesine en ciddi adımları atan partidir. AK Parti, Kürt sorununu kabul eden bir partidir. Çözüm yolunda çok fazla işler yapan bir partidir. Saymaya kalkarsak, basit geliyor. Bizim kimliğimiz yasaktı. Ben yaşadım, benim kimliğim Kürt olarak Türkiye’de yasaktı. Karanlık dönemlerde, kimliğim yasaktı. Dilimi konuşamıyordum. Cezaevine giren kardeşlerimiz kendi anneleriyle Kürtçe konuşamıyordu. Türkçe de bilmiyordu, tercüman da yoktu. Şu anda biz meclisin içerisinde telefonda isteyen Zazaca konuşuyor, Kürtçe isteyen Kürtçe konuşuyor. Eskiden yasaktı. Kürtçe konuşmak bile yasaktı" diye konuştu.
"KENDİ AYAĞIMIZA SIKIYORUZ"
Kadro yetersiz olsa da şu an okullarda Kürtçe eğitim verildiğini hatırlatan Fehmioğlu, bu konuda herhangi bir yasağın olmadığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Şu an okullarda Kürtçe eğitim yapılıyor. Belki kadro yetersizdir ama bugün bunlar yapılıyor. En azından bu konuda bir yasak yok. Tüm bu adımlar atılırken çözüm sürecinde 'baldıran zehri dahi olsa içerim' diyen adam geliyor, sonradan Kürt haini oluyor. Bu nasıl oluyor? Anlamış değilim. Bu başka bir oyundur, bu oyunlara gelmeyelim. Bu oyunlara geldiğimiz zaman da biz Kürtler için kayıptır. Bu bizler için, Kürtler için, Kürt gençleri için çok önemle üzerinde durmamız gereken bir hadisedir. Maalesef bölgemizde ciddi sıkıntılar var ve bu sıkıntılar da dış güçler kanalıyla oluyor. Murat Karayılan 'Hedefimiz AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan' diyor. Ben de bunu iddia ediyorum; AK Parti ve Sayın Cumhurbaşkanımız bunu hak etmiyor. Niye o zaman başkasına denilmedi? Faili meçhul cinayetler işleyenlere denilmedi, kimliğimizi inkar edenlere denilmedi. Şu an geldiğimiz nokta yanlış yapıyoruz, yazık yapıyoruz, yazık ediyoruz. Kendi insanımıza, kendi ayağımıza sıkıyoruz. Geçmişin karanlık günlerini çok iyi hatırlıyoruz. Kendi can güvenliğimiz bile yoktu. Çünkü karanlık güçlerden korkuyorduk. Bugün Allah’a şükürler olsun, o günler geride kaldı."
Kaynak: DHA