Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, merkez üssü Sivrice ilçesinde 24 Ocak 2020'de meydana gelen ve 41 kişinin yaşamını yitirdiği 6.8'lik Elazığ depreminin 1'inci yıl dönümü nedeniyle düzenlenen anma programı ve yapımı tamamlanan deprem konutlarının anahtar teslim törenine katılmak üzere kente geldi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'un da katıldığı, Yazıkonak Mahallesi'ndeki tören öncesi Cumhurbaşkanı Erdoğan, otobüsten halka seslendi.
'6 AY İÇİNDE KALAN KONUTLARI BİTİRECEĞİZ'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Elazığ'daki deprem konutlarının 6 ayda bitirileceğini açıkladı. Depremin ardından bütün imkanları seferber ettiklerini söyleyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"1 yıl önce hüzünlüydük, dertliydik. Zira burada gözyaşı vardı. Burada binalarımız depremle birlikte yıkılmıştı. Hemen buradaydık ve geldiğimizde her tarafın yer ile yeksan olduğunu gördük. Sağ olsun tüm bakan arkadaşlarım, gece gündüz demediler, burada kurumlarımızla beraber bir taraftan depremde binaların altında kalan vatandaşlarımızı çıkarmaya gayret ettiler. Sizler ağlıyordunuz, 'Acaba benim yavrum çıkacak mı' diye bekliyordunuz. Nitekim bunların içerisinde annesini, babasını kaybetmişler, 'Cumhurbaşkanı'mız bize de uğrar mı' diye bekleyenler var. Biz size söz verdik. Biz bunların çok daha iyisini yapacağız. Yıkılan bu bina yapılır ama giden can geri gelmez. Fakat sizler öyle bir imani tavır ortaya koydunuz ki bize güç verdiniz. Gerek İçişleri Bakanım Süleyman Soylu bey gerek Çevre ve Şehircilik Bakanım Murat Kurum bey gerek şu anda Başkan Yardımcım olarak görev yapan Fuat bey, valimiz, belediye başkanlarımız hep birlikte bu işin takibini yaptılar. Çalıştılar, koşturdular. Şimdi burayı gördüğüm zaman Allah'a hamd ediyorum. Yarabbi diyorum, şu an Gakkoşlara yakışan binalar yapıldı. Gelirken balkonda selamlayanlara sordum, 'Kaç oda' diye sordum, '3+1' dediler. Dua ediyorlar. Hamdolsun bütün mesele okullarıyla camileriyle daireleriyle onlara mutlu bir imkan hazırlamak zaten bizim görevimiz değil mi? Devlet yük değildir, devlet yük alır yük. Devlet vatandaşının mutluluğuyla mutlu olur. Onun için geçmişte devlete 'devlet baba' demişler. Biz de 'Cumhur İttifakı' olarak bu millete efendi olmaya değil hizmetkar olmaya geldik ve bu yola devam ediyoruz. Biz sizin hizmetçiniz. Biz Elazığ'a şehir hastanesini de yaptık mı? Yaptık. Eğer bu hastaneler olmasaydı biz o geceyi nasıl atlatırdık? Okullarımızla her şeyimizle hizmetinizdeyiz. Bundan sonra yapacağımız çok işimiz var biliyorum. 6 ay içinde geri kalanları da bitireceğiz. Hepsi bitmiş olacak. Kardeşlerim benim sizden bir isteğim var. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Onun için bizim 'Rabia’mız var. Ne diyoruz? Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bu yola böyle yürüyeceğiz. Ayrılık yok, gayrılık yok. Makam, mevki için değil birbirimizi Allah için seveceğiz."
Kaynak: Diyarbakır Söz