TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, darbeyi aklından geçirenlerin tımarhaneye gönderilmesi gerektiğini kaydetti.
Üstün, BBP Genel Başkan Yardımcısı ve 12 Eylül Mağdurları Ülkücüleri Komisyonu Başkanı Remzi Çayır başkanlığındaki heyeti kabul etti.
Çayır, komisyonlarının, bütün darbelerden mağdur olan vatandaşların hissiyatına ortak olabilmek adına yola çıktığını söyledi.
12 Eylül referandumuna ''eksik ama evet'' dediklerini belirten Çayır, ''12 Eylül Anayasasının bir maddesinin bile değişmesi bizim için mutluluk vericidir'' dedi.
Çayır, 13 yıl kaldığı cezaevinde hep 12 Eylül ile hesaplaşmayı düşündüklerini ifade ederek, darbeyi yapanların 4 Nisan'da mahkemeye çıkacak olmalarının önemli olduğunu belirtti. Çayır, bu tarihin ''insan hakları ve demokrasi günü'' olarak ilan edilmesini istedi.
‘MERVE KAVAKÇI HAİN İLAN EDİLDİ’
TBMM Başkanı Cemil Çiçek'le görüşerek taleplerini ilettiklerini kaydeden Çayır, ''12 Eylül'ü, 28 Şubat'ı yapanları ve e-muhtırayı ortaya koyanları mahkeme önüne çıkarabildik ama Meclis kendi hak ve hukukunu korumak adına soruşturma başlatamadı. PKK'nın siyasi uzantıları olduklarını söylemekte beis görmeyenler Meclis'te diledikleri gibi konuşabilmekte ama 28 Şubat sürecinde sırf başörtüsünden dolayı Merve Kavakçı'yı neredeyse hain ilan edip dışarı atmak gibi bir eğilim içine girildi'' diye konuştu.
Çayır, yeni anayasanın bu süreçte önemli olduğuna işaret ederek, ''Umutsuzluk içerisindeyiz. Çünkü komisyon, anayasayı yapmamak üzere kurulmuş. İçtüzük değişikliğinde bile anlaşamayan Meclis, yeni anayasayı nasıl yapacak?'' dedi. Çayır, darbe heveslilerinin bir daha bu işe kalkışmamaları için, darbeleri yapanların zaman aşımı dışında tutulması için Meclisin yasal düzenleme yapmasını istedi.
'DARBECİ LİDERİNİN YARGILANMASI SEVİNDİRİCİ''
Komisyon Başkanı Üstün, sözlerine başlamadan önce, BBP kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nu andı.
Çayır'a, ''12 Eylül referandumunda çok güzel bir duruş sergilediniz'' diyen Üstün, o zaman kendilerinin yalan söylemekle suçlandığını ama tarihin kimin yalan söylediğini ortaya koyduğunu kaydetti.
Üstün, ''Darbecilerin en azından liderlerinin yargılanması, bizim hedefimizdi ve bunun olması sevindirici bir gelişme. Ancak bu burada kalmamalı, kalırsa eksik olur'' diye konuştu.
O dönemde Mecliste göstermelik bir Danışma Meclisi olduğunu ifade eden Üstün, şöyle konuştu:
‘TİYATRO GİBİ KANUN YAPMIŞLAR’
''Karar verme yetkisi yoktu. MGK'nın tutanaklarını inceliyorum. 5 kişi oturup, tiyatro oynar gibi kanun yapmış'' dedi. Üstün, bakanlık ve belediye makamlarının zapdedildiğini ifade ederek, ''Şu anda kapıdan birisi girse ve 'Ayhan Sefer Üstün kalk, senin yerine ben oturacağım' dese, ne kadar acayibimize gider değil mi? Ama bunların hepsi 1980'de yapıldı. Savcılarımızdan etkin soruşturma bekliyoruz, bundan sonra kimsenin böyle bir şeyi yapamaması gerekir, hatta aklından geçirdiği takdirde bu kişilerin tımarhaneye gönderilmesi lazım, 'akıl sağlığı bozulmuş, bunları tedavi edelim' denilmesi lazım.''
Üstün, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü olduğunu, ancak 4 Nisan 2010'un da insan hakları günü olarak kutlanabileceğini söyledi.
Yeni Anayasa'dan sonuç çıkmasını istediklerini belirten Üstün, sonuç çıkmasa da sürecin devam etmesi gerektiğini vurguladı.
Kaynak: Diyarbakır Söz