Türk müziğinin efsane sanatçısı Orhan Gencebay’a durmadan ölüm tehditleri yağıyor. Usta sanatçı Orhan Gencebay aldığı tehditlerden sonra yalı dairesini satma kararı aldı. Efsane sanatçı Orhan Gencebay’ın apartmanına gidip küfürler yağdıran grup yüzünden sanatçı evini satma kararı aldı.
Radikal’in haberine göre: Türk müziğinin efsane ismi Orhan Gencebay'ın Rumelihisarı'ndaki yalısını satışa çıkarmasıyla ilgli çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. Ünlü sanatçının yakın çevresine dayandırılan iddiaya göre, yaklaşık beş ay önce Samsun Bafra'dan gelen kişiler, Orhan Gencebay'ın oturduğu apartmana gitti. Ünlü sanatçıyı görmek isteyen grup, bilinmeyen bir nedenle usta sanatçıya küfürler yağdırdı. Apartmanın önünde Orhan Gencebay'ı ölümle tehdit eden grup, kendilerini içeriye almayan apartman görevlisini dövdü. Şüpheli şahıslar, darp edilen kapıcının ihbarıyla gözaltına alındı. Birçok apartman sakininin de şahit olduğu bu olay sonrası Orhan Gencebay, şüpheli şahıslardan şikayetçi olmak istemedi.
Olayın büyümesini istemediği öğrenilen usta sanatçı, komşularının ise tepkisiyle karşılaştı. Ünlü şarkıcının, bu tatsızlık nedeniyle yıllardır oturduğu daireyi 4.5 milyon liraya satıp adresini değiştirmek istediği iddia edildi. Efsane sanatçı Orhan Gencebay, hayat arkadaşı Sevim Emre ile yıllardır içerisini de büyük özenle dekore ettirdikleri yalı dairesinde oturuyor.
Orhan Gencebay Kimdir?
Müziğe 6 yaşında Rus konservatuvarı mezunu ve aslen Kırım göçmeni eski bir opera sanatçısı olan klasik batı müzikçi Emin Tarakçı Hoca'dan keman ve mandolin dersleri alarak başladı. 7 yaşında bağlama ve Türk Halk Müziği dersleri almaya başladı. 10 yaşında ilk beste çalışması olan Kara Kaşlı Esmerdi Kim Bilir Kimi Sevdi isimli eseri yaptı.
13 yaşında Türk Sanat Müziği ve tambur eğitimi almaya başladı. Ortaokul ve lise yıllarında Samsun, Edirne ve İstanbul musiki cemiyetlerinde yaylı tambur, THM cemiyetlerinde ise bağlama çaldı. Samsun ve İstanbul'da halk evlerinin kuruculuğunu yaptı. Kendi açtığı müzik dershanelerinde öğretmenlik yaptı.
İlk profosyonel bestesi Ruhumda Titreyen Sonsuz Bir Alevsin'i 14 yaşında yaptı.
16 yaşından itibaren jazz ve rock müziği ile ilgilenmeye başladı, batı nefesli sazlardan oluşan orkestralarda tenor sax çalarak görev yaptı. Istanbul'a gelerek konservatur sınavlarına girdi ve kazandı. İcra heyetinde 4 yıl görev yaptıktan sonra konservatuardan ayrıldı. Vatani görevini bahriyeli olarak sürdürdüğü yıllarda bandoda saksafon çalmaya devam etti.
20 yaşında TRT Ankara, 22 yaşında TRT İstanbul Radyosu sınavlarına girdi. Ankara radyosundan İstanbul radyosuna geçerek 10 ay çalıştı, kendi isteği ile ayrıldı.
TRT’den ayrıldıktan sonra babasının da işlerinin bozulması üzerine yeniden Samsun’a döndü. Ne var ki içindeki müzik tutkusu her geçen gün biraz daha yoğunlaşdı. Orhan Gencebay çalışmalarını bu kez İstanbul Plakçılar Çarşısın’da yoğunlaştırdı. Söz yazarı, besteci, yorumcu, bağlama sanatçısı olarak zirveye doğru uzanan bir maratona başladı. Sanatçı henüz şarkıcı olarak tanınmadan önce de birçok bestesiyle şöhret olmuştu. “Sevemedim Kara Gözlüm “, “Koca Dünya”, “Sabır Taşı” adlı besteleri, besteci Orhan Gencebay’ın tanınmasına yetti.
1966'da Türkiye çapında yapılan bağlama çalma yarışmasında Arif Sağ ve Çinuçen Tanrıkorur ile birlikte derece aldı.
Arif Sağ ile birlikte 1966-1968 arası dönemde Muzaffer Akgün, Yıldız Tezcan, Ahmet Sezgin, Şükran Ay, Sabahat Akkiraz, Nuri Sesigüzel gibi birçok sanatçıya bağlama çaldı. Bu dönem içinde Kızılırmak Karakoyun, Ana, Kuyu gibi Türk filmlerinin müzik direktörlüğünü yaptı. İstanbul'daki halk evlerinde Abdullah Nail Bayşu, İsmet Sıral, Burhan Tonguç, Erkin Koray, Ömer Faruk Tekbilek, Vedat Yıldırımbora, Özer Şenay, Neşet Ertaş gibi sanatçılarla sık sık bir araya gelip müzik yaparak gelecekte kendi ortaya koyacağı müziksel sentezin ilk meyvelerini verdi. Ağlıyorum Yana Yana, Gönül bağları, Yıldız Akşamdan Doğarsın, Neredesin Leylâ'm gibi türkü plakları çıkardı. Sevemedim Karagözlüm, Sabır Taşı, Koca Dünya gibi besteleri çeşitli sanatçılar tarafından okunmaya, sanat dünyasında adı besteci ve bağlama virtüözü olarak duyulmaya başlandı.
Türkü plâklarından sonra, 1968 yılında ilk serbest çalışmalar plâğı Sensiz Bahar Geçmiyor/Başa Gelen Çekilirmiş'i çıkardı.Bundan sonra Topkapı Plak ve İstanbul Plak'tan seri olarak plaklar çıkarmaya devam etti. 1969 yılında çıkardığı Bir Teselli Ver/Yorgun Gözler 45'liği ile Türkiye çapında ün yaptı. Bestekâr ve enstrümanist kimliğinin yanı sıra, yorumcu kimliği ile ön plana çıkmaya başladı. Ben Eski Halimle Daha Mesuttum, Hor Görme Garibi, Severek Ayrılalım, Ümit Şarkısı, Sevenler Mesut Olmaz gibi plaklara imza attı.
1972 yılında Yaşar Kekeva ile birlikte Kervan Plak şirketini kurdu, şirketin yöneticisi oldu ve kardeşi Burhan Gencebay ile birlikte çalışmalarını burada sürdürmeye başladı. Kervan Plak, Türkiye'nin ilk yerli sermayeli plak şirketiydi. Bünyesine Erkin Koray, Ajda Pekkan, Muazzez Abacı, Mustafa Sağyaşar, Ahmet Özhan, Kamuran Akkor, Semiha Yankı, Samime Sanay, Neşe Karaböcek, Bedia Akartürk, Nil Burak, Ziya Taşkent, Semiramis Pekkan, Ferdi Özbeğen gibi starları alan Kervan Plak, dönemin plak piyasasının en güçlü şirketlerinden biri oldu. Daha sonra Yaşar Kekeva Kervan Plak’tan ayrılıp kendi adını verdiği plak şirketini kurunca Kervan Plak Orhan Gencebay ve Burhan Gencebay kardeşlerin ortaklığı ile bugünlere geldi. 1978 yılında yaptığı “Yarabbim” adlı plağı yurt içinde ve dışında yaptığı satışlarla rekor kırdı.
Orhan Gencebay, bugüne kadar 36 sinema filminde başrol oynadı, 90'a yakın filmde müzik direktörlüğü yaptı.
1000'den fazla bestesi bulunan Orhan Gencebay, bunların 400'e yakınını kendisi seslendirdi.
Orhan Gencebay'ın yaptığı çalışmalara TRT denetleme kurulunca arabesk dendiyse de, Orhan Gencebay bu değerlendirmeyi "yanlıştır ve eksiktir" diyerek kabul etmedi.
Yasal olarak 60 milyon civarı plak ve kaset tirajı olan Orhan Gencebay'ın, korsan üretimlerin yasal üretimlerden 2 kat fazla olduğu düşünülürse, yasal olmayan üretimlerle birlikte 200 milyon civarı tirajı olduğu tahmin ediliyor.Bu da; dünyanın sayılı tiraj rakamlarındandır.
Orhan Gencebay’ın 1970 yılında ilk evliliğini yaptığı Beyaz Kelebekler grubunun da eski solisti olan ses sanatçısı Azize Gencebay’dan Altan (d.1970) adını verdiği bir oğlu dünyaya geldi. Daha sonra oğlunun annesinden boşanan sanatçı “Tanrı katında eşimdir” dediği Sevim Emre’yi kendine hayat arkadaşı olarak seçti. 1974 yılından bu yana birlikte olan ünlü çift beraberliklerini büyük bir uyum ve mutluluk içinde sürdürüyorlar. Oğlu Altan Gencebay halen Kervan Plak prodüktörlüğünü yürütmektedir.
Orhan Gencebay’a 1999 yılında Kültür Bakanlığı'nca Devlet Sanatçısı unvanı verildi. 2002 yılında Dışbank’ın İdeal Kart reklamında, 2010 yılında Vodafone Türkiye reklamında oynadı.
1996-1997 yıllarında TGRT ekranlarında “Orhan Abi Halk Show” adlı programda sunuculuk yaptı. 2006 ve 2008 yıllarında Star TV ekranlarında yayınlanan “Popstar Alaturka” yarışmasında jüri üyeliği yaptı. 2013 yılında Star TV ekranlarında yayınlanan Popstar 2013 yarışmasında jüri üyeliği yaptı.
Orhan Gencebay, 3 nisan 2013 tarihinde Ak Parti Hükümeti tarafından açıklanan ve barış sürecini yönetecek olan 63 kişilik Akil insanlar listesine Karadeniz Bölgesi Temsilcisi olarak girmiştir.
2015 yılında Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Yönetmeliği kapsamında, müzik alanında ödüllendirildi.
Albümleri
- Musalla Taşı (1968–1969 derleme)
- Kaderimin Oyunu (1968–1970 derleme)
- Bir Teselli Ver (1968–1972 derleme)
- Batsın Bu Dünya (1971–1974 derleme)
- Sarhoşun Biri (1974–1976 derleme)
- Hatasız Kul Olmaz (1974–1976 derleme)
- Benim Dertlerim (1978)
- Yarabbim (1979)
- Aşkı Ben Yaratmadım (1980)
- Ben Topraktan Bir Canım (1981)
- Kördüğüm (1977–1982 derleme)
- Bir Damla Mutluluk (1978-82 derleme)
- Leyla ile Mecnun (1983)
- Dil Yarası (1984)
- Beni Biraz Anlasaydın (1985)
- Cennet Gözlüm (1986)
- Akma Gözlerimden (1987)
- Emrin Olur (1988)
- Ya Evde Yoksan (1989)
- Utan - Dokunma (1990)
- Hasret Rüzgarı (1991)
- Sen de Haklısın (1992)
- Hayat Devam Ediyor (1993)
- Yalnız Değilsin (1994)
- Gönül Dostu (1995)
- Kiralık Dünya (1996)
- Orhan Gencebay Klasikleri (1998)
- Cevap Ver (1999)
- Orhan Gencebay Klasikleri 2 (2002)
- İdeal Aşk (2002)
- Yürekten Olsun (2004)
- Yargısız İnfaz (2006)
- Orhan Gencebay Film Müzikleri (2007)
- Berhudar Ol (2010)
- Orhan Gencebay ile Bir Ömür (2012)
Filmleri
1971 - Bir Teselli Ver
1972 - Sev Dedi Gözlerim
1973 - Ben Doğarken Ölmüşüm
1974 - Dertler Benim Olsun
1975 - Batsın Bu Dünya
1975 - Bir Araya Gelemeyiz
1976 - Bıktım Her Gün Ölmekten
1976 - Şoför
1977 - Hatasız Kul Olmaz
1978 - Derdim Dünyadan Büyük
1978 - Çilekeş
1979 - Aşkı Ben Mi Yarattım
1980 - Kır Gönlünün Zincirini
1980 - Yarabbim
1980 - Vazgeç Gönlüm
1980 - Ben Topraktan Bir Canım
1981 - Feryada Gücüm Yok
1982 - Kördüğüm
1982 - Bir Yudum Mutluluk
1982 - Leyla İle Mecnun
1983 - Zulüm
1983 - Kahır
1984 - Kaptan
1984 - Dil Yarası
1984 - Aşkım Günahımdır
1985 - Doruk
1987 - Cennet Gözlüm
1988 - Küçüksün Yavrum
1989 - Kan Çiçeği
1989 - Seni Arıyorum / Sensiz Yaşıyorum
1990 - Utan
1993 - Gerçek Bir Masal (Dizi)
1993 - Hamuş (Dizi)
1993 - Bayan Perşembe (Dizi)
1993 - Kızımı Arıyorum (Dizi)
2009 - Altın Kızlar (Dizi)
Ödülleri
1968-1972 arası her 45liği için Altın Plak ödülleri
1972 Ses dergisi Yılın Türk Müziği Sanatçısı ödülü
İstanbul Plak tarafından, yüksek tiraj başarısından olayı verilen Altın Taç Ödülü (1970)
Tercüman gazetesi tarafından verilen Yılın Sanatçısı Ödülü (1984)
Merhaba dergisi tarafından verilen Yılın Sanatçısı Ödülü (1984)
Ses dergisi tarafından verilen Yılın Sanatçısı Ödülü (1985)
MÜYAP tarafından Dokunma adlı albümünün göstermiş olduğu yüksek satış başarısından dolayı verilen Yüksek Tiraj Ödülü (1990)
ABD-Mısır-İsrail'in önde gelen üniversiteleriyle, Hacettepe Üniversitesi'nin ortaklaşa vermiş olduğu Montu Merit Doktorası (Fahri Müzik Doktoru) Ödülü (1990)
Mehmetçik Vakfı tarafından verilen Altın Madalya Ödülü (1995)
İntermedia ekonomi dergisi tarafından verilen Ekonomide Yılın Yıldızları Ödülü (1998)
Kültür Bakanlığı'nca verilen Devlet Sanatçısı unvanı (1998)
Cumhurbaşkanlığı tarafından, Türk Milli Eğitimine katkılarından dolayı verilen Onur Ödülü (2000)
Kral Tv Müzik Ödülleri Onur Ödülü (2011) Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülleri Yönetmeliği kapsamında, müzik alanında ödüllendirildi. (2015)
Ajda Pekkan Kimdir?
Ayşe Ajda Pekkan, 12 Şubat 1946'da İstanbul'da Kasımpaşa Askeri Deniz Hastanesi'nde doğdu. Babası Rıdvan Pekkan deniz binbaşısı, annesi Nevin Dobruca ev hanımıydı. Babasının görevi dolayısıyla çocukluğu Gölcük'te, Amerikan askerlerinin ailelerinin arasında geçti. Modern bir ortamda ancak ailevi sorunlar arasında geçirilen çocukluk Ajda Pekkan'ın gençliğini etkileyen önemli bir dönem oldu. İlk okuldan sonra İstanbul’a taşındılar. Kadıköy Ortaokulu'nu bitirdikten sonra Çamlıca Kız Lisesinde okudu. Bu yıllarda anne – babası boşandı. 1963 yılında Ses dergisinin açmış olduğu yarışmada birinci olunca okulu bıraktı.
Şarkıcı olmak için büyük heves taşıyan Çamlıca Kız Lisesi öğrencisi Ajda Pekkan, kardeşi Semiramis Pekkan'ın da desteğiyle 1962 yılında dönemin en popüler gece klubü Çatı'nın sahibi olan İlham Gencer'e ulaştı. İlk olarak seslendirdiği Mina Mazzini'nın "Il Cielo In Una Stanza" şarkısıyla kendini kabul ettirdiği Çatı gece klubünde Los Çatikos topluluğu eşliğinde bir müddet sahne çalışması yaptı.
1963 yılında bir aile dostlarının teşvikiyle Ses dergisinin, sinemaya yeni yüzler kazandırmak amacıyla açtığı kapak yıldızı yarışmasına katıldı. Ediz Hun'un erkekler dalında birinci, Hülya Koçyiğit'in bayanlar dalında ikinci olduğu yarışmada, birinci seçilen Ajda Pekkan'ın profesyonel kariyeri böylece başlamış oldu. Avrupai görünümü ve cüretkar tavırlarıyla Yeşilçam'ın gözde sanatçılarından biri olan Ajda Pekkan, beyaz perdeden gelen teklifleri değerlendirmeye başladı ve 1963 yılında "Adanalı Tayfur" ile ilk kez çıktığı kamera karşısında, 1967 yılındaki son filmi olan "Harun Reşit'in Gözdesi"ne kadar baş rollerini Ayhan Işık, Cüneyt Arkın ve Tamer Yiğit gibi sanatçılarla paylaştığı 47 film çevirdi.
Ses kabiliyeti rol aldığı filmlerdeki yapımcıların da dikkatinden kaçmadı ve pek çok filminde şarkıcı rolü üstlendi ve çeşitli şarkılar seslendirdi. İlk filmi "Adanalı Tayfur"da seslendirdiği "Göz Göz Değdi Bana" şarkısı, arka yüzünde Öztürk Serengil'in seslendirdiği "Abidik Gubidik" şarkısıyla birlikte 45'lik plak olarak yayınlandı. Sinemaya başlamadan önce tanışıp şarkıcılık yapabilmesi için yardım istediği ve kabiliyetine ikna ettiği Fecri Ebcioğlu, sinema yıllarında da Ajda Pekkan'la irtibatını hiç koparmadı ve 1965 yılında kendine ait ilk plağı olan "Her Yerde Kar Var / 17 Yaşında" piyasaya sürüldü. Fecri Ebcioğlu'nun yabancı şarkılar üzerine Türkçe sözler yazarak ülkemize benimsettiği "aranjman" tarzının en büyük starı, Salvatore Adamo'nun ünlü şarkısını yine Adamo gibi Fransız aksanıyla söyleyerek, yavaş yavaş ismini duyurmaya başladı.
Sahnelerden sinemaya geçen sanatçıların aksine, sinemadan sahneye geçen Ajda Pekkan, birkaç plak denemesinden sonra 1968 yılında çıkardığı "İki Yabancı" 45'liği ile aranjman dalında onbinlerce plak satarak satış rekoru kırdı. "Dünya Dönüyor", "Saklanbaç" ve "Üç Kalp" gibi üstüste çok başarılı plaklar yaptı. Bu yükselen trendin neticesinde yurtdışından davetler aldı ve Atina'daki Uluslarası Apollonia Müzik Festivali'nde 1968 yılında "Özleyiş" ve 1969 yılında "Perhaps One Day" şarkıları ile üstüste iki kere dördüncü olarak müzik piyasasındaki yerini sağlamlaştırdı. Barcelona'daki Akdeniz Şarkıları Festivali'nde "Ve Ben Şimdi" şarkısı ile Türkiye'yi temsil etmesi ve şarkılarının pek çok filmde fon müziği olarak kullanılması, Ajda Pekkan'ı tüm ülkede tanınır hale getirdiği gibi, 1966 yılında Zeki Müren’in alt kadrosunda Maksim’le gazino hayatına başladı. Ajda, o günlerde, yeni bir aşka yelken açtı. CHP Genel Sekreteri Kemal Satır’ın oğlu Mustafa Satır ile beraberliği 1967 yılının en çok ses getiren olaylarından biri oldu..
1973 yılında Avrupa´nın ünlü müzikholü ‘Olympia’da verdiği konserle hem dış dünyaya açıldı. Türkiye’nin mutlu azınlığı ona ´Superstar´ ünvanını verdi. 7 yıl kadar Fransa´da kaldıktan sonra ülkesine döndü. Ülkü Aker ve Fikret Şeneş gibi söz yazarlarıyla çalıştı.
Her ülkenin starlarını bünyesinde barındırmaya özen gösteren Philips firması, Türkiye'den seçtiği Ajda Pekkan'ı kanatlarının altına aldı ve kayıtları Fransa'daki stüdyolarda gerçekleştirilen, Fikret Şeneş'in sözlerini yazdığı şarkılarla, Ajda Pekkan'ın diğer şarkıcılardan bir adım öne fırladığı yıllar başladı. Üstüste gelen hit plaklarla Ajda Pekkan'ın sesi tüm ülkede keyifle dinlendiği gibi, şık giyimi, sürekli kendini yenileyen görünümü ve değişime açık tavrıyla sadece müzikte değil moda konusunda da hayranlarını sürükleyen bir ikon haline geldi. "Sensiz Yıllarda", "Yalnızlıktan Bezdim" gibi şarkılarla fırtına gibi girdiği 70'lerin ortalarında seslendirdiği "Tanrı Misafiri", "Kimler Geldi Kimler Geçti", "Hoşgör Sen", "Sana Ne Kime Ne" gibi ileride birer Ajda Pekkan klasiği haline gelecek şarkılarıyla Türkiye sınırlarını zorlamaya başladı. Bu üstün performansının sonucunda 1976 yılında Paris'in ünlü Olympia müzikholünde, pek çok şarkısının Türkçe versiyonlarını seslendirdiği, dönemin ünlü Cezayir asıllı Fransız şarkıcısı Enrico Macias'la seri konserler verdi. Bir dost toplantısında Hürriyet Gazetesi sahibi Erol Simavi'nin "Ajda Pekkan'a Star demek yetmez, ancak Süperstar dersek yerini bulur." sözüyle birlikte önce sanat çevrelerinde, sonra hayranlarının arasında, daha sonra da tüm ülkede "Süperstar" ünvanıyla anılır oldu.
1977 yılında bu ünvanını ilk kez resmileştiren, o güne kadar benzeri görülmemiş bir kapak dizaynı ve prodüksiyonla piyasaya sunulan, "Kim Ne Derse Desin", "Hancı" gibi şarkıların yer aldığı albümü "Süperstar"ı hazırladı. Aynı yıl Tokyo'daki Yamaha Müzik Festivali'nde "A Mes Amours" şarkısıyla elde ettiği başarılı netice, 1970'lerin başında yurtdışında ilk olarak bir Almanca ve daha sonra birkaç Fransızca plağı satışa sunulan Ajda Pekkan'ın 1977 ve 1978 yıllarında Fransa'da ses getiren 45'lik çalışmaları yapmasına ve sonunda "Pour Lui" isimli Fransızca albümünü hazırlamasına ön ayak oldu. Halk konserleri, sahne çalışmaları ve konuk sanatçı olarak katıldığı uluslararası organizasyonlar ile başarısını pekiştiren Ajda Pekkan, 1979 yılında "Bambaşka Biri", "Haykıracak Nefesim" gibi şarkıların yer aldığı Süperstar serisinin ikinci albümü "Süperstar 2"de kariyerinin doruğuna çıktı. 70'li yıllarda defalarca yılın sanatçısı seçildiği gibi şarkıları da liste başlarından inmedi, çeşitli ödüller kazandı.
O seneye kadar, Türkiye'yi temsil etme görevinin, eleme usulüyle belirlendiği Eurovision şarkı yarışmasına 1980 yılında atama yoluyla Ajda Pekkan seçildi. İlk önce tespit edilen 5 bestecinin şarkılarının jüri tarafından 3'e düşürülmesiyle, "Bir Dünya Ver Bana", "Olsam" ve "Pet'r oil" ile Tv ekranlarında boy gösterdi. "Pet'r oil"ın Türkiye'yi temsil etmesine karar verilen gece sonunda, ülkemizde hiç olmamış birşey oldu ve henüz plağı satışa sunulmamış bir şarkı tüm halk tarafından ezbere söylenir oldu. Kulis faaliyetlerinin yetersizliği, şarkının siyasi hicivli yapısı ve yarışma gecesindeki organizasyon bozuklukları neticesinde Ajda Pekkan bu yarışmada hayal kırıklığı yaratan bir derece aldı. Süperstar'ı bir hayli küstüren bu yarışmadan sonra bir süre dinlenme kararı alıp ABD.'ye yerleşti. 70'lerin sona ermesiyle birlikte pop müziğin cazibesini yitirip, alaturka ve arabeske yönelindiği yıllarda "Sen Mutlu Ol" ve "Sevdim Seni" isminde hafif müzik ve alaturka sentezi iki albüm yaptı. Ancak Süperstar'ın bir türlü içine sinmeyen ve kendi isteği doğrultusunda gerçekleşmeyen, ısmarlama olarak hazırlanan bu albümler Ajda Pekkan hayranlarının beklediği renkten ve kıvamdan uzaktı. Yerli bestecilerle çalışmaktan beklediği verimi alamayan Ajda Pekkan, 70'lerde kendi önderliğinde yükselen aranjman akımına geri döndü.
1970-79 arasını Paris'te yaşadı. 80'de Eurovizyon şarkı yarışmasında yaşadığı hüsranın ardından küsüp İngiltere'ye, oradan da Amerika'ya gitti. İki sene oralarda kaldı.
"Süperstar 83 Show"uyla sahnelerde fırtına gibi eserken, en başarılı çalışmalarında yanında olan Fikret Şeneş'le birlikte çalıştığı "Uykusuz Her Gece", "Son Yolcu" gibi şarkıların yer aldığı "Süperstar 83" albümüyle yeniden gönülleri fethetti. Reklam filmleri, Tv programları, sahne çalışmalarıyla ikinci baharını yaşayan Süperstar, 1984 yılının sonlarında yapımcılarının ve yakın çevresinin ısrarıyla dönemin popüler gruplarından Beş Yıl Önce 10 Yıl Sonra ile bir albüm hazırladı. "O Benim Dünyam" şarkısıyla yeniden çıkış yakalayan Ajda Pekkan, şarkı yorumlarındaki üstün bir performansına rağmen şarkıların özensizliği ve zorlama bir albüm olmasından dolayı, yeni ekibiyle beklediği sükseyi yapamadı.
1987 yılında Ülkü Aker ve Fikret Şeneş'in sözlerini yazdığı "Kim Olsa Anlatır", "Yalnızlık Yolcusu" gibi şarkılarla, özel hayranları için eşsiz olarak nitelenen ancak hit şarkı eksikliği nedeniyle, fazla tutulmayan "Süperstar 4" albümünü hazırladı. Sonrasında yaptığı evlilik nedeniyle aldığı müziği bırakma kararı tüm müzik severleri üzse de, müzikten ayrı geçen günlerinde yaşadığı boşluk hissi neticesinde yeniden müziğe dönüş kararı verdiği sıralarda evliliği de sona erdi.
1989 yılının son günlerinde "Ajda '90" albümünü piyasaya sürdü. Pop müziğin çıkmaza girdiği, hatta unutulduğu günlerde "Yaz Yaz Yaz" ile ortalığı kasıp kavurdu. Yarısı yerli beste, yarısı aranjman olan bu albüm, Ajda Pekkan'ın muhteşem dönüşünün bir işaretiydi adeta. Peşi sıra başlayan Rumelihisarı konserleriyle Süperstar, sevenlerini kaldığı yerden büyülemeye devam etti. '91, '93 ve '96 yıllarında çoğunlukla yerli bestecilerle çalıştığı albümleri, sivrilen bir kaç şarkı dışında beklenen ilgiyi görmedi. 90'ların ortalarına kadarki 30 senelik müzikal kariyerinde hiç toplama albüm yapmayan Ajda Pekkan'ın, hayranlarını çok memnun etse de kendi rızası dışında yayınlanan "Hoş Görsen" ve "Unutulmayanlar" albümleri piyasaya çıktı.
Çeşitli sahne çalışmalarına devam ederken 1998 yılında eski şarkılarının yeni düzenlemelerini seslendirdiği "Best Of" albümü müzik marketlerdeki yerini aldı. Yüksek satış grafiği yakalayan bu albümün devamı niteliğinde, 2000 yılında 2 CD'den oluşan "Diva" albümü piyasaya çıktı. Bu albümde Ajda Pekkan'ın eski şarkılarının yeni yorumlarının yanı sıra, "Mutlu Bütün Şarkılar" ve "Aşka İnanma" gibi iki yeni şarkı ve kardeşi Semiramis Pekkan'ın eski şarkılarından "Dert Ortağım" ile "Bu Ne Biçim Hayat"ın da Ajda Pekkan yorumları yer aldı. Büyük başarı elde eden bu albümün şarkılarından "Bir Günah Gibi", dünyaca ünlü DJ Claude Challe'nin "Buddha Bar" serisinde yer aldı. 2000 yılında Monaco'da Monte Carlo Sporting D'été müzikholü'nde dünyaca ünlü sanatçılarla birlikte sahne alan Süperstar, bir de "Prestige de la Turquie avec Ajda Pekkan" isminde videoklip hazırladı. 60, 70 ve 80'li yıllarda pek çok filmde fon müziği olarak kullanılan Ajda Pekkan şarkılarından sonra Ajda Pekkan'ın sesi, 2001 yılı içerisinde sinemalarda gösterime giren "Cahil Periler" filminde "Bambaşka Biri" ve Meksika'da yayınlanan bir pembe dizide de "Bir Günah Gibi" şarkıları ile yer aldığı filmlere renk kattı.
2002 yılında vizyona giren "Şöhret Sandalı ismindeki sinema filminde Halil Ergün'le beraber başrolleri paylaştı. 2003 yılında sözü ve müziği Şehrazat (müzisyen)’a ait Sen İste adlı single çalışmasını yayınlayan Pekkan, 2005 yılında Kanal D'de Superstar Show adlı bir televizyon programı yapmaya başladı. 2006 yılında çıkarttığı Cool Kadın adlı albümü MÜYAP tarafından Altın Plak ile ödüllendirilen Pekkan 2008 yılında İstanbul, Ankara ve İzmir'i kapsayan büyük bir turneye çıktı. Turnenin ardından Aynen Öyle adlı 21. stüdyo albümünü çıkarttı.
Ajda Pekkan son olarak 2009 yılında Serdar Ortaç tarafından söz ve müziği yazılan Resim adlı single çalışmasını yayınladı.
Evlilikleri
2 evlilik yapmıştır. 1975 yılında Ajda’nın aşk hayatına önce Galatasaray kalecisi Yasin Özdenak sonra da Ahmet Mavitan girdi.
1.evliliği : Ajda Pekkan 27 yaşındayken, 17 Kasım 1973 tarihinde 19 yaşındaki Coşkun Sapmaz ile Zürih’te evlendi. Bu evlilik 6 gün sürdü.
Ajda Pekkan 1979 yılı yazında İzmir Fuarı'nda Gazeteci Erol Yaraş ile nişanlandı, ancak birkaç gün sonra ayrıldı.
2.evliliği : 27 Aralık 1984 tarihinde iş adamı Ali Bars'la evlendi 6 yıl sürdü ve 1989 yılının sonunda evliliği sona erdi.
İkinci evliliği Aziz Üstel yüzünden bittikten sonra, bu dönemde, Talip Özkan isimli genç işadamı girdi Ajda’nın hayatına. Ajda, çok geçmeden Talip Özkan’a da “bye bye” deyip, gönül rotasını bu kez Jülide Ateş ile başarısız bir evlilik yapan İzmirli işadamı Cemal Özgörkey’e kırdıysa da fazla uzun sürmedi. Çok geçmeden işadamı Teoman Demir girdi bu kez hayatına (1994). Kesintilerle üç yıl kadar sürdü bu ilişki. Derken 1998 yılında politika dünyasının parlayan yıldızı Sağlık Bakanı Yıldırım Aktuna aşkı patladı. Beklenenden de uzun sürdü bu ilişki, ama Ajda’nın neredeyse genel kuralı haline gelen “Ne evlilik, ne ilişki uzun ömürlü olmaz. Zamanı gelince biter” ilkesine uygun olarak bitiverdi. 2000 yılında Monaco’da konser verirken yanında İzmirli iş adamı Erol Özbaş vardı. Daha sonra 2003 -2007 yılları arasında Okan Tapan ile birlikte oldu.
Ajda Pekkan, 19 mart 2013 tarihinde Beşiktaş spor klübünün 110. Kuruluş yılı kutlamaları çerçevesinde İnönü stadında sahneye çıktı.
13 – 19 Mayıs 2013 tarihleri arasında Antalya Lara'da düzenlenen UNI SummerLife 2013 Uluslararası Dans ve Müzik Festivalinde Ajda Pekkan da şarkılar söyledi.
Bugüne kadar bıçak değmemiş yeri kalmayan ünlü sanatçı 21 kez Estetik Yaptırdı:
3 kez burnunu yaptırdı.
6 kez dudaklarına silikon enjekte ettirdi.
Diz kapaklarını gerdirdi.
2 kez karın bölgesini gerdirdi.
4 kez yüzünü gerdirdi.
Kaşlarını çektirdi.
Göz kapaklarını kaldırttı.
Göğüslerini dikleştirdi.
2 kez kollarının alt bölgesindeki yağları aldırdı.
Süperstar ayrıca 6 ayda bir yüzüne botoks enjekte ettiriyor.
Albümleri;
Farkın Bu (2011)
Resim (2009)
Aynen Öyle (2008)
Cool Kadın (2006)
Diva (2000)
The Best of Ajda (1998)
Ajda Pekkan (1996)
Ajda 93 (1993)
Seni Seçtim (1991)
Ajda 90 (1990)
Süperstar IV (1987)
Ajda Pekkan ve Beş Yıl Önce On Yıl Sonra (1985)
Süperstar III (1983)
Sevdim Seni (1982)
Sen Mutlu Ol (1981)
Süperstar II (1979)
Pour Lui (1978)
Süperstar (1977)
La Fete A L’Olympia (1976)
Ajda (1975)
Ajda Pekkan Vol. III (1972)
Fecri Ebcioğlu Sunar: Ajda Pekkan (1969)
Ajda Pekkan (1968)
Filmleri;
Şıpsevdi (1963) Kendini Arayan Adam (1963) Adanalı Tayfur (1963) Şaşkın Baba (1963) Öpüşmek Yasak (1963) Abudik Gubidik (1964) Çanakkale Aslanları (1964) Plajda Sevişelim (1964) Kaynana Zırıltısı (1964) Avare (1964) Hızır Dede (1964) Koçum Benim (1964) Sokakların Kanunu (1964) Artık Düşman Değiliz (1965) Cici Kızlar (1965) Kart Horoz (1965) Kolla Kendini Bebek (1965) Pantolon Bankası (1965) Şaka İle Karışık (1965) Şepkemin Altındayım (1965) Yabancı Olduk Şimdi (1965) Bir Caniye Gönül Verdim (1965) Şehvetin Esiriyiz (1965) Babamız Evleniyor (1965) Sevdalı Kabadayı (1965) Taçsız Kral (1965) Dalgacı Mahmut (1965) Berduş Milyoner (1965) Helal Adanalı Celal (1965) Bir Gönül Oyunu (1965) Lafını Balla Kestim (1965) Sevinç Gözyaşları (1965) Avare Kız (1966) Kara Tren (1966) Şoför Deyip Geçmeyin (1966) Seher Vakti (1966) Ümit Sokağı (1966) Düğün Gecesi (1966) Siyah Otomobil (1966) Dişi Düşman (1966) Dağda Silah Konuşur (1966) Günah Çocuğu (1966) Affet Sevgilim (1966) Ayrılık Şarkısı (1966) Erkek Severse (1966) Harun Reşid'in Gözdesi (1967) Tatlı Günler (1969) Şöhret Sandalı (2002) Romantik Komedi 2: Bekarlığa Veda (Film şarkılarını seslendirmiştir "Yakar Geçerim" 2013)
45'likleri;
Yurtdışı
I Agapi M' Afise - Alli Den Tha Vreis Opos Emena (1970 Yunanistan) Den Rotises Pote - San To Karavi (1970 Yunanistan) Zigeuner Müssen Singen - Der Große Abschied (1971 Almanya) Ai No Omoide - Wasureenu H ito (1972 Japonya) Babylone, Babylone - Viens Pleurer Dans Mon Ceour (1973 Almanya) Je T'apprendrai L'amour - Tu Pars Et Tu Reviens (1976 Fransa) Mediterranée - Kim Derdi ki (1976 Fransa) Viens Dans Ma Vie - Face Á Face Avec Moi (1976 Fransa) Mediterráneo - A Mes Amours (1976 İspanya) A Mes Amours - Satisfaction (1977 Fransa) A Mes Amours - Satisfaction (1977 Japonya) Hancı - Mediterranée (1977 Japonya) Et Je Voyage - Je Danse (1978 Fransa) Loin De Nous Je T'aime - Combien Je T'aime (1978 Fransa) Pet'r Oil - Le Roi Du Petrole (1980 Fransa) Pet'r Oil - Bir Dünya Ver Bana (1980 Almanya)
Yurtiçi
Abidik Gubidik Twist - Göz Göz Değdi Bana (1964) Her Yerde Kar Var - Onyedi Yaşında (1965) Moda Yolunda - Serseri (1966) Seviyorum - ilkokulda Tanışmıştık (1966) iki Yabancı - Bang Bang (1967) Dönmem Sana - ilk Aşkım (1967) Oyalama Beni - Saklanbaç (1967) Aşk Oyunu - Et C'est Pour Toi (1967) Boşvermişim Dünyaya - Sevdiğim Adam (1967) Dünya Dönüyor - Üç Kalp (1968) Kimdir Bu Sevgili - Onu Bana Bırak (1968) Özleyiş - Ve Ben Şimdi (1968) Boş Sokak - Çapkın (1968) Ne Tadı Var Bu Dünyanın - Mesut Ol Sen (1969) İki Yüzlü Aşk - Erkekleri Tanıyın (1969) Durdurun Şu Zamanı - Yaşamak Ne Güzel Şey (1969) Ben Bir Köylü Kızıyım - Tatlı Dünya (1969) Son Arzu - Üzgün Yüzlü Dertli Akşam (1969) Ay Doğarken - Sev Sen de Gönlünce (1969) Sensiz Yıllarda - Olmadı Gitti (1970) Yağmur - Tek Yaşanır mı (1970) Gençlik Yılları - Bilmece Bildirmece (1971) Yalnızlıktan Bezdim - Gel (1971) Sen Bir Yana Dünya Bir Yana - içiyorum (1971) Olanlar Oldu Bana - Çapkın Satıcı (1972) Dert Bende derman sende - Varsın Yansın Dünya (1972) Kaderimin Oyunu - Kimler Geldi Kimler Geçti (1973) Babylone, Babylone - Viens Pleurer Dans Mon Cœur (1973) Tanrı Misafiri - içme Sakın (1973) Seninleyim - Palavra Palavra (1973) Nasılsın iyi misin - inanmam (1974) Sana Neler Edeceğim - Haram Olsun Bu Aşk Sana (1974) Hoşgör Sen - Sana Ne Kime Ne (1975) Al Beni - Aşk Budur (1975) Ne Varsa Bende Var - Yere Bakan Yürek Yakan (1976) Je T'apprendrai L'amour - Tu Pars Et Tu Reviens (1976) Gözünaydın - Kim Ne Derse Desin (1976) Viens Dans Ma Vie - Face Á Face Avec Moi (1977) Ağlama Yarim - Sakın Sakın Ha (1977) A Mes Amours - Satisfaction (1977) Ya Sonra - Yeniden Başlasın (1978) Pet'r Oil - Loving On Petrol (1980) Sen İste (2003) Resim (2009)
Ayhan Işık Kimdir?
5 Mayıs 1929 yılında İzmir'in Karataş semtinde doğan Ayhan Işık’ın asıl Adı Ayhan IŞIYAN'dır. Üç kız, iki erkek kardeşi vardı. Dört aylık bir bebekken ailesi İstanbul'a göç etmiştir. Zaten, İzmir'e, annesi ve babası Selanik'ten gelmişler. Altı çocuklu bir ailenin küçüğü olan Ayhan Işık altı yaşındayken babasını kaybeder. İlkokulu Bomonti'deki 44. Okul'da bitirdi. Ortaokula başladığı günlerde Babıali'ye geldi. Çünkü okula gidebilmek İçin çalışmak zorundaydı. Gazete ve dergilerde hikaye ve kapak resimleri çizmeye başlamıştı. Yaz tatilinde Paşabahçe Şişe ve Cam Fabrikası'nda 'kırık şişe kontrolörlüğü' yaptı. Vapurla gidip gelirken boş durmuyor, mecmuaların ısmarladıkları ve 'illüstrasyon' denilen renkli resimleri çiziyordu.
Daha sonra İstanbul Darphanesi'nde ressamlığa başladı. Daha sonra bir inşaat müteahhidinin yanında katiplik yaptı. Bu arada devam ettiği İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Resim Bölümü'nden 1953 yılında mezun oldu.
Sinemaya geçmeden önce grafiker olarak çalışan sanatçı, çeşitli dergilere kapak resimleri yaptı. Akademideki okul arkadaşlarının Hollywood starı Clark Gable'a benzettiği Ayhan Işık, arkadaşlarının teşvikiyle Grafikerlikten sinemaya 1951'de Yıldız Dergisi ve İstanbul Film'in açtığı artist yarışmasını kazanarak geçiş yaptı. Aynı yarışmada kadınlardan da Belgin Doruk birinci oldu. Aynı yıl "Yavuz Sultan Selim ve Yeniçeri Hasan" filmiyle ilk filmini çevirerek beyazperdede gözüktü. Üçüncü filmi "Kanun Namına" ile oyunculuktaki yeteneğini kanıtlayarak üne kavuştu.
1959 yılında Amerika'da Hollywood’a giderek şansını birde orada denemek istedi ve sinema konusunda incelemelerde bulundu. Türkiye’ye döndükten sonra yeni filmler çevirerek ününü sürdürdü. Bu yıllarda çevirdiği Küçük Hanım seri filmleri halk tarafından oldukça beğenildi.
Ayhan Işık da 1972'de film yıldızlarının sahneye çıkma ve plak yapma modasına uyar ve Münir Nurettin Selçuk'tan dersler aldı, Klâsik Türk Müziği dalında solistlik yaptı ve bir tane 45'lik plak doldurdu.
Yeşilçam'da mert, tuttuğunu koparan, bıçkın mahalle delikanlısı karakterlerine hayat veren Türk sinemasının ''Taçsız Kralı'' Ayhan Işık, 200 kadar film çevirdi. 1975’den itibaren Oyunculuğunun yanı sıra yapımcı, yönetmen ve senaristlikde yapmaya da başlayan Işık, bir süre sonra da oyuncu ve yönetmen olarak 1976 yılında"Örgüt" filmini çekti ve bu arada TV'de bazı reklam filmlerinde rol aldı.
Türk sinemasının belki de en büyük oyuncularından biri olan Ayhan Işık, ikinci filminden sonra fiziği ve yeteneği ile dikkatleri çekerek, ölene kadar çevirdiği bütün filmlerde hep başrol oynadı.
"Kral" ünvanını alan Işık, ününü en uzun süre koruyan ilk oyuncu oldu. Işık; 1954'te Türk Film Festivali'nde, 1962'de Ses, 1965'te Artist ve daha bir çok yayın organının düzenlediği yarışmalarda "en başarılı erkek oyuncu" seçildi.
13 Haziran 1979 tarihinde İstanbul’da Bebek'teki evinin balkonunda güneşlenirken güneş çarpmasına bağlı beyin kanaması geçiren Ayhan Işık hastaneye kaldırıldı ise de kurtarılamadı ve üç gün sonra 16 Haziran 1979'da vefat etti .
Evlilikleri : Gülşen Işık ile evli idi. Serap adında bir kızı vardır.
Kaynak: Diyarbakır Söz