Komedinin efsanesi Şahan Gökbakar’ın son filmi Osman Pazarlama’da konuk oyuncu olan başarılı sanatçı Demet Akalın, kızı Hira'nın namaz kılarken çekilmiş görüntüsünü sosyal medya platformu hesabından paylaştığı için kendisini eleştiren gazeteci Ahmet Hakan'a sosyal medya platformu Twitter hesabından yazdı.
Demete Akalın, 2 yaşındaki dünyalar güzeli kızı Hira'nın namaz kılarken çekilmiş videosu nedeniyle kendisini bugünkü yazısında eleştiren Hürriyet yazarı başarılı gazeteci Ahmet Hakan'a cevap verdi.
Ahmet Hakan’nın Demet Akalın’ı eleştirdiği yazısı şu şekilde…
"Ben 28 Şubat'ı yaşadım. Ve o dönem hiçbir popçu, şovmen ve artist, kıyısında köşesinde "din" bulunan en küçük bir görselliğe bile pek yüz vermiyordu." diye Demet Akalın'ı eleştirdi.
Ünlü şarkıcı Demet Akalın da kendisini eleştiren gazeteci Hakan'a sosyal medya platformu Twitter'dan şu şekilde cevap verdi…
"Ahmetcim 30 sene once AKP yoktu!! Ve ben Gölcük'te Kur'an kursuna gidip namaz kılıyordum. Umarım cevap yeterlidir, sevgiler bizden sana :) @ahmethc"
Ahmet Hakan Kimdir?
Ahmet Hakan Coşkun 11 Ağustos 1967 tarihinde Yozgat’da doğmuştur. Aslen de Yozgat’lıdır. Tam adı Ahmet Hakan Coşkun'dır. Babası Hamdi Coşkun Silivri Eski Müftülerindendir. Çocukluğu, babasının müftü yani memur olduğu için, memuriyeti sebebiyle Ağrı, Amasya, Çanakkale ve Balıkesir'de geçti. Lisedeyken, Mavera Dergisi’ne abone oldu. Kitaplara, özellikle edebiyata çok meraklıydı. İmam Hatip Lisesinden mezun oldu. Bir süre Bursa Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde okudu. Üniversitedeyken hikayeler yazdı. Bu hikayelerden bir kaçı Yedi İklim Dergisi’nde yayınlandı.
1993-1994 yıllarında muhabir olarak TGRT'de çalıştı. TGRT'de 'Yankı' haber programını yapan ekip içindeydi. Kanal 7 kurulurken muhabir olarak oraya geçti. Bir süre muhabir olarak çalıştıktan sonra 1995-2003 arasında Kanal 7 Televizyonu Haber Müdürlüğü'nü ve ana haber spikerliğini yaptı. Kanal 7'de İskele Sancak programını yaptı ve bazı bölümlerini kitap haline getirdi.
2004 yılında Kanal 7’den istifa ederek ayrıldı. Yeni Şafak gazetesinde köşe yazarlığı yapmaya başladı. Sabah gazetesinde de çalışan Ahmet Hakan, şimdi yazılarına Hürriyet gazetesinde devam ediyor.
Ahmet Hakan, 2005'ten bu yana, CNN TÜRK’te “Tarafsız Bölge” adlı tartışma programını sunuyor.
Kitapları
2001 - Neden Milliyetçilik?
2001 - Çeteler, Mafya ve Siyaset
1999 - Sivil, Dayanılmaz Bir Yürek
Demet Akalın Kimdir?
23 Nisan 1972 tarihinde Kocaeli, Gölcük'de doğan Demet Akalın ilköğretim ve lise öğrenimini Gölcük'te bitirdi. Gölcük Barbaros Hayrettin Lisesinden mezun oldu.
İlkokul yıllarında gazeteci ya da öğretmen olma hayalleri kurardı. O zamanki Üniversite sınavı şartları günümüze göre daha zor olduğu için hayalleri suya düştü.
Ne yapacağım ne yapacağım diye düşünürken annesinin elinden tutmasıyla soluğu Yaşar Alptekin'in Mankenlik kursunda aldı ve arkası geldi...
1990 senesinde Mayo Güzeli seçildi. Ardından Neşe Erberk ajansda mankenlik yapmaya başladı. Hani o zamanlarda mankenlik ciddi ve iyi bir meslekti. Büyük performansla mesleğini sürdürürken bir gün sesinin güzelliğinin farkına vardı ve mankenlikte zirvedeyken "hadi bir de şarkı söyliyim" dedi ve en iyi gazinolarda dev isimlerin kadrosunda başladı yeni mesleğini icra etmeye..
Başardığını düşündüğü bir zamanda "hadi bir albümün olsun" dedi ve "SEBEBİM" adlı albümünü piyasaya çıkardı, işler yolunda gitti yani başarıya bir başarı daha eklendi ve artık mankenliği bırakıp tamamen şarkı söylemeyi seçti.
Daha sonra da "SENİN ANAN GÜZEL Mİ?" dedi ve ilk single çalışmasını çıkardı. O ekstra senin bu exstra benim derken artık sahnelerin bir parçası oldu.
Sonrası mı? "UNUTTUM" dedi ve 3. albüm çalışmasını müzik severlerin beğenisine sundu. Ehhh iyi de tepkiler aldı ve kendini bir kez daha kanıtlamış oldu. Bu kız da okuyo ya dedirtti.....
Uzun ve sıkı bir çalışma sonunda, nihayet beklediğimize değen radyolarda ve clublerde en çok istek alan albümü "BANANE" ile Türkiye'de hala konuşulmaya devam ediyor..
Demet Akalın 2006 yılında çıkardığı “Kusursuz 19” albümünü için MÜ-YAP'tan altın ödül aldı. Yine 2006 yılında Kral TV Video Müzik Ödüllerinde "Afedersin" adlı şarkısı ile "En İyi Pop Kadın Sanatçı" ve "Yılın Şarkısı" ödülünün sahibi olmuştur. Bunlardan başka daha bir çok ödül sahibidir.
2013 yılında “Popstar” yarışmasında Orhan Gencebay, Bülent Ersoy ve Serdar Ortaç ile birlikte jüri üyeliği yaptı.
Mankenlik döneminde de, adını ülkeye duyuran Demet Akalın, İbrahim Kutluay ile olan uzun birlikteliği ile de magazin haberlerinde bol bol yer aldı.
Demet Akalın, Acun Ilıcalı'nın kanalı TV8'de 2015 temmuz ayında başlayacak olan ve sunuculuğunu Acun Ilıcalı'nın yapacağı 'Rising Star' (Yükselen Yıldız) yarışmasında, Mustafa Sandal, Gülben Ergen ve Fuat Güner ile birlikte jüri üyeliği yapacaktır.
Evlilikleri
1.evliliği: Oğuz Kayhan ile Temmuz 2006 yılında evlendi, 3 ay sonra boşandı.
2.evliliği: Önder Bekensir ile 22 Ocak 2010 tarihinde evlendi, 27 Temmuz 2010 tarihinde boşandı.
3.evliliği: Demet Akalın, 23 Nisan 2012 yılında Okan Kurt ile evlendi.
Albümleri
1996 - Sebebim
2003 - Unuttum
2004 - Banane
2006 - Kusursuz 19
2008 - Dans Et
2010 - Zirve
2012 - Giderli 16
2014 - Rekor
2015 - Pırlanta
Oynadığı Diziler ve Filmler
1992 - Günlerden Pazar, (TV Filmi)
1994 - Sensiz Olmaz (TV Filmi)
1994 - Tele Anahtar (TV Filmi)
1998 - Sibel (dizi)
2004 - Avrupa Yakası 5. Sezon (Konuk Oyuncu)(dizi)
2010 - Evlilik Hayatı (Televizyon programı)
2011 - Yıldız Masalı (dizi) 2014 - Arkadaşım Hoşgeldin (Kendisi) (Tv Programı)
Gülben Ergen Kimdir?
Gülben Ergen, 1972 doğumlu ünlü ses sanatçısı, sinema ve dizi oyuncusu. Mankenlikle başladığı kariyerinde Fırat, Marziye ve Dadı adlı dizileriyle tanınan Ergen, ayrıca albümleriyle de şarkıcılıkta kendini kanıtlamış bir isim. 2004 yılının eylül ayında Sultan’s of the Dance ve Anadolu Ateşi adlı şovlarıyla adını duyuran Mustafa Erdoğan ile evlenen Ergen, 18 Ocak 2007’de bir erkek çocuk dünyaya getirdi.
Gülben Ergen Erdoğan, 25 Ağustos 1972’de Mazhar ve Gülser Ergen’in kızı olarak İstanbul’da dünyaya geldi. İlkokuldan sonra Erenköy Kız Lisesi’nde orta öğrenimini tamamlayan Ergen, lise öğrenimini ise Kadıköy Ticaret Lisesi’nde aldı. Ergen, 1987’de lise 2. sınıftayken katıldığı Sinema Yıldızı Yarışması’nda 2. seçildi. Hürriyet Gazetesi tarafından düzenlenen bu yarışma sayesinde tanınan bir yüz haline gelen Ergen, liseyi bitirdikten sonra mankenlik yapmaya başladı.
1988 yapımı Bülent Ersoy ve İsmet Özhan’ın başrolünde olduğu Samim Değer filmi Biz Ayrılamayız (Mine rolünde), Ergen’in ilk sinema filmi oldu. Yine 1988‘de Kartal Tibet’in yönettiği ve Kenan Kalav’la birlikte oynadığı Deniz Yıldızı filminin ardından, Cüneyt Arkın ile Av (1989), Serdar Gökhan ve Eşref Kolçak’la birlikte ise Kanun Savaşçıları (1989) adlı filmler, 18’indeyken kendisinden beş yaş büyük ağabeyini trafik kazasında kaybeden Ergen’in oynadığı diğer filmler oldu.
Ergen, 1990’da Orhan Kemal’in ünlü eserini TRT ekranına taşıyan ve büyük beğeni toplayan Hanımın Çiftliği adlı dizi filmde; Erol Taş, İlknur Bozkurt ve Fikret Hakan’la birlikte rol aldı. 1991’de Osman F. Seden’in senaryosunu yazıp yönettiği ve Halide Edip Adıvar’ın eserinden uyarlanan Yol Palas Cinayeti, 1992’de ise yine Osman F. Seden imzalı İki Kız Kardeş adlı filmlerde, Aydan Şener’le birlikte kamera karşısına geçti.
1994’te ünlü Maksim Gazinosu’nda, İbrahim Tatlıses’in alt kadrosunda yer alan Gülben Ergen, aynı zamanda ünlü türkücünün Haydi Söyle adlı parçasının klibinde oynadı. Bunun ardından yine 1994’de Tatlıses’in başrolünde olduğu ve yönetmenliğini de üstlendiği ''Fırat'' adlı dizide rol aldı. Ergen, bu dizinin çekimleri sırasında Fırat Nehri’nde geçen bir sahne sırasında kuvvetli akıntı nedeniyle çok zor anlar yaşadı.
Şarkıcılık konusunda da yeteneğini ortaya seren Ergen, 1997‘de ''Merhaba'' adlı ilk albümünü çıkardı. 1998’de cuma, cumartesi ve pazar günleri, Bostancı Gösteri Merkezi’nde Huysuz Virgin (namı diğer Seyfi Dursunoğlu) ile ''Castra Castra Show'' adını verdikleri bir şov sergiledi. Televizyon izleyicileri için hazırladığı ''Gümbür Gümbür Gülbence'' programı ile hayran kitlesini iyice arttıran Gülben Ergen’in atladığı önemli basamaklardan birisi de Kadir İnanır ile birlikte çevirdiği ''Marziye'' isimli dizi oldu. Diziye de ismine veren Marziye karakterini canlandıran Ergen, 1998-2000 yılları boyunca televizyon izleyicisini ekrana kitlemeyi başardı.
1999 yılında Avşa Film Festivali, En İyi Kadın Oyuncu Ödülü başta olmak üzere birçok ödüle layık görülen Gülben Ergen, yıl biterken ''Kör Aşık'' adlı ikinci albümünü piyasaya sürdü. 2000 yılında Haldun Dormen ve Kenan Işık ile birlikte ''Dadı'' adlı dizide buluşan Ergen, ''Melek'' isimli bir dadıyı canlandırdığı bu komedi dizisinde de başarısını gösterdi ve Magazin Gazetecileri Derneği, 9. Altın Objektif Ödülleri’nde 2000 yılının En İyi Kadın TV Yıldızı Ödülü’ne layık görüldü. Ergen aynı zamanda Altın Kelebek, 2000 yılının En İyi Kadın Oyuncusu Ödülü’nün de sahibi oldu.
1998-2001 yılları arasında TGRT'de yayınlanan “Gülbence” adlı programı yayınlandı.
2001’de genel yayın yönetmenliğini üstlendiği Gülbence isimli bir dergi çıkaran Ergen, 2003’de Ali Sürmeli, Yasemin Kozanoğlu ve Deniz Türkali ile birlikte başrollerini paylaştığı, yayını sadece 8 bölüm süren Hürrem Sultan adlı dizide rol aldı. Ünlü kanuni ve Türk müziği orkestra şefi Taşkın Sabah’la çalışmaya başlayan Ergen, son 4 albümünü de (Sade ve Sadece-2002, Uçacaksın-2005, 9+1 Fıkır Fıkır-2005 ve Gülben Ergen-2006) Sabah’ın müzik yönetmenliği eşliğinde hazırladı.
Gülben Ergen, 2004 yılının eylül ayında ''Sultan’s of the Dance'' ve ''Anadolu Ateşi'' adlı şovlarıyla adını dıyuran ve Yılmaz Erdoğan’ın da kardeşi olan Mustafa Erdoğan ile evlendi. Ergen, 18 Ocak 2007’de Atlas ismini verdikleri bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Gülben Ergen Erdoğan ve Mustafa Erdoğan çifti, yakınları ve hayranları tarafından hastaneye gönderilecek çiçekler yerine, Tema Vakfı aracılığıyla bağışlanan fidanlarla gerçekleşen Atlas Bebek Ormanı’nı oluşturdu. 2008 yılında müzik çalışmalarına devam eden sanatçı "Aşk Hiç Bitmez" adlı albümü ile müzik piyasasına güçlü bir dönüş yaptı.
14 Mayıs 2008 tarihinde atv'de yayınlanmaya başlayan “Gülben Ergen'le Sürpriz” adlı programı sunmuştur.
2010 yılında Gülben Ergen öncülüğünde başlatılan Çocuklar Gülsün Diye kampanyasının devamı olarak “Çocuklar Gülsün Diye Derneği” kuruldu. Gülben Ergen’in başkanlığını, Araştırmacı Elvan Oktar'ın ise başkan yardımcılığını üstlendiği Çocuklar Gülsün Diye Derneği, Türkiye’de okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Şimdiye kadar; Tokat, Mardin, Trabzon, Erzurum, Sinop, Hatay, İstanbul, Aydın, Zolguldak,Van ve Sivas’da olmak üzere toplam 11 anaokulu inşaatı tamamlaıp, içlerini çağdaş bir eğitim için gereken tüm materyallerle donatarak Milli Eğitim Bakanlığı’na teslim edildi.
Meyvesiz bir gün geçiremeyen Gülben Ergen, ev yemeklerini tercih ederken; sebze yemeklerini, köfte-patates kızartmasını ve sıcacık bir domates çorbasını en şık yemeğe tercih edermiş.
Gülben Ergen, 16 Eylül 2013 tarihinde Show TV'de yayınlanmaya başlayan "GÜLBEN" adlı programla ekranlara geri döndü. Programın ilk konuğu Okan Bayülgen olmuştur.
Evlilikleri
1.eşi: Gülben Ergen, Anadolu Ateşi Grubu’nun kurucusu Mustafa Erdoğan ile 5 Eylül 2004 tarihinde evlendiler. 18 Ocak 2007’de Atlas ismini verdikleri bir oğlu oldu. Daha sonra 22 Haziran 2009 tarihinde Ares ve Güney adını verdikleri ikiz oğulları dünyaya geldi. 11 Nisan 2012 tarihinde boşandılar.
2.eşi:Gülben Ergen, 28 Eylül 2014 tarihinde TV sunucusu Erhan Çelik ile İzmir'in Selçuk ilçesinin Şirince köyünde evlendi.
Gülben Ergen, Acun Ilıcalı'nın kanalı TV8'de 3 Ağustos 2015 Pazartesi akşamı yayın hayatına başlayan ve sunuculuğunu Acun Ilıcalı'nın yaptığı 'Rising Star' (Yükselen Yıldız) yarışmasında, Demet Akalın, Mustafa Sandal ve Fuat Güner ile birlikte jüri üyeliği yaptı.
Ödülleri
1987 - Hürriyet Gazetesi Sinema Güzeli 2. ödülü,
1999 - MGD Tv Başarı Ödülü,
1999 - Avşa Film Festivali En İyi Bayan Oyuncu ödülü,
1999 - TGRT Evita Gülbence programının gösterdiği başarılı grafik ödülü
1999 - Magazin Gazetecileri Derneği - 7.Altın Objektif Ödülleri- 1998 yılının televizyon başarısı ödülü
2000 - MGD En İyi TV yıldızı,
2000 - Magazin Gazetecileri Derneği - 8. Altın Objektif Ödülleri - 1999 yılının televizyon en iyi kadın tv yıldızı ödülü
2001 - Magazin Gazetecileri Derneği - 9. Altın Objektif Ödülleri - 2000 yılının televizyon en iyi kadın tv yıldızı ödülü
2001 - Altın Kelebek - 2000 yılının en iyi kadın oyuncusu ödülü
2001 - Bizim Lösemili Çocuklar Vakfı Onur Üyeliği,
2002 - MGD En İyi Kadın Oyuncu,
2002 - Altın Kelebek En İyi Tv Oyuncusu,
2004 - Kral Tv Video Müzik Ödülleri - En iyi arabesk - fantazi kadın şarkıcı,
2005 - Kadir Has Üniversitesi - En has albüm: Uçacaksın
2005 - 2004 Yılının en iyi tüketicisi ödülü
2005 - 6.Tüketiciyle Dost Altın Kalite Zirvesi 2004 yılının en iyi sanatçısı ödülü
2005 - Fatih Üniversitesi 2004 Yılının En Aktif Kadın Sanatçısı Ödülü
2005 - Müyap en çok satan albüm ödülü (600 binlik satış ile uçacaksın albümü).
2006 - Altın Nota Müzik Ödülleri 2005 yılının en iyi Pop-Fantezi Kadın Sanatçısı ödülü
2006 - Kadir Has Üniversitesi - En has albüm: 9+1 Fıkır Fıkır
2006 - Jetix Ödül Töreni - En iyi kadın şarkıcı
2008 - En İyi Kadın Sanatçı
2008 - En İyi Şarkı (Sürpriz)
2009 - En Çok Satan Albüm (Aşk Hiç Bitmez)
2009 - En Çok İndirilen Albüm (Aşk Hiç Bitmez)
2009 - En Has Albüm (Aşk Hiç Bitmez)
2009 - Yilin Yorumcusu
2009 - AB Kalite Onur Ödülü
2009 - En İyi Pop-Fantezi Kadın Şarkıcı
2009 - Yılın Klibi (Yalnızlık)
2010 - En İyi Düet (Oğuzhan Koç - Giden Günlerim Oldu)
2010 - Yılın Şarkısı (Giden Günlerim Oldu)
2010 - En İyi Pop Kadın Şarkıcı
2010 - En İyi Düet (Oğuzhan Koç - Giden Günlerim Oldu)
2010 - En İyi Albüm
2010 - Yılın Sosyal Girişimcilik Projesi Ödülü
2010 - En Çok İndirilen Şarkı (Giden Günlerim Oldu)
2011 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
2011 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
2011 - En Has Sosyal Sorumluluk Projesi
2011 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
2011 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
2012 - En Çok İndirilen Şarkı (Şıkır Şıkır)
2013 - Yılın Sanatçısı
2013 - Yılın En Başarılı Sosyal Medya Kullanıcısı
2013 - Vakıf Özel Ödülü
2013 - En İyi Sosyal Sorumluluk Projesi
Albümleri
1997 - Merhaba
1999 - Kör Aşık
2002 - Sade ve Sadece
2004 - Uçacaksın
2005 - Gülben Ergen Live in İstanbul
2005 - 9+1 Fıkır Fıkır
2006 - Gülben Ergen
2008 - Aşk Hiç Bitmez
2009 - Uzun Yol Şarkıları
2011- Şıkır Şıkır
2011 - Hayat Bi Gün
2012 - Durdurun Dünyayı
2013 - Düşman Olmaz Benden
2013 – Sen
2015 - Kalbimi Koydum
Filmleri
1988 - Biz Ayrılamayız
1988 - Deniz Yıldızı
1989 - Av
1990 - Hanımın Çiftliği (TRT)
1991 - Kanun Savaşçıları (TRT)
1992 - İşgal Altında (TRT)
1994-1995 - İki Kız Kardeş (Show TV)
1997 - Fırat (Star TV)
1998-2001 - Marziye (TGRT)
1998-2001 - Gümbür Gümbür Gülbence (TGRT) (talk show, sunucu )
2001-2003 - Dadı (Show TV, atv, Star TV)
2002-2003 - Hürrem Sultan (Star TV)
2006 - Gönül (Kanal D)
2008 - Gülben Ergen'le Sürpriz (atv) (talk show, sunucu )
2009 - Popstar Alaturka (Fox TV) (yarışma, juri )
2011 - 2012 - Gülben (TRT) (Gündüz programı, sunucu)
2012 - Benzemez Kimse Sana (Star TV) (Yarışma )
2013 - Bir Milyon Kimin? (Show TV) (yarışma, juri)
2013 - Gülben (Show TV) (Gündüz programı, sunucu) 2015 - Rising Star (TV8) (yarışma, juri)
Kadir İnanır Kimdir?
Kadir İnanır, 1949 doğumlu sinema oyuncusu. Özellikle; Selvi Boylum Al Yazmalım, Yılanların Öcü, Tatar Ramazan, Bodrum Hakimi ve Med Cezir Manzaraları isimli filmleriyle tanınan ve Türk sinemasının en beğenilen oyuncusu olmayı başaran İnanır, uzun yıllar sonra ilk kez Türkan Şoray ile Gönderilmemiş Mektuplar adlı filmde rol aldı.
Kadir İnanır, 15 nisan 1949’da (Bu tarih nüfus cüzdanındaki bilgidir, fakat 1949 yılının ağustos ayı sonunda doğduğu sanılmaktadır.) Ordu’ya bağlı Fatsa ilçesinde Mehmet İnanır, Rukiye İnanır çiftinin oğlu olarak doğmuştur. Kalabalık ailesinin son çocuğu olan İnanır, sanki oyunculuk yapmak için doğmuştu. 14 kardeşin en küçüğüdür. Fatsa’daki ilkokul ve ortaokul eğitimi sırasında da bu yeteneğini çeşitli okul gösterilerinde sergiledi. İnanır, yatılı olarak okuduğu İstanbul Haydarpaşa Lisesi’nin ardından gidemediği üniversiteye yıllar sonra Marmara Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Radyo Televizyon Bölümü’nü bitirdi.
1969 yılında katıldığı bir yarışmada 1.lik ödülü alan ardından çeşitli foto-romanlarda oynayan İnanır, buradan da sinemaya geçiş yaptı. İlk filmi olan “Son Yedi Adım Sonra”da yer aldıktan kısa bir süre sonra, başrollerde oynamaya başladı. Toplam 182 sinema filminde ve 7 televizyon dizisinde rol alan İnanır’ın en uzun soluklu dizisi Marziye adlı yapım oldu.
5. Adana Altın Koza Film Şenliği’nde Utanç (1973) adlı filmle En İyi Erkek Oyuncu seçilen Kadir İnanır, başrollerini Fatma Girik, Serpil Çakmaklı, Nur Sürer, Erdal Özyağcılar ile paylaştığı 1985 yapımı Yılanların Öcü adlı Şerif Gören filmiyle ise 23. Antalya Film Şenliği’nde En İyi Erkek Oyuncu ödülününün sahibi oldu. Kadir İnanır, 1990’da Med Cezir Manzaraları adlı film ile 3. Ankara Film Şenliği’nde de En İyi Erkek Oyuncu dalında ödülün sahibi oldu.
Son dönem Türk sinemasında 2000 yapımı Komser Şekspir adlı Sinan Çetin filminde yeralan ünlü oyuncu, 24 yıl aradan sonra 2003 yılında Gönderilmemiş Mektuplar adlı filmde Türkan Şoray’la yeniden biraraya geldi. Uzun yıllar birbirine yakıştırılan ikili, bu filmle de büyük ilgi topladı.
Kadir İnanır hakkında, 2000 yılında Derman Bey dizisinin çekimleri sırasında rol arkadaşı olan Buket Saygı'ya gönderdiği smsler nedeniyle taciz suçlamasıyla dava açıldı. İnanır, smsleri "motivasyon" amaçlı gönderdiğini belirtmesine karşın 2003 yılında sonuçlanan davada "sarkıntılık ve hakaret etmek" suçundan 6 ay hapis cezası verildi, iyi halden dolayı bu ceza 456 milyon 300 bin lira para cezasına çevrilip ertelenmiştir.
Kadir İnanır son olarak, Memduh Ün ve Tunç Başaran’ın yönettiği, Fatma Girik ile birlikte başrollerini paylaştığı, 2005 yapımı Sinema Bir Mucizedir adlı yapımda oynadı.
Reklam filmlerinde de oynayan, sosyoloji, ekonomi ve siyasetle de ilgilen ve hiç evlenmeyen Kadir İnanır’ın, kurbağa (göden) koleksiyonu bulunuyor.
Şarkıcı Soner Arıca yeğenidir.
Hüseyin Karabey tarafından 2010 yılında Kadir İnanır’ın 41 yıllık sanat hayatını anlatan belgesel yapıldı.
2011 yılında “Petrol ofisi” reklamlarında oynayan Kadir İnanır 2012 yılında “Ofçay” reklamında oynadı.
Şubat 2012 tarihinde bel fıtığı ameliyatı oldu. Hemen ardından akciğerlerinde görülen bir tümör nedeniyle bir ameliyat daha oldu.
Kadir İnanır, 3 nisan 2013 tarihinde Ak Parti Hükümeti tarafından açıklanan ve barış sürecini yönetecek olan 63 kişilik Akil Adamlar listesine Akdeniz Bölgesinden girmiştir.
Ödülleri
1986 - 23. Antalya Film Şenliği, Yılanların Öcü - En İyi Erkek Oyuncu
1973 - 5. Adana Altın Koza Film Şenliği, Utanç - En İyi Erkek Oyuncu
1990 - 3. Ankara Film Şenliği, Med Cezir Manzaraları - En İyi Erkek Oyuncu
Oynadığı Filmler
2012 - Elveda Katya
2008 - Son Cellat
2005 - Sinema Bir Mucizedir
2003 - Gönderilmemiş Mektuplar
2002 - Kumsaldaki İzler
2001 - Ünye de Fatsa Arası
2000 - Komser Şekspir.
1995 - Aşk Ölümden Soğuktur
1992 - Tatar Ramazan Sürgünde.
1991 - Umut Hep Vardı
1991 - Aldatacağım.
1990 - Tatar Ramazan
1990 - Sayın Başkan
1990 - Eskici ve Oğulları
1990 - Darbe.
1989 - Med Cezir Manzaraları
1989 - Karılar Koğuşu.
1989 - Film Bitti
1989 - Acılar Paylaşılmaz
1988 - Hüzün Çemberi
1988 - Emanet
1988 - Bir Beyin Oğlu.
1988 - 7 Uyuyanlar
1987 - Yarınsız Adam
1987 - Yaralı Can
1987 - Sende Yüreğinde Sevgiye Yer Aç
1987 - Menekşeler Mavidir
1987 - Küçücüğüm
1987 - Katırcılar.
1987 - 72. Koğuş
1986 - Yarın Ağlayacağım
1986 - Sultanoğlu
Umut Sokağı
1986 - Suçumuz İnsan Olmak
1986 - Sevgi Çıkmazı
1986 - Sen Türkülerini Söyle
1986 - Hayat Köprüsü
1986 - Güneşe Köprü.
1986 - Dikenli Yol
1985 - Yılanın Öcü
1985 - Yaz Bitti
1985 - Seyyid
1985 - Ölüm Yolu.
1985 - Ateş Dağlı
1985 - Amansız Yol
1984 - Yabancı
1984 - İmparator.
1984 - Güneş Doğarken
1984 - Bir Yudum Sevgi
1984 - Balayı
1983 - Kurban.
1983 - Bedel
1982 - Yürek Yarası
1982 - Tomruk
1982 - Elveda Dostum.
1982 - Aşkların En Güzeli
1981 - Kırık Bir Aşk Hikayesi.
1981 - Ah Güzel İstanbul
1979 - İsyan.
1979 - İstanbul
1979 - Gazeteci
1979 - Fırat
1979 - Doktor
1978 - Hedef.
1978 - Evlidir Ne Yapsa Yeridir
1978 - Düzen
1978 - Derviş Bey
1977 - Tövbekar
1977 - Silah Arkadaşları
1977 - Selvi Boylum Al Yazmalım
1977 - Fırtına
1977 - Dila Hanım
1977 - Cevriyem.
1977 - Ana Ocağı
1976 - Taksi Şöförü
1976 - İki Kızgın Adam.
1976 - Devlerin Aşkı
1976 - Deprem
1976 - Delicesine
1976 - Can Pazarı
1976 - Bodrum Hakimi
1976 - Alev
1975 - Yatak Hikayemiz.
1975 - Pisi Pisi
1975 - Köprü
1975 - Baldız
1974 - Yazık Oldu Yarınlara
1974 - Uyanık Kardeşler.
1974 - Sensiz Yaşanmaz
1974 - Sahipsizler
1974 - Korkusuzlar
1974 - Enayi
1974 - Ceza
1974 - Bir Yabancı
1974 - Askerin Dönüşü
1974 - Almanya'lı Yarim
1973 - Yaban
1973 - Ölüme Koşanlar.
1973 - Kambur
1973 - Hayat Bayram Olsa
1973 - Gazi Kadın
1973 - Ezo Gelin
1973 - Bitirimler Sosyetede
1973 - Bitirim Kardeşler
1973 - Arap Abdo
1973 - Anadolu Ekspresi
1972 - Vur.
1972 - Utanç
1972 - Paprika Gaddarın Aşkı
1972 - Leyla ile Mecnun
1972 - Kanlı Para
1972 - Dönüş
1972 - Baskın
1972 - Asi Gençler
1971 - Üç Arkadaş
1971 - Unutulan Kadın
1971 - Mualla.
1971 - Kerem ile Aslı
1971 - Kara Gün
1971 - Azrailin Beş Atlısı
1970 - Mechul Kadın
1970 - Kara Gözlüm
1970 - Dağların Kartalı.
1970 - Ankara Ekspresi
1969 - Yaralı Kalp
1969 - Fato.
1969 - Çılgınlar Cehennemi
1968 - Son Yedi Adım Sonra
Oynadığı Dizi Filmler
1995 - Savcı
1998 - Marziye
2001 - Derman Bey
2002 - Kumsaldaki İzler
2002 - Kırık Ayna
2004 - Bütün Çocuklarım
2006 - Azap Yolu
2006 - İyi ki Varsın
2007 - Kuzey Rüzgarı
2008 - Kardelen
2008 - İpsiz Recep
2011 - İzmir Çetesi
Türkan Şoray Kimdir?
Oyuncu. 60'lı yılların başında start alan sinema kariyeri boyunca sayısız filmde rol alan Şoray, "Sultan" lakabıyla anılmaktadır. Türk sinemasının gelmiş geçmiş en güzel ve büyük oyuncularından biri olan aktris, kariyeri boyunca hep zirvede kalmayı başarmıştır. Dramadan komediye farklı türlerdeki rolleri başarıyla canlandıran aktris, güzel, kırılgan, utangaç ama ulaşılmaz bir kadın profili çizmiş, bu özellikleri dolayısıyla da halkın sevgilisi olmuştur.
28 Haziran 1945'de devlet demir yollarında memur olan Halit Şoray ve ev hanımı Meliha Şoray'ın kızı olarak İstanbul'da dünyaya geldi. Ekonomik açıdan sıkıntılar yaşayan bir ailesi olan Şoray, öğrenimine Rami Taş okulunda başladı. Sürekli olarak mahalle değiştirdiklerinden, farklı okullara devam etmek zorunda kalan Şoray, ilköğrenimini 1956’da Feriköy İlkokulu'nda tamamladı.
Şoray’ın babası bir süre sonra işini bırakıp polis memuru oldu, annesi ise bir lastik fabrikasında çalışmaya başladı. Zorlu yaşam koşulları sebebiyle Şoray, küçük yaşta evin işleriyle ilgilenmek zorunda kalmıştı. 1954’te kız kardeşi Nazan Şoray dünyaya geldikten sonra anne babası arasındaki geçimsizlik üst noktalara ulaşmıştı ve çift boşanma kararı aldı. Kız kardeşiyle birlikte annesinde kalan Şoray, liseye devam ediyordu. Boşanma sonrası Karagümrük'teki Sarmaşık Sokak’a taşınan aileyi yine zorlu günler bekliyordu. Ancak Şoray'ın ev sahiplerinin kızı Emel Yıldız'la taşınması hayatının dönüm noktalarından biri olacaktı. Yıldız sayesinde Yeşilçam'a adım atan Şoray'ı o dönem Nisan Haper’in asistanı olan Türker İnanoğlu keşfedecekti. Köyde Bir Kız Sevdim filmindeki rol için önceden Emel Yıldız'la anlaşılmasına rağmen Şoray'a şans verildi. Annesi Meliha Şoray kızının aktris olmasını istemediği halde maddi sıkıntıları yüzünden çalışmasına onay vermişti. İlk filmi için kamera önüne geçen Şoray'ı sinemada uzun soluklu bir kariyer dönemi bekliyordu.
O dönemde henüz 15 yaşında olan ve Şadi Çadırcı ile nişanlı olan Şoray, ilk filminden sonra yeni teklifler almaya başlamıştı. Bir süre sonra Çadırcı'dan ayrılıp İnanoğlu ile nişanlanan oyuncu, Aşk Rüzgarı ve Utanmaz Adam filmlerinden sonra basının da dikkatini çekmeye başladı ve dönemin ün yapmış haftalık popüler dergilerinden “Sinema" için kapak kızı seçildi. Şoray'ın 15 Mart 1961'de basılan dergiyle artık yüzü tanınmaya başlamıştı. Sinema dergisinin ardından Artist, Büyük Gazete ve Ses gibi yayınlarda da görüldü.
Eylül 1962’de bir film setinde tanıştığı Rüçhan Adlı’nın Şoray’ın hayatında önemli bir rolü olacaktı. Zira baba sevgisini kendisinden 23 yaş büyük olan Adlı'da bulan Şoray, bu ilişkisini yirmi yıl gibi uzun bir süre sürdürecekti. Rüçhan Adlı'nın evli olması nedeniyle magazin basınında haklarında birçok şey yazılıp çizilen çift, tüm olumsuzluklara rağmen birlikte olmayı seçmişlerdi. Şoray’ın Sultan olarak anılmasında ve "Şoray Kanunları" olarak nitelendirilen kurallarının oluşmasında Rüçhan Adlı'nın büyük rolü vardı. Zira Adlı, Şoray'ın her filmde rol almasını istemiyor, dekolte giymesine, filmlerdeki ağır çalışma koşullarına ve öpüşmesine karşı çıkıyordu. Adlı, oyuncuya bazı kısıtlamalar getiriyordu ve ona "Sultanım" diye hitap ediyordu. Bu hitap biçimi daha sonra dönemin ünlü yayınlarında haber oldu ve Şoray, "Sultan" lakabıyla anılmaya başladı.
Şoray “Otobüs Yolcuları”ndan sonra, aktris olarak kendini iyice yetiştirmiş olduğu görülen Acı Hayat'ta rol aldı. Sinema yazarları tarafından “Yılın filmi” seçilen Acı Hayat, Şoray'a 1964’te I. Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandırdı. Şoray, filmografisi için oldukça önemli olan bu filmdeki rolüyle sinema eleştirmenleri ve senaristlerden büyük övgüler aldı.
Şoray sayesinde ailesinin maddi durumu da düzelmiş, üst üste çektiği filmlerle oyunculukta kendine sağlam bir yer edinmeye başlamıştı. Dönemin ünlü yapımcıları ve film şirketi sahipleri Murat Köseoğlu (Aca Film), Osman Seden (Kemal Film), Nevzat Pesen (Pesen film) Şoray'ı filmlerinde oynatabilmek için birbirleriyle yarışıyorlardı. Oyuncu 60'lı yıllara çok kısa sürede damgasını vurmuş, 1965'te Fatma Girik, Hülya Koçyiğit, Filiz Akın'la birlikte Türk sinemasının en iyi dört kadın oyuncusundan biri olmuştu. Aynı yıl rol aldığı “Sürtük” adlı film, Türk sinema tarihi açısından önemliydi, zira inanılmaz bir seyirci rakamına ulaşmış, Şoray’ı büyük bir yıldız yapmış ve gazino filmleri dönemini başlatmıştı.
Ancak 1966'dan sonra yapımcıların para makinesi olarak gördüğü Şoray, ardı ardına benzer konulu filmler çekmeye başlamıştı ve sinemalarda sadece Şoray filmleri gösteriliyordu. Bu durum oyuncunun filmlerine gösterilen ilgiden kaynaklanıyordu ancak sinema izleyicisinde bir süre sonra bıkkınlık yaratmaya başlamıştı.
70’lerin başında yine zirvede görünen Şoray, 1972 yılıyla birlikte mesleki yaşamında yeni bir döneme başladı. Zira film sayısını ciddi anlamda azaltma kararı almıştı. Aynı yıl çektiği Cemo ve Dönüş filmleriyle başarı kazanan Şoray için Dönüş filmi ayrı bir önem taşıyordu. Çünkü oyuncunun ilk yönetmenlik deneyimiydi. Tepkilerle karşılaşsa da o dönemde hapiste olan Yılmaz Güney'den rejisörlüğü için kutlama mesajı alan Şoray'ın kendine güveni arttı. Film yılın en büyük hâsılat getiren yapımı olmasının dışında 1973 yılında “Moskova Film Festivali”nde özel bir ödül aldı. İkinci yönetmenlik denemesi olan Azapta için 1973'te kamera arkasına geçen Şoray, ilki kadar başarılı olamadı.
70’li yıllarda ortaya çıkan porno film furyasının yanında muhtıra nedeniyle de Şoray, bu süreç içinde çok az yapımda yer aldı. Bunlardan biri de Atıf Yılmaz’ın yönetmenliğinde büyük ses getiren ve başrollerini Kadir İnanır’la birlikte paylaştıkları Selvi Boylum Al Yazmalım’dı.
80’ler, Şoray’ın hem özel hayatında hem de sinema kariyerinde önemli değişikliklerin gerçekleştiği yıllar oldu. Zira oyuncu, 1983’te Rüçhan Adlı’yla 20 yıl süren ilişkisini sona erdirdikten sonra, Şoray kanunlarının pek hükmü kalmamıştı. Kendisi gibi oyuncu olan Cihan Ünal’la yine 1983’te dünya evine giren Şoray’ın 1 yıl sonra annesi hayata gözlerini yumdu. 1985 yılında kızı Yağmur Ünal dünyaya geldikten sonra Şoray film çalışmalarına bir süre ara verdi ve 1987’de Hayallerim Aşkım ve Sen’de başrolde oynadı. Aynı yıl Ünal’dan boşanan Şoray, Rumuz Goncagül, Gramofon Avrat, Soğuktu ve Yağmur Çiseliyordu gibi başarılı filmlerde rol aldı. 1993’te Aziz Nesin’in aynı adlı romanından beyaz perdeye uyarlanan Tatlı Betüş isimli TV dizisinde kamera önüne geçtikten sonra ona Altın Portakal’da ikinci kez en iyi kadın oyuncu ödülünü kazandıracak olan Bir Aşk Uğruna 1994’te vizyondaydı. Aynı yıl babasını bir yıl sonra da büyük aşkı Rüçhan Adlı’yı kaybeden Sultan, Yerçekimli Aşklar, Nihavend Mucize gibi yapımlardan sonra, Türk televizyon tarihinde çok önemli bir yere sahip olan İkinci Bahar’da Hanım rolünü canlandırdı. 2001’de TV izleyicisiyle Haluk Bilginer’le başrolleri paylaştıkları Tatlı Hayat ile yeniden buluşan Şoray, 1997’den sonra ilk kez uzun bir metrajlı bir filmle kamera önüne geçecekti: Gönderilmemiş Mektuplar.
Şoray, Mürüvvetsiz Mürüvvet ve Cemile isimli TV dizilerinden sonra 2006’da Uğur Yücel’in yönetmenliğini yaptığı “Hayatımın Kadınısın” isimli filmle izleyiciyle buluşmuştur.
Haziran 2015 ayında Muğla’nın Menteşe ilçesinde çekimlerine başladıkları, senaryosunu Onur Ünlü'nün yazdığı ve Yağmur Ünal’ın yapımcılığını üstlendiği "Uzaklarda Arama" adlı filmin yönetmenliğini annesi Türkan Şoray yapacak. Yağmur Ünal, ayrıca bir hayat kadınını canlandıracağı bu filmde ilk defa oyunculuk da yapacak. Filmin oyuncuları ise Sevda Erginci, Doğa Konakoğlu, Eşref Kolçak, Tanem Sivar, Fırat Tanış, Kaan Urgancıoğlu, Suna Selen, Elif Atakan, Mustafa Uğurlu, Ekin Türkmen, Pınar Göktaş, Sercan Badur, Mehtap Bayri gibi oyuncular olmuştur.
Uğur Yücel Kimdir?
Türkiye'de her kesimden insanın zevkle izlediği bir oyuncu olan Uğur Yücel, kabarelerle başladığı oyunculuk hayatına sinemada devam etmiş ve sadece oyunculukla sınırlı kalmayarak yönetmenlik ve senaristlik dallarında da birçok ödüle layık görülmüştir.
Uğur Yücel, 1957 yılında İstanbul'da doğdu. Aslen van'lıdır. İstanbul Belediye Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nde öğrenim gördü. 1977 yılında konservatuvardayken tek kişilik oyunlara ve stand up gösterilerine başladı. 1975 ile 1984 yılları arasında Kenter Tiyatrosu, Tef Kabare Tiyatrosu, Dormen Tiyatrosu ve Şan Müzikholünde çeşitli oyunlar oynadı. Yer aldığı kabareler ve müzikallerde Müjde Ar ve Sezen Aksu gibi sanatçılarla çalıştı.
1984 yılında ilk kez "Fahriye Abla" adlı film ile sinemada oyunculuğa başladı. Ardından 1986 yılında "Teyzem" ve "Milyarder", 1987 yılında ise başrolünde Şener Şen'in oynadığı "Selamsız Bandosu" adlı filmde yer aldı. Sinemada çıkış yapması yine başrolünü Şener Şen ile paylaştığı 1987 yapımı "Muhsin Bey" ile oldu. Hemen arkasından 1988 yılında Ertem Eğilmez'in son filmi olan "Arabesk"de Müjde Ar, Şener Şen ve Necati Bilgiç ile birlikte rol aldı.
1994 yılında televizyon dünyasına girdi. Birçok dizi ve tv skeçlerinde rol alan oyuncu ilk kez "Aziz Ahmet" adlı televiyon dizisiyle yapımcılık, senaristlik ve oyunculuk yaptı. Sinemada oyunculuğa 1996 yılına kadar ara veren Yücel, bu dönem kendi filmlerini çekmek için hazırlıklarda bulundu.
1996 yılında "Eşkiya" adlı film ile sinemaya dönüş yaptı. 1996 yılında senaryosunu Yavuz Turgul’un yazıp yönettiği “Eşkıya” adlı filmde Şener Şen ile başrolde oynarken Uğur Yücel Cumali karakterini canlandırdı. Kamran Usluer, Sermin Hürmeriç, Yeşim Salkım, Kemal İnci, Özkan Uğur gibi oyuncularla birlikte oynadı.
Ardından 2000 yılında Kemal Sunal'ın ölümü üzerine "Balalayka" adlı filmde yer aldı.
Uğur Yücel, 1998 yılında "İkinci Bahar" adlı televizyon dizisinin ilk 8 bölümünü çekerek televizyon dünyasında çalışmaya devam etti. Ardından TRT'de yayınlanan "Karanlıkta Koşanlar" adlı televizyon dizisinde yönetmen, senarist ve oyuncu olarak yer aldı.
2003 yılında ilk uzun metrajlı filmi olan "Yazı Tura"da yapımcıi yönetmen ve senarist olarak karşımıza çıktı. Yapımcılığa aynı yıl "Alacakaranlık" adlı dizi ile devam etti. Aynı zamanda bu dizide oyuncu olarak da yer aldı. 2005 yılında "Hırsız Polis" adlı dizide canlandırdığı karakter ile büyük beğeni kazanan oyuncu ertesi yıl "Hayatımın Kadınısın" ve "Ramon" adlı filmlerde yönetmen olarak karşımıza çıktı.
Yönetmenlik, yapımcılık, senaristlik ve oyunculuk dışında 1998 yılında çekilen "Laleli'de Bir Azize" ve "Gemide" adlı filmlerde müzik yapımcılığı da yaptı.
Oyuncu Derya Alabora ile 1983 yılından bu yana evli olan Uğur Yücel'in bu evlilikten bir de Can yücel (2)(d.1985) isimli oğlu bulunmakta.
2008 - 2010 yılları arasında yayınlanmış olan Canım Ailem adlı TV dizisinde Ozan Güven, Şebnem Bozoklu, Funda Eryiğit, Ezgi Mola, İlker Aksum ile birlikte başrol oynadı.
2009 yılında kendi yönettiği Ejder Kapanı adlı sinema filminde Kenan İmirzalıoğlu, Nejat İşler, Berrak Tüzünataç ve Ceyda Düvenci ile birlikte başrolü paylaştı.
2015 yılında yönetmenliğini Uğur Yücel’in oğlu Can yücel (2)’in yaptığı “Yaktın Beni” adlı sinema filminde Sarp Apak, Sinem Kobal, Uğur Yücel, Meltem Cumbul, Hasibe Eren, Sezai Aydın, Ozan Özcan, Bülent Şakrak ile birlikte oynadı.
Kaynak: Diyarbakır Söz