Dünyaca ünlü şarkıcı Adele, Ahmet Kaya'nın acılarına tutundu! Adele çalıntı şarkı 'Million Years Ago' ile şimdi hapı yuttu

Kökeni Türk olan ünlü şarkıcı Adele'nin 'Million Years Ago' şarkısının geçtiğimiz aylarda Ahmet Kaya'nın 'Acılara Tutunmak' parçası ile eş değerde olduğu ve telif hakları için de çalıntı tespitinin yapılması çalışmaları başlatılmıştı. Adele ile Ahmet Kaya parçasının bilir kişi araştırması sonucunda yüzde yüz çalıntı olduğu açıklandı

Dünyaca ünlü şarkıcı Adele, Ahmet Kaya'nın acılarına tutundu! Adele çalıntı şarkı  'Million Years Ago'  ile şimdi hapı yuttu

Kökeni Türk olan ünlü şarkıcı Adele'nin  'Million Years Ago'  şarkısının geçtiğimiz aylarda Ahmet Kaya'nın 'Acılara Tutunmak' parçası ile eş değerde olduğu ve telif hakları için de çalıntı tespitinin yapılması çalışmaları başlatılmıştı. Adele ile Ahmet Kaya parçasının bilir kişi araştırması sonucunda yüzde yüz çalıntı olduğu açıklandı

Adele'in satış rekorları kıran yeni albümü '25'te yer alan 'Milllion Years Ago' adlı şarkısı ile Ahmet Kaya'nın ilk kez 1985'te seslendirdiği 'Acılara Tutunmak' şarkısı arasındaki ezgi benzerliği geçtiğimiz ayın gündemine damga vurmuş, benzerlik dünya basınında da yer bulmuştu.

TEKNİK OLARAK AYNI

Musiki Eserleri Sahipleri Grubu Meslek Birliği (MSG), Adele'in şarkısıyla 'Acılara Tutunmak' şarkısını teknik olarak karşılaştırdı. Kurul, iki şarkının benzerliğinin dava açılacak düzeyde olduğuna karar vererek bunu Ahmet Kaya'nın eşi Gülten Kaya'ya bildirdi. Kaya isterse Adele'e dava açabilecek.

Gülten Kaya, iki şarkının benzerliği gündeme geldiğinde "Dünya çapında birinin şarkı çalmaya tenezzül edeceğini sanmıyorum" demişti. MSG'nin raporuyla Kaya'nın vârislerine dava yolu açıldı.

Ahmet Kaya kimdir

1957 yılında Adıyaman'dan Malatya'ya göç etmiş olan bir ailenin beşinci çocuğu olarak doğdu.Babası Sümerbank mensucat fabrikasında çalışan bir işçiydi. İlkokulu Malatya'da okudu. Müzikle altı yaşında babasının hediye ettiği bağlama ile tanıştı. Okuldan geri kalan zamanlarında plak ve kaset satan bir dükkânda çalışmaya başladı. Ailesinin geçim sıkıntısı çekmesi nedeniyle 1972'de İstanbul Kocamustafapaşa'ya göç ettiler ve okulu bırakmak zorunda kaldı. İşportacılık ve çeşitli işyerlerinde çıraklık yaptı. Bu dönemde küçük bir yerleşim yerinden büyük bir şehre taşınmanın ve alışmanın sıkıntılarını yaşadı. Bu sıkıntılarını bir belgeselde şöyle dile getirdi:

'Onlarla konuşmuyordum; çünkü onlarla konuşamıyordum. Giyimleri başkaydı, konuşmaları başkaydı. Onlar gibi konuşmaya çalışıyordum. Mesela terziye gidip onlar gibi pantolon diktirmeye filan başlamıştım. Terzinin yaptırdığı pantolonların üzerime uymadığını görüyordum. Onlara yakışıyordu bana yakışmıyordu. Bir kız vardı bizim okulda; herkesin bir aşkı vardır, çocukluk aşkı. Bir gün gittim dedim ki: 'Biraz seninle konuşak beş dakika, kaçıyorsun hep...' Bana dedi ki: 'Rica ederim.' Öyle bir ağrıma gitti ki: 'Ben de sana rica ederim,' dedim.. Ben o zaman anlamını bilmiyordum, yani onu bir küfür zannettim'

Kaynak: Diyarbakır Söz