TRT1 ekranlarında geçtiğimiz sezondan beri fenomen dizi olma yolunda emin adımlarla ilerleyen Diriliş: Ertuğrul, 49. bölüm fragmanı yayınlandı. Diriliş: Ertuğrul yeni bölümü ne zaman? Diriliş: Ertuğrul 49. bölüm (yeni bölüm)'de neler olacak? izle, Ertuğrul Gümüştekin'den sırrı öğrenecek mi?
Ertuğrul ve alpleri çıktıkları yolculukta yeni maceralar yaşamış, yeni kişiler tanımışlardır. Yaptıkları bu yolculuk onları bir hayli etkilemiştir. Ertuğrul’un yokluğunda oba yine karışmıştır. Sungur Tekin’in Hayme Ana’nın otağında çalınan mührü ve Selcan’ın kaçırılması obadaki huzuru bir kez daha kaçırmıştır. Gümüştekin ve Aytolun bütün yaşanılanlardan son derece memnundur.
Hamza ile plan yapan Gündoğdu bir kez daha Hamza tarafından aldatılacak mıdır? Selcan’ı Noyan’ın yanında neler beklemektedir? Tangut’un yakalayıp Noyan’a getirdiği kişi kimdir? Hayme Ana kimleri sorguya çekecektir? Sungur Tekin annesine kimden şüphelendiğini söyler? Aytolun ve Gümüştekin’in yeni planları nelerdir? Ertuğrul’un tanışacağı kişi onun hayatını nasıl etkileyecektir?
Diriliş: Ertuğrul, yapımcılığını Tekden Film'in üstlendiği, senaryosunu Mehmet Bozdağ'ın yazdığı, başrollerini Engin Altan Düzyatan,Esra Bilgiç, Kaan Taşaner, Didem Balçın, Osman Soykut, Uğur Güneş, Hülya Darcan, Evrim Solmaz ve Mehmet Çevik'in paylaştıkları televizyon dizisidir. İlk bölümü 10 Aralık 2014 tarihinde TRT 1 ekranlarında yayınlandı. İlk bölümün yayınlanmasının ardından yayınlandığı günün AB grubu reyting sıralamasında 1. sırada yer aldı. Ayrıca dizi 2015 yılının en iyi dizisi ödülünü aldı.
Dizinin ilk sezon hikayesi 13. yüzyılda Kayı Obası'nın Tapınak Şövalyeleri'ne karşı olan mücadelelerini konu almaktadır. Dizinin ikinci sezon hikayesi ise 13. yüzyılın ortalarında yine Kayı Obası'nın bu sefer Moğollar’a karşı olan mücadelelerini konu almaktadır. Dizinin 2015 yılında Cannes Film Festivali’ne “onur konuğu” olarak katılacağı söyleniyor. Dizi için 6 ay kadar hazırlık yapıldı. Oyuncuların tamamına at binicilik dersleri verilirken, erkek oyunculara bıçak ve kılıç kullanma dersleri verildi.
Diriliş "Ertuğrul" dizisinin hazırlık süreci Şubat 2014’te başladı. 5 ayda hikaye ve çizimler bitti. Moğolistan'lı Gambat’a 3 ay boyunca çizimler yaptırıldı. Ekipler çalışmaya Mayıs ayında başladı. Diriliş Ertuğrul için Riva ve Beykoz Kundura Fabrikasına 2 plato kuruldu. Kayı Obası Riva’da yeniden canlandı. Riva’daki plato, asıllarına uygun şekilde yapılan 600 metrekarelik Süleyman Şah otağı ve 35 adet çadırla birlikte toplam 40.000 m2 alanda kurulmuştur. Diriliş "Ertuğrul" set alanında ayrıca 12 adet değişik ebatlarda oba dükkanları, 1 adet kilimhane, otağ meydanı ve talimhane yer almaktadır. Beykoz Kundura Fabrikasında 6000 m2’lik kapalı alana Halep, Halep Sarayı, arz odası, konuk odaları, koridorlar, zindanlar, Karatoygar mekanı, Selçuklu kasrı, Tapınakçılar salon ve odaları, tekke ve çadır içleri yapıldı. Yine Kundura Fabrikası’ndaki 5000 m2’lik açık alana Halep çarşısı, kale içi, Süleyman Şah çadır içi, Tapınakçıların zindanı, koridoru ve ibadethanesi inşa edildi.Diriliş "Ertuğrul" için 1000’e yakın kostüm ve binlerce savaş malzemesi ve aksesuar sıfırdan yapıldı. Kostümlerde ve börklerde kullanılan mücevherler takılar, sanatta kullanılan bakırlar, kılıçlar, kalkanlar ve tüm aksesuarlar Türkiye’nin her yerinden toplatıldı. Ahşap malzemeler tek tek elle yapıldı.Diriliş "Ertuğrul" 60 kişilik dekor ve sanat ekibi 4 ay çalıştı ve hala çalışmaya devam etmekteler. Kostümler ve dekorlar için 4000 metrekare kumaş kullanıldı.Diriliş "Ertuğrul" dizisinin oyuncuları, yan cast ve devamlılıklı figürasyon 3 ay at binme, kılıç kullanma ve ok atma dersleri aldı. Dizideki koreografiler için Kazakistan’dan dünyaca ünlü Cengiz Han, Cehennem Melekleri 2, 47 Ronin, Barbar Conan gibi dünyaca ünlü filmlerde yer alan özel koreografi ekibi Nomad geldi. Nomad hem oyuncuları hem atları eğitti. Dövüş koreografilerini hazırladı. Dizide kullanılan atlar da satın alındı ve özel olarak eğitildi. Ayrıca ceylan, koyunlar, keçiler, bülbül ve keklikler de ekibin bir parçası oldu. İlk bölümün çekimleri yaklaşık 1 ay sürdü.1.Sezon Orta Asya bozkırlarında, Horasan'da, Aral Gölü civarında yaşayan Türk boyları; Cengiz Han'ın Moğol boylarını tek çatı altında birleştirip Sibirya'dan Vietnam'a, Macaristan'dan Japon Denizi kıyılarına kadar olan bölgede büyük bir imparatorluk kurması ve buralarda yaşayan bütün milletlere zulüm ve katliam uygulamasından dolayı Anadolu'ya kaçarlar. Kayı Boyu da; doğudan kopup Anadolu'ya gelen Türk boylarından sadece birisidir.
Ertuğrul Gazi, Alpleri ile çıktığı bir av sırasında Halime Sultan isimli genç bir kızı, o kızın babasını ve kardeşini Tapınak Şövalyeleri'nin elinden kurtarır ve obaya getirir. Ertuğrul Gazi bu kıza aşık olur. Kayı Obası Halime Sultan'ın babasının Selçuklu Devleti sultanı Alaaddin Keykubat'ın kardeşi olduğunu ise sonradan öğrenir. Tapınakçılar, kendi çıkarlarınada uygun olduğu için Halime ve ailesini sultana teslim edilmek üzere Selçuklu Devleti komutanı Kara Toygar'a vermek istemişlerdir, fakat Ertuğrul Gazi buna engel olmuştur. Kara Toygar onları alabilmek için, başında Ertuğrul Gazi'nin ağabeyi Gündoğdu'nun olduğu kervanı basıp, Gündoğdu'yu kaçırır. Ertuğrul Gazi, bir başka Selçuklu Devleti komutanı Afşin Bey ile Kara Toygar'a takas sırasında tuzak kurar ve onu yakalarlar.
Kayı Boyu, Anadolu'ya gelince bir süre burada kaldı. Zamanla Anadolu'da yerleştiklegöç kararı çıkar. Çünkü Halep Emirliği, Antakya ve Amanos Dağları'nda hüküm süren, Kudüs'ü geri almak isteyen Haçlılar'la mücadele içindedir ve Haçlılar'ı Ortadoğu'dan kovmak için güç toplamaktadır. Kayı Boyu gibi savaşçı ve dirençli bir boyun bu durumda Halep'e gelmesi, çok mantıklı bir fikirdi. Ertuğrul Gazi ve Alpleri, önceden Halep'e gidip, yurt tutup obaya dönerler. Şimdi ise Süleyman Şah'ın teşekkür mesajını götüreceklerdir. Ayrıca Halime Sultan ve aileside Halep'e götürüleceklerdir. Ama Halep Sarayı'na sızan Titus ve Nasır gibi Haçlılar, bu duruma engel olmak için ellerinden geleni yaparlar. Aynı zamanda Kayılar'ın hain üyesi olan ve obanın beyi olmak için Haçlılar'la işbirliği yapan Kurdoğlu da, elinden geleni yapmaktadır. Nitekim, Halep Emiri el-Aziz'i pasif duruma düşürerek idareyi ele alan Haçlı taraftarları, sözde Müslüman gibi görünüp, Ertuğrul Gazi'yi, Haçlılar'la işbirliği yapan bir hain olarak gösterirler ve Kayılar'ın Halep'e girmesine izin vermezler. Halep Emiri el-Aziz, Halime Sultan'a aşık olur ve onunla evlenmeye karar verir. Bu durumu öğrenen Ertuğrul Gazi, Halime Sultan'ı kurtarmak ister, fakat yakalanır. İdam edileceği sırada, el-Aziz Ertuğrul Gazi'yi bağışlar. Bunun üzerine Halep askeri kılığındaki Tapınakçılar el-Aziz''i ve Ertuğrul Gazi'yi öldürmek isterler, ama alpler yetişirler ve Tapınakçılar etkisiz hale getirilir. Böylece el-Aziz gerçekleri görür ve Kayılar'ın büyük bir dostu olur. Obadan önce Halep'e gelen Ertuğrul Gazi ve Alpleri, Haçlılar'ın oyununu bozmuş ve yurtlarını kurtarmışlardır. Tabii başka zorluklarda vardır. Bunlardan en büyüğü, Halep'e gelirken, Tapınakçılar'ın Ertuğrul Gazi ve Alplerine konakladıkları yerde tuzak kurmaları neticesinde Alplerden Turgut'u ele geçirmeleri ve onu bir tür uyuşturucu ile kendi saflarına çekmeleridir. Ertuğrul Gazi'nin ağabeyi Gündoğdu, alpleri ile bir Selçuklu Devleti kervanına eşlik ederken, Tapınakçılar bu kervana saldırırlar ve Tapınakçılar bozguna uğrar. Turgut Gündoğdu ve askerleri tarafından yakalanıp iyileşmesi için obaya getirilir.
Öte yandan Kurdoğlu, Tapınakçılar'ın yardımı ile Ertuğrul Gazi'nin obada olmadığı ve Gündoğdu'nun hasta olduğu bir sırada darbe yapar. Böylece Kayılar'ın yeni beyi olur. Süleyman Şah ve ailesini sürgün ederken öldürme görevini ise Tapınakçılar'dan aldığı ilaçla hala kendi safında tuttuğu Turgut'a verir. Fakat bilmediği birşey vardır; Turgut iyileşmiştir ve ilacı içmez. Onları öldürmek yerine Ertuğrul Gazi'nin yardımı ile Süleyman Şah, Hayme Ana, Gündoğdu, Halime Sultan, Gökçe Hatun, Selcan Hatun, Deli Demir, Aykız, Abdurrahman kurtarılır. Ve Kurdoğlu yakalanır. Kurdoğlu idam edilir. Obanın beyi tekrardan Süleyman Şah olmuştur.
Obada düzen yeniden kurulunca, Süleyman Şah, Tapınakçıların kalesine saldırmaya karar verir. Beklemedikleri bir anda kalede sıkışan Tapınakçılar yardım çağırırlar, fakat haberciler Alpler tarafından etkisiz hale getirilir. Kaleye giren bir dehliz bulan Kayılar içeri sızarlar ve Tapınakçılar'ı yok ederler. Kale ise yerle bir edilir. Fakat kalede bulunan ve Kayılar'a birçok acı yaşatan Titus kaçmayı başarır ve intikam almak ister. Süleyman Şah ve oğulları diğer Oğuz beyleri ile Moğol tehdidi hakkında istişare yapmak için bir Kervansaray'da buluşmak üzere yola çıkarlar. Titus onlara tuzak kurmak ister, ama kendisi tuzağa düşer ve yakalanır. Gündoğdu, Titus'u orada infaz eder. Dönüş yolunda atı ile Fırat Nehri'ni geçerken hastalığından dolayı suya düşüp boğulan Süleyman Şah, Caber Kalesi yakınlarına defnedilir. Bey hatunu Hayme Ana göçe karar verir ve bu karar toyda kabul görür. Kayı Boyu yine yollara düşer.
2.Sezon Artık Kayı'lar için yaklaşan kış dolayısıyla kışlağa çekilme vakti gelmiştir. Fakat buraya doğru yola çıkan kervan Moğollar'ın saldırısına uğrar. Kervan yakılıp yıkılır. Kervandan ayrı olarak atlarını süren Ertuğrul Gazi ve Halime Sultan'a da Moğollar saldırır. Ertuğrul Gazi onlarla savaşırken Halime Sultan kervana haber vermek için peşindeki bir grup Moğoldan kurtulup kaçmayı başarır. Ertuğrul Gazi bir süre savaştıktan sonra Tangut tarafından yakalanır.
Halime Sultan kervana gittiğinde her tarafın yakılıp yıkıldığını görür. Kayılar saldırıdan sonra Hayme Ana'nın ağabeyi Korkud Bey'in obası olan Dodurga Obası'na giderler. Ardından Halime Sultan da Dodurga Obası'na gelip Ertuğrul Gazi'nin yakalandığını haber verir. Gündoğdu, dayı oğlu Tuğtekin ve alplerle birlikte Ertuğrul Gazi'yi aramaya çıkar. Öte yandan Moğol komutanı Baycu Noyan bir kervansarayı basar ve oradakileri öldürüp Ertuğrul Gazi'nin gözleri önünde yakar.
Ertuğrul Gazi, Gündoğdu'nun kervansaraya yaklaşmasından dolayı Moğollar tarafından başka bir yere kaçırılır. Baycu Noyan, Ertuğrul Gazi'nin kendisine katılması için türlü türlü işkenceler yapar. Fakat Ertuğrul Gazi her defasında kendisine katılmayacağını söyler. Gündoğdu, Tuğtekin ve Alpler kervansaraya geldiklerinde ortada yanan cesedin yanında Ertuğrul Gazi'nin zihgirini bulurlar ve onu öldü sanırlar. Dodurga halkı ve Kayı halkı bu haberi alınca oldukça üzülürler. İntikamını almak için Gündoğdu, Tuğtekin ve Oba Alpleri yola çıkarlar. Yola çıkmadan önce Tuğtekin'in adamı Kocabaş bu haberi Moğollar'a gizlice bildirir. Moğollar da bu olaya karşılık hazırlıklı olurlar. Bu arada Ertuğrul Gazi götürüldüğü yerden kaçmayı başarır ve Geyikli onu bulup mağarasına götürür. Ertuğrul Gazi'nin eli Baycu Noyan'ın emriyle çivi ile delinmiştir ve kılıç tutamayacak hale gelir.
Gündoğdu ve Tuğtekin alplerle birlikte pusuya düşer ama savaşarak kurtulurlar. Hamza ve Rahman o sırada orda olmadıkları için hainlikle suçlanırlar ve sürgün edilirler. Onlarla birlikte Turgut ve Doğanda sürgün edilir. Bir kervansarayda Baycu Noyan tüccar kılığında onlara kervanlarını korumayı teklif eder. Diğerlerinin haberi olmadan Hamza onunla gider. Noyan onu karargahına götürür ve kendi safına çeker.
Turgut, Doğan ve Abdurrahman, Geyikli tarafından Ertuğrulun yanına götürülür. Beylerinin yaşadığını gören Turgut ve Doğan çok sevinirler ve birlikte obaya dönerler. Ertuğrul baş alplik vazifesini ele geçirmek için toy ister, fakat bu vazife elinin halinden dolayı Tuğtekin'de kalır.
Abdurrahman hala hainlikle suçlanır ve kafesli çadırda tutulur. Ertuğrul Gazi, onu Moğolların arasına sokup böylece onların planlarından haberdar olmak ister. Bunun için bir yangın çıkararak Abdurrahmanı kaçırır. Öte yandan Hamza birkaç alpi daha Baycu Noyanın safına çekmiştir.
Hayme Ana, Ertuğrul Gazi'yi sürgün eder, zira Abdurrahman'ı kaçırıp kaçırmadığından emin değildir. Fakat sonra bunun bir hata, Ertuğrul Gazi'nin ise haklı olduğunu anlar. Ertuğrul Gazi, Abdurrahman'ı Baycu Noyan'ın yanına casus olarak yollar. Baycu Noyan Abdurrahman'ın Moğollar ile birlikte hareket etmesini kabul eder. Böylece Ertuğrul Gazi'nin planı işler.
Diğer yandan Tuğtekin alplerini Ertuğrul Gazi ve alplerini bulup öldürmekle görevlendirir, fakat alpleri Moğollara yakalanır. Onları kurtaran Turgut ve Doğan olur. Artık bu alpler hain olarak görmezler. Bu hadise Tuğtekin'i öfkelendirir.
Baycu Noyan, Hamza ve Abdurrahman'ı Atabey Ertokuş isimli bir Selçuklu Atabeyi'ni yakalamaları için görevlendirir. Onu bir kervansarayda kıstırırlar. Aytolun Hatun'un yeğeni Goncagül Hatun'da ordadır. Tuğtekin, Hamza ve Abdurrahman'nın kervansarayda olduğunu öğrenir ve alpleri Boğaç ve Samsa ile birlikte Hamza, Abdurrahman ve hain alpleri köşeye sıkıştırır. Hamza ve Abdurrahman kaçar. Tuğtekin, Atabey Ertokuş ve Goncagül Hatun'u kurtarır ve obaya götürür. Atabey Ertokuş, başta Hayme Ana olmak üzere herkese Ertuğrul Gazi'nin sürgün edilmesinin büyük bir hata olduğunu söyler. Gökçe ve Tuğtekin'in nişanlanacağı gece Ertuğrul Gazi Atabey Ertokuş ile gizlice görüşür, ama Kocabaş onları takip etmişir ve konuştuklarını duyar. Ertuğrul Gazi ve Atabey Ertokuş'u dinleyen diğer kişi de Artuk Bey'dir. Ertuğrul Gazi ertesi gün yine Atabey Ertokuş ile görüşecektir, fakat Kocabaş bunu Moğollar'a Ertuğrul Gazi' bildirir. Atabey Ertokuş yolda tuzağa düşer, askerleri öldürülür ve kendisi yaralanır. Yaralı olarak kaçarken Hamza ve Abdurrahman tarafından yakalanarak Baycu Noyan'a teslim edilir. Diğer yandan Ertuğrul Gazi'de Tangut tarafından pusuya düşürüldü. Ertuğrul Gazi yakalanacağını sırada ağaçların arasında Artuk Bey ok kullanarak Ertuğrul Gazi'ye destek olur. Tangut Artuk Bey tarafından yaralanır. Turgut ve Doğan'ın gelmesiyle Ertuğrul Gazi pusudan kurtulur. Tangut yaralı haliyle Doğan'dan kaçar. Tangut yolda İbni Arabi'nin yardımına uğrar. Yine yaralı haliyle Baycu Noyan'ın yanına gider. Baycu Noyan, Ertuğrul Gazi'yi yakalayamadığı için ve yaralı olduğu için onu döver.
Ertuğrul Gazi ölen Selçuklu askerlerinin yanına geldiğinde sağ bir asker onu askerlerin katili sanır ve bunu Selçuklu Devleti'nde görev almış ve aynı anda Aytolun Hatun'un abisi olan Gümüştekin'e bildirir. Obaya gelen Gümüştekin,toyda Ertuğrul Gazi'nin hain olduğunu ve adına infaz kararı çıktığını söyledi.
Abdurrahman, Baycu Noyan'ın, Atabey Ertokuş'u Cengiz Han'ın oğlu Ögeday'a göndereceğini ve Sungur Tekin'in öldürüleceğini öğrenir ve gece vakti gizlice bunu Geyikli'nin mağarasında Ertuğrul Gazi'ye söyler. Abdurrahman'ı aynı sırada Tangut da takip eder. Sabah Ertuğrul Gazi, Turgut ve Doğan Atabey Ertokuş'u kurtarmak için Moğol askerlerine pusu kurar. Ertuğrul Gazi, Atabey Ertokuş'u kurtarır ama haberleri Abdurrahman'I takip ederek öğrenen Tangut uzaktan ok ile Atabey Ertokuş'u öldürür. Doğan ve Turgut tarafından kovalan Tangut yine kaçar. Atabey Ertokuş yaşamının son dakikalarında Ertuğrul Gazi'ye Moğollar ile yapılacak olan savaş planlarının yerini söyledikten sonra ölür.
Baycu Noyan, Tangut'un bulunmasını emreder. Tangut yakalanarak Baycu Noyan'a teslim edilir. Tangut, Abdurrahman'ın casus olduğunu Baycu Noyan'a söylemez. Etraftan kayboluşunun nedenini yalan söyleyerek anlatır ve Atabey Ertokuş'u öldürdüğünü söyler. Baycu Noyan sinirlenerek Tangut'u döver.
Öte yandan, Hayme Ana ve Halime Sultan, Selçuklu Devleti sultanı Alaaddin Keykubad'a Ertuğrul Gazi'nin suçsuz olduğunu bildiren mektup yollar. Bu olayı öğrenen Gökçe Hatun durumu Tuğtekin'e bildirir. Tuğtekin mektubu Konya'ya götürecek olan Günkut'un öldürülmesi için Kocabaş'ı görevlendirir. Kocabaş ise yolda Günkut'un üstüne Moğol askerlerini salar. Günkut'u esir düştüğü sırada Dündar ve Yiğit'i eğitmeye götüren Bamsı Beyrek kurtarır. Tedbir amaçlı Günkut ve Bamsı Beyrek obaya döner. Ertuğrul Gazi, Kocabaş'ın hainliğini ortaya çıkarmak için bir oyun oynar. Konya'ya mektubu Halime Sultan'ın getireceğini duyurur ve Kocabaş bu olayı Baycu Noyan'a bildirir. Ertuğrul Gazi'nin oyunu planladığı gibi gitmiştir. Mektubun gideceğini öğrenen Gökçe Hatun, bunu Tuğtekin'e söyler. Ertuğrul, Tuğtekin ve alplerinin geleceğini bilir ve etrafında moğolların olduğunu hisseder. Moğolları oraya Kocabaş çağırmıştı. Tuğtekin hemen yanına alplerini alarak Ertuğrul ve alplerinin önünü keser. Ertuğrul Gazi Tuğtekin'i uyarır lakin Tuğtekin, Ertuğrul'u yine hainlikle suçlar. İki taraf da birbiriyle dövüşür. Ertuğrul ve alpleri Tuğtekin ve alplerini dizr getirir. Ertuğrul, kardeş kanı dökülmemek için alpleriyle beraber bölgeden ayrılır. Tuğtekin bu olay karşısında Ertuğrul'u alpleriyle beraber takip etmeye başlar lakin pusuda bekleyen Baycu Noyan harekete geçer. Tuğtekin, Ertuğrul'u bulamaz ve bu esnada karşısına Baycu Noyan ve askerleri çıkar. Kocabaş, kimliğini ortaya koyar ve Baycu Noyan'ın safına geçer. Tuğtekin, Ertuğrul'un hain olmadığını anlar lakin iş işten geçmiştir. Baycu Noyan ile cenk eden Tuğtekin feci şekilde yaralanır. Alplerinden Samsa ve Boğaç da yaralanmıştır. Baycu Noyan, hepsinin öldüğünü zanneder ve Kocabaş'ı yaralayarak onaya yollar. Amacı Kocabaş'ı yaralayıp, bunların tek sorumlusu olarak Ertuğrul'u göstermektir.
Kaynak: Diyarbakır Söz