Tarkan, kliplerini, röportajlarını, günlük hayatından kesitleri yayınlayacağı kendi TV kanalını kuruyor. TV yayını internet üzerinden yapılacak.
Tarkan internet üzerinden yayın yapacak olan kendi TV kanalını kuruyor… Kanalda Tarkan’ın klipleri, özel röportajları ve hayatından kesitler gösterilecek… Tarkan’ın evdeki halinden canlı görüntüler yayınlanacak.
Tarkan, önceki akşam yeni albüm çalışması için stüdyodaydı. Geç saatlerde stüdyodan ayrılan ve son derece neşeli görünen sanatçı, kapıda kendisini bekleyen habercilere öpücük gönderdi.
Okumalara devam
Yeni Türk sanat müziği albümünün okumalarına devam eden Tarkan, önceki akşam Ozan Çolakoğlu’nun Ulus’taki stüdyosundaydı. Saat 01.00’e kadar stüdyoda kalan sanatçı, dışarıda habercilerin olduğunu öğrenince görevlileri seferber ederek aracına yaklaşılmasına engel oldu.
Camlar açılmadı
Bir süre kapı arkasında bekledikten sonra hızla çıkıp araca binen sanatçı, ısrarlara rağmen otomobilin camlarını açmadı, soruları yanıtsız bıraktı. Neşeli hali dikkatten kaçmayan Tarkan, muhabirlerin gönlünü almak içinse içeriden onlara el sallayıp öpücük gönderdi.
Pop yıldızı Almanya-Berlin'de yapılacak düğün öncesinde müstakbel eşine büyük bir jest yaptı. Posta'da yer alan habere göre, Tarkan, Pınar Dilek'e 200 bin TL değerinde özel tasarım tektaş hediye etti. Tarkan müstakbel eşi Pınar Dilek'i 2 hafta önce de İstanbul-Tarabya'daki evinde ağırladı. Sevgililer basına yakalanmamak için 23:00'ten sonra dışarı çıktı. Birlikte Boğaz turu yaptılar, Tarkan'ın sevdiği semtleri dolaştılar. Bu arada Yeniköy'deki bir balıkçıyı kapatıp baş başa yemek yediler. Pınar Dilek önümüzdeki günlerde yine İstanbul'a gelecek, gelinliği alacak.
Son zamanların en çok konuşlan şarkıcılarından birisi olan Tarkan yıllar süren bekarlığa yakında veda edecek.Almanya da görüp beğendiği kız ile dünya evine girecek.90 yıllarda söylediği şarkılar ile 7 den 77 herkesin gözdesi olan ve Pop müziğin mega starı yakında dünya evine girecek .Tarkan Almanya ve Türkiye 2 düğün birden yapacak.Hop de şarkısı ile bilinen müziğin güçlü seslerinden biri olan Tarkan gündeme düğün ile geldi. Dünyaca ünlü şarkıcı Megastar Tarkan Almanya ve İstanbul’da çifte düğün yapacak. Nisanlısı hakkında olumsuz yorumlara karşı düğün tarihini öne çeken Megastar, İstanbul ve Almanya'da iki düğün yapacak. Yaz aylarında planlanan düğün Mart ayında alındığı iddia edildi.
Megastar, nişanlısı Dilek Pınar'la ilgili yapılan olumsuz yorumlara karşı nikah tarihini öne aldı. Çift, İstanbul ve Almanya'da iki düğün yapacak.Geçtiğimiz aylarda Almanya'da yaşayan Dilek Pınar ile ilişkisi ortaya çıkan Tarkan, yılbaşı gecesi "2016'da evleneceğim" demişti.
Hem İstanbul'da hem Almanya'da düğün yapacak
Bunun üzerine hayranları megastar'ın evleneceği kadını araştırmaya başladı. Olumlu olumsuz sayısız yorumdan sıkılan Tarkan, 'Açık Mektup' adı altında bir yazı kaleme aldı ve "Evleneceğim, eşim olacak kadınla ilgili yorumlardan sıkıldım" dedi.Dedikoduların ardı arkası kesilmeyince ünlü sanatçının evlilik tarihini öne aldığı ortaya çıktı. Bir an önce nişanlısıyla evlenmek istediği konuşulan Tarkan'ın yaz aylarında planlanan düğünü, mart ayına aldığı iddia edildi.Konuşulanlar arasında Tarkan'ın İstanbul ve Almanya'da iki kutlama yapacağı ve İstanbul'daki düğünün Sarıyer'deki villasında ailesi ve yakın dostları arasında olacağı da var.
Mega star Tarkan evleneceği Pınar Dilek ile yıllar önce çekilmiş bir fotoğrafı ortaya çıktı.Habercilerle karşı karşıya gelen Tarkan eşim olacak dediği Pınar Dilek hakkında çıkan haberlere isyan ederek herkesin özel yaşamına daha saygılı daha duyarlı olmalarını rica ederek sitem etti.Ve bu konuda çok hassas olduğunu açıklandı.
Toplu fotoğrafta aynı karede görüntülenen Tarkan’ın ile Pınar Dilek ile yan yana ilk fotoğrafı Hürriyet'ten Gökhan Kimsesiz'in eline geçti. Tarkan’ın 2008’de bir Almanya konseri sonrası kuliste verdiği bu poz, Pınar Dilek ile büyük aşkın temellerini attı.Tarkan, “eşim olacak” dediği Pınar Dilek hakkında çıkan haberlere isyan ederek, herkesin özel yaşamına daha saygılı, daha duyarlı olmalarını rica etti.
TARKAN HUZURU HER ZAMAN EVİNDE BULDU
Çocuk için evleneceği yazılıp çizilen Tarkan’ı en iyi tanıyan kişilerden biri olan 14 yıldır birlikte çalıştığı eski koruması Levent Ağaoğlu, Tarkan ile Pınar Dilek’in tanışmasına kendisinin vesile olduğunu söyledi.Almanya konserleri sırasında kendisine yardımcı olan Dilek’in akrabasının ricası üzerine kulise aldığı Pınar Dilek ile Tarkan’ın tanıştıktan yıllar sonra flört etmeye başladığını belirten Ağaoğlu, Tarkan’ın ev hayatını seven ve akrabaları ile her zaman görüşen birisi olduğunu söyledi.Tarkan’ın huzuru her zaman evinde bulduğunu sözlerine ekleyen Ağaoğlu, o nedenle Tarkan’ın evliliği çocuk için değil, gerçekten evlenmek istediği için yapacağını söyledi.uluslararası özel güvenlik ve yakın koruma uzmanı Levent Ağaoğlu, Türkiye’ye gelen dünyaca ünlü yıldızlara da hizmet veriyor.
Türkiye de söylediği şarkılar ile 7den 77 ye herkes tarafından sevilen büyük bir hayran kitlesine sahip şarkıcı mega star Tarkan Almanyada görüp begendiği Pınar Dilek ile ne zaman dünya evin gireceği konuşulurken Nişanlısının önceden hayranı olduğu ortaya çıktı.Tarkan ve Pınar Dilek’in arkadaşlığı kısa sürede aşka dönüştü. Ve o aşkta mutlu sona yaklaşıldı. Ünlü sanatçı, 30 yaşındaki Pınar Dilek’le bu yıl nikah masasına oturabileceğini söylüyor
Tarkan ile Pınar Dilek’in yaklaşık beş yıl önce tanıştığı ortaya çıktı. Bunu kanıtlayan da eski bir fotoğraf oldu. Genç kadınla hayranı olduğu Tarkan’ın bir Almanya konseri sonrası kuliste verdikleri bu poz, iddiaya göre büyük aşkın temellerini attı. O tanışmadan sonra sık sık görüşmeye başlayan Tarkan ve Pınar Dilek’in arkadaşlığı kısa sürede aşka dönüştü. Ve o aşkta mutlu sona yaklaşıldı. Ünlü sanatçı, 30 yaşındaki Pınar Dilek’le bu yıl nikah masasına oturabileceğini söylüyor
Geçtiğimiz günlerde evleneceği kızı tanıtan ünlü şarkıcı Tarkan bu seferde gündeme eski sevgilisi ile geldi.90 yıllarda piyasa sürdüğü albümler ile 7 den 77 ye herkesin gönlünde taht kuran genç kızların sevgilisi şarkıcılığı ile zirvediki isim Tarkan evlenmeye niyetlendi.Fakat O açıklama moralleri bozdu. Mega star tarkan ve sevgilisi Bilge öztürk Tarkan evleniyor ne diyorsunuz sorusuna bu ilginç yanıtı verdi.Yılbaşı konserinin ardından odasında Hürriyet Kelekbek'ten Gökhan Kimsesizcan’la kısa bir süre sohbet eden Tarkan Evet Pınar’la huzurlu bir ilişkimiz var diyerek çıkan haberleri doğruladı.Tarkan'a Nikah masasına ne zaman oturacağını söyleyince kaçamak cevapla oradan uzaklaştı.
Tarkan'ın eski sevgilisi Bilge Öztürk, "Tarkan evleniyor, ne diyorsunuz?" sorusuna bu ilginç yanıtı verdi.Girne’de hizmete giren 7 yıldızlı Elexus Hotel’in yılbaşı gecesi yapılan açılışında sahneye çıkan Tarkan’a 2016’da evlilik göründü. 2015’in son günlerinde kız istemeye giderek evlilik yolunda ilk ciddi adımı atan Tarkan, Pınar Dilek’le 2016’da nikah masasına oturabileceğini söyledi. Yılbaşı konserinin ardından odasında Hürriyet Kelekbek'ten Gökhan Kimsesizcan’la kısa bir süre sohbet eden Tarkan, “Evet Pınar’la huzurlu bir ilişkimiz var” diyerek çıkan haberleri doğruladı. Tarkan, Elazığlı bir anne ve Urfalı bir babanın Almanya Duisburg doğumlu 30 yaşındaki kızı Pınar Dilek’le 2016’da nikah masasına oturabileceğini söyledi.
30 YAŞINDA
Tarkan, yeni yıla aşkla girdi. Megastar'ın bir süredir Almanya'da yaşayan Pınar Dilek ile birlikte olduğu, hatta sevgilisiyle evleneceğine dair iddialar ortaya atıldı. 30 yaşındaki Dilek'in annesi Elazığlı, babası ise Urfalı. 90 yıllarda pop müzik dünyasına söylediği şarkılar ile fırtına gibi giren Tarkan Tevetoğlu bekarlığa 2016 yılında veda ediyor Mega Star Lakabıyla şöhretin zirvesinde olan olan şarkıcı bakın kiminle evleniyor.Şarkıları ile Kulakların pasını silen Tarkan'dan herkesi şok edecek haber bugün geldi. Geçtiğimiz günlerde yeni sevgilisi ile nikah masasına oturacak olan Tarkan evleneceği kişinin Elazığlı bir anne ve Urfalı bir babanın Almanya Duisburg doğumlu 30 yaşındaki kızıyla dünya evine gireceği öğrenildi.
12 Aralık'ta Tarkan’ın kız istemeye gittiğini yazmış, Megastar’ın gönlünü fetheden kızın Almanya’da yaşadığını, gurbetçi bir ailenin kızı olduğunu belirtmiş fakat ötesine dair teyit edilmiş bir bilgi yayınlamamıştı.Eyüboğlu bugünkü yazısında eline bir istihbarat geldiğini ve bunu Tarkan’ın basın danışmanı Sevtap Küçükkaralar’a, “Yengemiz bu mu?” diye sorduğunu; kendisine "Evet, o. İsim de doğru, fotoğraflar da...” yanıtının geldiğini aktardı.İşte Ali Eyüboğlu'nun yazısındaki o kısım: "Gelelim Tarkan’ın prensesinin kim olduğuna: Adı Pınar, soyadı Dilek.Elazığlı bir anne ve Urfalı bir babanın Almanya Duisburg doğumlu 30 yaşındaki kızıyla Tarkan’ın ne zaman nikâh masasına oturacaklarına gelirsek.Magazin dünyasının ve Tarkan fanlarının merakla beklediği düğün 2016’nın ilk aylarında olacak."
Türkiye'nin pop şarkıcıları arasında zirvede olan 90 yıllarda Çıkardığı Acayipsin Şarkısı ile Yıldızı Parlayan Tarkan'dan o haber geldi.Geçtiğimiz günlerde Asiya bir kız ile evleneceği öğrenilen Tarkan'dan yine herkesi şaşırtan haber bugün geldi. Türkiye'nin Megastarı Tarkan yeni albümünün stüdyo kayıtlarının saklandığı harici sabit diskin çökmesiyle şoke oldu. Megastar son çare olarak daha donanımlı ekipmana sahip emniyetten yardım istemeye karar verdi.Kayıtlar kurtarılamazsa Tarkan yeniden stüdyoya girecek. Albüm daha önce belirlendiği gibi ocakta çıkacak açıklamasını yaptı.Elazığlı bir anne ve Urfalı bir babanın Almanya Duisburg doğumlu 30 yaşındaki kızıyla Tarkan’ın ne zaman nikâh masasına oturacaklarına gelirsek.Magazin dünyasının ve Tarkan fanlarının merakla beklediği düğün 2016’nın ilk aylarında olacak."
Geride bırakmaya hazırlandığımız 2015, Tarkan için hiç iyi geçmedi. Yaz aylarında terör olayları nedeniyle birçok konserini iptal etmek zorunda kalan Megastar, bir büyük şoku da 6 yıl aradan sonra hazırladığı yeni albümünün kayıtlarının silinmesiyle yaşadı.
ÜÇ ŞİRKET KURTARAMADI
Tarkan'ın yeni albümü için seslendirdiği şarkıların stüdyo kayıtlarının bulunduğu harici sabit disk çöktü. Üç ayrı şirket kayıtların kurtarılması için çalıştı ama başarılı olamadı. Megastar, son çare olarak daha donanımlı ekipmana sahip emniyetten yardım istemye karar verdi.Kayıtlar kurtarılamazsa Tarkan yeniden stüdyoya girecek. Albüm daha önce belirlendiği gibi ocakta çıkacak.
Hayli zamandır hiçbir haber için bu kadar uğraşmamıştım. 12 Aralık 2015 tarihinde Tarkan’ın kız istemeye gittiğini yazdığımda, Megastar’ın gönlünü fetheden kızın Almanya’da yaşadığını, gurbetçi bir ailenin kızı olduğunu biliyordum ama ötesine dair teyit edilmiş bilgi yoktu elimde.
Tarkan’ın evlilik yolunda ilk ciddi adımı attığını yazdıktan sonra o kadar çok istihbarat geldi ki bana...
Çünkü yazımın kahramanı Türkiye’nin tek Megastar’ı Tarkan’dı.
12 Aralık’tan bu yana gelen istihbari bilgilerden sadece birini teyit için Tarkan cephesine başvurdum.
Tarkan’ın basın danışmanı Sevtap Küçükkaralar’a elime ulaşan fotoğraflarını atıp, “Yengemiz bu mu?” diye sordum.
Tarkan’ın yılbaşında vereceği konser nedeniyle sanatçıdan önce Kıbrıs’a giden Sevtap Küçükkaralar, konuyu İstanbul’da olan “patronu”na ilettikten sonra dönüş yapacağını söyledi.
Çok geçmeden Kıbrıs’tan beklediğim haber geldi:
“Evet, o... İsim de doğru, fotoğraflar da...”
Gelelim Tarkan’ın prensesinin kim olduğuna:
Adı Pınar, soyadı Dilek...
Elazığlı bir anne ve Urfalı bir babanın Almanya Duisburg doğumlu 30 yaşındaki kızıyla Tarkan’ın ne zaman nikâh masasına oturacaklarına gelirsek...
Magazin dünyasının ve Tarkan fanlarının merakla beklediği düğün 2016’nın ilk aylarında olacak.
Tarkan’la Pınar Dilek’e şimdiden mutluluklar diliyor ve sanatçının hayranlarından bir şey rica ediyorum:
Tarkan’ın evleneceğini yazdığımdan bu yana, gerek mail yoluyla, gerekse sosyal medya hesaplarım aracılığıyla bombardımana tuttunuz beni.
Anlıyorum, aşkınız Tarkan’ı biriyle
paylaşmak istememenizi.
O kadar çok sevdiğiniz insanın mutluluk hakkı
değil mi?
Platonik aşkınıza kızıp, öfkenizi benden çıkarmayın.
‘KÖRDÜĞÜM’ NASIL BİR DİZİ?
Konu güzel, senaryo sürükleyici:
Müthiş zengin ve yakışıklı “Ali Nejat”la (İbrahim Çelikkol), çocuk doktoru “Naz”ın (Belçim Bilgin) yolları ilginç tesadüfler sonucu
İtalya’da kesişir.
İtalyanca bilmedikleri için değil, henüz iş o aşamaya gelmediğinden birbirlerine “Tiamo” (Seni seviyorum) diyemeden döndükleri Türkiye’de onları bekleyenler vardır:
Naz’ın oto tamircisi eşi Umut (Alican Yücesoy), Ali Nejat’ın ablasını tedavi bahanesiyle adeta evlerine yerleşen ve ona âşık güzel doktoru (Rojda Demirer)...
Spor otomobil ve yarış sevdalısı Ali Nejat’ın hayatından uzak yaşayan bir eski aşkı (Naz Elmas) ve ondan dünyaya gelen bir çocuğu da işin bir başka yanı.
Endemol Shine Türkiye’nin FOX için çektiği “Kördüğüm”, sinema filmi tadında bir dizi. 2 saat 20 dakikaydı ilk bölümü...
İlk bölümü 7 Ocak 2015 Perşembe akşamı ekrana gelecek diziyi Kanyon’daki özel gösteriminde izledim ve beğendim. Özellikle Milano ve Como’da çekilen sahneler şahaneydi.
Dizide bir “tamirci çırağı” karakteri var, eminim izleyenler de benim gibi “İsmail”i çok sevecektir.
TARKAN KİMDİR?
1992 yılında "Kıl Oldum Abi" adlı parçasıyla büyük bir çıkış yakalayan Tarkan, "Şımarık" ve "Şıkıdım" gibi parçalarıyla Avrupa'da müzik listelerine girmeyi başarmış, ardından çıkardığı İngilizce albüm "Come Closer"ın başarısı ile Türkiye ile sınırlı kalmayacağını göstermiştir.
Tarkan Tevetoğlu, 17 Ekim1972'de aslen Rizeli olan bir aileden Almanya'nın Frankfurt yakınlarından bulunan Alzey kasabasında doğdu. İlköğretimi Almanya'da tamamladıktan sonra 15 yaşında ike ilesi ile birlikte Türkiye'ye döndü. Babası Ali Tevetoğlu'nun oğlunda gördüğü müzik yeteneği ile 13 yaşındayken Klasik Türk Müziği eğitimi almaya başladı. Eğitimini Karamürsel'de devam eden sanatçı 1990 yılında Karamürsel Lisesi'nden mezun oldu.
Müzik eğitimi için İstanbul'a gittikten sonra 1990 ile 1992 yılları arasında Üsküdar Musiki Cemiyeti'ne devam etti. 1993 yılında prodüktör Mehmet Söğütoğlu ile tanışmasının ardından İstanbul Plak ile anlaşma yaptı. İlk albümü "Yine Sensiz"1992 yılında piyasaya çıktı. Albümün çıkış şarkısı "Kıl Oldum Abi" ile kısa sürede büyük bir çıkış yakaladı. Albüm 900 bin adet satıldı ve Tarkan bir anda tüm televizyonların ve magazinin kilit noktası haline geldi.
Ardından 1994 yılında çıkardığı "Aa Acayipsin" adlı albümde Sezen Aksu ile çalışan Tarkan, daha ikinci albümü ile Türk Pop Müzik camiasının en önemli isimlerinden biri haline geldi. Bu albümden sonra Türkiye ve dünya turuna çıkan sanatçı, Türkiye ve Avrupa'da 24 konser verdi. Bu konserlerin 25'i, ulusal çapta gerçekleştirilen en büyük sponsorlu turne kapsamında, Tarkan'ı Türkiye'nin farklı illerinde yaklaşık 10 bin seyirci ile buluşturan stadyum konserleriydi. Sanatçının kariyerindeki en büyük dönüm noktalarından olan albüm 2,5 milyona yakın satıldı. Avrupa'da da 950 bin rakamına ulaştı.
1995 yılında Ahmet Ertegün ve Atlantic Records ile anlaşma imzaladı. Türkiye'de medyanın yoğun takibi ve baskılarının artması üzerine New York'a giden sanatçı burada bir yandan albüm çalışmalarına devam ederken bir yandan da New York Baruch Üniversitesi'nde dil eğitimi aldı.
O dönemin en önemli yıldızları icra eden menajeri Ahmet San ile 1995'te sözleşme imzaladıktan sonra 1994-1997 yılları arasında İsviçre, Hollanda, İngiltere ve Almanya’da toplam 12 şehri kapsayan 3 büyük Avrupa turnesine çıktı. 1995 yılında New York Palladium’da verdiği konser, Türkiye'de canlı yayınlandı. Tarkan, 1997 Temmuz'de üçüncü albümü "Ölürüm Sana" rekor satışlarını kırıp Türkiye'de 2,5 milyon sattı. Aynı yıl kendi müzik şirketi HITT Prodüksiyon'u kurdu, 1998 yılında Walt Disney'in 35. uzun metrajlı çizgi film'i olan Herkül'ün baş karakterini Türkçe olarak seslendirdi. Filmin müziklerinden "Yolumdayım"ı seslendirdi.
Bu albümde yer alan ve bir Sezen Aksu parçası olan "Şımarık", kısa sürede dünya çapında tanındı ve daha sonra başka yabancı sanatçılar tarafından da çeşitli dillerde yorumlandı. Ahmet Ertegün ile olan anlaşmazlıklarından dolayı Atlantic Records'tan ayrıldıktan sonra Türkiye'ye dönerek askerlik görevini yerine getirdi. Tarkan, 2001 yılında "Kuzu Kuzu" isimli single çalışmasını piyasaya sürdü. Aynı yıl "Karma" adlı albümünü yayınladı. Albümde yer alan "Kuzu Kuzu" ve "Hüp" gibi çalışmalar ile iyi bir dönüş yaptı. Washington Post Tarkan ile ilgili yaptığı bir haberde, Tarkan'nın Fransa'dan Danimarka'ya müzik listelerine girebilmeyi başarmış, Rusya'da en çok satan Rus olmayan sanatçı ünvanını almaya layık görülmüştü.
2003 yılına gelindiğinde Tarkan yeni albümü "Dudu" adlı albümünün çalışmalarını tamamladı. Nazan Öncel ile çalıştığı bu albüm ile Rusya'da 1 milyon satış rakamına ulaştı, aynı ülkeden en iyi yabancı şarkı ödülünü aldı.
Bir yandan reklam filmlerinde oynayan sanatçı 2001 yılında Pepsi ile gerçekleştirilen sponsorluğun ardından, çekimleri Kapadokya'da yapılan Turkcell’in Hazır Kart reklamlarında yer aldı. "Özgürlük İçimizde" adlı bestesini de seslendirdiği aynı proje kapsamında Tarkan-Özgürlük Yolcusu takvimi piyasaya sunuldu. 2004'te petrol şirketi OPET'in reklamlarında yer aldı. 2006 Yılında da Avea sponsorluğunda bir dizi konser verdi.
Dünyadan müziği ile olumlu eleştirilen almasından haraketle İngilizce albüm yapma kararı alan sanatçı, 2005'in Ekim ayından beklenen single "Bounce"u piyasaya sürdü. Hemen ardından ilk İngilizce albümü olan "Come Closer" aynı anda tüm Avrupa ve Türkiye'de satışa sunuldu. Kısa bir süre sonra albümde yer alan "Start The Fire" adlı ikinci single çalışmasını yaptı.
Müziğe kısa bir süre ara verdikten sonra 2007 yılının Aralık ayında altıncı albümü "Metamorfoz" ile tekrar sevenleriyle kavuştu. Albüm klasik bir Tarkan albümü olmamasından ötürü olumsuz eleştrilere maruz kalsa da sevenleri Tarkan'ı yanlız bırakmadı. Albüm tüm bu olumsuz eleştirilere rağmen 2 ayda 500 bin satış rakamına ulaştı.
Ayşe Arman'nın Tarkan ile yaptığı röportaj :
Sesiniz sedanız çıkmıyor. Kendinizi geri mi çektiniz Allah aşkına! - Ne alakası var, geri çekilme filan yok! Tam tersine, yeni bir Türkçe pop albüm hazırlıyorum. İngilizce albüm çalışmalarım sürüyor. Sonra birbiri ardına bir sürü konser var. Dubai’den sonra, Kopenhag, Hamburg, Los Angeles. Yoğunum yani, başımı kaşıyacak vaktim yok. Ama artık magazin programlarında ve dergilerinde yer almıyorum...
Yoksa, bilinçli bir tercih mi bu? - Fevkalade bilinçli.
Peki neden? - Medyayla aramızda güven krizi var! Söylediklerimin çarpıtılmasından, zorla birtakım polemiklere sokulmaktan sıkıldım. Benim için artık bu tür şeylerin esprisi yok. Canım istemiyor. Eğlenceli gelmiyor. Hatta sıkıcı ve banal buluyorum. Bir de tabii itiraf etmem gerekirse, inciniyorum. Doğrudan kafama ateş ediyorlar.
Hala deriniz kalınlaşmadı mı? - Hayır. Kaşarlaşamadım bir türlü. Derim hálá ince. Üzülüyorum. O yüzden röportajlara hayır diyorum.
Ama, sanatçılar magazinle beslenirler, diye biliriz. Bu bir karşılıklı ihtiyaçtır... - Benim böyle bir ihtiyacım yok. Lütfen ukalalık gibi değerlendirmeyin, o gürültüde, o kargaşada yer almak bana manasız geliyor. Bir de artık beni bilen biliyor ya. Konserlerim tıklım tıklım. Bana yetiyor. Daha ne isterim?
İyi de, ertesi gün gazeteye baktığımızda, sizden hiç söz edilmiyor ya da adınız eskiye oranla çok daha az geçiyor... Korkmuyor musunuz? - Hayır. Gazetelerin seni eskisi kadar yazıp çizmemesi, popülariteni kaybettiğin anlamına gelmiyor. Tam tersine, birilerini her gün gazetede manşetlerde gördüğüm zaman kuşku duyuyorum, bir reyting problemi varmış gibi geliyor bana. Bu mekanizmadan uzakta durmak istiyorum. Ben magazin haberlerle değil, işimle anılmak istiyorum.
İnsan, belli bir doygunluğa gelince mi böyle hissediyor? - Bilmem, olabilir. İnsan doyuyor galiba. Eskiden daha fazla dışarı çıkıyordum. Haber olmak için mi çıkıyordum, dışarı çıktığım için mi haber oluyordum bilmiyorum. Ama artık dışarı bile çıkmak istemiyorum. İçime kapandım biraz. Daha doğrusu, kendimi tanımaya çalışıyorum. Müzik yapıyorum, hobilerimle meşgulüm, çok sık seyahat ediyorum. Uzaklaşınca, Türkiye’yi daha net görüyorum. Ne kadar küçük bir dünyam olduğunu, ne salak şeylerle uğraştığımı fark ediyorum. Ama işte bir süre sonra Türkiye’yi özlüyorum, geliyorum hooop yine kendimi o girdabın içinde buluyorum.
Yine de ben "Hakkımda yazılsın çizilsin istemiyorum" laflarına inanmıyorum... - Ama doğru söylüyorum. Konsere çıkıyorsam, yeni bir albüm yapıyorsam ya da söylemek istediğim yeni bir şey varsa, o zaman röportaj veriyorum. Bazen de "Hadi çıkayım ortalığa da, etrafı şöyle bir sallayayım" diyorum. Ama işte hepsi o kadar. Yoksa o yaldızlı dünyanın bir yalandan ibaret olduğunu biliyorum. O yüzden de, epey bir zamandır başka türlü yaşıyorum. Sevgilimle, köpeğimle, arkadaşlarımla mutluyum.
"Sevgilisi gerçek değil. Paravan. Onun aslında erkek sevgilileri var!" laflarına ne diyorsunuz? - Gülüyorum. Bu ülke, beni illa gay yapacak, o zaman rahat edecekler! Altı senedir birlikteyiz Bilge’yle. Bir yalan, altı sene nasıl sürdürülebilir?
Sevgiliniz de çok geride, kendi halinde biri. Çok gösterişli değil, çok frapan değil, çok meme değil, çok popo değil. Rahatlıkla öyle birini de seçebilirdiniz. Siz Tarkan’sınız, sahnelerin seks tanrısı... - Sadece sahnede öyleyim. O sahneden indim mi, herhangi biri, sıradan biriyim. Bilge’yle birlikte mutluyuz. Zaten onun kendini olmadığı bir şey gibi göstermeyen halini seviyorum. Zor bir hayatımız var. Her zaman didikleniyoruz. Sağa sola rahat gidemiyoruz.
Siz yurtdışındayken, o ne yapıyor? - Bazen yanıma geliyor. Bazen de gelmiyor. Özlemek ikimize de iyi geliyor. İstanbul’da ikimizin ayrı evi var. Ama çoğunlukla birlikte geçiriyoruz zamanımızı.
O da röportaj vermiyor. Birkaç kez aradım. Kibarca savuşturdu beni. Onu nasıl tutabiliyorsunuz? İnsanlar şöhret için bu kadar delirirken... - Bu tür şeyler onu hiç ilgilendirmiyor.
"Allah’ım ben Tarkan’la sevgiliyim. Seviştiğim adam Tarkan!" filan da yapmıyor mu bu kadın! - İlk zamanlar belki biraz sarhoşluk yaşadı. Ama medyanın üzerine gitmesinden hep rahatsız oldu. "Ben de çıkayım Tarkan’ın sevgilisi olmak nasıl bir şey anlatayım" heveslerine kapılmadı.
Kız kardeşi daha farklı ama... - Hangisi Berna mı? Deli o. Ama tatlı bir deli. Çok severim. Üç kız kardeş onlar, üçü de çok farklı. Bilge, ağırbaşlı. Zaten avukat. Mesleği de başka türlüsünü kaldırmaz. Göz önünde olamaz. Öyle bir niyeti olmaması da çok hoşuma gidiyor.
Tamam röportaj vermemenizi anladım, ama sizi çılgınca seven hayranlarınıza ne olacak? Onlara haksızlık değil mi? - E haksızlık oluyor tabii. Onlar benim orada burada daha sık karşılarına çıkmamı istiyorlardır. Amerika’ya gittiğimde çok kıskanıyorum, çok güzel talk-show’lar görüyorum, normal kanallarda da, MTV’de de. Türkiye’de maalesef yok. Türkiye’de kiminle, hangi talk-show’da sohbet edeceğim? Mutlaka, abuk sabuk yerlere çekilecek, olmadığım biri gibi gösterileceğim. Konu dönüp dolaşıp hep aynı yere gelecek: "Gay misin, biseksüel mi?"
Duyarlı, utangaç ve mütevazısınız... Ama sahneye çıkınca "seks tanrısı" oluyorsunuz. Nasıl bu kadar değişiyorsunuz? Orada ne oluyor? Hormonlarınızda değişen bir şeyler mi oluyor? - Kesinlikle oluyor! Orası, yani sahne başka bir şey. Her şey bir arada, insanlar, spotlar, müziğin yüksek volümü... İnsanlar ismini haykırıyor, tezahürat ediyor... Seni arzuluyorlar... Bunu hissediyorsun... Kaplana dönüyorsun... Ve ben sahneyi çok seviyorum. Onaylandığımı, takdir edildiğimi hissediyorum. Ama sahneden inince, tekrar sıradan adam oluyorum. Bunu da seviyorum...
Bunca zaman Tarkan imajı, Tarkan sesi, Tarkan stili, Tarkan müziği diye bir şey yarattınız. Şimdi ne yapıyorsunuz? Bundan daha fazla yapabileceğim bir şey yok, diyor musunuz? - Demez miyim? Kendime karşı acımasız bir adamım, içimde kendimi yerden yere vuruyorum. Ve yetersiz buluyorum. "Daha iyi olabilirdin" diyorum. "Daha iyi söyleyebilirdin, daha iyi söz yazabilirdin, daha iyi dans edebilirdin..." Hayatım kendimi nasıl geliştirebileceğimi düşünmekle geçiyor. Ama dürüst olmak gerekirse, bazen de "Aman be!" diyorum, "Ne uğraşacaksın bunlarla. Şöhreti batsın!" Her şeyi bırakıp, bir kenara çekileyim istiyorum.
Amerika’da tanıyorlar mı sizi sokakta yürürken filan? - Los Angeles’ta tanıyorlar. Orada Latin çok, Meksikalılar filan. Miami’de de tanıyorlar. Venezüellalılar, Brezilyalılar var. Ama Amerikalılar tanımıyor. Hoşuma da gidiyor.
New York’ta da ordu halinde mi yaşıyorsunuz? - Hayır. Tekim. Güvenlik de yok. İlk zamanlar öyle değildi tabii, Michael Jackson gibi beş korumayla dolaşıyordum. Limuzinler filan. Özenmişim demek ki. Şimdi komik geliyor.
Peki korktuğunuz şeyler değişti mi?
- Sağlıksal paranoyalarım olmaya başladı...Nasıl yani? Ölüm korkusu mu? -Yok ölmekten hiç korkmuyorum, hatta "İyi bile olur" diyorum. Erken gitmekte fayda var. Çok yaşanılası bir dünya değil. Biraz karamsarım son zamanlarda. Bir yandan da genetik mirasımdan şüpheliyim. Babam genç yaşta kalpten gitti, kolesterolü yüksekti, benim de öyle. Annemin de yıllardır problemleri var. Bazen "Acaba şeker hastası mı olacağım, kalp hastası mı?" diye korkulara kapılıyorum. Check-up’lara gidiyorum, Allah’a şükür, dizim dışında her şey iyi. Bazen de, yapmak istediklerimi yapabilecek miyim, diye düşünüyorum. Zamanım yetecek mi, daha çoook şey var yapmak istediğim...
Neler mesela? - Kendim dışında birilerine faydalı olayım istiyorum. Örnek aldığım isimler: Bono ve Angelina Jolie. Angelina Jolie bile Hollywood’un yalan olduğunun fark etti.
Peki Angelina Jolie’ninki bir PR faaliyeti olamaz mı? - Olsa ne fark eder. Kadının, yardıma ihtiyacı olanlara faydası oluyor mu, oluyor. Ayrıca, samimi olduğuna inanıyorum.
Siz niye yapamıyorsunuz? - İstiyorum ama olmuyor. Denedik. Destek alamıyoruz.
Kaynak: İnternet Ajans
Kaynak: Diyarbakır Söz