Ahmet Kural ve Murat Cemcir’in başrollerini paylaştığı Düğün Dernek, ilk filmi ile izlenme rekorları kırmış, herkes merakla uzunca bir zamandır fragmanı ortada dolaşan “Düğün Dernek 2: Sünnet”i beklemeye başlamıştı. Nihayetinde “Düğün Dernek 2: Sünnet” seyircisinin karşısına çıktı. “Düğün Dernek 2: Sünnet”in gördüğü muhteşem ilgiyi, Ahmet Kural ve Murat Cemcir 'zaten yapıt bir harika, eksik birşey yok' diye açıkladı
“Düğün Dernek”, gişede 7 milyon kişiye yaklaşmıştı. Şimdi serinin ikinci filmiyle yola devam ediyorsunuz. Fragmanlardan gördüğümüz kadarıyla yine çok bir komik film yaptınız. Amacınız nedir?
- Murat Cemcir: Amacımız bir seri yakalamaktı. İnşallah başka filmlerde de seri yakalayarak başarımızı devam ettirmek istiyoruz (gülüyor). Bu kez kirvelik müessesi mi konu? - M. Cemcir: Ulaş Torun’un oynadığı Tarık’ın oğlu büyümüş, sünnetlik çağına gelmiş. Babası İsmail diyor ki, “Ben küçücük köy yerinde torununu sünnet ettiremedi dedirtmem, sünnet olacak.” Karşı taraf da Katolik olduğu için onlarda sünnet estetik ameliyat ve “30’una gelince kendi yaptırsın” diyorlar. Acaba çocuk sünnet olacak mı olmayacak mı bunu izleyeceğiz.7 MİLYON SEYİRCİYİ BEKLEMİYORDUK
İlk filmde canlandırdığınız Tüpçü Fikret ve Çetin karakterini seyirci çok sevdi. İkinci filmde neler eklediniz karakterleriniz üzerine? - Ahmet Kural: İlk filmi yaparken ikincisi çekilecek diye düşünmüyorduk. 7 milyon seyirciyi hiç beklemiyorduk. O yüzden ikincisinin yapılacağına karar verildiği zaman ben ve Murat dahil bütün oyuncular rekorun verdiği bir gazla oynadığı için herkes ekstra güzel oynadı. Yeni filmde izleyici, Çetin ve Fikret’in hangi huylarına güldüyse onlara yoğunlaştık. İlahi bir dokunuş geldi. Özellikle de ikimize. Akrobasi hareketleri, gaza gelmeler falan. Dönüp bakınca, “Bunu bir kere yaptık bir daha yapabilir miyiz” dedik ama herhalde yapamayız. Şükür sakatlanma olmadı. - M. Cemcir: Rasim Abi (Öztekin), Ahmet’in motosiklet sahnelerinin provası alınıyor. İzledi ve dedi ki: “Ahmet’cim film iş yapmazsa rahat ol, kesin bir sirkte işe veririz” (gülüyor). Ahmet Kural’ın mobiletle akrobasi yaptığı ve arabanın üstünden atladığı sahnelerde hile var mıydı, dublör kullandınız mı?
- M. Cemcir: Hile Hollywood filmlerinde olur. Filmi Sivas’ta çekiyorsanız hile-hurda olmaz. - A. Kural: Mobilet sahnesinde onu bırakıp, kendi kendine gittiği sahnede sadece bir teker daha taktık. Motor sağa sola gitmesin diye. Onun dışında her şeyi ben yaptım. Planlanmış hareketler de değildi üstelik. Arabanın üstünden atlama sahnemiz orada çıktı. Normalde araba gelecekti ama durmayacaktı. Yönetmenimiz Selçuk’a (Aydemir), araba yavaş gelsin ben üstünden atlayayım dedim.YANIMIZDAKİ YA ARKADAŞIMIZ YA BACIMIZDIR
Popülariteniz gittikçe artıyor. İlgi durumu nasıl, bir bara girince ortam karışıyor mu mesela?
- A. Kural: Karışmıyor. İnsanların kendini tutabileceği yerlere gidiyoruz. - M. Cemcir: Eskiden ilgiyi seviyorduk, gidiyorduk da... Artık ara mı verdiniz gece hayatına? A. Kural: Artık fazla çıkmıyoruz. Çıksak da gerizekalı değiliz yanımızdaki ya arkadaşımız ya bacımızdır. Geçen kuzenimle çıkıyorum. Aslı ablamla yakalanacağız ‘kuzenim’ diyeceğim, inanmayacaklar diye çıkmadık mesela (gülüyor).KİŞİ BAŞINA DÜŞEN HASILAT AZ DEĞİL!
O kadar akrobasi hareketinden sonra 7 milyondan fazla kişi hakkını verir diyorum... - A. Kural: İnşallah. Ama o mobileti bulamıyoruz, kiralamışlar. Ona yanıyorum. Çok pahalıya gidecek şimdi. - M. Cemcir: Bize film yapıyormuşuz gibi gelmiyor. Sanki kodlarımızda var. Benim sülalemde bırak sinemayı sanatla uğraşan kimse yok. - A. Kural: Bizim sülalede resimle, müzikle, oyunculukla uğraşan var biraz. Allahtan aileleriniz “bırakın” dediklerinde oyunculuğu bırakmamışsınız. - A. Kural: Tam bırakıyorduk işte. - M. Cemcir: Bırakmamız için her şey oldu. - A. Kural: Oldu ama bırakmadık. - M. Cemcir: Parasız kalmak, gelecek kaygısı... 6-7 sene önce “şunları yapacağız” diyorduk insanlara, herkes “hı hı” diyordu. Zaman geçtikten sonra bunlar olunca biz yine anlatmaya başladık, yeni hayaller anlatınca yine “hı hı“ diyorlar. Bir türlü inandıramadık insanları, sonra “boşver ağa takılalım” dedik. “Bizler inandık siz de inanın” dediniz yani. - M. Cemcir: Evet ya, işte bunu film söylüyor. Olmaz deneni yaptınız, büyük paralar kazandınız. Parayla ilişkiniz nasıl?
- M. Cemcir: Bizim parayla bir ilişkimiz, derdimiz yok. Parayla ilişkimiz olsaydı bunların hiçbiri olmazdı. Parayı ikiye üçe bölüyoruz onda da sıkıntı yok. - A. Kural: Çünkü o para, hakikaten çok bereketli. Parayla bir ilişkimiz yok. Parayı da seviyoruz ayrıca. - M. Cemcir: Kişi başına düşen hasılat da az değil (gülüyor). Sürekli şükrediyoruz.MÜKEMMEL BİR ŞEY ÇIKTI ORTAYA
Serinin üçüncü filmi gelecek mi?
- M. Cemcir: Biz öyle yola çıkmıyoruz. “Çalgı Çengi”yi çekerken de dizi pilot bölümü mü, film mi ne bilmiyorduk. Bilerek yapmıyoruz filmleri hakikaten. ‘Çok eğleneceyuk’ diyorsunuz. Bu filmde geri vites yok mu şimdi? - A. Kural: Yok vallahi. Allah ne verdiyse yaptık bu kez. Selçuk, komik olmayan bir cümle yazmayacağım dedi ve yaptı. Bizim filmlerimizde de bir şeye gülerken diğer şeyi kaçırma durumu var ya, yine olacak gibi. Filmin son halini izlediniz. Nasıl buldunuz? - A. Kural: Mükemmel bir şey çıkmış ortaya. - M. Cemcir: Bundan önce hep bir şey eksik oluyordu, kendi aramızda ‘acaba daha iyisini yapabilir miyiz’ diyorduk. 39 yaşındayım ilk defa eksik hiçbir şey yok. Ölsem hakikaten gam yemem. Ölsek de efsane oluruz bu arada. - A. Kural: Ben biraz daha yaşayayım be abi (gülüyor)...Kaynak: Diyarbakır Söz