Taban evet diyecek!

Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, pazar günü yapılacak halk oylamasına ilişkin, "HÜDA PAR'ın tabanı kahir ekseriyetle 16 Nisan günü sandığın başına gidecek ve evet diyecektir." dedi.

Taban evet diyecek!

Yapıcıoğlu, 16 Nisan'da yapılacak halk oylamasında en az yüzde 55 civarında bir "evet" çıkmasını beklediklerini ifade ederek, Türkiye'de vesayet sisteminin hakim olduğu bir devrin kapanacağını ümit ettiklerini bildirdi.

16 Nisan'dan sonra yeni, yerli ve sivil bir anayasa yapmanın önündeki ciddi bir engelin kalkacağını belirten Yapıcıoğlu, şöyle konuştu:

"İnşallah bundan sonra akıntıyı karşı kürek çekenlerin yani halka rağmen bir şeyler yapmak isteyenlerin artık halka rağmen bir şey yapamayacaklarının anlaşıldığı onların da bunu öğrendiği tarih 17 Nisan olacak. 90 yıldır hatta biraz daha geriye götürecek olursak İttihat Terakki'nin Osmanlının son dönemindeki uygulamaları, şimdiki gibi bir batıya doğru kayış, bir batı hayranlığı ve halka rağmen halka dayatılan bir sistem halkın değişim ve dönüşümünün tepeden jakoben usullerle sağlanmaya çalışıldı. Fakat bu kez tersinden bir hareket var. Bu sefer halk bazı şeylerin değişmesini zorlayacak. Bu referandumdan sonra eğer 'evet' çıkarsa ben öyle inanıyorum ki, halk sistemin kendisine uyması noktasında ciddi bir baskı unsuru oluşturacak. İnşallah o tersine dönüş, yani sistemin halkın değerleriyle barışması, barışmak zorunda kalması, sistemin halkın değerleriyle uyumlu hale gelmesi bu referandumdan bizim beklediğimiz en önemli sonuçtur."

- Kürtler HDP'nin tabanından ibaret değil

Yapıcıoğlu, Kürtlerin "hayır" oyu vereceği ile ilgili oluşturulan algının yanlış olduğunu, bu şekilde açıklamaların HDP'nin oyununa gelerek onların ekmeğine yağ sürmek anlamına geldiğini aktararak, Kürtler'in HDP'nin tabanından ibaret olmadığını vurguladı.

"HDP eşittir Kürtler değildir" diyen Yapıcıoğlu, şöyle devam etti:

"Ben bütün HDP'lilerin 'hayır' vereceğini zannetmiyorum. Yani şuanda seçim olsa HDP'ye oy vereceklerin bir kısmının bu referandumda 'evet' oyu kullanabileceklerini, bir kısımın belki sandığa gitmeyeceğini düşünüyorum. Daha önceki seçimlerde HDP'ye oy vermiş insanlar yönünde bir oranlama yapacak olursak, bu oranın çok yükseldiğini göreceğiz. Çünkü HDP bugün seçim olsa, 7 Haziran ve 1 Kasım'da aldığı oyları alamayacak gibi görünüyor."

HÜDA PAR'ın referandumdaki tavrının "evet" olacağına dikkati çeken Yapıcıoğlu, tavırlarının başından beri belli olduğunu, birilerinin yaptığı gibi sözüyle özü, söylediğiyle yaptığı farklı olan bir siyasi hareket olmadıklarına belirtti. Yapıcıoğlu, "Bizim hiç kimseye bir minnet borcumuz yoktur. Biz ya hakikati ve hakkı söyleriz ya da sükut ederiz. HÜDA PAR'ı yakından tanıyanlar bilir ki HÜDA PAR bir şeyi söylerse söylediğini yapar." dedi.

Yapıcıoğlu, HÜDA PAR'ın halk oylamasıyla yapılacak sistem değişiklinde taraf olduğunu ve bu değişikliğin gerçeklemesini istedi.

- "HÜDA PAR sağduyunun sesi oldu"

Yapıcıoğlu, sandığı gidip "evet" oyu kullanacaklarını söylediklerini belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"HÜDA PAR'ın tabanı kahir ekseriyetle 16 Nisan günü sandığın başına gidecek ve 'evet' diyecektir. Hatta şunu da söyleyebilirim, HÜDA PAR'ın evet kararı, sadece HÜDA PAR tabanı üzerinde değil, belki bölgede olup kararsız olan pek çok insanın kararının da üzerinde etkili olacaktır. Şu nedenle böyle düşünüyoruz. Şimdiye kadar HÜDA PAR sağduyunun sesi oldu. Şimdiye kadar HÜDA PAR, memleketin ve milletin menfaatini kendi menfaatinin önüne koydu ve bunu pratiğiyle de ispat ederek, ortaya koydu. Memleketin pek çok meselesine ilişkin yapılan yanlışları yüksek sesle dile getirdi. Bunu halkımız da müşahede etti. Bu nedenle seçim olsa, başka partilere oy verebilecek olan bir kesim de HÜDA PA'ın bu kararından dolayı sandığa gidip 'evet' oyu kullanacaktır diye düşünüyorum."

16 Nisan'da yapılacak halk oylamasında "evet" ya da "hayır" diyenler arasından bir ayrıştırma ve ötekileştirme yapılmasını doğru bulmadıklarını aktaran Yapıcıoğlu, herkesin kendisine göre farklı bir gerekçesinin olabileceğini dile getirdi.

Yapıcıoğlu, "Hayır, diyenlerin hepsinin bir torbanın içerisine doldurmak, bir cephedeymiş gibi göstermek doğru değil diye düşünüyorum. Bu evet diyenler için de geçerlidir. Evet diyen her bir kimsenin, her bir partinin ve grubun gerekçesi kendisine göre farklı olabilir." ifadesini kullandı.

Yapıcıoğlu, dış güçlerin Türkiye'de bir sistem değişikliğini istemediğini bildirdi.

Yapıcıoğlu, şu görüşlere yer verdi:

"Türkiye'de bir sistemin değişmesini istemeyen Avrupa ve ABD için ayrı bir sayfa açmak gerekir. Onlar kendi güdümlerinde olan, kendi istedikleri şekilde hareket eden yönetimler olsun istiyorlar. 17 Nisan'daki değişiklik onların hesabına gelmiyor. Yani 'evet' çıkarsa Türkiye'de olacak olan değişiklik. Sistemin halkın değerleriyle uyumlu hale gelmesi ve tepeden inmeci jakoben anlayışla halka rağmen halk için anlayışının terk edilecek olması elbette onların işine gelmez. Çünkü o anlayışı dayatan ve halkı onların değerlerine doğru yaklaştıran, halkı kendi değerlerinden koparmaya çalışan o siyasetler onların ekmeğine yağ sürmekteydi. Dolayısıyla onlar bunun değişmesini istemezler. Onların niçin değişmesini istemediklerini anlamak mümkündür. Ama buranın vatandaşı olan ve farklı siyasi partilere siyaset yapan kişilerin gerekçeleriyle ecnebilerin gerekçelerinin bir olduğunu düşünmek veya aynı gerekçelerle 'hayır' diyeceklerini söylemek bize doğru gelmiyor."

Yapıcıoğlu, 17 Nisan'ın yeni bir Türkiye'nin oluşmasında büyük bir fırsat sunacağını sözlerine ekledi.

Kaynak: Diyarbakır Söz