Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki siyasi parti temsilcileri ile yine bölgelerindeki sivil toplum kuruluşlarının (STK) temsilcileri PKK'nın AK Parti Özalp İlçe Başkan Yardımcısı Aydın Muştu ve AK Parti Dicle İlçe Başkanı Deryan Aktert'e yönelik düzenlenen suikastleri ve huzuru hedef alan saldırılarına tepkisini dile getirirken, "silahın çözül olmadığını" bir kez daha ifade ettiler.
- "İnsan hakları örgütlerimiz nerede?"
Dicle-Fırat Diyalog Grubu Başkanı Muhittin Batmanlı, terör örgütünün saldırılarını, hakaret, zulüm ve faşizanca bir hareket olarak değerlendirdiğini dile getirerek "Bu saldırılar vahşettir. Bu vahşetin hiçbir dilde anlatılacak yanı yok. Bu saldırılar sürdüğü müddetçe ne Kürt meselesi çözülür ne insanlık diye bir şey kalır. Bizim topyekun bunlara karşı çıkmamız lazım." diye konuştu.
Batmanlı, terör saldırılarına tepki gösterilmesi gerektiğini vurgulayarak, saldırılara sessiz kalan sivil toplum kuruluşlarını eleştirdi.
"Sivil yapılarımız, derneklerimiz, insan hakları örgütlerimiz nerede? İnsan hakları örgütlerimizin bu saldırıları kınaması gerekmiyor mu?" ifadelerini kullanan Batmanlı, şöyle devam etti:
"Sivil toplum kuruluşları olarak gelin beraberce bu ölümlere karşı duralım. Korkmadan, çekinmeden insanca yaşamak istiyoruz. Partiler, sivil toplum kuruluşları, dernekler gelin birlikte buna karşı tepki gösterelim. Terör örgütünün saldırılarını kınıyoruz. HDP'li veya PKK'lı da fikrini söylese terör örgütü onu da öldürür. Şiddete karşı çıkan herkes terör örgütün hedefindedir."
Silah sorunun çözümü değildir
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Batman Şube Başkanı Suad Özdemir ise, PKK'nın saldırılarıyla bölgede sağlanan huzur ve güven ortamına zarar verdiğini söyledi. "Çukur siyasetiyle saldırılarını şehirlere kaydıran ve halkın buna prim vermediğini gören terör örgütü suikaste sarıldı." diyen Özdemir, PKK'nın bölgede kendisine muhalif olarak gördüğü siyasi partileri özellikle hedef aldığını belirtti.
Özdemir, siyasilere yönelik Van, Hakkari ve Diyarbakır'da gerçekleştirilen saldırıları hatırlatarak, bu işin sonunun olmadığını aktardı. PKK'lı teröristler ile onların yandaşlarına seslenen Özdemir, "İnsanlar artık gerçeği gördü. Artık siz de gerçeği görün ve bu olaylardan vazgeçin." dedi. Özdemir, terör saldırılarına bölge halkı tarafından yüksek sesle tepki gösterilmesi gerektiğine dikkati çekerek, insanların ölümle tehdit edilmesine "hayır", insanların yaşamasına, yatırım yapılmasına ise yüksek sesle "evet" denilmesi gerektiğini kaydetti.
- "Saldırılar terör örgütünün son çırpınışlarıdır"
Türkiye Muharip Gaziler Derneği Elazığ Şube Başkanı Mehmet Namık Bulut da terör saldırılarının kabul edilemez olduğunu aktardı. Terör saldırılarına karşı devletin dimdik ayakta olduğunu vurgulayan Bulut, "Şehitlerimiz olmuyor mu oluyor, canımız acımıyor mu acıyor ama Türkiye Cumhuriyeti büyük bir devlettir. Bunlara gereken dersi verecektir, veriyor da." şeklinde konuştu.
Bulut, teröre karşı devletin ve hükümetin kararlı tutumunun devam ettiğini bildirerek, bu nedenle PKK'nın köşeye sıkıştığını aktardı. Devletin yanında olmanın önemine işaret eden Bulut, dernek olarak devletin yanında ve emrinde bulunduklarını belirtti. "Son süreçte yaşanan saldırılar terör örgütünün son çırpınışlarıdır." diyen Bulut, bölge insanının devletin yanında olmasının terörle mücadeleyi daha kolay hale getireceğini kaydetti.
- "Sesimizi yükseltmemiz lazım"
Din Bir-Sen Mardin Bölge Başkanı Mehmet Şirin Ersan da terör saldırılarını kınayarak, bölgede artık huzur istediklerini, bu tür saldırıların çözüm olmadığının bilindiğini vurguladı.
Ersan, kanın, gözyaşının, ölmenin, öldürmenin çözüme hiçbir faydası olmadığına dikkati çekerek, şöyle konuştu: "Yakın tarihte 15 Temmuz gibi büyük bir olay yaşadık. Topyekun bütün halkımız darbe girişimine karşı büyük bir direnç gösterdi. Ülkemizin huzurunu istemeyen güçlerin oyununa gelmeyeceğiz. 15 Temmuz ruhuyla bu coğrafyayı hedef alan tüm güçlere karşı tavır ortaya koymak lazım. Bu kanın durması için el birliğiyle uğraşmamız ve sesimizi yükseltmemiz lazım. Hiç kimse evinde, 'Bana bir şey olmuyor' diye düşünmemeli."
MÜSİAD Bingöl Şube Başkanı Ali Akbana da terörün siyasetçi, asker, polis, sivil ayrımı yapmadığını dile getirerek, "Siyasilerin farklı söylemleri, düşünceleri, fikirleri olabilir. İnsanlar özgürce konuşabilmeli ve siyasi düşüncelerini özgürce ifade edebilmelidir. İnsanların farklılıkları ve zenginlikleri buradan kaynaklanır." dedi.
Terör saldırılarının bölgeye ve bölge halkına faydasının olmadığını anlatan Akbana, bölgede yaşayan insanların kendi gelecekleri için yaşanan olumsuzluklara tepki göstermesi gerektiğini ifade etti.
- "Ne demek çocuklarının önünde bir babayı katletmek?"
Diyarbakır Tanıtma ve Kalkındırma Derneği Başkanı Abdülkadir Arslanoğlu da PKK'nın, bölgede yolun sonuna geldiğinin farkına vardığını belirterek, PKK'lıların Sur'da kazdığı çukurlara gömüldüğünü kaydetti.
PKK'nın aklını başına alması gerektiğini vurgulayan Arslanoğlu, şöyle konuştu: "PKK'nın siyasi ayağı olan HDP bölgede halk nezdindeki kredisini yitirmiştir. Halk artık HDP ve PKK'nın insanlık adına, Kürt halkının haklarının savunulması adına işler yapmayacağının farkına varmıştır. Aslında PKK, AK Parti'nin başarılarını hazmedemeyişinin bir tezahürü olarak bu işleri yapmaktadır. Ne demek çocuklarının gözü önünde bir babayı katletmek?"
Arslanoğlu, PKK'lı teröristlerin saldırılarından vazgeçmesi gerektiğini ifade ederek, "PKK, halkı terörize etmekten, ülkeyi kaosa götürme emelinden, yurt dışında kendilerini kumanda eden büyük güçlerin piyonu ve oyuncağı olmaktan vazgeçmelidir." değerlendirmesinde bulundu.
Bölgedeki siyasi parti başkanları
AK Parti Mardin İl Başkan Yardımcısı Abdülhamit Ete son süreçte yapılan menfur saldırıları şiddetle kınadığını kaydetti.
Hiç kimsenin, başka birinin yaşam hakkını elinden alma hakkına sahip olmadığını belirten Ete, "Özellikle ölümün ne kadar acı olduğunu hep birlikte maalesef yaşıyoruz. Van ve Diyarbakır'daki olaylar hepimizin içini yakıyor. Maalesef bölgemiz kan ve terörden çok çekti." dedi.
Bölgede oynanmak istenen oyunlara gelinmeyeceğini, siyaset için meydanlardan çekilmeyeceklerini herkesin bilmesi gerektiğini aktaran Ete, siyasi görüşünden dolayı hiçbir insanın yaşam hakkının elinden alınmaması gerektiğini anlattı.
Abdülhamit Ete, sözlerini şöyle sürdürdü:
"90'lı yıllarda DEP Milletvekili Mehmet Sincar öldürüldü. O zaman da çıkıp sivillerin, siyasetçilerin öldürülmesine karşı olduğumuzu belirttik. Şimdi de aynı şekilde. Hangi partiden olursa olsun, hangi siyasi görüşü olursa olsun, demokratik alanda kendi siyasi düşüncelerini söylemesi gerektiğine inanıyoruz. Hiçbir meşru siyasi düşünce ölümü hak etmiyor. Biz buna karşıyız. Bölge halkı yıllardır buna boyun eğmediği gibi yine boyun eğmeyecek. Bizler siyaset yapmaktan vazgeçmeyeceğiz. Bildiğimiz doğruları söylemekten asla vazgeçmeyeceğiz. Biz meydanlardan asla vazgeçmeyeceğiz. Çünkü kurtuluşun siyasette olduğunu çok iyi biliyoruz. Biz sorunları konuşarak diyalog içinde çözebiliriz. Dünyada hiç bir hak silahla elde edilmemiştir, bu da edilmeyecektir. Bunun sonu uçurumdur. Bunun için silahlardan vazgeçilip, sivil siyasetinin önünü açılması gerekiyor."
Kürt halkına kan ve gözyaşı veriyor
HÜDA PAR Mardin İl Başkanı Şehmus Akman da PKK'nın Kürt halkına kan, gözyaşı ve yıkımdan başka bir şey vermediğini dile getirerek, sivil ve masum halka yönelik yaşanmış olan bu ve benzeri saldırıları tasvip etmediklerini, şiddetle kınadıklarını ve lanetlediklerini bildirdi.
Yaşanan bu menfur saldırının PKK'nın bölgede ne kadar "despot ve tekçi" bir zihniyete sahip, kendisi gibi düşünmeyenlere karşı ne kadar saldırgan ve vahşi olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu aktaran Şehmus Akman, örgütün bu tavrının sadece bugün yaşanan duruma has bir tavır olmadığını, bu tavrın kurulduğu günden bu yana örgütün hayat felsefesi olduğunu söyledi.
HÜDA PAR Kızıltepe İlçe Başkan Yardımcısı Abdullah Kavan ise örgütün halkı sindirmek, korkutmak adına bu tür eylemlere başvurduğunu belirtti. Saldırıların belirli bir plan dahilinde yapıldığını ifade eden Kavan, "Bölge halkı kargaşadan, öldürmeden, kaostan bıkmıştır. Bu doğru bir yol değildir. Tüm Türkiye'nin istediği bir tablo değildir. Biz bütün bu saldırıları lanetliyoruz. Çünkü Allah'ın verdiği canı, Allah'tan başka alacak hiç kimse değildir. Bu saldırıları lanetliyoruz, kınıyoruz." ifadelerini kullandı.
Batman CHP il Başkanı Yaşar
CHP Batman İl Başkanı Hüseyin Yaşar da son günlerde bölgede artan terör olaylarında özellikle siyasi parti temsilcilerinin hedef alınmasının kabul edilemez olduğunu bildirdi. PKK'lıların AK Parti Dicle İlçe Başkanı Deryan Aktert'i katletmesini kınadığını belirten Yaşar, siyasi parti temsilcilerine yönelik saldırıları doğru bulmadıklarını anlattı.
Hüseyin Yaşar, "Artık kimsenin ölümüne hiç kimsenin tahammülü kalmadı. Yeter artık kardeşim, vurmayla, kırmayla, öldürmeyle bu sorun çözülmez." şeklinde konuştu.
HÜDA PAR Batman İl Başkanı Mehmet Emin Doğru ise siyaset ve siyasetçilerin toplumdaki sorunların çözüm merkezleri olduğunu, farklı siyasi parti temsilcisi olmak, farklı siyasi anlayışa sahip olmanın suç teşkil etmediğini, herhangi bir saldırıya maruz kalmalarına da sebep olmadığını kaydetti.
"Bu işin tetikçiliğini yapan, bu işin perde arkasında olan ve destek verenleri de kınıyoruz. Son zamanlarda özellikle AK Parti başkanlarına yönelik yapılan bu saldırı girişimleri kesinlikle kabul edilemez." diyen Doğru, kendisi dışındakilere hayat hakkı tanımamak, onların çalışmalarına korkuyla, şantajla, saldırıyla engel olmaya çalışmanın kesinlikle kabul edilebilir olmadığını vurguladı.
Bingöl'deki siyasi parti temsilcileri
HÜDAPAR Bingöl İl Başkanı Hamdullah Tasalı, PKK'nın son günlerde bölgede faaliyet gösteren siyasetçilere ve sivillere yönelik sert tutumu ve saldırılarının her geçen gün arttığına dikkati çekti.
Kendilerine boyun eğmeyen muhalif siyasetçi ve sivilleri katleden terör örgütü PKK'nın bölgede "Kürtlerin en büyük sorunu" haline geldiğini belirten Tasalı, "Tarih boyunca Kürtlerin başına PKK ve ideolojisi gibi bir bela ve musibet henüz gelmemiştir." değerlendirmesinde bulundu.
Hamdullah Tasalı, şunları kaydetti:
"Kuruluşundan günümüze kadar fırsat buldukça muhaliflerine şiddet, tehdit ve baskı uygulayarak varlığını korumaya çalışan terör örgütü PKK'nın bu faşizanca tutum ve saldırıları kabul edilemez. Sivil siyasete ve sivil halka yönelik olarak gerçekleştirilen bu menfur saldırıyı kınıyorum, hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve AK Parti camiasına başsağlığı diliyorum."
CHP Bingöl İl Başkanı Ahmet Bazancir de siyasetçilere yönelik saldırılara tepki gösterdi.
Siyasetçilerin halkın hizmetinde, ülkenin en ücra köşesinde halka hizmet için çabaladığını aktaran Bazancir, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da terör olaylarının son günlerde arttığını ve çok sayıda ölümlerin yaşandığını müşahede ettiklerini belirtti.
CHP olarak her zaman olduğu gibi bunları kınadıklarını ve bu tür saldırılara karşı olduklarını dile getiren Ahmet Bazancir, "Son haftalarda siyasilere yönelik saldırıları da kınıyoruz. Biz siyasilerin elinde top, tüfek yok. İlimiz ve ilçelerimizde siyasetçiler görev yapıyor. Siyasilere yönelik saldırılara karşıyız. Bunu da defaaten kınıyoruz." ifadelerini kullandı.
Topluma kan ağlatıyorlar
MHP Bingöl İl Başkanı Nizamettin Alas da ülkede müsbet düşünen bütün kesimlerin yaşanan süreçten rahatsızlık duyduğunu aktardı.
"Hepimiz üzgünüz, içimiz kan ağlıyor." diyen Alas, şöyle konuştu:
"Bu gelen cenazelerin içinde hepimizin babası, kardeşi, oğlu olabilir. Bunun için çok dikkatli olmalı, buna tepkimizi vermeliyiz. Biz halk ve millet olarak uyanmasak, silkelenmesek, tepkimizi vermezsek tabii ki bu cenazeler daha fazla gelmeye devam edecek. Onun için birlik ve beraberlik içinde tepkimizi son haddine kadar gösterelim, bunlara karşı dimdik duralım."
AK Parti Bingöl İl Başkanı Yılmaz Seven, PKK'nın saldırılarına boğun eğmeyeceklerini söyledi. Terörü şiddetle kınadığını ifade eden Seven, "Bu hain terör örgütü son olarak Dicle ilçe başkanımızı kendi iş yerinde haince şehit etmiştir. PKK terör örgütü şunu iyi bilmelidir ki; Yapılan bu saldırılarla amacına asla ulaşamayacaktır. Bizler bu hainlerin yaptıklarına asla pabuç bırakmayız. Bizleri ve milletimizi korkuyla sindiremeyecekler. Terör örgütü karşısında milletimiz diz çökmeyecektir. Milletimiz, terörle mücadele eden güvenlik güçlerimizin hep yanında ve arkasında olacaktır." dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz