Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, önceki gün Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımla Türk Tabipler Birliği’ni (TTB) hedef alarak, “Türk Tabipler Birliği, bugünkü hassas dönemde, insan ve toplum sağlığı hakkında asılsız şaibe ve şüpheleri körüklemektedir. Bu nedenle sadece adında Türk bulunan Tabipler Birliği derhal ve gecikmeksizin kapatılmalıdır. Yöneticileriyle ilgili adli işlem yapılmalıdır” ifadelerini kullandı.
TTB ise, haklarında “kapatılsın” çağrısı yapan Bahçeli’ye, “Hekimler sorumluluklarının gereğini yerine getirmeye devam edecek. Sözlerimizin arkasında, görevimizin başındayız” sözleriyle yanıt verdi.
Diyarbakır’da bulunan siyasi parti temsilcileri de Bahçeli’nin sözlerine tepki gösterdi.
HDP: TTB’NİN SÖYLEMLERİ DOĞRU
Halkların Demokratik Partisi (HDP) İl Eşbaşkanı Zeyyat Ceylan, salgın sürecinde sıkça dillendirilen “yönetemiyorsunuz” söylemlerinin Bahçeli’nin çağrısıyla somutlaştığını ifade etti. Ceylan, "Bir Bakan çıkıp Anayasa Mahkemesi’ni tehdit ederse Bahçeli de kalkıp bu açıklamayı yapar. Bahçeli gücünü bunlardan alıyor. Tehdit ile yönetmeye çalışıyorlar. Yoksa yönetme kabiliyeti olanlar bu şekilde yaklaşmaz. Bu AKP ve MHP’nin bitmiş ve tükenmişliğini gösteriyor. Ondan dolayı zorla ve baskıyla ayakta kalamaya çalışıyorlar. Biz TTB’nin yanındayız. Onların iktidara ilişkin ‘yönetemiyorsunuz’ söylemini destekliyor ve doğru buluyoruz. Onların salgın sürecinde yürüttüğü çalışmaları kutluyor maruz kaldıkları saldırıları da kınıyoruz" şeklinde konuştu.
GELECEK PARTİSİ: İKTİDAR MHP’YE YAPTIRIYOR
Gelecek Partisi Diyarbakır İl Başkanı Aydın Altaç, Bahçeli’nin çıkışının dikkate alınacak bir “talep” olmadığını kaydetti. Altaç, söz konusu çağrıyı, “TTB’yi toplum nezdinde itibarsız bırakmaya dönük bir girişim” şeklinde yorumladı. Bu çağrının AKP’nin bilgisi dahilinde geliştiğini kaydeden Altaç, “Bu tür çağrıları genelde AKP iktidarı MHP’ye yaptırır. Bunu infaz indirimlerinde de gördük. Bahçeli’yi konuşturdular sonra da infaz indirim yasasını hayata geçirdiler. Sonucunda ne kadar hırsız, tecavüzcü ve dolandırıcı varsa serbest bıraktılar” diye konuştu.
Bu tür girişimlerin sonuç vermeyeceğini belirten Altaç, TTB’nin yanında olduklarını vurgulayarak, şöyle konuştu: “Cumhur ittifakı TTB’nin veriler sunmasını, yani toplumun gerçekleri bilmesini istemiyor. Halkın gerçek bilgileri ulaşmasını sağlaması gerekirken bugün kalkıp salgın verileri ile oynama ve vaka artışlarını saklamaya yelteniyorlar. Bu yöntem kabul edilebilir bir şey değildir."
DEVA: TTB’YLE OMUZ OMUZA OLMAK GEREKİR
Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) İl Başkanı Cihan Ülsen ise, TTB’nin salgın sürecinde yapmış olduğu açıklamalar ile tarihsel sorumluluğunu yerine getirdiğini dile getirdi. Bahçeli'nin çağrısını “kabul edilemez” bulan Ülsen, “Eğer Türkiye hukuk devletiyse ve hukuk güvenliği teminat altına alındıysa bu çağrıların geçersiz olması ve toplum tarafından tepki ile karşılanması lazım. Eğer her çağrıda adli mekanizmalar çalıştırılacaksa o zaman Türkiye'de hukuk güvenliği sadece sözde kalmıştır diyebiliriz. Herkes TTB’nin yanında, omuz omuza olması gerekir. Sivil toplum örgütlerinin yanında olmamız, cesaretlendirmemiz gerekiyor. Tüm toplumu bu çağrılara karşılık vermeye devam ediyoruz” çağrısı yaptı.
SAADET: ŞAKŞAKÇI KURUM İSTİYOR
Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bozan da, bu tür çağrıların “yönetememekten” kaynaklı yapıldığını ve muhaliflere dönük "sus" anlamı taşıdığını belirtti. AKP-MHP’nin tek ses ve tek zihniyet istediğini söyleyen Bozan, "Bunlardan rahatsız olacaklarsa tüm kurumlara kendileri atama yapsın, istedikleri söylemleri kendileri belirlesin. Kendileri çalsın, kendileri oynasın. Bu yöntem çıkmaza girdiklerinde ortaya çıkıyor. Bir yöntem haline geldi. Hükümet dış politikada, iç siyasette, eğitimde ve son olarak salgın süreci ile beraber sağlıkta da başarısız oldu. Hükümet kendisini alkışlayacak şakşakçı kurumlar istiyor. Herkes TTB’nin yanında olmalı ve onu sahiplenmelidir" diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz
