Diyarbakır'da Demokratik Toplum Kongresi'nin (DTK) Şanlıurfa E Tipi Cezaevi'nde 13 tutuklunun yaşamını yitirmesi ile ilgili düzenlenen basın toplantısına katılan BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Dağlıca'da 8 askerin şehit olması ile ilgili açıklamalarda bulundu.
DAĞLICA SALDIRISINA TAN YORUMU
Dağlıca'da 8 askerin şehit edilmesi olayını ve son günlerde tartışılan silah bırakma tartışmalarını değerlendiren Milletvekili Tan, 30 yıldır aynı şeylerin yaşandığını ve aynı şeylerin söylendiğini ifade ederek, "Bu sene kışın, devlet 'operasyon yapmıyorum' diyor ya, Bitlis'te 15 kadın gerilla topluca öldürüldü. Bu olaylar olduğu vakit, kamuoyu tartışıyor, 'silahla olmaz, kan dursun', 3 gün sonra tekrar eskiye dönüyoruz. Biz bu filmi defalarca seyrettik. Hükümet yetkilileri şunu söylüyor 'akan kan yerde kalmayacak, şehitlerimizin intikamı alınacak, terörün başı ezilecek, devletin gücü gösterilecek.' Kardeşim bunu 30 senedir söylüyorsun. Başka bir plak çal" dedi.
'PKK SİLAHLARI ERBİL'DE Mİ SATACAK
BDP'li Altan Tan, her seferinde PKK'ya silah bırakma çağrısı yapıldığını söyleyerek, "Tamam silahları bıraksın, nasıl, kime bıraksın, neye bıraksın. Erbil pazarında satsın mı, Kandil'de mi bıraksın, kime teslim etsin. Teslim ettikten sonra nereye gelsin? Habur'a gelip, 'Türküm doğruyum, çalışkanım, ne mutlu Türküm' diyerek devletin şefkatli kollarına mı sığınsın, ne yapsın. Hükümetin bu konuda hiç bir projesi yoktur. Artık bütün Kürtler biliyor ki, dünyanın en güçlü ordularından biri olan 1 milyonluk bir Türkiye Cumhuriyeti ordusunun yenilerek imha edilemeyeceğini. Öldürmekle ne gerilla ne de asker biter. Üstelik askerlerin önemli bir kısmı da Kürt. Türkiye cumhuriyetinin gücü PKK'ya Kandil'de yeter yetmez bu ayrı bir tartışma. Saddam Hüseyin Halepçe'de kimyasal silah attı, bir günde 6 bin kişiyi öldürdü. Enfal operasyonu ile 182 bin Kürdü katletti. Sorun çözülmedi, hatta Kürdistan kuruldu. Türkiye cumhuriyeti Kandil'e kimyasal silah atarak 10 bin kişiyi yok edebilir bu bir başarı mıdır? Bu acısı kıyamete sürecek yeni bir yaranın başlangıcı olur. Onun için PKK silah bırakmalı, demokratik halk direnişi örgütlenmelidir. Çağımız devrimci halk savaşlarının çağı değil, belediye, milletvekili seçimleri, grevler, boykotlar mitingler, pasif direnişler ve sivil itaatsizlikler çağıdır bunlar organize edilmelidir" dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz