Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Diyarbakır'daki akademik yapılanmasına ilişkin davada "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası verilen eski Dicle Üniversitesi (DÜ) Rektörü Prof. Dr. Ayşegül Jale Saraç'ın "FETÖ'nün üniversitede kadrolaşmasına olanak sağladığı" gerekçeli kararda anlatıldı.
Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesince 21 Eylül'deki karar duruşmasında, FETÖ'nün Diyarbakır'daki akademik yapılanmasına yönelik davada tutuksuz yargılanan eski Rektör Prof. Dr. Saraç ve rektör yardımcısı Prof. Dr. Aytekin Sır'ın "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırılmasına, eski rektör yardımcıları Prof. Dr. Sabri Eyigün ve Prof. Dr. Aslan Bilici hakkında beraat kararı verilmesine ilişkin gerekçeli karar açıklandı.
191 sayfadan oluşan gerekçeli kararda, bazı grupların 2008 yılındaki rektörlük seçimleri için bir araya gelip tek bir adayı destekleme kararı aldığı, bunun sonucunda da "FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün Dicle Üniversitesi yapılanmasının temelinin atıldığı" belirtildi.
Kararda, sanık Saraç'ın rektör seçilmesinden sonra görev yaptığı süre boyunca Dicle Üniversitesinde FETÖ/PDY terör örgütünün kadrolaşmasını sağladığı hususunda mahkemece kanaate varıldığı ifade edildi.
Tanık, diğer sanık beyanları, tüm bilgi ve belgelere göre Saraç hakkında "silahlı terör örgütü yöneticiliği" suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı belirtilen gerekçeli kararda, şunlar kaydedildi:
"Sanığın örgüt içerisinde herhangi bir iş bölüşümü yapmak, örgütün üyeleri üzerinde sevk ve idarede bulunmak, örgütsel faaliyetlerin organizasyonunda, icrasında, harekete geçiren olarak rol oynamak veya bu faaliyetleri denetleyebilmek gibi yetkisinin ve eyleminin bulunmadığı anlaşılmıştır. Sanığın Dicle Üniversitesinde rektör olarak göreve geldikten sonraki süreçte FETÖ/PDY silahlı terör örgütünden gelen talimatları yerine getirdiği, örgütün üniversitede kadrolaşmasına olanak sağladığı, bu suretle örgüt hiyerarşisine dahil olarak işlediği fiillerin yoğunluk, çeşitlilik ve süreklilik içerdiği gerekçesiyle, örgüt üyesi olma suçunu işlediği kanaatine varılmıştır."
Sanık Aytekin Sır'ın ise FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün "mülkiye imamı" olduğu aktarılan kararda, Sır'ın Dicle Üniversitesinde 2008 yılı sonrasında görev yaptığı süreçte FETÖ/PDY'nin üniversitede kadrolaşmasını sağladığı, bu suretle örgüt hiyerarşisine dahil olarak işlediği fiillerin yoğunluk, çeşitlilik ve süreklilik içerdiği, bu haliyle örgüt üyesi olma suçunu işlediği kanaatine varıldığı belirtildi.
Kararda, şu ifadelere yer verildi:
"Suçun işleniş şekli ve suç kastı gözetilerek takdiren asgari hadden ceza tayini suretiyle eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nin 314/2. maddesi uyarınca sanıkların cezalandırılmalarına, sabit görülen suçunun 3713 Sayılı Yasanın 3. maddesinde yazılı terör suçları kapsamında kaldığı anlaşıldığından verilen cezasından aynı yasanın 5/1. maddesi gereğince yarı oranında artırım yapılmasına, verilen cezanın geleceği üzerindeki olumsuz etkisi ve kovuşturma aşamasında sergilediği davranışları lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek, cezada 5237 Sayılı TCK'nin 62/1. maddesi gereğince takdiren 1/6 oranında indirim yapılmasına karar verilmiştir."
Sanıklar Bilici ve Eyigün'ün beraatine ilişkin ise kararda şunlar kaydedildi:
"Sanıkların, FETÖ terör örgütünü kurduğu veya yönettiği yönünde doğrudan bir beyanın bulunmadığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamındaki delillerin başlı başına sanıkların FETÖ/PDY silahlı terör örgütü yöneticisi olduğunu kabule yeterli olmaması, suçu işlemediği yönündeki savunmalarının aksini kanıtlar yeterli delilin bulunmaması ve şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince değerlendirme yapılmıştır. Her ne kadar sanıklar hakkında 'silahlı terör örgütünü kurma veya yönetme' suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de sanıklara yüklenen suçun işlediğini kabule elverişli soyut iddia dışında her türlü şüphe ve tereddütten uzak, cezalandırmaya yeterli, kesin, somut ve inandırıcı delil elde edilemediğinden 5271 Sayılı CMK'nin 223/2-e maddesi gereğince atılı suçtan beraatlerine karar verilmiştir."
Diyarbakır'da 21 Eylül'deki karar duruşmasında, sanıklar Saraç ve Sır, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3'er ay hapis cezasına çarptırılmış, Bilici ve Eyigün'ün de beraatine karar verilmişti.
Kaynak: Diyarbakır Söz