Şaibeli ihaleye Yargı dur dedi

Şaibeli ihaleyle gündeme gelen Dicle Üniversitesi'nin "Temiz İhalesiyle" ilgili yürütmeye, 1'inci İdare Mahkemesinden "Dur" kararı geldi. Mahkeme "hukuka aykırı" hareket edildiği ve takdir yetkisinin aşıldığı gerekçesiyle, yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Şaibeli ihaleye Yargı dur dedi

Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi tarafından yapılan, Temizlik İhalesiyle ilgili skandal yeni bir boyut kazandı. Çok sayıda işçinin işten çıkarılması ve eski müteahhit firmanın ihaleye gerekçesiz katılımını engellemeye yönelik, Rektörlük ve Hastane Yönetiminin yargıya taşınan uygulamalarına, Diyarbakır 1'inci İdare Mahkemesi, "dur" dedi. İdare Mahkemesi, Dicle Üniversitesinin takdir yetkisinin sınırlarını aşarak davacıya yönelik hukukun çiğnendiği gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı aldı.

İDARE MAHKEMESİNE DAVA

Dicle Üniversitesinde ihalelerin belirli kişilere verildiğini ve kendilerine haksız gerekçelerle engeller çıkarıldığı iddiasında bulunan Nokta Destek ve Bakım Hizmetleri firması, Dicle Üniversitesi Hastaneleri Rektörlüğüne yönelik Yürütmenin Durdurulması için Diyarbakır İdare Mahkemesine dava açtı. İdare Mahkemesi, Dicle Üniversitesinin takdir yetkisinin sınırlarını aşarak davacıya yönelik hukukun çiğnendiği gerekçe göstererek, itirazı kapalı olarak yürütmeyi durdurma kararı aldı.

İHALEYE KATILMASI ENGELLENDİ

Dava Dicle Üniversitesi Rektörlüğü Döner Sermaye İşletme Müdürlüğünün nokta Destek ve Bakım hizmetleri firmasının Dicle Üniversitesi Hastaneleri ile bağlı birimlerin 3 aylık Dekanlık, Çocuk Hastanesi, Onkoloji Hastanesi, Kalp Hastanesi, Acil ve Travmatoloji Hastanesi, Hasta Destek Hizmetleri, Temizlik Hizmetleri İdari Ve Teknik Destek Hizmetleri Alımı İşi ihalesine katılmasına, yönetimin gerekçe göstermeden, izin verilmemesi üzerine açılmıştı.

İHALEDE KEYFİ MUAMELE VAR

İdare Mahkemesinin aldığı kararda davacı firmanın ihaleye davet mektubunun reddedilmesinin “Eşit muamele” ve “Rekabet” ilkeleri ile bağdaşmadığına dikkat çekti.

HUKUKA AYKIRILIK TEŞKİL EDİYOR

Mahkeme, idarece, ihaleye davacı firmanın davet edilmeme gerekçesi olarak "daha önce ilk olarak yapılan açık ihale usulü ile ihaleye ve ikinci yapılan pazarlık usulü ile ihale davacı şirket tarafından Kamu İhale Kurumun şikayet yoluyla itiraz edilmesi'nin" gösterilmesi karşısında, Anayasanın 36'ıncı maddesinde düzenlenen "Hak Arama Hürriyeti" kapsamında meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yasal haklarını kullanan davacı tarafın cezalandırılması Saikliyle tesis edildiği sonucuna varılan dava konusu işlemde, idarece takdir yetkisinin sınırlarının aşıldığı sonucuna varıldığını ifade etti.

1'inci İdare Mahkemesi verdiği kararında ayrıca, mali ve teknik yeterlilikleri değerlendirilmeksizin ve daha önce yapılan ihalelere davacı tarafından Kamu İhale Kurumuna itirazen şikayet edildiğinden bahisle tesis edilen pazarlık usulüyle yapılan ihaleye davet edilme işleminin reddine ilişkin dava konusu işlemde ve haklı bir sebep gösterilmeden davacının katılımı sağlanmaksızın gerçekleştirilen ihalede hukuka uygunluk bulunmadığını belirtti.

OY BİRLİĞİYLE YÜRÜTMEYİ DURDURDU

Bu itibarla, hukuka aykırılığı belirtilen sebeplerle açık olan dava konusu işlemlerde ihale üzerine bırakılan kişi ile idare arasında sözleşme imzalanması ve kamu zararının doğabileceği sebebiyle bu durumun telafisi güç ve imkânsız zararlara sebep olacağının da ortada olduğunu ifade eden Mahkeme kararında şu ifadelere yer verildi.

"Açıklanan nedenlerle hukuka aykırılığı açık olan ve dava konusu işlemlerin uygulanması halinde telafisi güç ve imkansız zararlar doğurabileceğinden 2577 sayılı Kanun 27 maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütülmelerinin durdurulmasına, aynı kanun 20/A 2-e bendi gereğinde yürütmenin durdurulması talebine ilişkin iş bu karara karşı itiraz yolu kapalı olmak üzere, oybirliğiyle karar verilmiştir."

HAKLARINDA SUÇ DUYURUSU

Öte yandan, İhaleyle ilgili yürütmeyi durdurma kararı aldıran Nokta Destek ve Bakım Hizmetleri Turizm Sanayi ve Limitet Şirketi, Dicle Üniversitesi Hastaneler Başhekimliği ihale yetkilisi ve komisyon üyelerini ihaleye fesat karıştırma ve görevi kötüye kullanma gerekçesiyle, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğu ortaya çıktı.

Firma suç duyurusunda, İhale yeterliliğine rağmen, ihaleye katılımlarının çeşitli yollarla engellenmeye çalışıldığı belirtilen firmanın, Dicle Üniversitesi tarafından ihale edilen 36 aylık hasta destek hizmetleri, temizlik hizmetleri ve idari ve teknik destek hizmet alım ihalesine yasal olarak müracaatlarını tamamlamalarına rağmen 15 Ekim tarihinde yapılan ihaleye keyfi olarak davet edilmediklerini iddia etti.

PARASAL FARK BULUNUYOR

Öte yandan, Dicle Üniversitende yaşanan ihale skandallarıyla ilgili bir yetkili şu iddialarla bulundu.  “Hastane yönetimi 3 yıllık personel ihalesini 138 milyon TL ile sonuçlandırdı. Bu ihalede taşıma ve temizlik malzemelerini kapsamamaktaydı. Önümüzdeki dönem personel taşıma ve temizlik ihalesi ayrıca yapılacağı belirtildi. Yapılacak 3 yıllık taşıma ve temizlik ihalesinin yapılması halinde bu iki kalemde en az 30 milyon TL gibi bir rakama tekabül edeceği belirtiliyor. Peki, hastane yönetimi geçen hafta eski firmayı davet etmeden doğrudan temin yolu ile yaptığı ve her üç kalemi kapsayan ihaleyi kaça yaptı biliyor musunuz? 12 milyon TL.”

BASİT BİR HESAPLAMA YAPILIRSA

Aynı yetkili, ihalenin hesaplamasıyla ilgili olarak şu ifadelerle dikkat çekti. “Basit bir hesap yapalım 36 aylık sadece personel ihalesi 138 milyon TL’ye yapılırken, 3 aylık 3 kalem ihale 12 milyon TL’ye yapılmış oldu. Bunu 3 yıllık hesaplarsak 144 milyon TL gibi bir rakama tekabül ediyor. Aradaki fark sadece 6 milyon TL. O halde henüz yapılmayan ve yaklaşık 30 milyon TL’ye yapılacak olan taşıma ve temizlik ihale bedellerini eklediğinizde 170 milyon gibi devasa bir rakam ortaya çıkmaktadır. Her üç kalem dâhil toplam ihale yapılsa idi 144 milyon TL iken ihale bölündüğü için bu rakam şişirilerek 168 milyona çıkarılmış oluyor. Peki, soruyoruz bu 24 milyon TL’lik fark nereye gidecek? Bu sorunun cevabını hastane yönetiminin şeffaf bir şekilde cevap vereceğini umuyoruz.”

Kaynak: Diyarbakır Söz