Reddedilen hakimin de içinde olduğu heyetin bu kararı veremeyeceğini savunan sanık avukatları, üst mahkemeye itiraz etti. Üst mahkeme, reddi hakim isteminin kabul edilmediğine dair ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasına hükmedip, ret prosedürünün işletilmesi için dosyayı 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi. Reddi istenen hakimlerin olmadığı heyetle toplanan 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi, avukatların istemini yeniden reddetti. Sanık avukatları bir daha üst mahkemeye başvurdu.
Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 20'si firari 167'si tutuksuz olmak üzere 187 sanığın yargılandığı KCK ana davasında 'Reddi hakim krizi' çıktı. Davanın 15 Mart günü görülen duruşmasında sanık avukatları, Mahkeme Başkanı Eyüp Mergen'ın HDP milletvekilleri Çağlar Demirel, Nadir Yıldırım, Osman Baydemir, Selma Irmak, Ahmet Yıldırım, Besime Konca ve Alican Önlü'nün dokunulmazlığının kaldırılması için Adalet Bakanlığı'na fezleke gönderdiğini belirtti. Fezlekede, "Sanıkların üzerine atılı suçu işlediği anlaşılmıştır" ifadesi kullanıldığını belirten sanık avukatları, bunun ihsas-i rey (hakimin karardan önce görüşünü beyan etmesi) olduğunu savunarak, mahkeme Başkanı Eyüp Mergen hakkında reddi hakim isteminde bulundu
REDDİ İSTENEN BAŞKAN İSTEMİ REDDETTİ
Hakkında 'Reddi hakim' isteminde bulunulan mahkeme başkan Eyüp Mergen ile üye hakimler Abdullah Güzel ve Büşra İlhan, sanık avukatlarının mahkemenin tümü hakkında reddi hakim isteminde bulunduğunu belirterek, bu istemin reddine karar verdi. Sanık avukatlarının isteminin yargılamayı uzatmaya yönelik olduğunu belirten mahkeme, talebin kabul edilmemesine ve 19 gün 'Seri duruşma' yapılmasına karar verdi.
ÜST MAHKEME: RET PROSEDÜRÜ İŞLETİLSİN
Sanıklardan Ahmet Yıldırım'ın avukatı Mesut Beştaş, karara üst mahkemede itiraz etti. Dosyayı inceleyen 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, istemin yargılamayı uzatma olarak değerlendirilemeyeceğini belirterek, ret prosedürünün işletilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesi gerektiğini vurguladı. Reddi hakim istemini kabul etmeyen ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirten mahkeme, bu kararın kaldırılmasına hükmetti. 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nin iki heyet olarak görev yaptığını belirten mahkeme, ret prosedürünün tamamlanması için dosyanın reddi talep edilmeyen diğer heyete gönderilmesine karar verdi.
REDDİ İSTENEN HAKİMLER:TARAFSIZLIĞIMIZI YİTİRMEDİK
Üst mahkeme kararı ile dosya talebin değerlendirilmesi için yeniden 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Bunun üzerine reddi istenen Mahkeme Başkanı Eyüp Mergen ile üye hakimler Abdullah Güzel ve Büşra İlhan'dan üst mahkeme kararına karşı görüşleri soruldu. Dosyaya ilişkin görüş bildiren hakimler, fezlekedeki tespitin görüş açıklaması olmayacağını belirterek, bu durumun genişletilmesi halinde tutuklamaların devamı hakkındaki görüşlerin de aynı kapsamda değerlendirileceğini kaydetti. Hakimin tarafsızlığını şüpheye düşürecek bir durum olmadığı ifade edilen esasa ilişkin görüşte, sanık avukatlarının ileri sürdüğü iddialar içinde davadan çekilmeyi gerektirecek bir husus tespit edilemediği vurgulandı. Tarafsızlıklarını şüpheye düşürecek bir durum olmadığını belirten hakimler, bu nedenle reddi hakim isteminin reddine karar verilmesi gerektiğini belirtti.
MAHKEME AYRI HEYETLE TOPLANDI
Üst mahkeme kararı ve hakimlerin esasa ilişkin görüşlerini iletmeleri ardından 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi dün ayrı bir heyetle toplanarak KCK davasına devam etti. Gelen evrakları okuyan mahkeme başkanı milletvekili sanıkların dokunulmazlığının kaldırılması için düzenlenen fezleke cevabının dönmediğini söyledi.
GİZLİ TANIKLAR:RAHATSIZ EDİLMEK İSTEMİYORUZ
Mahkeme Başkanı gizli tanıklar 'Mercek', 'Papatya' ve 'Günışığı'nın hazır edilmesi için Tanık Koruma Şube Müdürlüğü'ne yazılan talimata yanıt verildiğini söyledi. Gönderilen yanıtta, gizli tanıklar 'Günışığı' ve 'Papatya'nın rahatsız edilmeyi ve her ne şartta olursa olsun görüşmek istemediklerini söylediği belirtildi. Yanıtta gizli tanık 'Mercek'e ise ulaşılamadığı belirtildi. Mahkeme sanık Tayip Temel ile ilgili ifade veren Cemile ve Bahar kod adlı gizli tanıklara dair Cumhuriyet Başsavcılığı'nın gönderdiği müzekkereyi de okudu. Gönderilen yazıda 'Cemile' ve 'Bahar' kod adlı gizli tanıklara ait herhangi bir belge bulunamadığı belirtildi.
KRİZ ÇÖZÜLMEDİ
Duruşmada söz alan sanık avukatların Nahit Eren, önceki celse verdikleri beyanların tutanağa yanlış geçirildiğini belirterek, "Mahkeme başkanının reddi talebimiz sanki tüm mahkemenin reddiymiş gibi tutanağa geçirilmiş. Bizim talebimiz başkana yöneliktir. Ancak, diğer iki üye de verdikleri mütalaada başkan ile aynı görüşte olduklarını belirtmiştir. Bu nedenle kendilerinin de reddini talep ediyoruz" dedi.
Sanık avukatı Mesut Beştaş ise sözlerinin arkasında olduklarını belirterek, şöyle konuştu:
"Bu dosyada sanıkların bir kısmı ile ilgili ihsas-i rey olduğu açıktır. Mahkeme Başkanı tarafından müvekkillerimize isnat edilen faaliyetler ile ilgili araştırma taleplerimiz yargılamayı uzatmaya yönelik düşüncesiyle reddedildi. Bu nedenlerle ihsas-i rey görüşünde olan mahkeme başkanının reddini talep ediyoruz. Bizim başkanı reddettiğimiz yazılı beyanlarımızda bellidir. Fezleke yazılırken müvekkillerimiz mahkeme başkanı tarafından suçlu olarak gösterilmiştir. İtirazlarımız buna ilişkindir. Mahkeme Başkanı'nın reddi konusundaki talebimizde ısrar ediyoruz."
MAHKEME YİNE REDDETTİ
Mahkeme, milletvekilleri ile ilgili hazırlanan fezlekelerin reddi istenen mahkeme heyetinin tarafsızlığını şüpheye düşürecek nitelikte olmadığını bu nedenle isteğin reddine karar verdi. Mahkemenin verdiği ret kararının itiraza tabi olduğunu göz önüne alan mahkeme, itiraz prosedürünün uygulanması için 19 gün boyunca yapılması planlanan duruşmaların iptaline de hükmetti. Kararda hakimin reddi ile ilgili istemin kesinleşmesi ardından dosyaya ilişkin işlemlerin yerine getirileceği kaydedildi.
Sanık avukatları reddi hakim istemlerinin reddine ilişkin karara yeniden 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde itiraz etti.
Kaynak: Diyarbakır Söz