PKK’nın kurucu çekirdek kadroları arasında yer alan ve uzun yıllar Şam’da Abdullah Öcalan’la birlikte terör faaliyetlerini organize eden, PKK’nın çatı yapılanması KCK’nın sözde yürütme konseyi üyesi Abdurrahman Çadırcı, MİT’in düzenlediği operasyonla öldürüldü. Çadırcı’nın ölümü PKK’nın tepe yönetiminde de şok etkisi yarattı.
DİYARBAKIR-Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Suriye'nin kuzeyinde PKK’ya çok ağır bir darbe vurdu. KCK yürütme konseyi üyesi ve Ortadoğu sorumlusu, Esat kod adlı Abdurrahman Çadırcı düzenlenen nokta operasyonla Suriye'nin kuzeyindeki Kamışlı bölgesinde etkisiz hale getirildi.
Çadırcı, Şam'da 1990'lı yıllarda Abdullah Öcalan'ın yanında uzun süre bulunmuştu. Öcalan'ın yakalanmasından sonra da Avrupa ülkelerinde uzun yıllar PKK'nın terör örgütleri listesinden çıkarılması için hükümetler nezdinde yoğun diplomasi trafiği yürüten isimlerden biriydi. Son olarak Suriye'nin kuzeyinde barındığı belirlenen Abdurrahman Çadırcı, MİT Dış Operasyonlar Başkanlığı ile Sinyal İstihbaratı Başkanlığının yürüttüğü teknik ve sinyal takipleriyle vurularak öldürüldü.
Abdurrahman Çadırcı hakkında Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Suçluların İadesi ve Hükümlü Nakli Bürosu’nun da iade talepnamesi bulunuyor.
İNTERPOL KIRMIZI BÜLTENLE ARIYORDU
Çadırcı'nın yakalandığı ülkede Türkiye'ye iadesi için İnterpol tarafından da kırmızı bültenle arama kararı vardı. En son 2012 yılında Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, Irak'ın Erbil kentine düzenlediği ziyarette bir dönem Mahmur Mülteci Kampında da sorumluluk üstlenen Çadırcı'nın Türkiye'ye iadesini istemişti ve katıldığı terör faaliyetlerine ilişkin kalın bir dosyayı Bölgesel Kürt Yönetimine sunmuştu.
SUÇ DOSYASI KABARIK
76 yaşındaki Çadırcı'nın PKK'nın kurucu kadroları arasında yer alıp aynı zamanda KCK sözcülüğü yaptığı, PKK'nın Ortadoğu sorumlusu sıfatıyla Irak, Suriye, Lübnan başta olmak üzere birçok ülkede rahatlıkla örgütün siyasallaşmasına yönelik siyasi diplomasi turları gerçekleştirdiği belirlenmişti.
Türkiye'nin Irak merkezi hükümetiyle imzaladığı PKK mutabakatından sonra Çadırcı her iki ülkeyi tehdit eden açıklamalarda bulunarak, “Türkiye ve Irak hükümeti, askeri veya politik yönden bize saldırırsa bedelini öder. Irak merkezi hükümeti, Türkiye ile PKK arasındaki çatışmaya kesinlikle müdahil olmamalıdır. Aksi takdirde sonuçlarına katlanır” demişti.
ŞANLIURFA SORUMLUSU OLMUŞ
Adalet Bakanlığınca düzenlenen iade talepnamesine göre, Çadırcı'nın ilk suç tarihi PKK'nın kurulduğu 1978 yılı olarak gösterilirken, işlediği suçların zamanaşımıyla düşmemesi için hakkında ayrıca 19 Şubat 2000 yılında gıyabi tutuklama kararı çıkarıldığı bildirildi.
PKK’nın Ortadoğu sorumlusu Çadırcı'nın, örgütün siyaset ve stratejisinin belirlenmesinde söz sahibi olduğundan dolayı PKK'nın Türkiye içindeki silahlı ve bombalı saldırılarından da doğrudan sorumlu olduğu iade talepnamesinde anlatıldı.
Abdurrahman Çadırcı'nın 1979-80 yılları arasında Apocular adıyla bilinen ve sonradan PKK adını alan örgütün Şanlıurfa sorumlusu olduğu belirtilen iddianamede, Şanlıurfa merkezinde katıldığı 10 eylem şöyle sıralanıyor:
İŞTE KATILDIĞI O EYLEMLER
26 Kasım 1979’da sağ görüşlü olan Mehmet Koyuncu’nun öldürülmesi eylemini planlamak
25 Aralık 1979’da Vakıflar Bankası Şubesi’ne bomba koymak
9 Ocak 1980’de Endüstri Meslek Lisesi Müdürü Ömer Peker’in evini bombalanması talimatını vermek
13 Ocak 1980’de Mehmet Alpay, Halil Hamalı, İsmail Ay’ın yaralanması ve 120 bin lira paralarının gasp edilmesi
1 Mart 1980’de İmam Tilki’ye ait evin taranarak bombalanması
12 Mart 1980’de Bakır Bayık’ın öldürülmesi talimatını vermek
20 Mart 1980’de Çarşı polis karakolunun taranıp bombalanması sonucu polis Nihat Şahin’in yaralanması
27 Mart 1980’de Mahmut Kılçık’ın öldürülmesi
1 Haziran 1980’de Çarşı polis karakolunun taranmasına bizzat katılmak
12 Kasım 1980’de Vakıflar Bankası’nın taranması sonucu Nihat Çizmecioğlu’nun öldürülmesi, Ali ve Fahri Çizmecioğlu’nun yaralanmasında talimat vermek.
UZUN SÜRE AVRUPA’DA BARINDI
Çadırcı'nın bu eylemlere katıldıktan sonra yurtdışına kaçtığı, burada kurulan sözde Kürt perlementosuna PKK’nın feshedilen siyasi kanadı ERNK’nin temsilcisi olarak seçildiği bilgisi de dosyasında yer alıyor. Hakkında ‘Devletin hakimiyeti altında bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik vahim nitelikli eylemlerde bulunmak ve talimat vermek’ suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle iki ayrı dava dosyası da bulunuyor.
Kaynak: Diyarbakır Söz
