Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianame, Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilerek ilk duruşma tarihi 24 Şubat olarak belirlendi.
Davanın iddianamesinde, cinsel saldırıya uğradığını beyan eden D.K. ile sanık Çelik'in ifadeleri de yer aldı.
İddianameye göre, müşteki D.K, olay tarihinde HDP milletvekili olan Çelik'i önceden tanıdığını, Çelik'in seçim çalışmaları nedeniyle birlikte çalışmak için kendisine teklifte bulunduğunu anlattı. Çelik'in teklifini reddettiğini belirten D.K, 7 Ocak 2019'da konuşmak amacıyla Mardin-Midyat yolu üzerindeki eve gittiklerini, evde kimsenin olmadığını, ikametin salonunda Çelik'in kendisine zorla cinsel saldırıda bulunduğunu iddia etti.
Olayın ardından Çelik ile aralarında tartışma yaşandığını aktaran D.K, sonrasında birlikte Batman'a geldiklerini Çelik'in kendisini tehdit ettiğini aktararak, "Seni öldürmekten beter ederim, ayaklarına sıkarım, seni Midyat topraklarında barındırmam." ifadelerini kullandığını söyledi.
Söz konusu olay sonrası kendisine "Partiye yönelik yıpratma çabalarıdır, Tuma Çelik ile hakkımızda çıkanlar dedikodudur." şeklinde evrak imzalattırıldığını bildiren D.K, ilk başta şikayetten vazgeçtiğini, ancak ruh sağlığının bozulması ve aile birlikteliğinin sonlanması sonrası Çelik'ten şikayetçi olduğunu beyan etti.
İddianamede yer alan TBMM Hazırlık Komisyonu ifadesinde ise D.K, dernek merkezi olarak kullanıldığını düşündüğü bir evde rızası dışında Çelik'in kendisine zorla cinsel saldırıda bulunduğunu, buna karşı koyamamasına Çelik'in kendisine ikram ettiği kahvenin neden olabileceğini düşündüğünü bildirdi.
- Suçlamaları reddetti
Eski HDP'li Çelik ise üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
İddianamedeki beyanlarına göre Çelik, müşteki ile zorla cinsel ilişki yaşamadığını, iddiaların gerçek dışı olduğunu söyledi.
Müşteki tarafından sürekli taciz edildiğini iddia eden Çelik, bu tacizlerin 2019'un ilk ayında başladığını, D.K'nin kendisi ve ailesi için maddi taleplerde bulunduğunu ileri sürdü. Çelik, söz konusu tacizlerin artması üzerine telefonundan D.K'yi engellediğini, milletvekili olması sebebiyle de müştekinin hakaret ve tehdit içerikli mesajları hakkında şikayette bulunmadığını belirtti.
Çelik hakkında hazırlanan iddianamede, müşteki D.K. ile aralarındaki mesajlaşmalar da yer aldı.
Buna göre D.K, Çelik'e, "Bana yaptıklarını yanına bırakmayacağım", "Bana yaptıkların kabul edilebilir gibi değil, kabul etmiyorum etmiyecem", "Kan kan ancak kan temizler", "Söyle kaç tane toprağına kaç Midyatlı kadını kızı bu hale getirdin", "Söyle kaç kişiyi daha hayattan kopardın" şeklinde mesajlar gönderdi.
Söz konusu mesajlar karşısında Çelik ise kendisine yönelik "tepkisel" mesajlara "alttan alan ve karşısındakini yatıştırmaya yönelik" cevaplar verdi.
Çelik'in D.K'ye gönderdiği mesajlardan bazıları şu şekilde:
"Lütfen kendine gel ve saçmalamaktan vazgeç", "Lütfen biraz normal olmaya çalış. Avrupa'da olduğumu daha önce söyledim. Şu anda kitle ziyaretindeyim ve her yerde ulaşamıyorum. Sakinleş ve evine ailene dön.", "Saçmalamaktan ve yazmaktan vazgeç, iyileşmene bak."
- Dokunulmazlığı kaldırılmıştı
İddianameye konu olayın gündeme gelmesinin ardından Çelik HDP'den istifa etmiş, 7 Ekim 2020'de de TBMM Genel Kurulunca dokunulmazlığı kaldırılmıştı.
Çelik'in, "nitelikli cinsel saldırı" suçundan 12 yıldan az olmamak üzere hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Kaynak: Diyarbakır Söz