Nerdeysen gel oğlum

Şırnak Güçlükonak'tan oğlu Ramazan Eliçümüş için gelen Mehmet Halil Eliçümüş, "Neredeyse gelsin. Oğluma çağrı yapmak için buraya geldim. Biz çok üzülüyoruz. Kimsemiz yok. Annesi de perişan durumda. 11 çocuğum var. Tek erkek Ramazan" dedi. Adıyaman'dan oğlu Şükrü için gelen anne Saadet Kartal "Evladım gelinceye kadar buradayım, hiçbir yere ayrılmıyorum. Oğlumu HDP'den istiyorum. HDP oğlumu nasıl götürmüşse öyle de getirsinler" derken, Oğlu Ramazan için gelen anne Bedriye Topaloğlu "Benim oğlumu kandırdılar, evladım o yolun yolcusu değildi" dedi.

Nerdeysen gel oğlum

PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunması için HDP il binası önünde oturma eylemi yapan aile sayısı, 180'nci günde geçen yıl Kurban Bayramı'ndan sonra ortadan kaybolan oğlu Ramazan Eliçümüş (19) için Şırnak'tan gelen Mehmet Halil Eliçümüş, Adıyaman'ın Kahta ilçesinden oğlu Şükrü için gelen anne Saadet Kartal ile aynı ilden oğlu Ramazan için gelen anne Bedriye Topaloğlu da oturma eylemine dahil oldu. Aile sayısı 105'e yükseldi.

Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, bir gün sonra partinin Diyarbakır il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın çocuğuna kavuşması, çocukları PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP binası önünde oturma eylemine başladı.

11 AİLE, EVLADINA KAVUŞTU

Hacire Akar'ın oğlu Mehmet'in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice Ceylan'ın oğlu Cafer, Hüsniye- Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye, Halime Kadran'ın torunu Halil İbrahim Kadran, Necla- Metin Açan çiftinin oğlu Harun Açan, Nizamettin- Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan'ın kızı Pelda, Melik Aslan'ın oğlu Volkan, Muhteber Birlik’in oğlu Veysi Birlik, Cahide Alkan'ın oğlu Mehmet Emin ve Şahize Altınkaynak'ın kızı Halise Alptekin'in terör örgütünden kaçarak, güvenlik güçlerine teslim olmasıyla oturma eylemi yapan ailelerden 11'i evlatlarına kavuştu. Hacire Akar'ın dışındaki 10 aile, diğer ailelere destek olmak için oturma eylemine devam ediyor.

'NEREDEYSE GELSİN'

Şırnak Güçlükonak'tan oğlu Ramazan Eliçümüş için gelen Mehmet Halil Eliçümüş, Köydeydi. Askerde sıkıntı çekmesin gurbete alışsın diye İstanbul'a gönderdik. 6 ay İstanbul'da kaldı. Geçen yıl Kurban Bayramı'nda izne geldi. Bayramdan sonra gidiş o gidiş. Bir daha haber alamadık. HDP'ye sorduk. Haberimiz yok dediler. Neredeyse gelsin. Oğluma çağrı yapmak için buraya geldim. Biz çok üzülüyoruz. Kimsemiz yok. Annesi de perişan durumda. 11 çocuğum var. Tek erkek Ramazan" dedi.

ADIYIMANDAN GELEN AİLELER

Adıyaman'ın Kahta ilçesinden oğlu Şükrü için gelen anne Saadet Kartal ile aynı ilden oğlu Ramazan için gelen anne Bedriye Topaloğlu da oturma eylemine dahil oldu.

Anne Saadet Kartal, yaptığı açıklamada, oğlunun üniversite eğitimi gördüğü sırada kandırılıp dağa götürüldüğünü, 6 yıldır oğlundan haber alamadığını söyledi.

Kartal, "Oğlum evli 2 çocuğu var. Oğlumu istiyorum gelsin. Çocuklar, babasını bekliyor. Seninkiler sen sağken yetim kalmasınlar. Gel oğlum." dedi.

Oğlunun hasretinden uyumadığını belirten Kartal, "Evladım gelinceye kadar buradayım, hiçbir yere ayrılmıyorum. Oğlumu HDP'den istiyorum. HDP oğlumu nasıl götürmüşse öyle de getirsin." diye konuştu.

Kartal, oğlu Şükrü'nün evin en büyüğü olduğunu ve ailenin geçimini sağladığını dile getirdi.

Oğlu Ramazan için gelen anne Bedriye Topaloğlu da oğlunun 9 yıl önce kandırılarak dağa götürüldüğünü belirtti.

Eşinin kanser, kendisinin de şeker hastası olduğunu ifade eden Topaloğlu, şunları kaydetti:

"Evlat acısı çok zordur. Allah rızası için çocuğumu gönderin. Benim oğlumu kandırdılar, evladım o yolun yolcusu değildi. İnşaatçıydı, fakirdik, çocuklarımı pamuğa götürüyordum, bu nedenle okutamadım. Oğlumu HDP'den istiyorum. Çünkü HDP'den başka kim kandırır bu çocukları? Bir tek onlar kandırıyor."

Oğlu için oturma eylemini sürdüreceğini vurgulayan Topaloğlu, "Oğlum Allah rızası için ben ölmeden gel. Gözüm açık gitmesin. Gece gündüz senin için ağlıyorum. Gözlerim görmüyor. Doktor, göz pınarlarımın kuruduğunu söylüyor. Devlet sana bir şey etmez. Devlet, babamızdır sana yardım eder." dedi.

'ALLAH ONLARA DA YAŞATSIN BU ACIYI'

Vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm için Gaziantep'ten eşi Şevket Altındaş birlikte HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önündeki oturma eylemine katılan Songül Altındaş, "Bugün çok içimiz yandı. Çok üzüldük. 33 askerimiz şehit oldu. Yazık. Ne istiyorlar bu askerlerden ? Bu ana kuzularından ne istiyorlar ? Bunlara sevinen vicdansızlar varmış. Allah onlara da yaşatsın bu acıyı. Onların da ciğeri yansın. Şehitler ölmez vatan bölünmez" diye konuştu.

HDP OĞLUMU DAĞA GÖNDERDİ

Annelerden Saliha Mert, eşinden ayrıldıktan sonra yaşadığı İstanbul'dan babaevi Bitlis'e döndüğünü ancak oğlunun orada kaldığını söyledi.

Oğlunun HDP'liler tarafından kandırıldığını belirten Mert, "HDP oğlumu gönderdi, başka kim gönderebilir ki? Oğlum onların elindeydi. HDP'ye çalışan gençler oğlumu gönderdiler." dedi.

Oğlu için eylemi sürdüreceğini dile getiren Mert, ömrü yettiği sürece HDP il binası önünden ayrılmayacağını kaydetti.

Mert, İdlib'de rejim unsurlarının saldırısı sonucu 33 askerin şehit olmasına ilişkin tepkisini dile getirerek, "Çok acı. Şehit annelerinin yerine kendimi koyuyorum daha da kötü oluyorum, başları sağ olsun. Rabb'im onlara sabır versin. Devletimizin başı sağ olsun. Şehit annelerinin yanındayız. Çok acı bir şey. Bugün çok üzgünüz, acımız çok fazla. Her şehit içime bir ateş düşürüyor." şeklinde konuştu.

Niğde'den ağabeyi Tuncay Oğuz için gelen Raife Taşdelen de annesinin hasta olması dolayısıyla eyleme kendisinin katıldığını anlattı.

"Ağabeyim zararsız biriydi, kandırıldı. Zorla dağa kaçırıldı." diyen Taşdelen, "Çocuklar HDP'nin aracılığıyla kaçırılıyorlar. HDP ağabeyimi getirsin. PKK ile iletişimdeler, çocukları dağa kaçıran onlar. Ağabeyimi istiyorum. Onu çok seviyorum, çok özledim. Onu burada bekliyorum. Buradan gitmiyorum." ifadelerini kullandı.

İdlib'deki saldırıya tepki gösteren Taşdelen, "Bugün acımız büyük, şehitlerimiz var. Allah ailelerine sabır versin. Devletimizin, milletimizin başı sağ olsun." dedi.

Kaynak: Diyarbakır Söz