Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün DEM Parti’nin İmralı Heyetiyle yapacağı görüşme bölgede heyecan yarattı. Nefeslerin tutulduğu görüşme öncesi Diyarbakır’daki Oda, STK ve Hukukçular “Ortak payda, barışı ancak tesis edebilir” görüşünü savundu.
BAHÇELİ’NİN İLK ADIMI SONRASI GELİŞEN SÜREÇ
MHP Lideri Bahçeli’nin 1 Ekim’de TBMM’nin açılışında attığı adım, nihayet ete kemiğe büründü. İmralı Heyetinin aylardır gerçekleştirdiği görüşmeler sonrası Cumhurbaşkanından randevu talebi ise dün yanıt buldu.Yeni süreci ilk andan itibaren tam destek veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün partisinin grup toplantısında yaptığı açıklamada bugün heyetle görüşeceğini açıkladı.
SÖZ HABER, BÖLGENİN NABZINI TUTMAYI SÜRDÜRÜYOR
Erdoğan’ın heyetle gerçekleştireceği görüşmenin yankısı bölgede olumlu karşılanırken, Söz Haber iş dünyası ile sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile hukukçularla büyük görüşmeye ilişkin sorular yöneltti. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Kaya, görüşmenin sürecin sabote etmek isteyen kişilerin önünü kesmeye yönelik önemli bir adım olduğuna dikkati çekti.
“GÖRÜŞME SÜRECE GÜÇ VERİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sürece sahip çıkmasının önemli olduğunu vurgulayan Kaya, “Bugüne kadar DEM Partisini bir siyasi rakip olarak görmek yerine, düşman görerek bir politika izlemek, ülkeye büyük zarar veriyor. Bu anlamada umarız bu görüşme, siyasette rakiplikle, düşmanlık politikası anlamında Türkiye’de yeni bir başlangıç olur. Her ne kadar bu çözüm sürecinde, Devlet Bahçeli’nin başlattığı ve savunduğu süreç olsa bile, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bu sürece sahip çıkması ve bu görüşme sürecinde adımlar atması, Kürt meselesinin çözümünde süreç açısından çok sağlıklı. Böyle durumlarda güven arttırıcı adımlar, süreci sabote ettirmek isteyenlerin önünü engeller. Sürece güç verir” dedi.
Başkan Kaya ayrıca, AK Parti tabanına ve muhafazakar kesime önemli bir mesaj verildiğini kaydederek, şöyle konuştu.
“BU GÖRÜŞME BİRÇOK KESİME MESAJ VERECEKTİR”
“Bu anlamda bu görüşmeyi güven artırıcı bir adım olarak görmek ve değer vermek lazım. Her ne kadar sonuçta birçok adım atılmış bazı yol haritaları oluşturulmuş olsa bile, Cumhurbaşkanının sembolik bile olsa, tüm heyeti kabul etmesi, heyet ile yapacağı müzakerelerden çok vereceği görüntü anlamında çok çok önemlidir. Bizler bölgedeki sivil toplum kuruluşları olarak, zaten sürecin desteklenmesi gerektiğini ve barışın toplumsallaşmasının zorunlu olduğunu sürekli ifade ediyoruz. Bu görüşme birçok kesime bu mesajı verecektir. Gerek bürokrasiye, gerek AK Parti tabanına, gerek muhafazakar kesime, yeni bir dil oluşturmaları ve bu sürece sahip çıkmalarıyla ilgili önemli bir mesajdır. Bu anlamda yapılacak olan bu görüşmeyi çok kıymetli ve değerli buluyoruz.”
“GECİKMİŞ AMA SEVİNDİRİCİ BİR BULUŞMADIR”
Toplumsal Mutabakat Derneği (TMD) Genel Başkanı Mahmut Şimşek de, görüşmeyi gecikmiş olarak gördüklerini ama buna rağmen bu adımın sevindirici olduğunu beyan ederek, “Halkın oyuyla meclise gelmiş tüm siyasi partilerin mecliste yasama adına dahi birbirleriyle konuşmamaları, görüşmemeleri siyasilerimizin barış ve demokratik birliğimizi zayıflatan kronik bir alışkanlıkları olmuş. Bunun aşılması gerekirdi. Bilindiği gibi barış ve demokrasi, toplumsal mutabakat ile sağlanır. Bunun içinde konuşmak, tartışmak ve anlaşmak şarttır. Bu görüşmeyi ayni zamanda yeni bir anayasa için ilk adım olmasını da diliyor ve destekliyoruz. Yalnız Ak Parti- DEM Partilerinin değil, tüm partilerden toplumsal barış için yeni bir anayasa için toplumsal mutabakat sorumluluğunu omuzlamalarını bekliyoruz. Biz TMD olarak, Barışın ve demokrasinin göstergesi toplumsal mutabakatı sağlamaktan geçtiğine inanıyoruz. Toplumsal mutabakatı oluşmamış bir barış ortamı, bir anayasa şüphesiz bir kesimin barışı ve bir kesimin Anayasası olur. Bu da barış ve demokrasiyi getirmez. Gecikmiş ama sevindirici bir buluşmadır. Meclis ve ülke normalleşmelidir. Bunun için meclisteki ve meclis dışındaki sivil demokrasi paydaşlarıyla diyalog şarttır” şeklinde konuştu.
Hak ve Kardeşlik Hareketi Genel Başkanı Prof. Dr. Naki Erdemir ise, Türk ve Kürt kardeşliğinin İslam nazarındaki önemini tekrarladı. Türkiye’nin coğrafyasında güçlü olmasının önemine değinen Prof. Dr. Erdemir, bunun içeride barışı sağlamakla mümkün olabileceğini aktardı.
Görüşmeyi kıymetli ve anlamlı bulduklarını dile getiren Prof. Dr. Erdemir, şunları ifade etti.
“ARAPLAR, KÜRTLER VE TÜRKLER BİR OLMAK ZORUNDADIR”
“Bu tür görüşmeler Türkiye’de geç kalınmış görüşmelerdir. Türkler ve Kürtler tarihte 751 yılından bu yana Müslüman olarak sırt sırta vererek, beraber yaşamıştır. Araplar, Kürtler ve Türkler bir olmak zorundadır. Birlik olmak için, birbirinden ne bekliyor, ne istiyor, bunları anlaması ve kavraması gerekiyor. Diğer bir husus da, bugün katliamcı Netanyahu ile görüşüyoruz, ABD Başkanıyla görüşüyoruz da biz asırlarca beraber yaşadığımız kardeşlerimizle niye görüşmeyecekmişiz? DEM, Türkiye’de yasal bir partidir, seçime giriyor. Bu parti elbette Kürt halkının tamamını temsil etmese de fikri olarak, yaşayış olarak, bunlarda çözümün bir parçasıdır. Bunlarla görüşülmesi normaldir, görüşülmesi de gerekir. Yani siyasette kutuplaşma ülkeye bir fayda sağlamaz. Eğer biz Ortadoğu’da barış gücü oluşturacaksak, vicdan sahiplerine, insanım diyenlere söylüyorum, eğer Gazze kurtulsun diyorlarsa, önce Türkiye içerisinde Alevi-Sünni, Kürt ve Türk yasal kardeş olmalıdırlar. Eşit hak anlayışında birlik ve beraberlik içerisinde olacağız. Bu görüşme çok önemlidir. Yapılaması gereken şudur. Çözüm İslam ile olması lazım.”
Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rüstem Erkan, görüşmenin iki nedenle yapıldığının tahmin edildiği bilgisini paylaşarak, mayıs ayında örgütün kongresini toplayarak, kendisini fesih edeceğini beklediğini söyledi.
“CUMHURBAŞKANI İŞİN İÇİNDE OLMADAN BU İŞ YÜRÜMEZDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk defa sürece temas ettiğini hatırlatan Prof. Dr. Erkan, “Görüşmenin şöyle bir önemi var bana kalırsa. Sayın Cumhurbaşkanı işin içinde olmadan bu iş yürümezdi. Ama direk olarak hiçbir teması olmamıştı. Gerek DEM Parti, İmralı Heyeti ile direk bir teması olmamıştı. Doğrudan mesajda vermemişti. Dolaylı olarak süreci desteklediğini söylüyordu. Ama bu görüşme gerçekleştikten sonra büyük ölçüde bu işin Cumhurbaşkanının liderliğinde ve işin içinde olacağının da nişanesi olacak. Ben bu görüşmenin yapılmasını iki nedene bağlıyorum. Ya bu iş belli bir ölçüde yoluna girdi, kolaylaştı. Ya da, bu görüşme bazı pürüzler var ve onun aşılması için yapılıyor diye düşünüyorum. İkisi de önemli. Bu görüşme ve bu görüşmeden çıkacak açıklamalar bence önemli olacak. Yeni bir aşama gibi görünecek. Sürecin ilerlemesi ya da yavaşlaması konusunda. Dünyanın da bu meseleye nasıl baktığına dair elde net bir görüş yok. Örneğin Tramp’ın bu konuda net bir açıklaması yok, özellikle Suriye konusunda. Türkiye’deki mesele bence büyük ölçüde çözüm yoluna girdi ama Suriye’de, YPG’nin konumu hakkındaki pürüzler sorunu tıkanma noktasına getirmişti. O konuda eğer ABD ile belli noktaya gelindiyse, bence süreç belli bir hızlanma yoluna girer diye düşünüyorum. Bu görüşme olumlu geçerse, örgütün hızla kongreyi toplayarak, mayıs ayı içerisinde örgütün fesih kararı almasını bekliyorum” diye konuştu.
Son olarak görüşlerini Söz Haberle paylaşan Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Alican Ebedinoğlu ise, aylardır devam eden süreci iş dünyası ve sivil toplum kuruluşları olarak yakından takip ettiklerini ifade etti.
“SİYASİ PARTİLERİN BU KONUDA HEMFİKİR OLMASI GEREKTİĞİNİ SÖYLÜYORUZ”
İmralı Heyetinin daha önceki görüşmelerini sayan Başkan Ebedinoğlu, bu görüşmelerin içeriğinin Cumhurbaşkanına aktarılacağını belirterek, “Bu süreç ve görüşme gerçekten hepimizi heyecanlandıran ve özlemle, hasretle sağlanmasını umut ettiğimiz barışı sağlamada önemli bir eşiktir. Geldiğimiz nokta, Türkiye’nin geleceği için 40 yıldır yaşanan kan, acı ve gözyaşının bitmesi sadece bizim bölgemiz ve ekonomimiz için değil tüm ülkemizin geleceği için çok önemli bir adımdır. Onun için bizlerde bu süreci yakinen takip ediyoruz. Olumsuz bir şey yaşanmaması için her ortamda, her platformda herkesin taşın altına elini koyması gerektiğini, bütün siyasi partilerin bu konuda hemfikir olması gerektiğini söylüyoruz. İmarlı heyeti birçok siyasi partilerle de görüştü, Kuzey Irak’ta Barzani ve Talabani ile görüştü. Örgütün Avrupa’daki bazı temsilcileriyle görüştüler. Bu sürecin tamamı ile birlikte Sayın Cumhurbaşkanı ile görüşülmesi gerçekten hayati bir önem taşımaktadır” dedi.
Başkan Ebedinoğlu, her kesimin süreçten umutlu ve beklentisi olduğuna değinerek, konuşmasını şöyle tamamladı.
BÜYÜK TÜRKİYE HAYALİ
“İmralı Heyeti, daha önceki yaptığı görüşmeleri Sayın Cumhurbaşkanına aktaracaklardır. Bu görüşmenin sonrasında ise mutlaka mecliste de atılması gereken adımlar var. Bu konuda taraflardan özellikle Sayın Cumhurbaşkanının, Bahçeli’nin ve Öcalan’ın kararlı olduğunu takip ediyoruz, görüyoruz. Bu sürecin aslında kolay olmadığını da biliyoruz. Çünkü 40 yıldır kan akmış, on binlerce insan hayatını kaybetmiş. Bir daha silahların patlamaması içi, canlarımızın yitirilmemesi için bana göre tüm taraflar cesaretli bir adım atılmış. Bunun hayata geçirilmesi içinde herkesin, özellikle siyasi partilerin mutlaka bu sürece destek vermesi gerekiyor. Biz bir gemideyiz. Gemi batarsa hepimiz batarız. Büyük bir Türkiye hayaliyle, Türkiye’de yaşayan herkesin ve her kesimin umudu ve beklentisi yüksektir diye düşünüyorum.”
Kaynak: Diyarbakır Söz