İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bugün ana muhalefet partisi lideri diyor ki, 'Kayyum demokrasiye darbedir'. Demokrasiye en büyük darbeyi PKK vuruyor. Hani belediyelerden milletvekilliklerinden çekileceklerdi. 20 Kasım'da bir toplantı yaptılar. Orada mı karar verdiler zannediyorsunuz, hayır. 19'unda PKK Kuzey Irak'ta toplantı yaptı. Çekilip çekilmeme kararı orada alındı. Bunlar figüran. Bunlar, orada alınan kararı, sanki değerlendiriyormuş gibi ortaya koyuyorlar"
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, HDP'li Saray Belediye Başkanı Caziye Duman'ın görevden uzaklaştırılmasıyla ilgili, "Van'ın Saray ilçesinde görevden alınacağını bildiği için, naylon faturalar tertip edilip paraların terör örgütüne aktarıldığını daha yeni yakaladık." dedi.
- " Hangi belediyenin görevidir çukur kazmak"
Bakan Soylu, bazı belediye başkanlarının görevden uzaklaştırılmasıyla ilgili eleştirilere de değinerek, şunları kaydetti: "Hepimiz çoluk çocuk sahibiyiz. Bizim oradaki belediye başkanlarını görevden almamızın tek bir sebebi var. Hangi belediyenin görevidir çukur kazmak. Daha yeni yakaladık, yeni. Van'ın Saray ilçesinde görevden alınacağını bildiği için, naylon faturalar tertip edilip paraların terör örgütüne aktarıldığını daha yeni yakaladık. Kendilerine müzahir evlere çatı, kiremit ve çimento malzemesi göndermek suretiyle... Aslında malzeme falan yok. Dün gidip köyleri tehdit etmişler 'Aman ha gelirlerse, siz aldık deyin' demişler. Yazıklar olsun. Hepsini yakaladık. Teröre finansmanın nasıl olduğunu ortaya koymaya çalışıyorum. 13-14 yaşındaki çocukları dağa gönderdiler. Hem de nereden gönderdiler, belediyelerin düzenlediği festivallerde. Hiçbirinden Diyarbakır anneleri için bir ses duydunuz mu?"
Bu yapıda Türkiye'nin büyüyüp zenginleşmesini, demokratikleşmesini, ilerlemesini istemeyen bir anlayışın hakim olduğunu belirten Soylu, "Bugün ana muhalefet partisi lideri diyor ki, 'Kayyum demokrasiye darbedir'. Demokrasiye en büyük darbeyi PKK vuruyor. Korkutarak, o belediyelerin imkanlarını teröre finanse ederek. Bir kez daha söylüyorum; hani belediyelerden milletvekilliklerinden çekileceklerdi. 20 Kasımda bir toplantı yaptılar. Orada mı karar verdiler zannediyorsunuz, hayır. 19'unda PKK Kuzey Irak'ta toplantı yaptı. Çekilip çekilmeme kararı orada alındı. Bunlar figüran. Bunlar, orada alınan kararı, sanki değerlendiriyormuş gibi ortaya koyuyorlar." diye konuştu.
- "Bu tiyatro artık bitsin"
"Bu tiyatro artık bitsin" diyen Soylu, şunları kaydetti: "Ne olur CHP gibi Türkiye'nin meşru bir partisini buna alet etmesinler. Bu ülkenin bir evladı olarak yalvarıyorum, teröre alet etmesinler. Büyüyelim, çocuklarımız güzel okullarda okusun. Ağrı'da, Hakkari'de, Gaziantep'te, Balıkesir'de Avrupa'ya dünyaya parmak ısırtalım. Bunu yapabilme kabiliyetine sahibiz. Ama siyasetin meşrutiyeti üzerinden eğer terörü sarmalar, sıvazlarsak bize öbür dünyada da bu dünyada da hesabını sorarlar. Bu feryadım bir İçişleri Bakanı olarak değil, bu ülkenin geleceğinden emin olan bir evladınızın feryadıdır. Bizim derdimiz sadece Doğu ve Güneydoğu'yu huzura kavuşturmak değil, bir taraftan Orta Doğu'yu bir taraftan da en zor zamanımızda bize yardımcı olan Afganistan ve Pakistan gibi ülkelerin huzur içerisinde olmasını sağlayabilmektir."
Emniyetteki yapılanma
Soylu, gazeteci Tolga Şardan'ın yayımlanan 'Emniyet’te Menzilci var mı?' başlıklı yazısı üzerine, yazılı açıklama yaptı. Bakan Soylu, açıklamasında, yazının tamamen asılsız, iddia ve iftiralar içerdiğini belirterek, "Gazetecilik, kişisel hırs ve çıkarlar uğruna, sizi aracı kılan insanlardan edindiğiniz kulaktan duyma bilgilerle yazı yazmak değildir. Emniyet teşkilatında geçmiş dönemlerde, FETÖ’nün oynaştığı ve itibarlarını hafızasına aldığı kişilerden edindiğiniz bilgileri, bugün oluyormuş gibi ifade etmek gazetecilik namusuna halel getirmektir. Gerçi mesleki namus anlayışının sizin için hiçbir şey ifade etmediği teşkilatımızın koridorlarında iyi bilinir" dedi.
İSpat ederseniz istifa ederim
Bakan Soylu, aynı gazetecinin bu ay başında, 'Emniyet’te neler oluyor; Menzilciler, Emniyet atamalarında birbirine mi girdi?' başlığı ile yayımladığı yazısında, son atamalarda Menzil cemaatinin etkin olduğunu ve tüm atamaların onlar tarafından yapıldığını iddia ettiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Sizin gibi zihniyetler, memleketimizin inanç, gelenek, sosyolojik gerçeklerini yıllarca sömürerek istismar etti. Kurumlarımıza da aynı istismarı bulaştırmaya çalışarak, onları felç etmek istiyor. Ayrıca toplumumuzda yüz yıllardır var olan sosyolojik gerçeklerle, devlet yapımızı farklı sebeplerle karşı karşıya getirmenizde ayrı bir fitneciliktir. Devlet yapımızı sadece bir koltuk için iğfal ettirmekten kaçınmayan 'iftiracı kuşlarınıza' da söyleyin, Türkiye’mizin bugün yüz akı olan emniyet teşkilatımızın elde ettiği başarıları ve aldığı güçlü mesafeyi karalamaya çalışmak fesatlık, çekememezlik ve fitnedir."
Kaynak: Diyarbakır Söz