Başbakan Ahmet Davutoğlu, Afyonkarahisar'da düzenlenen AK Parti 24. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada muhalefete seslendi, 'Yeni anayasa başkanlık tartışmasına çekilmesin' dedi. Davutoğlu kampa ayrıca Doğu ve Güneydoğuda sokağa çıkma yasağı ilan edilen il ve ilçe başkanlarını davet etti.
“Türkiye kaosa sürüklenebilirdi”
22 Temmuz tarihine dikkat çeken ve Suruç saldırısına değinen Davutoğlu, “Terör saldırılarına karşısında üç gün sonra gerekli kararları aldık, gerekli talimatları verdik. Ve bu tehdit, kara bulutlar ortadan kalkıncaya kadar terörle mücadele kararını verdik ve bu kararlılığı bugün de sürdürüyoruz. Biz o zaman gerekli tepkiyi vermiş terörle mücadeleye başlamamış olsaydık Türkiye bugün başka merkezlerde planlanan kaosa sürüklenebilirdi” dedi.
'Dolaylı yoldan hayır demenin peşine düşülmemeli '
Yeni anayasanın günübirlik konularla tartışılmasını istemediklerini belirten Davutoğlu, muhalefetten anayasa bağlamında gelen başkanlık sistemi eleştirilerine değindi. Davutoğlu şöyle konuştu:
"Anayasa tartışmaları başladığından bu yana muhalefetin bazı açıklamalarında konuyu sadece başkanlık tartışması eksenine çekerek, bir polemik konusu haline getirmeye çalıştığını üzülerek görüyorum.Her tartışmayı mecrasından çıkarmak siyaset değildir. Emin olun ki bu tarz bir siyasetin ne ülkeye, ne milleten ne de kendilerine, faydası vardır. Bu tavrın, 2010 Anayasa değişikliği sırasında söylenen 'bu meclis anayasa yapamaz' tutumundan farkı yoktur. 2010 yılındaki referanduma hayır diyenler, artık bu konudaki toplumsal talebi yok sayamadıkları için dolaylı yollardan hayır demenin peşine düşmemelidirler. Milletimiz bu çeşit siyasi ayak oyunlarının fark etmez diye düşünenler büyük bir yanılgı içindedirler."
Davutoğlu sözlerini siyasi partilere, akademik çevrelere ve sivil toplum kuruluşlarına çağrı yaptığını söyleyerek sürdürdü:
"Gelin zihnimizdeki bütün önyargılarından arınalım. Gelin bugünün konjonktürel ortamının dışına çıkalım. Küçük hesaplar yapmayalım. Hep beraber, değil bizlerin, değil çocuklarımızın, torunlarımızın torunlarının da gurur duyacağı, dedelerimiz bize böyle bir özgürlükçü anayasa bıraktı diyeceği bir anayasa yapalım. AK Parti olarak bizim hiçbir önşartımız, hiçbir önyargımız yok. Her türlü tartışmaya açığız."
"Üç beş terör şakşakçısı"
Davutoğlu isim vermeden HDP milletvekillerini de eleştirdi. "Üç beş terör şakşakçısı" ifadesini de kullanan Davutoğlu "Terör örgütü sözcülüğüyle kendilerine siyasi bir güç devşireceklerini düşünüyorlarsa yanılıyorlar" dedi. Davutoğlu şunları söyledi:
"Dünyanın hiçbir ülkesinde şiddeti bu kadar savunan bir tutum kabul edilemez. Dünyanın hiçbir yerinde terör siyasetçiler tarafından böylesine teşvik edilemez yüceltilemez.Bölgedeki gelişmelere paralel olarak Türkiyenin elini zayıflatmaya yönelik bu hamleler taşeronlaşma ve piyon olma arzusunu da çok net göstermektedir. Türkiyelileşme yalanıyla yola çıktıkları bu dönemde kurdukları barikatların siyasetlerine boyun eğmeyiz. Bunlardan, barikat teröründen demokratik siyaseti bırakın herhangi bir siyasi çözüm ortaya çıkması mümkün değildir.AK Parti darbecilere, vesayetçilere boyun eğmemiş üç beş terör şakşakçısına hiç boyun eğmez. Buradan bir kez daha kararlılıkla ifade ediyorum ki şehirlerimizin tamamında kamu düzeni, toplumsal huzur sağlanıncaya kadar demokrasi ve huzur operasyonlarımız devam edecektir. Hiçbir şekilde aldığımız kararlardaki tutarlılığımızdan geri adım atacağımızı kimse düşünmesin."
'Başika'yı meşru Irak güçlerine tevdi ederiz'
Davutoğlu konuşmasında Başika'ya önceki gün DEAŞ militanları tarafından gerçekleştirilen üçüncü saldırıya da değindi. Türkiye'nin bir süre kampta yaptığı tahkimatın 'DEAŞ'tan gelen bazı saldırı ihtimalleri ve istihbari bilgiler' üzerine yapıldığını belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
"Orada bulunuşumuzun yegane sebebi, Musul'un DEAŞ’tan kurtarılması, Irak’ın toprak bütünlüğünün sağlanmasıdır. Irak’ın meşru güçleri güçleri geldiğinde kendilerine büyük bir memnuniyetle oradaki eğitim kampını tevdi ederiz. Ancak bilinsin ki özellikle Irak ve Suriye yaşananlardan sonra, Türkiye kendi ulusal güvenliğini PKK ve DEAŞ’a karşı korumak için, oradaki kardeş halkları hiçbir etnik ve mezhebi fark gözetmeksizin onlara yardım etmeye devam etmek için, bu faaliyetleri sürdürmeye devam etmektedir."
"Merhamet edin"
Türkiye'nin bölgenin her türlü çatışmadan ve gerilimden bir an önce arınmasını istediğini söyledi. Davutoğlu:
"Bölgenin yeni çatışmalara değil, uzlaşmalara, çözüme ve barışa ihtiyacı var. Büyük acılar yaşayan bölgeleri halkları artık daha fazla uluslararası güç gösterilerinin ve menfaat hesaplarının kurbanı olmamalıdır.Herkesi Suriye konsunda insani çizgiye, vicdani çizgiye davet ediyoruz. Batı'ya da doğuya da, kuzeye de, güneye de birdir. AB ülkelerine de , Amerika'ya da , Rusya'ya da, İran'a da, Körfez ülkelerine de, hristiyana da müslümana da davetimiz çağrımız birdir. Suriye’de insanlığın ölmesini seyretmeyin ve merhamet edin. Bütün dünyanın gözü önünde insanlık sahillerde ölüyor. Bayırbucak'ta Türkmen Dağında ölüyor. Halep'te Arap'lar, Türkmen'ler, Kürtler ölüyor. Cerablus'ta DEAŞ zulmü yaşanıyor. Bütün bu zulümler karşısında bu büyük trajediye bigane kalanlar insanlıktan nasiplerini almamışlardır"
Rusya'ya Afganistan hatırlatması
Davutoğlu sözlerini üstü kapalı olarak Rusya'yı eleştirerek sürdürdü:
"DEAŞ’a karşı mücadele ediyoruz diyerek Suriye hava sahasına girip de sivilleri bombalayanlar insanlıktan nasibini almamışlardır. Bugün bu bombalamaları yapanlar hangi devletten olurlarsa olsunlar tarihlerine bakmalılar. Afganistan tecrübesinden ders almayıp Suriye’de, Suriye halkına karşı savaşa girişenler dönüp bir kez daha yakın tarihlerine bakmak durumundadırlar."
Üç il için özel görev
Davutoğlu geçen hafta yapılan MYK toplantısında alınan bir kararı da ilk kez kampta açıkladı. Milletvekili çıkarılamayan Tunceli, Şırnak ve Hakkari’ye ikişer milletvekili görevlendirilecek. Davutoğlu, “Bu arkadaşlarımız vakitlerini Şırnak, Tunceli, Hakkari’de geçirecekler. Bu arkadaşlarımız tireli anılacaklar. İstanbul-Hakkari milletvekili diye anılacaklar. Bundan daha güzel bir şey olur mu? Eminim İstanbul milletvekilleri sıraya girecekler. Gönüllü müsünüz arkadaşlar? Hakkari milletvekili olmaya gönüllü müsünüz?” diye sorduktan sonra gülerek, “Bakıyorum İstanbul dışındakilerde bir hüzün var. Merak etmeyin oralara da bir nasip düşer” dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz