Ağrı Valisi Süleyman Elban, 18 gün sonra cesedi bulunan 4 yaşındaki Leyla'nın otopsi raporuyla ilgili açıklamalarda bulundu. Vali Elban, "Otopsi ve değerlendirmeler neticesinde yavrumuzun kaybolduktan sonra 8-10 gün içerisinde ölmüş olduğu sonucuna varıldı. Daha sonra da, bir yerde bekletilmiş ve bulunmasından 2-3 gün önce de, bulunduğu suyun içerisine bırakılmış. Ölüm nedeni, 8-10 gün aç bırakılması" dedi.
"İSTİSMAR VE TECAVÜZ YOK"
Açıklamasına "Çocuğun cesedinde herhangi bir darp ve yaralama izi mevcut değil. O süre zarfında vahşi hayvan yaralaması da söz konusu değil. Vücudundaki izler güneş yanığı. Çocukla ilgii herhangi bir istismar, tecavüz emaresi de yok" şekilde devam eden Vali sözlerini, "Bu sabaha karşı yavrumuzun otopsisi tamamlandı ve aile gelenekler gereği bekletilmeden defnedilme talebinde bulundu. Sabah saat 05.00 itibarıyla teslim edildi ve aile ile köylüler yavrumuzun cenazesini defnettiler. İnşallah son kaybolan yavrumuz olur diye temenni ediyorum" diye sürdürdü.
KÜÇÜK LEYLA KAÇIRILMIŞ
Vali Elban bir soru üzerine de "Bazı ipuçları ve gözaltı var. Çalışmalar titizlikle devam ediyor. Jandarma ve emniyet güçleri yoğun şekilde çalışıyor. Gözaltı sayısını veremem ama bu bir kaçırılma olayı" şeklinde konuştu.
Vali Süleyman Elban, gelen bir soru üzerine sözlerini şöyle tamamladı: Yavrumuz, daha önce AFAD ekipleri ve profesyonel balık adamlar tarafından defalarca bakılan; drone tarafından da defalarca görüntülenen bir yerde bulundu. Eldeki deliller, en fazla birkaç gün önce oraya bırakıldığını gösteriyor... Çay içmek için oraya giden bir köylü tarafından bulundu.
BABASINA BAŞSAĞLIĞI TELEFONU
Ankara'nın Polatlı ilçesinde kaybolduktan 7 gün sonra öldürüldüğü ortaya çıkan 8 yaşındaki Eylül Yağlıkara'nın babası İbrahim Yağlıkara, Ağrı'da kaybolduktan 18 gün sonra cesedi bulunan Leyla Aydemir'in babası Nihat Aydemir'i arayarak başsağlığı diledi.
'İDAM İSTİYORUZ'
Baba Yağlıkara, Ağrı'da kaybolduktan 18 gün sonra cesedi bulunan Leyla Aydemir olayının kendisini ve ailesini bir kez daha üzdüğünü belirterek, “Tüm Türkiye olduğu gibi biz de Leyla'nın ölü bulunmasına çok üzüldük. Yaşadığımız bu olay sonrası Leyla'nın ölü bulunması üzüntümüzü daha da arttırdı. Leyla'nın babasını bu sabah aradım, başsağlığı diledim. Sadece Türkiye değil, tüm dünya yaşanan bu iki olaya üzülüyor. Canilere devletimizin gerekeni yapmasını istiyorum, canımız yanıyor. Hem idam, hem de kimyasal hadım olayının gerçekleşmesini Sayın Cumhurbaşkanımızdan istiyoruz" diye konuştu.
'MEDYUM' KADIN GÖZALTINDA
Osmaniye'den Bezirhane köyüne gelen ve 'medyum' olduğunu iddia eden kadın, gözaltına alındı. İsmi açıklanmayan kadının köye gelip, Leyla'nın ailesine "Kızınız burada, şurada" diyerek, yer gösterdiği öne sürüldü. Polis ve jandarma ekipleri, olayla ilgili çok yönlü araştırmasını sürdürüyor.
Kaynak: Diyarbakır Söz