İşkence iddialarına dair ortak açıklama: Kurumları göreve çağırıyoruz

Ankara Emniyeti’nde yaşanan işkence iddialara dair ortak açıklama yapan kentteki sivil toplum örgütleri, 11 ayda 430 kişinin işkence gördüğünü belirterek, işkencenin önlenmesi adına duyarlılık çağrısında bulundu.

İşkence iddialarına dair ortak açıklama: Kurumları göreve çağırıyoruz

İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi, Ankara Tabip Odası (ATO), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Ankara Şubesi (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği Ankara Şubesi (ÇHD), Hak İnisiyatifi Derneği, Devrimci 78’liler Federasyonu, İnsan Hakları Gündemi Derneği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Ankara Emniyeti'ndeki işkence iddialarına ilişkin Mülkiyeliler Birliği’nde ortak açıklama yaptı.

Açıklamaya Meclis Başkan Vekili Mithat Sancar, Hakların Demokratik Partisi (HDP) milletvekilleri Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Hasan Özgüneş’in yanı sıra çok sayıda sendika ve kurum temsilcisi katıldı. Kurumlar adına ortak açıklamayı İHD Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Nuray Çevirmen yaptı.

Ankara Emniyeti’nde Adalet Bakanlığı eski çalışanı olan 46 kişiye yönelik fiziksel, psikolojik, cinsel şiddet ve işkence iddialarının gündeme geldiğini hatırlatan Çevirmen, “Kamuoyunda geniş yankı bulmuş olan bu iddialara ilişkin İçişleri Bakanlığı ve diğer yetkili kurumlar tarafından bir açıklama getirilmemiştir” dedi.

‘100 KİŞİYE İŞKENCE YAPILMIŞ’

Şubat ayı içerisinde Ankara’da yaşanan 7 zorla kaçırılma vakasının ailelerinin başvurusuyla tespit edildiğini belirten Çevirmen, yapılan inceleme ve başvurular sonucunda zorla kaçırılan kişilerin işkenceye maruz kaldıklarının anlaşıldığını söyledi. Çevirmen, “26 Mayıs’ta HDP’li milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’nun ve basına yansıyan bilgilere göre Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen Dışişleri Bakanlığı personeli 100 kişi, Mali Suçlar Soruşturma Bürosu’nda gözaltında tutulmuş ve bu kişilere işkence yapılmış, zorla ifade imzalatılmaya çalışılmıştır. Ancak iddialar reddedilerek, yapılan uygulamaları ‘prosedüre uygun’ olduğu ileri sürülmüştür” ifadelerini kullandı.

‘11 AYDA 830 İŞKENCE İDDİASI’

2019 yılının ilk 11 ayında kayıt altına alınabilen işkence ve diğer kötü muamele verilerini açıklayan Çevirmen, şunları söyledi: “TİHV’e 2019 yılının ilk 11 ayında işkence ve diğer kötü muameleye maruz kaldığı iddiasıyla toplam 840 kişi başvurmuştur. İHD verilerine göre ise 2019 yılının ilk 11 ayında gözaltında ve gözaltı dışındaki yerlerde işkence ve diğer kötü muameleye uğradığını iddia eden kişi sayısı 830’dur. Tüm bu işkence kötü muameleyle ilgili başvurular; cezasızlık politikasıyla sonuçsuz bırakılmakta ve etkin bir soruşturma yürütülmemekte, sorumlular cezalandırılmamaktadır.”

‘İŞKENCE DERHAL SONLANDIRILSIN’

İşkence uygulamalarının derhal sonlandırılması çağrısında bulunan Çevirmen, “İşkence vakalarında cezasızlık politikasına son verilmeli ve sorumlular cezalandırılmalıdır. Muayeneler Türkiye’nin de taraf olduğu İstanbul Protokolü’ne uygun olarak yapılmalıdır. İnsanlık onurunu yok sayan işkence uygulamalarına karşı mücadele edeceğimizi buradan bir kez daha yeniliyoruz ve tüm kurumları işkenceyi önlemek adına göreve çağırıyoruz” şeklinde konuştu.

GERGERLİOĞLU MECLİS’E TAŞIDI

HDP’li vekil Gergerlioğlu, avukatların yaşanan işkenceleri ayrıntılı bir şekilde anlattığını belirterek, konuyu Meclis gündemine taşıdığını söyledi. İddiaları ilgili bakanlara sorduklarını ancak, “Twitter’de yankı bulması mı işkenceyi ispatlayacak” şeklinde cevap verildiğini aktardı. Ülkede işkencenin artış gösterdiğini dile getiren Gergerlioğlu, buna karşı harekete geçilmesi gerektiğinin altını çizdi.

HDP’li vekil Özgüneş da, “Bizi teslim almak istiyorlar. Ama biz de onlara diyoruz ki ‘size boyun eğmeyeceğiz.’ Alabildiğine geniş katılımlarla bedeli ne olursa olsun bu zihniyetinizi değiştirene kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Güçlü olursak başarabiliriz” diye konuştu.

‘İNSANLIĞA KARŞI EN BÜYÜK SALDIRI’

Meclis Başkanvekili Mithat Sancar ise işkencenin insanlık onuruna karşı en büyük saldırı olduğunun altını çizdi. Sancar, “İşkenceyi politika olarak benimseyenler şunu iyi bilsinler; işkencecilerin peşine düşen tek bir kişi dahi kalsa yargılanacak. Tek bir kişi ‘işkence var ve yargılanacaktır’ diye haykırdığı sürece, onların da uykuları kaçacaktır. Korkuları büyümeli. Bunu sağlayacak olan ise hepimizin etkili mücadelesidir” dedi.

Kaynak: Diyarbakır Söz