Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terörle mücadele sınırlarımızın içinde ve dışında engellere aldırmadan kararlıkla devam ettiriyoruz. Irak sınırlarımızla ilgili meseleyi bu yaz çözüme kavuşturmuş olacağız" dedi.
İŞTE CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN AÇIKLAMALARINDAN ÖNE ÇIKAN SATIR BAŞLARI:
BAE ve Mısır'a gittik. Her iki devlet başkanının davetiyle yaptığımız ziyaretler başarıyla geçti. Dubai ziyaretimizin ardından Kahire'ye giderek, Sayın Sisi ile görüşmeler gerçekleştirdik. İkili konularla birlikte Filistin meselesini etraflıca konuştuk. Atabileceğimiz ortak adımları ele aldık. Yaralıların ülkemize sevki ve yardımlarımızın Gazze'ye ulaştırılmasında ciddi desteği oldu Mısır'ın.
Yarın da Mahmud Abbas'ı ülkemizde bu konularla ilgili ağırlayacağız. İlham Aliyev kazandıktan sonra ilk resmi ziyaretini ülkemize yaptı. İkili ilişkilerimizi gözden geçirme fırsatı bulduk. Edi Rama ve heyetini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ağırladık.
Seçim mitinglerimize devam ettik. Gittiğimiz her şehirde vatandaşlarımızın coşkusuyla karşılanmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyoruz.
Sirkeci-Kazlıçeşme Raylı Sistemi'ni 26 Şubat'ta hizmete açtık. Ardından Ankara'da toplantıya katılarak, 31 Mart hazırlıklarını değerlendirdik. Kütahya'da Şehir Hastanemizin hizmete açılış törenine katıldık.
Mart ayının ilk gününün Antalya Diplomasi Forumu'na ayırdık. 148 ülkeden 4 bin 100 kişi katıldı. 11 devlet ve hükümet başkanıyla bir araya geldik. Görüşmelerimizde ikili meselelerimizden yanı sıra en önemli konumuz Gazze ve Filistin'di. Takip eden günlerde Antalya ve Muğla mitinglerinde vatandaşlarımızla buluştuk. Antalya Şehir Hastanemizi hizmete açtık.
31 MART SEÇİMLERİ
Bakanlılarımız ve kurumlarımız, 31 Mart seçiminin huzur içinde gerçekleşmesi için gerekli hazırlıkları yaptılar. Her seçim gibi 31 Mart'ın da demokrasi şöleni havasında geçmesini sağlamakta kararlıyız. Seçim sonuçlarının şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Diğer gelişmeler ne olursa olsun değişmez gündem maddelerimiz var.
Depremde yıkılan şehirlerimizin ayağa kaldırılması bunlardan biridir. Şimdiye kadar 46 bin konut ve köyevini hak sahiplerine teslim ettik. Nisan ayı itibarıyla bu rakımı 75 bine çıkarıyoruz. Yıl sonuna kadar 200 bin evi hak sahiplerine teslim edeceğiz. Amacımız tek bir vatandaşımızın bile mağduriyetine izin vermede süreci tamamlamaktır.
"TERÖRLE MÜCADELE ENGELLERE ALDIRMADAN DEVAM EDİYOR"
Terörle mücadele sınırlarımızın içinde ve dışında engellere aldırmadan kararlıkla devam ettiriyoruz. Irak sınırlarımızla ilgili meseleyi bu yaz çözüme kavuşturmuş olacağız. Suriye'de güvenlik koridoru oluşturma isteğimiz bakidir. Bölgedeki herkesi bu güvenlik stratejimize saygılı olmaya davet ediyoruz. Aksi takdirde ortaya çıkacak geriliminde kendilerini sorumlu olacaktır.
Savunma sanayinde yaptıklarımızın ihracat boyutunu paylaşacağız. Türkiye sadece kendi sınırlarından ibaret bir ülke değildir. Türkiye çok daha büyük bir coğrafyanın kalbidir. Bu kalp hem bize güç sağlıyor, hem de kardeşlerimize umut veriyor. Bize ne şuradan buradan diye bir ifade duyarsanız bilin ki, bunu söyleyen ya zır cahildir ya da 5. kol faaliyeti yapıyordur.
Bizim binlerce yıllık devlet tecrübemiz var. Alın teri ve azimle çalışma vasfımız var. Tarihimizin hiçbir döneminde gül bahçesinde yürümedik. Özgürlüğümüzü bu şekilde elde ettik. Şimdi önümüzde çözüm bekleyen 3-5 mesele var diye bu mirasa sırt mı döneceğiz? Daha çok mücadele etmemiz gerekiyor diye diz çökmemizi bekleyen emperyalistlere teslim mi olacağız? Hayır.
Asla. İşte etrafımızda yaşananları görüyorsunuz. Azerbaycanlı kardeşlerimizin işgal edilen topraklarını ve Karabağ'ı nasıl özgürleştirdiğine şahit olduk. Rusya -Ukrayna Savaşı'nın nasıl başladığını ve nasıl devam ettiğini görüyoruz.
Suriye'nin nasıl parçalanmaya çalışıldığını gayet iyi biliyoruz. Gazze'de kimlerin katliama kimlerin göz yumduğu hatta içten içe sevindiği ortadır. Gazelli kardeşlerimize destek olmaya çalışıyoruz. Türkiye, Gazze ve Filistin için elinden geleni yapmaktadır.
"SAVUNMA SANAYİ İHRACATIMIZI SON 10 YILDA 4,5 KAT ARTIRDIK"
Başlattığımızın projelerin sonuçlanması için biraz daha vakte ihtiyaç var. İKAAN ile savunma sanayisinde geldiğimiz yer dünyada epeyce konuşuldu. Antalya Diplomasi Forumu'nda da muhataplarımızın gündemindeydi. Savunma sanayisinde son 21 yılda büyük gelişme gösteren Türkiye, yerlilik oranını yüzde 20'den yüzde 80'e çıkarmıştır.
Sahip olduğumuz yüksek teknoloji ürünlerini dost ülkelerle de paylaşarak, savunma ihracatımızı son 10 yılda 4,5 kat artırdık. Sahip olduğumuz hava deniz kara platformlarıyla Türkiye'nin bölgesel gücüne katkıda bulunduk. Savunma sanayi ihracatında dünyadaki yerimize baktığımızda karşımıza çıkan tablo şu şekildedir. Bugüne kadar 50 ülkeyle İHA için anlaşma imzaladık.
2024 yılının ilk 2 ayında savunma ve havacılık sektöründe yeni bir rekor kırdık. Savunma sanayimiz her kıtadan 40 ayrı ülkeye taktik tekerlekli araç ihracatı yapıyor. Mühimmat ve füze sistemlerinin her çeşidinde ilk sıralarda yer alıyoruz. Deniz araçlarında kendi kuvvetini kendi Anadolu gemisini üreten Türkiye kendisi bu araçları donatıyor.
Ürettiğimiz tank çıkarma gemisi havuzlu çıkarma gemisi karakol botları ve lojistik destek gemisi gibi deniz platformlarında 10 ülkeye 140 adet ihracat gerçekleştirdik.
"ENFLASYONU YENECEĞİZ"
Geçtiğimiz yıl maruz kaldığımız depreme ve seçime rağmen ekonomimiz yüzde 4,5 gibi bir oranla büyümeyi sürdürdü. Büyümenin yarısının yatırımlardan kaynaklanması önemlidir. Kişi başına milli gelirin 13 bin doların üzerine çıkması önemlidir. İşsizlik oranının son 10 yılın en düşük rakamına düşürdük. Enflasyonla mücadelemizde ise henüz istediğimiz yere gelmedik.
Daha önce ülkemizi enflasyondan nasıl kurtardıysak, bunu yine yapacağız. Aynı şekilde cari açıktaki düşüş de sürüyor. 13 milyar doların üzerinde iyileşme sağladık bu yıl. Cari açık daha da gerileyecektir.
Turizm gelirlerimiz her yıl rekor kırıyor. Geçtiğimiz yıl 54,5 milyar dolarla kapattık. Bu yıl hedefimiz 60 milyar dolar. Ülkemizin risk pirimin düşmesi borçlanma maliyetlerimizin azalması derecelendirme kuruşlarının değerlendirmelerinin olumluya dönüşmesi, ekonomi programımızın doğru yolda olduğunu gösteriyor.
En düşük emeli maaşını 66 liradan, 10 bin liraya çıkardık. Asgari ücrete 187 liradan 17 bin liraya çıkarmış, her alanda milletimizin refah seviyesini yükseltmiş, hükümet olarak bugünkü sıkıntılara kapatmamız mümkün mü? Sıkıntıların farkındayız. Enflasyonu yenerek, milli gelirimizi artırarak, çalışanlarımızın ve emeklilerimizin gelirlerini artıracağız. Milletimizden bize güvenmesini destek ve dualarını özellikle istirham ediyorum.
HABER MERKEZİ
Kaynak: Diyarbakır Söz