CHP Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ile Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ arasında imzalanan 7 maddelik protokol geniş yankı buldu. 7’li koalisyon masası bileşenlerinden Özdağ'ın Kılıçdaroğlu ile yan yana gelmesine tepki yağdı.
Kemal Kılıçdaroğlu, Zafer Partisi Genel Başkanı ile yaptığı açıklamayı Twitter’dan sadece “Basın Açıklaması” ifadesiyle paylaşıp herhangi bir isim zikretmedi. HDP eski İstanbul Milletvekili Erol Katırcıoğlu, Kılıçdaroğlu’na Ümit Özdağ tepkisi gösterdi: Ümit Özdağ İçişleri Bakanı mı? Umarım bu saçmalığı yapmazlar! Kılıçdaroğlu’nun attığı en vahim adım olur ve kaybeder. Bizden söylemesi! Şimdi öğrendim beyefendi bir de kayyım yetkisi istiyormuş. Kusura bakmayın ama böyle bir ittifakın adayına oy vermemiz mümkün değil. Aklınızı başınıza alın. Böyle çapsız adamlarla anlaşmaya çalışmak Kılıçdaroğlu'nu çapsız kılar. Bizden söylemesi.
Eski HDP Grup Başkanvekili Ayhan Bilgen: Yüzde 2 oyu olan taleplerini yazılı taahhüt altına aldırıyor ama dört katı oy dilek ve temenniler siyasetine razı oluyor. Kürtler artık kurban, mağdur siyasetini geride bırakmalı. Türkiye'nin en dinamik en politik kitlesine birinci turda aday çıkarıp ikinci turda talepler için müzakere imkanı bile çok görüldü.
Gazeteci Nevşin Mengü: Kılıçdaroğlu ikinci tur için sert bir dönüş yaptı. Özdağ ile varılan anlaşma protokolünün 4üncü maddesi önemli. Yerel yönetim özerklik şartı konusundaki tutum değişmiş. Daha önce Kılıçdaroğlu AB hedefi olduğunun altını çiziyordu, anlaşılan bundan vazgeçilmiş
Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve CHP listelerinden İstanbul 1. Bölge 10. sıradan milletvekili seçilen Selim Temurci (Ümit Özdağ'ın İçişleri Bakanlığı ile ilgili paylaşımı üzerine): "Sn. Özdağ günün şakasını yapmış sanırım! Bir şaka da benden. Bu adam İçişleri Bakanı olacağım diyorsa, Sn. Soylu kesin kalacak demektir. Bir toplumsal barış projesi olan Millet İttifakı, göç ve sığınmacı problemini çözmeyi taahhüt etmiştir. Kazanmak için her yol mübah değildir."
Deva Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu (Ümit Özdağ'ın İçişleri Bakanlığı ile ilgili paylaşımı üzerine):
"Türken raus!" sloganlarını çok iyi bilirim. Almanya'da çocukken "Türkler Dışarı" bağrışmalarının Türkler olarak bizi nasıl endişeye sevk ettiğini hiç unutmam. Çok evimiz yakıldı, çok canımız yandı. Bu acı tecrübelerden hareketle çok genç yaşlardan beri ayrımcılık ve ırkçılıkla mücadele hayatımın önceliklerinden oldu. İnsan onuru ve ötekinin hakkı benim için yaşam felsefesidir. Ötekileştirilenin kimliğine bakmam, kötülüğün izahatını dinlemem. İnsan onurunu ayaklar altına alan her politikayı ayaklarımın altına alırım. /…/
Maalesef Türkiye'de tek tip kimlik olmazsa bölünürüz ve parçalanırız vehmi on yıllarca zihinlere kazınmıştır. Bu sebeple okul eğitimi başta olmak üzere toplumu farklılıklara karşı ciddi endişelere sevkeden ne varsa birlikte düzeltmeliyiz. Ortak noktamız insan hakları ve demokrasi kültürü olduğu sürece çözemeyeceğimiz sorun yok; yeter ki "demokrasi" derken zihnimizde önüne "Türk tipi" tanımlamasını eklemeyelim; yeter ki evrensel standartlara riayet edelim, yeter ki yola çıkan her türlü faşizan emele yolun başlangıcında dur diyelim!
Deva Partisi Batman İl Başkanlığı Yönetim Kurulu Üyesi Adnan Kavuştur: “Bulduğu her fırsatta Kürtlere saldıran Özdağ, Millet İttifakı için bir kayıptır.”
Kaynak: Diyarbakır Söz