Seçim çalışmalarını sürdüren Kenanoğlu, Avcılar'daki Firuzköy Cemevi Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Kalender ve arkadaşlarını ziyaret etti. Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği, Hubyar Vakfı, Alevi Bektaşi Federasyonu, Boğaziçi Alevi Derneği kurucularından Ali Kenandoğlu, Alevi toplumu için için verdikleri mücadelenin HDP açısından kabul gördüğünü anlattı. Kendisini 'şemsiye partisi' olarak tanımlayan HDP'nin sistem, yasa, devlet uygulamalarından haklarını alamamış, eşit yurttaşlık statüsüne gelememiş inanç, kültür, cinsiyet, emekçilerin bütün olarak emek, kimliklerinin mücadele edebileceği bir alan olduğunu anlatan Ali Kenanoğlu, şöyle dedi:
"TÜRKİYE’DE ŞARTLAR EŞİT DEĞİL"
"Aleviler, Kürtler, Lazlar, Çerkezler, Ezidiler, kadınlar, 'LGBT' dediğimiz cinsiyete sahip arkadaşlarımız hep birlikte demokratik ve özgür, laik bir ülkeye kavuşmayı hedefliyoruz. ‘Türkiye Alevi Cemiyetleri’ falan demiyoruz. Aleviler'in sorunları; Demokratik, özgür anlayışa sahip olmayışıdır. Bu soruna mücadele edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Bize ‘Kimlik siyaseti doğru mudur, ülkeyi bölmez mi?’ diye sorular geliyor. İnançsal kimliğimize özellikle sahip olduğumuzu açıklıyoruz. Ben sadece Alevi kökenli değil, Aleviyim. Kimliklerin siyaseti konusunda hep şunu ifade ettik; Türkiye’de şartlar eşit değil. Şartlar eşit olursa bizim Alevilik; Ermeniler’in, Kürtler’in Türkmenler’in kendi kimlikleri üzerinden siyaset üretmeleri gerekmez."
Ali Kenanoğlu, Maltepe Belediyesi’nin Cemevleri’nin ibadethane olarak kabul edilmesi konusunda aldığı karara karşı çıkarak dava açan Kaymakam Necip Çakmak hakkında dün suç duyurusunda bulunduklarını, yetkilerin merkezde toplanmasına karşı çıktıklarını söyledi. Kenanoğlu, şöyle dedi:
"HDP BARAJI AŞARSA HAYALLERİ SUYA DÜŞECEK”
“Kaymakam, belediye başkanı gibi halk seçilmiş olsa kalkıp onu dava edemezdi. Kaymakamın hesap verdiği tek yer var; AKP hükümeti, onu da geçtik artık Tayyip Erdoğan. Yerel yönetimlerin güçlenmesi gerekiyor. Türkiye’de bölen ve parçalayan; yok sayan yasakçı anlayış, yasalardır. Cemevlerinin kuruluşunun ilk yıllarından itibaren yer almış bir isimim. İlk cemevini açtığımızda ‘Neden bu ülkeyi bölüyorsunuz? Camilerde hep beraber ibadetlerimizi ediyor, cenazelerimizi kaldırıyorduk’ dediler. Bizi doğrudan bölücü yaptılar. Dedik ki, ‘Arkadaş bu bizim toplumsal bir gerçekliliğimiz. Bölücü, başka türlü deseniz de buradayız. Türkiye bir referandum yaşayacak. Bu seçimde aslında demokratik parlamenter sistemle mi, yoksa bir diktatörlüğün tek adamlığın yasallaştığı bir başkanlık sistemi ile mi yürüneceği oylanacak. HDP’nin barajı aşması durumunda bunların hayalleri suya düşecek. Erdoğan’ın bütün derdi; HDP’yi barajın altında bırakmak, başkanlık sistemi ile kendisi ve ailesini güvence altına almak istiyor."
“TOKATLI TÜRKMENİM”
HDP adayı Ali Kenanoğlu, kendisinin Tokatlı Türkmen olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçen yıl seçimi MHP’nin güçlü olduğu Erzurum, Yozgat, Tokat, Amasya, Çorum gibi illerden aldığı yüzde 52 oranındaki oylarla kazandığını, Güneydoğu’daki oylarının büyük oranda düştüğünü öne sürdü. Kenanoğlu, HDP’nin Batı’da AK Parti’ye giden oyları alabilmek için büyük çaba harcadığını, ‘Türkiye partisi’ konumuna gelmeyi hedeflediğini, İstanbul 3’üncü bölgede Pervin Buldan’ın yanı sıra Ermeni aday; Garo Paylan’ı, işçi- emekçi kesiminden Levent Tüzel’i, yıllardan bu yana Alevi mücadelesi verdiği için kendisini, doğanın korunması için büyük mücadele veren Prof.Dr. Beyza Üstün gibi isimleri aday gösterildiğini söyledi. Kenanoğlu, “HDP barajı aşmak için AKP’ye giden Kürt oylarını, Alevi toplumundan da başkanlık sistemini durdurmak, bu diktatörün yürüyüşüne, duruşuna son vermek için omuz bekliyor" dedi.
“SAYEMİZDE KILIÇDAROĞLU BAŞBAKAN OLMA İHTİLMALİNE KAVUŞACAKTIR”
Cemevindeki bir kadının CHP’ye de destek vermeleri gerektiğini söylemesi üzerine "Kılıçdaroğlu tarihinde ilk kez başbakan olacaksa HDP’nin sayesinde olacak. Bunun için gereken bizim güçlü bir şekilde parlamentoya girmemiz, AKP oylarını düşürüyor. CHP’nin iktidar olma şansını biz ortaya çıkarmış oluyoruz böylelikle. O yüzden HDP desteklenmeli ve meclise sokulmalı ki belki de bizim sayemizde Kemal Kılıçdaroğlu başbakan olma ihtimaline kavuşacaktır. Bektaşi fıkralarından bellidir; Aleviler zekidir, çözüm yolu bulacaktır" diye konuştu.
Cemevi Başkanı Şükrü Kalender, Alevi toplumuna yasal kimlik tanınmasını istediklerini gönüllerinin CHP ve BDP’nin Meclis’e birlikte girmesini 1400 yıllardan kalan ‘Muaviye zihniyetini’ yok saymalarını istediklerini ekledi.
Kaynak: DHA
