Diyarbakır Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Hasan Basri Güzeloğlu, UZAY HABER TV ekranlarının ilgiyle izlenen programı “Büyüktimur’la Gündem” programına konuk oldu. UZAY HABER TV ve Diyarbakır Söz Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ömer Büyüktimur’un Diyarbakır gündemi ve sorunlarına ilişkin sorularını içtenlikle yanıtlayan Vali Güzeloğlu, Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekilliğine getirilmesinin ardından geçen 2,5 aydaki icraatlardan ve Diyarbakır’a yapılması düşünülen yeni projeler hakkında açıklamalarda bulundu.
Yaklaşık 2 saat süren programda Vali Güzeloğlu, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin 3,5 aylık hizmetleri hakkında ve kente yapılması planlanan projelerden bahsetti. Büyük bir ilgiyle izlenen programa vatandaşlarca yüzlerce SMS ve Whatsapp hatları üzerinden soru, dilek ve temenni mesajları yağdı.
Büyüktimur’un, kayyum atamaları konusundaki sorusunu yanıtlayan Vali Güzeloğlu, eski başkan Selçuk Mızraklı hakkındaki 9 ayrı soruşturmanın görevden alınmasında etkili olduğunu belirtti.
“HUKUKİ VE YASAL BİR YETKİYE DAYALI BİR TASARRUFTUR”
Vali Güzeloğlu, “19 Ağustos tarihi itibarıyla Anayasa'nın ve ilgili yasaların maddeleri gereğince Sayın Cumhurbaşkanımızın güveni ve Sayın İçişleri Bakanımızın da onayıyla, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili olarak görevlendirildik. Gerek Bakanlığımızın gerekse bizlerin ifade ettiğimiz gibi bu öncelikle hukuki ve yasal bir yetkiye dayalı bir tasarruftur. Kaynağını anayasanın ve ilgili yasaların verdiği yetki çerçevesinde Sayın İçişleri Bakanımıza tanınan bir yetkinin kullanılmasıdır. Gerekçesi de çok açıktır. Diyarbakır'da özel anlamda Diyarbakır perspektifinde baktığımız zaman görevden alınan ve şuanda da tutuklu olarak yargılanan Büyükşehir Belediye Başkanı sıfatıyla seçimden sonra seçilen kişi yaklaşık 9 ayrı soruşturma dosyasında terör örgütü üyeliği terör örgütü kuruculuğu, terör örgütüne yardım yapma iddiası ve açılan iddianameler sonucunda yargılama sürecinin konusudur. Aynı zamanda yargılaması devam eden ve bugün tutuklu devam eden süreçlerin yanı sıra İçişleri Bakanlığı tarafında başlatılan bir soruşturma var. Bütün bunların hepsi de çok açık bir gerçek var” dedi.
Belediyenin kaynaklarının terör örgütü yerine millete kullandırılacağının altını çizen Vali Güzeloğlu, şöyle devam etti:
"İHANETLİKLERİN BEDELİNİ ÖDEYEN BİR ŞEHİR DİYARBAKIR”
“Milli birlik ve beraberliğimizi tehdit eden, ülkenin bekasına kasteden ve geçmişten bugüne Diyarbakır ve bölgede çok büyük acılara sebebiyet veren terör örgütünün hem üyeliği hem kuruculuğunu hem de bununla ilgili birçok iddianın konusu durum hiçbir demokratik ülke hiçbir anayasal hukuk devleti kendi varlığına kast edecek insanın can ve mal emniyetini tehdit edecek birlik ve beraberliği yok edecek böyle bir terör oluşumunun ne içinde olan üyesi olan destek soran birine böyle bir süreçte böyle bir sorumlu veremez, veremez. Diyarbakır bütün bu acıları geçmişteki yaşanmışlıkları çok net gören her bir köşesinde bu ihanetin bedellerini ödeyen bir şehir. Bu noktada yapılan tasarruf tamamen kamu kaynaklarını millete hizmet için var olan belediyenin imkanlarının millete hizmet olarak kullanılması, ihanete ve ideolojisine ve terör örgütlerine kaynak lojistik destek sağlayan ve aktaran bir kurum olmaktan çıkarıp, Diyarbakır insanına hizmet edecek, onun beklentilerini karşılayacak, yarınlarını mutlu kılacak bir alt yapının ve sosyal anlamda bir gelişmişliğin sağlanmasına dönük bir beklentinin karşılanmasıdır. Bu süreçte Diyarbakır özelinde, büyükşehir perspektifinde bizim de tam da yapmayı amaçladığımız budur. Her açıdan milletine emanet edilen her kuruşun millete harcamak, beklentileri ve bizden istekleri doğrultusunda çağdaş ve gelişmiş bir belediyecilik Diyarbakırlı buluşturmak, özellikle sosyal altyapıdan başlayarak bu büyük şehre bu aziz şeklin her bir insanın hayatta buluşmasını sağlayacak altyapıları sunmak zorundayız. 19 Ağustos’un bu görevlendirmenin gerekçesi budur.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNDEKİ TESPİTLER
Gazeteci yazar Büyüktümur, “2,5 aylık sürede belediyede ne tür olumsuzluklar tespit ettiniz?” Şeklindeki sorusuna ise Vali Güzeloğlu, şöyle yanıt verdi; “2,5 yılı aşkın süredir Diyarbakır Valisi olarak bu şehre hizmet etmekten büyük mutluluk duyuyorum. Her bir köşesine, her bir kişisine yaşanan her bir sorun ve meselesine dokunmaya çözüm bulmaya gayret ediyoruz. Bu bölgenin yabancısı değilim. Şanlıurfalı olmamızdan dolayı, bölgenin bir evladı olmamızdan dolayı sürekli zaten halkın içinde valilik noktasında görev yapıyoruz. Bizim için büyük mutluluk büyük. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, bizlerden istediği de zaten tam da budur. Onun yönetim anlayışı, halkla birlikte olmak, halka yakın olmak, halkla birlikte sorunların çözümüne bütün bir irade ile katkı koymaktır. Bir fakirin, garibin, çaresizin derdine derman olmaktan bir kentin gelişmesini, sosyal altyapısını ekonomik kalkınmasını sağlayacak stratejik yatırımlar ne kadar önemliyse bunu yerine getiriyoruz. Bu çerçevede Sayın Cumhurbaşkanımızın çizdiği perspektifte biz de bunu yansıtmaya onun temsilcisi olarak Diyarbakır'ın her köşesine herkese dokunmaya çalışıyoruz.”
CAMİ İMAR PLANLARINI İPTAL ETTİLER, SAHABE İSMİNİ YERE ATTILAR!
“Bu noktada Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin seçim sonrasındaki 2,5 aylık görev süresi çok açık bir şekilde bu kente hizmet ile değil, ideolojik ihanetleri doğrultusunda bu kenti yeniden zihin kotlarında terör örgütüyle bütünleştirmek anlamında bir süreç oldu. İlk yaptıkları bir iş şudur. Bir Büyükşehir Belediyesini milletin hayrına ölmüş geçmiş ecdadına ve tasarruf ettiği sadakasıyla yaptığı cami inşaatlarının imar planı iptal etmek midir? Bir anda meclis kararıyla camiler yasal olmayan bir zeminde kaçak durumuna düşürecek bir karar almak mıdır? Yine bu kentin miladi 639’da fethini gerçekleştiren İslam ordularının Komutanı sahabeyi kiramdan Hz. Peygamberimizin arkadaşı ve İslam ordularının Diyarbakır'ı Kumandan eden İyaz Bin Ganem'in ismini kaldırıp bir gecede saygısızca ve hukuksuzca tabelasını yare atarak, terör suçlusu bir kişinin ismini vermek midir?
KİMLİK KARLARINDAN BAYRAĞI ÇIKARDILAR, GAZİ VE ŞEHİT YAKINLARINI İŞTEN ATTILAR
“Belediyenin tanıtıcı kimlik kartlarını toplayarak yeni kart veriyoruz gerekçesi ile Türk bayraklarını çıkartarak, bayrağı olmayan bir kartı personele vermişlerdir. Bu ihanetin ideolojisini bu kadar açık bir şekilde ve hukuka aykırı bir şekilde bir anlamda göstermektedir. Bakınız bu duruş belediyenin tüm hizmet alanlarında kendini göstermiştir. Bu sembol tavırlarda geleceğe ilişkin çok açık bir şekilde bir çerçeve çizmiştir. Yaz aylarında böcek istilasına karşı ilaçlama yapmadılar. DİSKİ’nin çözüm üretemediği su kesintileri başladı. Bunu sizlerde defalarca haber yaptınız. Muhtarlarımız bana geldiler Sayın Valim çözüm istiyoruz dediler. Biz o zaman ikaz etmiş, uyarmıştık. Geldikten sonra gördük başlatılan bütün yol ihaleleri tam bir faciadır. Hukuk skandalıdır. Hiçbirisi tamamlanmadan tasfiye ile sonuçlanmış ortada kalmıştır. Ayrıca yasal olarak istihdamı zorunlu olan Şehit ve Gazi yakınları Büyükşehir Belediyesi'nin ilk işlemlerinden biri olarak işten çıkartılmış ve şehit ve Gazi yakını gibi hepimizin ortak değeri temsil eden insanların değerli emanetler rencide edilmiştir. Bunlar bütün bu tavırlar, 3,5 aylık dönemde, halkımız buna şahittir. Kent halkında gerekli yerel yönetimlerle ilgili dediğiniz gibi sürekli bir tepkisel bir eleştiri söz konusu olmuştur her daim. Yani biz sizleri seçtik yerel yönetimler belediye başvuru hizmetleri üretin, size siyaset ideolojik bir noktada hareket edin diye değil. Neden icraat yapıyorsunuz diyorlar. Yerel yönetim hizmet birimidir. Anayasa'nın tabiridir çok açık söyleyelim mahalli idareler mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak için seçimle gelen kaynak ve bütçesi merkezden desteklenen birimlerdir.”
“SAMİMİYET OLURSA, BUNA GAYRET DE EKLENİRSE SONUÇ GÜZEL OLUR”
Diyarbakır 10 bin yıllık bir geçmişin, otuz üç medeniyetin Dicle'nin kıyısında tarihin her döneminde insanlık tarihin bütün gelişmelerine şahitlik eden bir büyük zenginliğin adıdır. Her dönem tarımdan ekonomiye, kültürden sanata her alanda taşıyıcı bir merkezdir. Bu Diyarbakır'ın bu özelliği bugün bölgesinin en önemli kenti olmasının ötesinde Türkiye'nin Ortadoğu’ya açılan çevremizdeki ülkelerle ticaret ve lojistik bağlantılarını güçlendirecek çok olacak en önemli merkez konumuna getirmiştir. Çalışıyoruz zenginliklerini uğraşıyoruz. Yaşadıklarını, kaybettiği yılları çok çabuk aşacak inşallah. Hedefine çok kısa süre içinde ulaşacak. Vali olarak çalıştığımız ve geride bıraktığımız 2,5 yılda ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili olarak görevlendirdiğimiz 19 Ağustos’tan buyana her karşılaştınız platformda sergiliyorlar. Samimiyet olursa, buna gayret de eklenirse sonuç güzel olur. Bizim amacımız da budur hizmet etmek Diyarbakır'ın geleceğini dünden ve bugünden daha iyi demek inancımızın çok temel bir anlayış diğer iki günü bir olan ziyandadır. Burada biz Diyarbakır’da bırakın günleri, ayları yılları ziyan ettik ne yazık ki heba ettik. İhanetin PKK terör örgütünün uzantılarının siyasal sosyal alanda destekçilerinin bu kentin geleceğini bu toprakların insanlarına gençlerine, girişimcisine sunduğu hiçbir gelecek hiçbir gelişme Kalkınma projesi yoktur. Bunların tek amacı tek arzusu Diyarbakır'ı terörün pençesinde yaşayan ve istismara konu ettikleri bir kent boyutunda tutmaktır. Yokluktan beslenenler bunlar, olumsuzluktan beslenenler bunlar, öncelikle özellikle Diyarbakır'ın her kişisine bu güveni vermek, gelecekle ilgili bu güven gerçekleştirmek lazım. Bu noktada 19 Ağustos görevlendirmesinden sonra sizler ifade ettiniz biz her gün vatandaşlarımızla birlikteyiz. Bize emanet edilen her bir kör kuruşun yetimin hakkını milletin hakkını sonuna kadar koruyacağız onu milletin yararına ve halkın hukukuna göre harcayacağız. Bu konuda hiçbir hiç bir tavizimiz olamaz.”
Vali Güzeloğlu, belediyede 2,5 aylık dönemde gerçekleştirdikleri icraatlara yönelik şöyle konuştu:
“2,5 AYLIK DÖNEMDE DİYARBAKIR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİNDE ÇOK HIZLI BİR ŞEKİLDE HAYATA GEÇTİ”
“Ortaya koyduğumuz süreç 2,5 aylık dönemde bir Büyükşehir Belediyesi ölçeğinde öncelikle söyleyelim olması gereken ne Büyükşehir'i kurumsal olarak taşımaktır. Çağdaş bir yönetim modellemesi ile verimli kalıcı ve istikrarlı bir kamu kurumu niteliğine taşımaktır. Bunu üç dört başlığı var öncelikle bir mali disiplin sağlamak zorundasınız. Bir Büyükşehir Belediyesine ve her kurum ve mali disiplin, ikincisi yönetim yapısını ve kurumsallaşmayı personel dahil sağlamalısınız, üçüncüsü stratejik hedeflerinizi kısa orta uzun dönemde planlanmadı ve kaynaklarla bunu ilişkilendirerek, hemen çalışmaya başlamalısınız. Tasarruf hedefleri biliyorsunuz birinci önce başlık tasarruf ve şeffaflık
İkinci başlığımız yol bakım ve altyapı çalışmalarınız, üçüncüsü sportif altyapı destekleriniz, dördüncüsü kırsal Kalkınma hizmetlerimiz, beşincisi sosyal destekler, alıncısı park bahçe düzenlemelerimiz, yedincisi çok önemli Diyarbakır'da lojistik merkez projemiz ve sekizinci başlığımız Diyarbakır'a akıllı kent projemiz şimdi bunlar iki buçuk aylık dönemde hayata geçenler.
“YÜZDE 20’YE YAKIN BÜYÜKŞEHİRİN BÜTÜN GİDERLERİNİ BİR TASARRUF GERÇEKLEŞTİRDİK”
“Başta imar bütçe ve alanında uygulama yetkilerini buluşturunca çok kısa süre içerisinde çok hızlı yol alınmaya başlandı. Bakınız lojistik Merkezi birazdan söyleyeceğiz tahsisini imar düzenlemesini defalarca yazık. 3,5 aylık dönem içerisinde bırakın karar almayı cevaplanamadı. Çünkü dertleri hizmet değil ki, dertleri Diyarbakır'ın geleceğine bir katkı koymak değil ki, Bakınız bu boyutta 2,5aylık dönem içerisinde Türkiye'de kamu yönetimi ortalamasından çok özel bir çaba. inşaatta önemli bir süreç gerçeklemiştir. Burada gördüğünüz bir icra takviminde vatandaşlarımız herhalde bunu görüyorlar. Biraz önce ifade ettiğim gibi cari giderlerin tasarrufu bu çok önemli. Cari giderlerin azalması kesinlikle temel bir hedefimiz olarak gerçekleştirip yapılan bütün harcamalar, bütün kiralamalar, giderler, her bir birim üzerinden en azami tasarrufa konu edildiği bugün ortalama vasatta arkadaşlarımız görüyorsa yüzde 20’ye yakın büyükşehirin bütün giderlerini bir tasarruf gerçekleştirdik.
“İHALELER CANLI YAYINDA YAYINLANIYOR, BELEDİYE TASARRUF ETTİ”
Kiralan araç sayısı azaltıldı, kullanılan binalar ve altyapılardaki aşırı giderden tasarruf edildi. Hatta elektriği kadar tasarruf gerçekleşti. Mali disiplin altına alındı bakınız burada ne diyoruz. İhaleler halka açık bir şekilde internetten canlı yayınlanıyor. Bütün ihalelerimiz açık teklif. ihalelerin şeffaf yapılması her belediyede harcamalarında paralarında nereye harcadığı kimlere gitti, işi kimden aldığını tek tek gösteriyor. Belediyenin borçlarını ödüyoruz, 28 milyon Türk lirası 2.5 aydır Büyükşehir Belediyesi borcunu ödedik. Yabancı bankalarla yapılanlar var, karşılıklı anlaşmalar var, verimli olup olmadığı tartışmasına girmiyorum ama bir borç yükü karşımızda var ödüyoruz. Maliyeti gayrimenkuller değerler. Ne demek gayrimenkuller değerlendi Belediye'nin tüm gayrimenkuller ilk defa bugün net olarak tespit edildi. Ne var, ne yok. Demek belli değil envanterde var gidiyorsunuz yok. Tespit ediyoruz var. Bunların çoğunda kira sözleşmeleri yok. Yıllar var ki kira alınmıyor. Tahsis edilmiş tahsisin karşılığı gelir olarak kaydedilmemiş. Maalesef milletin hakkını birilerine peşkeş çekilmiş çok net söylüyorum onlarca yıldır kiraya konu edilmemiş ecrimisil ile devam eden işletmeler var.Peki nedir bu işte bu biraz önce anlattığım gibi milletin hakkını, hukukunu korumamak.Bunların hepsi bugün tespit edildi ve her birisine ne evet müdahale edildi. Bugün geldiğimiz aylık ortalama geliri 2.4 milyon Türk lirasına yükseldi. Yaklaşık 5 kat. Şimdi çok önemli bir noktaya geliyoruz siz demin söylediniz. Tüm ihalelerin şeffaf yapılması sonucunda bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz on bir ihaleden yirmi 6.9 milyonluk tasarruf sağlanacak. Bu açtığımız açıklık şeffaflık ve yüksek rekabetten dolayı aynı kalitede hizmet çok daha yüksek bir indirim oranıyla alınıyor. Bunun da ortalama bize getirisi 27 milyon Türk lirasına yaklaştı. Özellikle yarım kalan ve bizim için yapılması çok önemli ve zorunlu olan alanlarda kış gelmeden iki ayda 21302 ton asfalt üretildi. 3 bin 800 küsur metrekare kaldırım kaplaması yapıldı. Toplamda 659 kilometre yol, hem nitelik olarak hem bakımı yapıldı.”
Vali Güzeloğlu, programın 2’inci bölümünde ise yapılması planlana öçalışmalar hakkında bilgi verdi. İstidam konusundan bahseden Güzeloğlu, şöyle konuştu;
“DİYARBAKIR’A MÜJDE”
“Hizmet sektörü çok önem verdiğimiz sektörlerin başında yer alıyor. Önemli oranda istihdam sunuyor. Bilişim bunların başında geliyor. Buradan müjdesini paylaşalım önümüzdeki 3 aylık zaman dilimi içerisinde Diyarbakır’da bir çağrı merkezi hayata geçiyor. 1200-1500 kişi arası gencin doğrudan istihdamı sağlanacak. Üniversitemizdeki teknopark bugün maalesef istediğimiz yerde değil. Üniversitedeki toplantıda karar aldık. Bir yenilikçilik platformu kurduk. Valilik, büyükşehir belediyesi, sanayi odası, borsa, esnaf odası, sektördeki kuruluşlar ve üniversite. İlk projemiz teknoparkın yönetim anlayışını değiştirmek oldu. Teknoparkın ortaklık yapısına artık biz gidiyoruz. teknoparkta hem üretimi ve istihdamı çoğaltacağız.
“ÇERMİK BİR TERMAL MERKEZ OLACAK”
Yine kültür turizm istihdam ağırlıklı projelerimiz arasında çermik ilçemiz bir termal merkez haline gelecek. Üniversite orada tedavi ve rehabilitasyon merkezi kuruyor. Biz ise önümüzdeki 3 yıl içinde termal suların tarımda kullanılması için gerekli çalışmaları yapacak, Şanlıurfa ve Elazığ yolunun bağlantılarının yollarını tamamlayarak, Çermik’i haftasonu sağlık, kongre ve bir tatil merkezi konumuna getireceğiz. İstihdama doğrudan katkı sağlayacak, yörenin tarımsal ürünlerinin pazarlanacağı bir etken olacak.”
DİCLE VADİSİ YAŞAM ALANI OLACAK
Artık her Diyarbakırlının yapılmasını istediği bir konu. Uluslar arası alanda deneyimi olan çok güçlü, hem proje geliştirici ve hem de mimari firmaların üzerinde çalıştığı bir proje var. Üniversite köprüsünden, on gözlü köprüye kadarki vadide bir yaşam alanına dönüşmesi. Orada Hevsel var. Tarihin mirası UNESCO koruması altında. Orada aslında bizim bir şey yapmamız gerekmiyor. Orayı şöyle bir temizlememiz, bu kente ve bu ülkeye kazandırmamız gerekiyor. Karşılıklı Dicle’nin köprülerini on gözlü köprüyü merkez alarak, ses, su ve ışık gösterilerini çok rahat yapabileceğimiz şeyler olacaktır. Dicle nehrinde gezinti tekneleri, günü birlik etkinliklerin yapılacağı su parkları olacak. Surlar ışıklandırılacak.”
“FETİH PANAROMAYI KIRKLARDAĞI İLE BULUŞTURUYORUZ”
Biz Diyarbakır’ın fethini her sene aynı tarihte hem kutlaması hem de mübarek sahabelerin anılmasını gerçekleştireceğiz. Bir “fetih panaromayı Kırklardağı ile buluşturuyoruz. Yine Kırklardağı’nda gençlerin isteği üzerine bir uzay izleme merkezi kuruyoruz. Orada İstanbul’daki minyatürk örneği gibi küçük evlerle Diyarbakır’ı tanıtacağız. Burayı Türkiye’nin en büyük cazibe alanı, bir özel turizm alanı yapacağız.
DİYARBAKIR SURLARI VE YENİ MÜZELER…
2020 yılının başında mevcut Suriçi çalışmalarımızın çok büyük bir kısmını bitirmiş olacağız. Orada büyük insanların hayatlarının anlatıldığı tematik müzeleri hayata geçireceğiz. Bize ait olmasıo gereken bakır ile ilgili müze açacağız. İpekböceğini ülkemizde yüzde 55-60’ını üreten Diyarbakır’a ipekböceği müzesi ve kuşçuluk müzesi, tespih sanatı ve müzesi, Diyarbakır kent tarihi müzesi olacak. Bunlar Suriçinde kısa dönemde yapacaklarımız. Bu kentin hafızasında önemli bir yeri olan Dilan Sineması. Varisleriyle görüşerek, belediyeye devrederlerse orayı bir kültür merkezi haline dönüştüreceğiz. Arkeolojik miras eserlerinin hemen hepsi, Zerzevan, Çayönü, Hilal, Bırkleyn mağaralarının hepsi turizme açılacak ve istihdamla buluşacak.”
ULAŞIM SORUNU
“Diyarbakır ulaşımını deneme yanılma yoluyla değil, akılla, planla ve çağdaş bir bakışla yorumlamamız lazım. Bununda yolu bir Ulaşım Master Planı yapmaktır. Çünkü ulaşım bir disiplin ve bilim. Metro ve hafif tramvay sorularına cevap vermek doğru değil ve uygunda değil. Bir ekip çalışıyor. Diyarbakır’ı kısa, orta, uzun dönemde perspektifinde ulaşım alanında yorumlayacaklar. Elazığ yolunda akşam trafik sıkışıyor. Buralarda battı-çıktılarla hızlı geçişi sağlayalım, trafiği rahatlatalım deniyor. Tamam da bu trafik niye sıkıştı. Bununla ilgili bir uzman bir ekip çalışıyor. Üniversite ile çalışıyorlar çalışmanın sonucunu bana getirecekler, ulaşımı rahatlatacağız. Uzun dönemde toplu taşıma dahil önümüzdeki seçenekleri paylaşacağız.”
KENTSEL DÖNÜŞÜM
Sadece Bağlar ilçesi değil, çok yer var. Seyrantepe’den fiskaya’ya kadar bir dizi alan… geçmişte Diyarbakır’da kötü yerel yönetimlerin, kente ihanet eden hizmet etmeyenlerin bıraktığı bir mirastır. Bağlar Belediye Başkanı ile birlikte Bağlar’ın her yönüyle dönüşmesi noktasında çok net bir karalılığı sergiliyoruz. Bunu gerçekleştireceğiz. Bu noktada sayın cumhurbaşkanımızın, bakanlarımızın ve milletvekillerimizin çok net bir desteğini hissediyoruz. Bağlar’ın ve belli bölgelerde sosyal ve fiziksel altyapısı çok sıkıntılı olan bölgelerde çalışmalar devam ediyor. Bu dönüşümü yapacak sağlıklı imkanlarımız var. Rezerv alanlarımız var. Önümüzdeki günlerde vatandaşlarımıza bu konuda paylaşımlarımız olacak.
Kaynak: Diyarbakır Söz