Ailelerin endişelenmemesi gerektiğini ve çocukların bir iki gün içinde düzeleceğini belirten Kadayıfçı, "Herhangi korkulacak ve panik yapılacak bir durum yok. Ancak bu çocuklara bir daha normal süt verilmemesi gerekir." dedi.
Türkiye'de yaşayan insanların yüzde 30'unda yani süte karşı hassasiyet olduğunu kaydeden Kadayıfçı, "Ülkemizde 3 kişiden birinde süte karşı hassasiyet vardır. Bunu şu şekilde açıklayabiliriz. Laktoz uzmanlarımızın yaptığı araştırmalar sonucunda Türkiye laktoz intoleransının çok yaygın olduğu, bunun bağırsaklarda sütü sindiren laktaz enzimin eksikliğinden kaynaklandığı ortaya çıkmıştır. Bu enzim eksikliği olan çocuklarda eğer süt içerlerse ishal, karın ağrısı, karında gaz oluşabilir. Bu nedenle süt dağıtılmadan önce çocuklarla laktoz intoleransı olup olmadığı tespit edilmeliydi. Laktoz intoleransının tespiti çok kolaydır. Bir iki gün laktoz içeren besinler tüketilmez ve sonra 2 bardak yağsız süt içilir. Eğer karın ağrısı ve yakınmalar oluyorsa o kişi de laktoz intoleransınız var demektir. Eğer kesin bir tanı istenir ise bazı laboratuvar incelemeleri yapılmalıdır." bilgisini verdi.
NORMAL SÜT İÇMESİNLER
Laktozun sütte bulunan bir şeker olduğunu ifade eden Kadayıfçı, şunları söyledi: "Glukoz ile galaktoz bir araya gelerek süt şekerini yani laktozu oluşturur. Sütteki laktoz sindirim sistemine girdiğinde barsak yüzeyinde bulunan ve laktaz adı verilen bir enzim yardımı ile parçalanarak glukoz ve galaktoza ayrılır. Laktaz enziminin eksikliği ya da tam işlev görmemesi durumunda laktoz intoleransından söz edilir. Laktoz intoleransı süt ya da süt ile üretilmiş ürünleri sindirememek ya da bunda güçlük yaşamak anlamına gelir."
Bugün etkilenen çocukların bir daha normal süt içmemeleri gerektiğini belirten Prof Dr. Kadayıfçı, normal sütten etkilenen çocukların, marketlerde laktaz süt olarak da bilinen ve içinde laktaz enzimi olan sütleri ise içebileceklerini kaydetti.
Kaynak: Diyarbakır Söz