Türkiye hükümeti, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Büyük Daire kararını denetleyen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’ne Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile ilgili eylem planını gönderdi.
Türkiye gönderdiği eylem planında, Demirtaş'ın derhal tahliye edilmesini isteyen Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne bir kez daha "AİHM kararı uygulanmıştır" mesajı gönderdi. Türkiye komiteye ulaştırdığı eylem planında AİHM'nin 22 Aralık 2020 tarihli kararının sadece 4 Kasım 2016-7 Aralık 2018 dönemindeki tutukluluk sürecini kapsadığını, şu anki tutukluluk sürecinin ise başka bir davaya bağlı olarak 20 Eylül 2019'da başladığını belirtti. Bakanlar Komitesi'nin denetim süreci yetkilerinin sadece AİHM tarafından verilen kararla sınırlı olduğunu savunan Türkiye, Demirtaş'ın şu anki tutukluluk sürecinin bu yetki alanı dışında kaldığı görüşünü kaydetti.
TALEBİN HUKUKSAL TEMELDEN YOKSUN OLDUĞU SAVUNULDU
Demirtaş'ın 20 Eylül 2019'da başlayan tutukluluk süreci hakkında Anayasa Mahkemesi (AYM) ve AİHM önünde ayrı bireysel davalar bulunduğunu belirten hükümet, AYM ve AİHM'nin bu süreçle ilgili olarak henüz karar vermediklerini, dolayısıyla Demirtaş'ın "derhal tahliye edilmesi" için Bakanlar Komitesi tarafından dile getirilen talebin "hukuksal temelden yoksun olduğunu" savundu. Planda, Bakanlar Komitesi’nin, "2016'daki anayasal değişiklikle parlamenter dokunulmazlık kaldırılmasaydı Demirtaş hakkında ceza davası açılamazdı" tezine de karşı çıktı. Yasama sorumsuzluğu ile yasama dokunulmazlığı arasındaki farkı öne süren hükümet, yargının görev süresi sona eren bir parlamenter hakkında kovuşturma kararı alabileceğini belirtti.
DOKUNULMAZLIK
DW Türkçe’nin haberine göre, Demirtaş'ın 2018'de cumhurbaşkanı seçimine aday olarak parlamenter statüsünü sonlandırdığını belirten hükümet, böylelikle anayasanın 83/2 maddesi temelinde dokunulmazlıktan yararlanma hakkının ortadan kalktığını savundu. Ayrıca Bakanlar Komitesi'nin 14-16 Eylül günleri Demirtaş hakkında aldığı kararında bu konuda kullandığı ifadelerin "Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Türk anayasası, AİHM içtihadı ve AİHM kararlarının uygulanışının denetimiyle ilgili ilke ve kurallarla bağdaşmadığı" görüşünü dile getirdi.
Planda ayrıca, Demirtaş'ın hükümlü olarak 3 Kasım 2021 tarihinde mahkeme kararıyla "şartlı tahliye" edilebileceğini, bu gerçekleşmez ise cezasını 3 Ocak 2023 tarihine kadar çekeceğini bildirdi.
Kaynak: Diyarbakır Söz