Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan yeni kabine “teknokrat" ve "ılımlı" isimler ile dikkat çekti. Yeni kabinede Cumhurbaşkanı yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın da ekonomi kökenli bir isim olmasıyla yeni döneme dair mesaj verilirken, Mehmet Şimşek ile de ekonomi politikalarında farklı bir politika izleneceğine dair kamuoyunda beklenti oluştu. AKP içerisinde dahi tepki çeken sert söylemleri ve muhalefet ile sık sık girdiği polemiklerle konuşulan isimlerden Süleyman Soylu kabine dışı kalırken İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın daha "ılımlı" bir isim olduğu kaydediliyor. Kabinede sadece bir kadın bakan yer aldı.
EKONOMİDE PARADİGMA DEĞİŞECEK Mİ?
Erdoğan, Cumhurbaşkanı yardımcısı olarak TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı iken 3 dönem kuralı nedeniyle 14 Mayıs’ta aday olmayan Cevdet Yılmaz’ı atadı. Son 5 dönemdir milletvekili olan Yılmaz, başbakan yardımcılığı, Kalkınma Bakanlığı gibi görevlerde bulunurken Mehmet Şimşek'e yakın isimlerden olduğu da ifade ediliyor. Devlet Planlama Teşkilatı kökenli bir isim olan Yılmaz, bugüne kadar söylemlerinde sert bir dil yerine daha çok yapıcı ve sakin bir üslup kullanıyor.
Ekonomi yönetiminde yer alan bir diğer isim ise beklendiği gibi Mehmet Şimşek oldu. Daha önce de ekonominin patronu olan Şimşek, 5 yıldır siyasetten uzak bir şekilde uluslararası şirketlerde çalışmalarını sürdürüyordu. Erdoğan’ın seçim öncesi ve sonrasında görüşmeler yaptığı ve "siyasete dönmeyi düşünmüyorum" açıklaması da yapan Şimşek ikna edilerek bakan yapıldı. Şimşek’in Cevdet Yılmaz ile de uyum içerisinde çalışarak kısa vadede bir dizi yeni atama ve karar alması bekleniyor. Piyasaların merakla beklediği isim olan Mehmet Şimşek’in ilk olarak Merkez Bankası başkanını değiştirmesi bekleniyor.
HAZİNE VE MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK OLDU
Yılmaz ve Şimşek ikilisinin yeni ekonomi modeli olarak adlandırılan sistemde büyük bir değişiklik olmasa da bazı revizyon alanları açacakları kaydediliyor. Enflasyonla mücadele ve alım gücünü artırma hedefi ile göreve gelen Mehmet Şimşek’e yakın kurmaylar, "Erdoğan’dan bazı garantileri almasaydı görevi kabul etmezdi" yorumu yapıyor.
Ekonominin diğer bir ayağına ise iş dünyasından transfer yapıldı. Ticaret Bakanlığı’na uzun yıllar MÜSİAD Başkanlığı yapan Ömer Bolat getirildi. Bir dönem AKP MKYK üyeliği de yapan Bolat, Albayrak Holding’te görev alıyordu.
Vedat Bilgin’den boşalan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na yine Bilgin gibi Cumhurbaşkanlığı Sosyal Politikalar Kurulu Üyesi bir isim getirildi. Prof. Dr. Vedat Işıkhan, Hacettepe Üniversitesi'nde Sosyal Hizmet Bölümü öğretim üyesi olarak görev yapıyordu.
SOYLU DÖNEMİ KAPANDI
Bir önceki kabinede en fazla tartışılan isimlerin başında gelen Süleyman Soylu'nun bakanlık dönemi de artık son buldu. Erdoğan, İçişleri Bakanlığı’na soylu gibi siyasetçi kimliği ağır basan bir isim yerine kamu görevleri ile ön plana çıkan Ali Yerlikaya’yı tercih etti. AKP içerisinde dahi tepki çeken isimlerden olan Soylu'nun bakanlığa devam etmek istediği ifade ediliyordu. Yerlikaya, Milli Görüş çizgisine yakın isimler arasında yer alıyor. Yerlikaya 2015-2018 tarihlerinde Gaziantep Valisi iken sığınmacıların kayıt altına alınabilmesine ilişkin çalışmalar yürütmüştü.
Muhalefet ile sık sık girdiği polemikler, kullandığı sert dil, suç örgütü lideri Sedat Peker'in bir dönem açıklamalarının odağında olması ve bakanlığı dönemdeki tartışmalı uygulamaları ile sık sık kamuoyunda gündeme gelen Soylu'nun yeni dönemde Meclis'te alacağı görev ise henüz netleşmedi.
MİLLİ SAVUNMA BAKANI GÜLER
Görevde kalması beklenen isimlerden olan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın yerine de Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler atandı. Akar da bu göreve Genelkurmay Başkanı iken atanmıştı. 15 Temmuz darbe girişimi sırasında darbeciler tarafından alıkonulan Akar, daha sonra bırakılmış ve Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki Gülen yapılanması üyelerinin tasfiye edilmesinde rol almıştı. Akar, terörle mücadelede de çok sayıda operasyon başlatan isimlerdendi. Akar’ın Meclis’te komisyon başkanlığı görevine getirilmesi bekleniyor.
2018 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Erdoğan’a karşı aday olacağı iddia edilen Abdullah Gül'ü vazgeçirmek için Ankara'dan giden bir heyetin içerisinde dönemin Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar’ın da yer aldığı iddia edilmişti. Gül gibi Kayserili olan Akar ile ilgili ortaya atılan bu iddia yalanlanmamıştı.
DIŞİŞLERİNDE HAKAN FİDAN DÖNEMİ
Kabinede en dikkat çeken atamalardan biri ise Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan’ın Dışişleri Bakanlığı’na getirilmesi oldu. 27 Mayıs 2010 tarihinden bu yana, yani yaklaşık 13 yıldır MİT’in başında olan Fidan için Erdoğan, "sır küpüm" ifadesini kullanmıştı. MİT’teki görevi öncesi Başbakanlık Müsteşar Yardımcılığı görevinde bulunan Fidan, Kürt sorununun çözümü için başlatılan süreçte aktif rol almış ve Erdoğan’ın talimatı ile "Başbakan özel temsilcisi" olarak PKK yöneticileri ile Oslo'da görüşen isimler arasında yer almıştı.
Çalışmalarında oldukça "titiz" olduğu bilinen Fidan, 2015 yılında da Ahmet Davuoğlu’nun talebi ile milletvekili ve bakanlık için görevinden istifa etmişti. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu istifayı yanlış bulması üzerine MİT’e geri dönmüştü. Erdoğan, "Kanaatlerimizi ifade etmiş olmamıza rağmen istifa edip aday olmuş ise elbette bir kırgınım, ayrılmaması gerekirdi" açıklaması yapmıştı.
Hakan Fidan’ın, Libya ile imzalanan denizaşırı anlaşma, Irak ve Suriye’de terör örgütleri ile mücadele, Suriye'deki iç savaşta Özgür Suriye Ordusu'na verilen destekler, Ukrayna-Rusya arasındaki savaşta esir değişimleri, yurtdışındaki kaçak Gülen yapılanması mensuplarının getirilmesi, PKK ve DEAŞ terör örgütü yöneticilerinin yakalanması gibi birçok konuda aktif görev aldığı biliniyor.
Hakan Fidan, 2012 yılında hükümet ile Gülen yapılanması arasındaki krizde de sık sık gündeme gelen isimlerden. 7 Şubat 2012'de Gülen yapılanmasına bağlı olan bir savcı tarafından Fidan ifadeye çağrıldı ve ifade vermeye gitmedi. O dönem Başbakan olan Erdoğan daha sonra yaptığı açıklamada ifade vermeye gitseydi Fidan’ın tutuklanacağını söylemişti.
15 Temmuz darbe girişimi sırasında da MİT’in başında olan Hakan Fidan, MİT’in bu darbe girişimini önceden haber alamaması nedeniyle eleştirilmişti. Hakan Fidan, darbe girişimini araştırmak üzere Meclis'te kurulan komisyona da bilgi vermedi.
Son 2 yıldır başlatılan Suriye, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Mısır ve İsrail ile yürütülen normalleşme süreçlerinde de Hakan Fidan'ın başında olduğu MİT aktif olarak görev yaptı. Fidan’ın bakan olarak da ABD ve Batı ile ilişkilerde yeni dönemde aktif görev alacak isimlerden olması bekleniyor.
KABİNEDE TEK KADIN BAKAN
Yeni kabinede yer alan tek kadın bakan ise Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş oldu. 2019 yılında Cezayir Büyükelçisi olan ve bakan olarak atanmasına kadar bu görevi sürdüren Göktaş, Belçika doğumlu bir isim.
2009'da Belçika'da milletvekili de seçilen ve Avrupa ve Belçika'nın ilk başörtülü milletvekili olduğu ifade edilen Göktaş, 2015’te Ermeni soykırımını tanımaması üzerine Belçika'da partisinden ihraç edilmişti.
Göktaş aynı zamanda İslam İşbirliği Teşkilatı Kadın Danışma Komisyonu üyeliği görevini de sürdürüyor.
YENİ ANAYASA HAZIRLIĞINI YAPACAK
Adalet Bakanlığı’na atanan Yılmaz Tunç ise son olarak AK Parti Grup Başkanvekili olarak görev yapıyordu. 5 dönemdir milletvekili olan ve 14 Mayıs’ta aday gösterilmeyen Yılmaz Tunç da görev yaptığı dönemlerde sert polemiklerden kaçınan bir isim olarak biliniyor. Adalet Komisyonu Başkanlığı görevinde de bulunan Tunç, yeni Anayasa hazırlanması ve cumhurbaşkanlığı sistemi üzerinde planlanan revizyon çalışmalarında da rol alacak.
ÖZHASEKİ KABİNEYE GİRDİ
AK Parti yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki, daha önce görev yaptığı Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına yeniden döndü.
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptıktan sonra milletvekili ve bakan olan Özhaseki 2019 yerel seçimlerinde Ankara'da Mansur Yavaş’a karşı yarışmış ve seçimi kaybetmişti.
GENÇLİK VE SPOR BAKANI BAK
Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak da bu görevi 2017-2018 döneminde yapmıştı. 4 dönem boyunca Rize milletvekili olan Bak, Erdoğan’a yakın isimler arasında yer alıyor.
MİLLİ EĞİTİM BAKANI TEKİN
Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığı’na daha önce müsteşarlık görevini üstlenen Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Tekin'i getirdi. Nabi Avcı ve İsmet Yılmaz’ın bakan olduğu dönemde müsteşar olarak görev yapan Tekin'in "Bakanlıkta bakanlardan daha etkili olduğu" ifade edilmişti. Ziya Selçuk'ın bakan olması ile MEB’te görev almayan Yusuf Tekin rektör olarak atanmıştı. Yusuf Tekin, rektör olmadan önce en az üç yıl profesör olarak görev yapma şartının cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile kaldırılması nedeniyle dikkat çekmişti. Yusuf Tekin profesör olduktan iki ay sonra rektör oldu. Tekin, 5 yıllık aranın ardından yeniden MEB’e bu sefer bakan olarak dönmüş oldu.
YARDIMCILAR BAKAN OLDU
Kabinede mevcut bakanlıklarda bakan yardımcısı olarak görev alan 3 isim de Bakan olarak yer aldı. Tarım ve Orman Bakan yardımcısı İbrahim Yumaklı, Sanayi ve Teknoloji bakan yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, Enerji ve Tabii Kaynaklar bakan yardımcısı Alparslan Bayraktar, bakan olarak atandı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı olan 39 yaşındaki Fatih Kacır, Selçuk Bayraktar'a yakın isimler arasında yer alıyor. Teknofest İcra Kurulu Başkanı olan Kacır aynı zamanda Selçuk Bayraktar'ın başkanlığını yaptığı T3 Vakfı’nın kurucusu ve yönetiminde yer alıyor. Kacır, aynı zamanda ASELSAN yönetiminde de yer alan isimlerden.
Alparslan Bayraktar da bakanlık içerisinden gelen isimlerden. Daha önce EPDK üyesi olan Bayraktar, "Enerji Düzenleyicileri Konfederasyonu" ve "Enerji Düzenleyicileri Bölgesel Birliği" başkanlığı görevlerinde bulundu. Bayraktar "Dünya Enerji Konseyi" Türkiye Başkanlığını halen yürüten isim. Bayraktar, Türkiye'nin ABD Büyükelçisi Murat Mercan'ın da damadı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na atanan Abdülkadir Uraloğlu da bürokrat isimlerden. 2018 yılından bu yana Karayolları Genel Müdürü olarak görev yapan Uraloğlu, 2015 yılında İzmir’de görevli iken istifa ederek AKP milletvekili adayı olmuş ancak aday gösterilmemişti.
Kaynak: Diyarbakır Söz