Diyarbakır merkez ve ilçelerindeki çeşitli medreselerde İlmi tedrisatlarını tamamlayan 30 İlim talebesi, Alimler ve Medreseler Birliği (İttihad-ul Ulema" tarafından düzenlenen etkinlikle icazetlerini, kendilerine 5 yıl süreyle eğitim ve öğretim veren Medrese alimlerinin elinden aldılar. Manevi atmosferin yarattığı duygu selinin oluştuğu törende, Medreselerin önemine değinilerek, Medreselerin toplumda oluşan kötülükleri yok eden, iyilikleri yayan kurumlar olduğu bildirildi.
30 ÖĞRENCİ İÇİN İCAZET TÖRENİ
Tefsir, Siyer, Fıkıh, Sarf ve Nahiv dalları başta olmak üzere, Diyarbakır'daki çeşitli medreselerde İlmi tedrisatlarını 5 yıllık eğitim ve öğretim döneminde tamamlayarak, Alimler kervanına katılmaya hak kazanan, 30 öğrenci için dün, İttihat-ul Ulema'nın Ergani yolu üzerindeki Genel Merkezinin toplantı salonunda, icazet töreni düzenlendi.
İCAZET TÖRENİNE KATILANLAR
Törene, Filistin Âlimler Birliği Başkanı Dr. Nevaf Tekruri, Araştırmacı-Yazar Mehmet Ali Altındağ, Âlimler ve Medreseler Birliği (İttihad-ul Ulema) Genel Başkanı Enver Kılıçarslan, Kanaat önderlerinden Mustafa Durgun, Anadolu İmam Hatip Liseleri Mezunları Derneği Başkanı Siraceddin Öztoprak ile Alim ve Kanaat önderleri ile öğrenci aileleri katıldı.
OLUŞAN MANEVİ ATMOSFER
Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan icazet töreni, ilahi ve kasidelerin okunmasıyla oluşan manevi atmosfer duygu seli oluştururken, katılan Ulemalar, Medreselerin eğitim ve öğretimdeki önemine değinirken, İslam dininin bir ilim ve irfan dini olduğuna vurgu yapıldı. İnsanın da Allah'ü teala tarafından "akıl gibi bir nimetle" donattığına dikkat çeken Ulemalar, şöyle dedi;
İSLAM DİNİ BİR İLİM DİNİDİR
"İslam dini bir ilim dinidir. Bir irfan dinidir. Bir medeniyet dinidir. İnsanı yönlendiren, insanı kainata halife kılan yüce Rabbimiz insanı akıl gibi bir nimetle donatmış ve o bilgi sayesinde bütün mahlukata efendi kılmıştır. İşte bilgi edinmenin en önemli ve en temel görevi onu okuyabilmektir. Allah'ın bizlere o son peygamber ve onun ümmetine ilk rahmeti, ilk nimeti ve ilk emri okudur. İşte icazet alan kardeşlerimiz Allah'ın o ilk rahmetini, ilk nimetini ve mağfiretini okuyabilmek için senelerini ömürlerinin en önemli kısımlarını burada geçirdiler mükâfatını da Allah'tan bekleyen kardeşlerimizdirler…"
CEHALETİN DÜŞMANI MEDRESELERDİR
Özellikle medreselerin toplumu cehalet çemberinden kurtaran kurumlar olduğuna değinen Ulemalar, "Bugün o cahiliye çağındaki her çeşit değer ölçülerini yitirmiş olan o sosyal yönden çok kötü durumda bulunan bugünkü toplumu bu durumdan kurtaracak olan işte bu mekanlarda okuyan ilim-irfan öğrenen ve öğrendiklerini de hayata geçirecek bu öğrencilerdir. önemli olan bilgi sahibi olmak ve bilgiyi beynine depolamak değildir. önemli olan o bilgiyi hayata geçirebilmektir. önemli olan o bilgiyi hayata geçirebilmek ve o bildiklerimizi hayatta yaşayabilmektir. önemli olan kal değil haldir. İşte medreseler o bilgiyi kalden hale geçirebilecek insan yetiştiren kurumlardır."
İlim tedrisatlarını tamamlayarak Alimler kervanına katılan 30 öğrenci için düzenlenen törenle ilgili Söz Gazetesinde özel demej veren, İttihad-ul Ulema Genel Sekreteri Muhammed Özer, İttihad-ul Ulema tarafından Diyarbakır’daki medreselerde mezun olan öğrenciler için düzenlenen merasimde 30 öğrencinin 5 yıllık gayreti sonucunda icazet aldıklarını belirtti.
YÜZYILLARDIR SÜREN BİR GELENEK
İcazetlerin öğrencilere bölgenin âlim ve kanaat önderleri tarafından takdim edildiğini söyleyen Özer, “Medreselerde 5 yıllık eğitimden sonra öğrencilere yüzyıllardır süregelen bir gelenek üzere hediyeleri takdim edildi.” şeklinde konuştu.
BÖLGE İLİM HAVZASINA DÖNÜŞSÜN
Özer, amaclarının bölgenin yeniden bir ilim havzasına dönüştürmek olduğunu belirterek şöyle dedi; "Amacımız bölgemizi bir ilim havzasına getirmektir. Hakikaten dinini, imanını ve kültürünü bilen, Mukaddesatına bağlı, Kur’an-ı Kerim’e intiba eden, iyi bilen ve yaşayan nesiller yetiştirmektir. Bu manada İTTİHAD olarak bizim de bir manada katkımız, çabamız vardır. Çeşitli yerlerde medreselerimiz var. Bu medreselerde eğitim müfradaatını hazırlattırıyoruz. Ve bu eğitim müfredatını da medreselerimizde okuyorlar ve öğreniyorlar. İlmen icazet alacağı seviyeye geldiği zaman yeterli donanıma sahip oluyor. Böylece toplumun manevi boşluğu dolduruyorlar.”
MÜCADELE ETMEYE DEVAM EDECEĞİZ
İcazet alan öğrencilerden Ebubekir Aslan ise Söz Haber'e duygularını ifade etti. Bismil'deki Medreselerde gördüğü eğitim sonrasında icazet almaya hak kazandığını belirten Aslan şöyle dedi; “Seydalarımız bize icazetimizi bugün verdi. Allahu Teala bize her zorluktan sonra bir kolaylık olduğunu anlatıyor. İnsanın ister istemez bazı zorluklar altından geçmesi gerekiyor. Gerekirse tüm dünyevi vakitlerinden, dünyevi olan işlerinden uzak durup ilme yönelmelidir. Eğer zorluk görmez ise bir şeyde elde edemez. Bu 5 yıl içerisinde çektiğimiz eziyetlerin meyvesini yedik. Bugüne kadar mücadele ettik ve mücadele etmeye de devam edeceğiz.”
ÖĞRENCİLERİN ORTAK GÖRÜŞLERİ
Diğer öğrenciler duygularını şöyle ifade ettiler.
"Ömrümüzün en önemli bir bölümünü teşkil eden gençliğimizi mübarek medreselerde geçirdikt. Bizlere evvela bir valideden daha şefkatli, bir pederden daha mürabbi, bir tabipten daha müdavvi ve önemlisi her hali ve kaaliyle efendimiz salatu ve selamı kendine rehber edinen üstadımızın rahlei tedrisinde geçirdiğimizden dolayı kendimizi çok mesut ve bahtiyar biliyoruz. Üstadımıza kıyamete kadar minnettar olduğumuzu belirtmek istiyoruz."
İcazet töreni, toplu icazet metni okunmasının ardırdan, Kur'an-ı Kerim ve ilahiler eşliğinde, 30 öğrenci tek tek isimleri okunarak, Medreselerde eğitim aldıkları Alimlerden diplolamalarını aldılar. Tören kılanan öğlen namazının ardından verilen yemekle sona erdi.
Kaynak: Diyarbakır Söz