Muş’un Korkut ilçesine bağlı Vartinis (Altınova) beldesinde yaşayan Öğüt ailesinin evi, 3 Ekim 1993’te operasyon gerekçesiyle köye giden askerler tarafından ateşe verildi. Askerler, gece 03.00’te uykuda oldukları sırada yangına yakalanan aileyi kurtarmak isteyen diğer köylülere de engel oldu. Öğüt ailesinden yedi çocuk ve hamile bir kadının da aralarında bulunduğu 10 kişinin yanarak hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Aileden geriye sadece o gece amcasının evinde olan Aysel Öğüt kaldı.
Yetkililer katliamı gizli tutup, bölgedeki çatışmada bir askerin yaşamını yitirmesini gerekçe göstererek “Dokuz PKK’lının öldürüldüğü” açıklamasını yaptı. Savcılık tarafından yürütülen soruşturmada köydeki birçok evin PKK tarafından yakıldığı ve örgütün köylülerden yardım aldığı belirtilerek dokuz köylü hakkında dava açıldı. Köylüler, 1995’te beraat ederken, Aysel Öğüt, 2003’te bir kez daha suç duyurusunda bulundu.
DAVA 2011’DE AÇILABİLDİ
Soruşturma dosyası sekiz yıl boyunca askeri ve sivil savcılık arasında gidip geldi. 2011’de açılan davada dönemin Hasköy İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Bülent Karaoğlu, Hasköy İlçe Jandarma Komando Bölük Komutanı Üsteğmen Hanefi Akyıldız, Muş Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürü Şerafettin Uz ve Gökyazı Karakol Komutanı Başçavuş Turhan Nurdoğan’ın Öğüt ailesinin öldürülmesi nedeniyle cezalandırılması talep edildi. Dava, Bitlis Ağır Ceza Mahkemesi’nde sadece bir kez görüldükten sonra “güvenlik” gerekçesiyle Kırıkkale’ye alındı.
“Kardeşlerimin ölümü kimsenin yanına kalmasın”
Aysel Öğüt, o gece yaşananları şöyle anlatmıştı:
“Amcamın evinde uyumuştum o gece. Araba ve silah sesleriyle uyandık. Gece 3:00’tü. Evime gitmek istedim, bırakmadılar beni. Panzer evin önündeydi. Ne kadar girmek istesem de bırakmadılar. Ailemi yakarak öldürdüler. Annem beş aylık hamileydi. Onları ellerimle öldürsem de içim rahat olmaz ki. Sadece yanlarına kalmasın istiyorum. İki yaşındaki kardeşimin, kardeşlerimin ölümü kimsenin yanına kalmasın istiyorum.”
YARGITAY BERAAT KARARLARINI BOZDU
Davaya bakan Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi, oyçokluğuyla tü sanıkların beraatına karar verdi. Böylece, Yüzbaşı Karaoğlu ile birlikte rütbeli üç asker beraat etti. Beraat kararı temyiz üzerine 2016 yılında Yargıtay’a geldi. Yargıtay 1. Ceza Dairesi, beş yıl sonra geçen aylarda dosyayı gündemine aldı. Mahkeme, Karaoğlu hakkındaki beraat kararını “köyün yakılması emrini Yüzbaşı Karaoğlu vermiştir” diyerek bozdu. Rütbeli üç asker hakkındaki beraat kararları ise onandı.
28 YIL SONRA TUTUKLAMA KARARI
Yargıtay’ın bozma kararından sonra Kırıkkale’de yeniden görülen davada Öğüt ailesinin avukatlarından Muş Barosu Başkanı Kadir Karaçelik, firar edebileceği ya da duruşmaları uzatabilmek için mahkemeye gelmeyebileceği gerekçesiyle Karaoğlu’nun tutuklanmasını istedi. Mahkeme, Karaloğlu için 28 yıl aradan sonra tutuklama kararı verdi.
Kararı değerlendiren Muş Barosu Başkanı Kadir Karaçelik, şunları söyledi:
“28 yıllık süreçte bir gözaltının dahi olmadığı bir süreç açısından tutuklama kararı sevindiricidir. Dosyada halen zamanaşımı tehlikesi vardır. Tutuklama kararı verildiği için şahıs tutuklanıp cezaevine götürülürse ve yargılamada kısa sürede tamamlanırsa zamanaşımı tehlikesi ortadan kalkacaktır.”
Kaynak: Diyarbakır Söz
