Türkiye’de muz üretiminde rekor

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 2 yıldır rekor kıran muz üretiminin, bu yıl da 269 bin 501 tonla yeni bir rekora ulaşacağının tahmin edildiğini bildirdi.

Türkiye’de muz üretiminde rekor

Muz üretiminin bu yıl da yüzde 6,9 artacağı ve 269 bin 501 tonla yeni bir rekora ulaşacağının tahmin edildiğine dikkati çeken TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bu rekorlara rağmen, muz üretiminin yurtiçi tüketimi hala karşılayamadığının altını çizdi.

Bayraktar, kişi başına muz tüketiminin 5-5,5 kilogram civarında olduğuna dikkati çekerek, üretimin tüketimin yüzde 55'ini ancak karşıladığını, geçen sene 207 bin ton muzun ithal, 11 bin 172 ton muzun da ihraç edildiğini belirtti.

Türkiye'de muz üretiminin örtü altı üretimin başlamasıyla hızla geliştiğini ifade eden Bayraktar, muz yetiştiriciliğinin Akdeniz Bölgesi'nin Mersin ve Antalya illerinin mikro-klima özelliği gösteren bazı ilçelerinde ekonomik olarak yapıldığını bildirdi.

Bayraktar, muzda üretimin tüketimi karşılamamasının başlıca sebebinin iklim olduğuna işaret ederek, yapılması gerekenlere ilişkin şu bilgileri verdi:

"Ülkemizin muzda kendine yeter hale gelmesi için, sulama suyuyla ilgili altyapı sorunları çözülmelidir. Üreticilerin korunması amacıyla ithal edilen muza yüzde 145,8 gümrük vergisi önemlidir. Muzdaki en önemli destek olan gümrük vergisi devam etmeli ve vergi oranı düşürülmemelidir. Muz Araştırma İstasyonu açılmalıdır. Sera yapımı teşvik edilmelidir. Araştırma kuruluşları sebze seralarından daha yüksek olan ve farklı bir teknolojiyle kurulması, işletilmesi gereken muz seraları ve sera içi donanımlarla ilgili çalışmalar yapmalıdır. Yerli muzun en önemli sorunlarından biri de raf ömrünün kısalığıdır. Üretim, işleme, paketleme ve pazarlama sırasında karşılaşılan sorunlar nedeniyle yerli muzun meyve kabuğu çatlamakta, kararmakta ve rafta kısa sürede bozulmaktadır. İthal muza karşı bir dezavantaj olan bu durumun giderilebilmesi için yerli muzun raf ömrünün uzatılabilmesi için gerekli çalışmalar yapılmalı ve uygulanmalıdır. Sera malzeme ve ekipmanlarından demir, çimento, damlama hortumu, boya, cıvata, plastik örtü ve benzeri malzemelerdeki Katma Değer Vergisi (KDV) inşaat yerine tarım kaleminden alınmalı ve KDV oranı düşürülmelidir. Yine pazarlama açısından muzda markalaşma önemlidir. Markalaşmaya gitmek zorundayız.”

AA

Kaynak: Diyarbakır Söz