KDV oranları yüzde 1, yüzde 8 ve yüzde 18 olarak değişiyor. Ekmek, açıkta satılan bakliyatlar gibi temel gıda maddelerinin KDV'si yüzde 1 olurken, gıda ürünlerinin büyük bir çoğunluğunda KDV yüzde 8. Buna karşılık lokantada yemeklerin KDV oranları 8 iken, alkollü mekanlarda ve turizm belgesi olan restoranlar oran yüzde 18'e yükseliyor.
KDV ORANLARI 1'DEN 18 'E KADAR DEĞİŞİYOR
Giyim ve sağlık hizmetlerinde KDV oranı da 8. Altın, pırlanta gibi tüketim kalemlerinde ise yapılan düzenlemeyle yüzde 18 KDV oranı işçilik payı üzerinden fiyatın içinde alınıyor. Altın, pırlanta gibi tüketim kalemlerinde ise yapılan düzenlemeyle yüzde 18 KDV oranı işçilik payı üzerinden fiyatın içinde alınıyor. Tüketicilerin büyük bir çoğunluğu ise aldıkları fişlere bakmadıklarını söylüyor. Uzmanlar ise tüketicileri fişlerini kontrol etmeleri konusunda uyarıyor.
2018'DE DÜZENLEME YAPILDI
2018'deki düzenlemeler ile kimi harcamalar için mükelleflere vergi kolaylığı tanınırken, kimi ihtiyaç malzemeleri ise zamlardan nasibini aldı. Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu'nun 'Mal ve Hizmetlere Uygulanacak Katma Değer Vergisi Oranlarının Tespitine İlişkin Kararda Değişiklik Yapılmasına Dair Kararı'na göre, ekmekte kullanılan 'çeşni maddeleri, diğer tahıllar, soya unu, baklagiller unları, yağ, süt, süt ürünleri, bitkisel lif ve benzeri maddeler' gibi katkı maddelerinin yüzde 5'i geçmemesi durumunda KDV oranı yüzde 1 olacak. Diğer gıda malzemeleri ile alkollü ve alkolsüz içecekler, giyim, ayakkabı, altın ve pırlantada ise KDV oranları değişiyor. Ekmek gibi yüzde 1 KDV'ye tabi mal ve hizmetler arasında; gazete ve dergiler ile net alanı 150 metrekareye kadar konut teslimleri, cenaze hizmetleri gösteriliyor. Yüzde 8 KDV'si olan gıda maddeleri arasında et, canlı balık, süt ve süt ürünleri, yumurta, bal, patates, çay veya bisküvi çeşitleri sayılıyor. Ancak açıkta satılan bakliyatların KDV oranı yüzde 1. İç ve dış giyim eşyaları ile ayakkabı, terlik, çanta, bavul gibi eşyalarda da yüzde 8 KDV uygulanıyor.
"MARKETTE GIDALARIN KDV'Sİ YÜZDE 8 DEĞİL,AÇIK PİRİNÇİ YÜZDE1 PAKETLİ YÜZDE 8"
Altın ve Para Piyasaları Uzmanı İslam Memiş, "Vatandaş markete gidiyor, belki farazi bir şekilde gıdanın KDV'sinin yüzde 8 olduğunu bilebilir. Ancak marketlerde bütün gıdaların KDV'si yüzde 8 değil. Ekmeğin KDV'si yüzde 1, açık satılan pirincin KDV'si de yüzde 1'dir. Ama raftan aldığınız paketli pirincin KDV'si yüzde 8'dir. Burada farklılıklar var. Restoranda gidiyorsunuz, alkollü bir akşam yemeği yediyseniz, alkolün KDV'si yüzde 18'dir. Ama yemekte yüzde 8'de düşüyor. Bunları ayırt edebilmemiz için kesinlikle önce fişimizi almamız gerekiyor. Sonra tüketim kalemlerimizin karşılığındaki KDV oranlarını kontrol etmemiz gerekiyor. KDV oranlarının fişlerde ayrı ayrı olması gerekiyor. Bu da yasal bir süreçtir, kanunen de suçtur. Bir fişte ayrı ayrı tükettiğiniz veya satıl aldığınız ürünler karşılığında KDV oranları kalem kalem yazılmamışsa insanları kandırmak gibi oluyor. Fiş alıyorsunuz, restorandan çıktınız yüzde 18 KDV'sini görüyorsunuz. Halbuki hepsi yüzde 18 değil, yüzde 8 olanlarda var" dedi.
KDV ORANLARINA GERİYE DÖNÜK HAK ARANABİLİR
Memiş, "Altın ve pırlanta da genelde işçilik üzerinden, işçiliğin üzerinden verilir. Pırlanta, yakut, zümrüt gibi taşların satışı genelde döviz üzerinden, dolar bazından satılır. Sonuca baktığımız zaman KDV oranı yüzde 18'dir. KDV dahil fiyatıyla müşteri bunları satın alıyor. Bugün bir kişi çeyrek altın aldığında KDV dahil fiyatına alır" diye konuştu. İslam Memiş KDV oranın yüksek kesilmesinin ise yasal olarak suç olduğuna dikkat çekerek, geriye dönük ödenen fazla KDV oranları için hak aranabileceğini belirtti.
"ORAN DEĞİŞTİĞİNDE ALDIĞINIZ EVİN KDV FARKINI GERİ ALABİLİRSİNİZ"
İslam Memiş, pırlantanın KDV'si olmadığını hatırlatarak, "Son yıllarda yüzde 18 KDV üzerinden satılmaya başladı. Örneğin, 2014 yılında topraktan bir konut satıl aldınız. KDV oranı yüzde 18'di. Ancak hükümet desteğiyle ya da teşvikiyle birlikte KDV yüzde 8'e çekildi. Siz daha önce satın aldığınız evinizin KDV oran farkını karşı taraftan gönül rahatlığıyla isteyebilirsiniz. Çünkü elinde fatura var"
RESTORANLARA DİKKAT
Tüm Restoranlar, Lokantalar ve Tedarikçileri Derneği Başkanı Ramazan Bingöl, "İçkili ya da turizm belgesi olan restoranların büyük bir bölümünde KDV oranı yüzde 18. Alkolsüz yerlerde de yüzde 8. Fakat restoran ve lokantalarda genel uygulama grup menüleri hariç KDV fiyatın içine giydiriliyor. Ayrıca bir KDV almamaya çalışılır. Eti biz yüzde 1 ile alıyoruz, yüzde 8 KDV ile satıyoruz. Bu aradaki farkı istesek de istemesek de tüketiciden alıyoruz. KDV yüzde 1'e indiği vakit, biz o zaman yüzde 7 daha ucuz yemek verme şansımız olur" dedi.
"TÜKETİCİ BUNUN FARKINDA DEĞİL"
TÜSODER Başkanı Aydın Ağaoğlu, tüketicilerin fişlerin ve faturaların ayrıntılarına dikkat etmediklerini ifade ederek, "Temel ihtiyaç maddelerinde yüksek KDV uygulandığını görüyoruz. Turistlik tesis ya da içkili restoranda yüzde 18 KDV alınıyor. Normal restoranlarda yüzde 8 olarak alınıyor. Ama çiğ olarak alınan et, süt, ekmek gibi temel gıda maddelerinde yüzde 1 uygulanabiliyor. Tüketici bunun farkında değil ama bunlara bakması, incelemesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
TÜKETİCİLER PAZARLIK YAPIYOR, FİŞ FATURA ALMAK İSTEMİYOR
Genel KDV oranının yüzde 18 olduğunu söyleyen yeminli mali müşavir Tayfun Şenol, indirilmiş oranların yüzde 8 veya yüzde 1 olduğunu kaydetti. Sıfırlanmış KDV oranının da bulunduğunu kaydeden Şenol, bazı mal ve hizmetlerde vergi yükünü hafifletmek amacıyla KDV oranının indirildiğini dile getirdi. İkinci el otomobilin yüzde 1 iken yeni otomobilin KDV oranının yüzde 18 olduğunu dile getiren Şenol, "Katma Değer Vergisi'nde yüksek oranlar tüketicilerin satıcılarla KDV'nin fiyattan indirilmesi ve bunun karşılığında da fiş ve fatura istenilmediği şeklindeki pazarlıklara yönelmelerine yol açıyor. KDV oranlarındaki dengesizlik, başta tüketiciler olmak üzere tüm KDV yüklenicilerini başka yollara başvurmaya yöneltiyor"dedi.
"TÜKETİCİ ÖDEDİĞİ VERGİNİN FARKINDA, ANCAK HAKKININ PEŞİNDE KOŞMUYOR"
Tüketiciler Birliği Şube Başkanı Neşet Gündüz, tüketicinin ödediği verginin farkında olduğunu, ancak haklarının peşinde koşmadığını belirterek, vatandaşların ödediği vergilerin gelirlerine göre düzenlenmesini istedi. Avrupa'da bazı ülkelerde vergilerin kişinin gelirine göre ayarlandığını belirten Gündüz, "Avrupa'da trafik cezanızı gelir oranına göre ödüyorsunuz. Bu yapının Türkiye'ye gelmesi lazım. Gelir ve verginin çok iyi ayarlanması lazım. Bu konuda Türkiye'de büyük adaletsizlik var" diye konuştu.
VERGİ KAYBININ ÖNLENMESİ İÇİN YENİDEN FİŞ TOPLANSIN TALEBİ
Emeklinin yalın tüketici olduğunu vurgulayan Gündüz, tek geliri emekli maaşı olan emeklilerden ek vergiler alınmasının bu kişileri sıkıntıya soktuğunu, 2 bin liranın altında maaş alanlara yüzde 50 vergi indirimi yapılması teklifinde bulunarak, "Tüketici ödediği verginin farkında. Ama bizde hak arama olayı yok. Herkesin bir hak arayışı içinde olması lazım. Eskiden fiş toplanırdı, bu yeniden başlasın. Tüketici harıl harıl fiş topluyordu, çünkü bunun maddi karşılığını alıyordu. Şimdi fatura ve fiş almıyor. Tüketici fatura almadığı için vergi kaçırma daha fazla oluyor" dedi.
'VERGİLERİN YÜKSEKLİĞİ KAÇAKÇILIĞI TEŞVİK EDİYOR'
Tüketiciyi Koruma Derneği Başkanı Abdullah Özçulcu da dolaylı vergilerin, insanların mal ve hizmet tüketirken farkında olmadığı vergiler olduğunu söyledi. Bu vergilerin özellikle çok tüketilen ürünlerde fazla olduğunu belirten Özçulcu, "Türkiye'de bazı ürünlerde dolaylı vergilerin çok yüksek olduğunu biliyoruz. Akaryakıt, alkol ürünleri gibi. Yaygın tüketim alanlarında düşük oranda vergi alınması gerekiyor. Dünyada en çok vergi alan ülkelerden biriyiz. Yüksek vergi oranlarının en önemli sakıncası kaçakçılığı teşvik etmesidir. Vergiden kaçmak için kaçak ürünlere rağbet fazla. Kaçak olması, ürünün kalitesiz olmasına da neden oluyor. Vatandaş fişini faturasını almadan ihtiyacını giderirse devletin alacağı verginin kaçırılmasına aracı olur. Vergiler ne kadar yaygınlaştırılırsa oranları düşecektir" diye konuştu. Temel tüketim maddelerinde alınan vergilerin yüksekliğinden dolayı sürekli şikayet aldıklarını belirten Özçulcu, temel gıda maddelerinde yüksek vergi alınırken, pırlanta gibi ürünlerde alınan verginin daha düşük olmasının sıkça şikayet konusu olduğunu aktardı.
TÜKETİCİLER KDV'YE DİKKAT ETMİYOR
Emekli Ekrem Hayri Tosun, "Ucuz bir şey yok. Ekmekten bile KDV alınıyor. Yiyeceklerde yüzde 8 olduğunu biliyorum ama pırlantada yok" dedi. Alışveriş yaparken KDV'ye dikkat etmediğini söyleyen Nihan Bulut ise, "Gıdada yüzde 8 olduğunu biliyorum. Pırlanta daha düşüktür kesin. Çünkü lüks tüketim daha düşük. Gemiler ile normal otomobillerdeki vergi farkı da adaletsiz" diye konuştu. Güler Özbay ise "Ekmeğe ne kadar ödeniyor, bilmiyorum. Fişi elime alınca hiç dönüp bakmam ama giyimde yüzde 18 diye hatırlıyorum. Tek tek bildiğim söylenemez. Pırlantada olmadığını duydum. Onu her gün alıyoruz ya ondandır" dedi.
Serap Tecim, "Her Türk vatandaşı gibi ben de alışverişlerimde fiş veya fatura alıyorum. Alışverişlerde yüzde 18 KDV ödüyorum. Devlete ödediğimiz vergilerin nereye harcandığı yönünde çok ayrıntılı bilmiyorum" derken, bir başka tüketici olan Semiha Güler, "Alışverişlerimde aldığım fiş veya faturalarda ne kadar KDV ödediğimi bilmiyorum. Bakmıyorum. Vergilerin nereye gittiğini de açıkçası bilmiyorum. Sadece elektrik faturasından çok şikayetçiyim. Kullandığımız dışında inanılmaz bir fatura geliyor. Kullandığımdan daha fazlasını ödüyorum" şeklinde konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz