Kamuda 700 binden fazla işçinin ücretlerine 2023-2025 döneminde yapılacak zammın belirleneceği 'Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü' görüşmeleri başladı.
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) Başkanı Ergün Atalay, bakanlık binasında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ve işveren temsilcileriyle bir araya geldi. Atalay, yaklaşık 1 saat süren görüşmesinin ardından açıklamada bulundu. Atalay, "700 bin kamu işçisiyle ilgili 2023 yılı toplu sözleşme görüşmelerine bugün resmen başladık. Ayın 9’unda Bakan Bey ile bir görüşme yapmıştık. Bugün de ilk resmi toplantıyı işveren temsilcisiyle birlikte burada yaptık. 2023 yılında bizim taleplerimizin başında, asgari ücretten sonra özellikle tabanda bir iyileştirme yapmanız gerekiyor. Yani 10 yıllık, 15 yıllık arkadaşlarımız asgari ücret seviyesine yanaştı, böyle sıkıntımız var. Talebimizin bir tanesi bu. Hemen akabinde işçi arkadaşlarımıza refah payı verilmesi, arkadan da 2023 yılında verilecek işçilere zam" dedi.
‘TAŞERON VE GEÇİCİ İŞÇİ MESELESİNİ ÇÖZMEMİZ GEREKİYOR’
Atalay, taşeronlarla ilgili olarak bir çözüm bulunması gerektiğini de ifade ederek, "Bununla ilgili de hükumetin 2019 yılında 696 ile ilgili, kadroya geçenlerle ilgili bize bir sözü var. KİT’ler başta olmak üzere ülke gündeminden 'taşeron' lafını kaldırmamız gerekiyor. Türk-İş’in talebi, sendikaların talebi bu. Onun dışında geçici işçilerle ilgili sayın bakanın bundan 20 gün önce bir açıklaması var; ‘bu mesele halloldu’ dedi. 3 bin 600 ülke gündemindeydi, EYT ülke gündemindeydi, dün akşam memurlarımızla ilgili çıkan yasa ülke gündemindeydi. Türk-İş olarak emeklinin meselesi de bizi ilgilendiriyor, memurun meselesi de bizi ilgilendiriyor, küçük esnafın meselesi de bizi ilgilendiriyor. Onun için bu sözleşme görüşmelerinde taleplerimizden bir tanesi de taşeron meselesi ve geçici işçi meselesi. Bunları bu dönemde çözmemiz gerekiyor" diye konuştu.
'TAYİNLERLE İLGİLİ TALEBİMİZİ İLETTİK'
696 ile ilgili olarak emekliliği dolanların meselesi olduğunu vurgulayan Atalay, "Onlarla ilgili de ‘tamam’ dediler. Yani emekliliği dolanları kanunda yollayacaklardı. Bununla ilgili yaşı ne zaman geliyorsa, kanun ne zaman olursa onlarla ilgili bir sıkıntı gözükmüyor. Ama bu tayinlerle ilgili, eş durumlarıyla ilgili talebimizi bugün bakan beye bir kere daha yeniledik. Çünkü eş durumuyla ilgili biri Bartın’da, hanımı Tekirdağ’da çalışıyor; aile huzuru açısından bu meseleye çözüm bulmak gerekiyor. Çünkü bu sürdürülebilir bir iş değil. Her gün bunlarla ilgili bize de bakanlığa da talep geliyor. Ülkeyi yönetenler özellikle sermayeye karşı emeği korumak mecburiyetinde. Bu, kamuda da gerekli, özel sektörde de gerekli. Sermaye karşısında emeği korumak mecburiyetindeler. Onun için kısa bir süre önce asgari ücret meselesi gündemden kalktı, şimdi bu mesele gündemde. Bizim asıl işimiz temsil ettiğimiz insanların hak ve menfaatlerini korumak ve onların talebini ülkeyi yönetenlere getirerek bir netice almak" dedi.
'ÇÖZECEĞİMİZE İNANIYORUM'
Atalay, "Asgari ücret yüzdesi oranında mı bir beklentiniz var?" sorusuna, "İlk olarak bir iyileştirme yapalım. İyileştirmenin ardından bir refah payı alalım. Asgari ücretin bir tık önünde olan bu ülkede milyonlarca insan var. 10 yıldır, 15 yıldır kurumlarda çalışıyorlar; bunlar kendi branşlarında uzman insanlar. Onun için ne gerekiyorsa bizim komisyon, Hak-İş’le oturup karar verecekler. Toplumun razı geleceği, bizim razı geleceğimiz; ‘bu iyi oldu’ diyeceğimiz bir şey olursa zevkle bunu beraber oturup hallederiz. Talebimiz bu. Çözeceğimize inanıyorum" ifadelerini kullandı.
Kaynak: Diyarbakır Söz