Kalıcı barış geliri artırır

DTSO Başkanı Sayar: Kalıcı barış gelir seviyesini 5 yılda iki katına çıkarır

Kalıcı barış geliri artırır
DİYARBAKIR-Sahip olduğu potansiyele rağmen Diyarbakır, savaş ortamı içerisinde, aynı kaderi paylaştığı diğer bölge kentleri gibi ekonomik göstergelerde yıldan yıla geriye gitti. Üretimsizlik ve yüksek işsizlikle kendisini gösteren ekonomik hayatın, "çözüm süreci" ile birlikte bir hareketliliğe yol açtığını söyleyen Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası'nın Başkanı (DTSO) Ahmet Sayar, sürecin kalıcı barışla noktalanması durumunda gelir seviyesinin 5 yıl içersinde iki katına çıkabileceği öngörüsünde bulundu.

Diyarbakır'ın 1990'lı yıllardan sonra yoğun göç almaya başlaması ciddi kentleşme sorunlarının yanında, işsizlik oranını da yükseltti. Nüfusu 1,7 milyona yakın olan Diyarbakır'da, 236 bin olan çalışabilir nüfus içinde yer alan 136 bin kişi ise işsiz. Buna göre Diyarbakır, işsizliğin en yoğun yaşandığı şehirlerarasında.

TÜM EKONOMİK VERİLER HAK ETTİĞİ YERİN GERİSİNDE Sosyo-ekonomik olarak Cumhuriyetin ilk elli yılı sonunda sanayi üretimi açısından 27. sıraya gerileyen Diyarbakır, 2000 yılı itibariyle sanayileşme noktasında 81 il arasında 54. sıraya kadar geriledi. Bu göstergenin yanı sıra bölgenin hangi ekonomik kriterlerine bakılırsa bakılsın, diğer bölge illeri ile geride kaldığı göze çarpmakta. Bu durum hem işe katılım oranında, hem de istihdam, üretim ve ihracat anlamında var olan potansiyelinin çok gerisinde olmasında da kendisini açık bir biçimde göstermekte.

Yine bacasız sanayi olarak adlandırılan turizm bakımından da potansiyelinin çok gerisinde bir durumda olan kentte, yatırımların az olmasından ve yerel kaynaklardan pay alınmamasından dolayı ekonomik anlamda ileri düzeyde bir gelişme sağlanamıyor. Bu bakımdan Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası'nın (DTSO) verilerine göre, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYİH) iller düzeyine baktığımız zaman Diyarbakır'ın iki katı oranında olması gereken hasıla düzeyi ise yalnızca 10 Milyar TL.

EKONOMİK KONUMUN NEDENİ SAVAŞ DEĞİL, AÇLIKLA TERBİYE Diyarbakır'ın mevcut ekonomik konumuna yol açan nedenlerin başında son 30 yılda yaşanan savaş ortamı yüzünden yatırım yapılamaması öne sürülse de bunun politik alt yapısında ise bölge halkının açlıkla terbiye edilmesi politikasının yattığı zaman zaman açığa çıkan strateji belgelerine de yansıdı.  Diyarbakır ile birlikte, diğer bölge illerinin ekonomik durumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan DTSO Başkanı Ahmet Sayar, Ortadoğu'da yaşanan siyasal ve toplumsal gelişmelerin ekonomik faaliyetleri nasıl etkilediğini de değerlendirdi.

Üretim ve ihracattaki düşüklükle, yüksek işsizliğin kader olmadığını fakat birçok sebebinin olduğunu ifade eden Sayar, bunun birinci nedeni olarak, Cumhuriyet'in kuruluşundan bugüne kadar bölgede sistematik olarak uygulanan yanlış politikaları, ikinci nedeni olarak da son 30 yıldır bölgede yürütülen savaş ortamını gösterdi.

'ÇÖZÜM SÜRECİ' İLE EKONOMİK HAREKETLENME BAŞLADI Yatırımcıların özellikle istikrarın hâkim olduğu yerlere yatırım yapmak istediğini, bu istikrarı göremediği için yatırım yapmaktan kaçındığı yönündeki görüşlerini dile getiren Sayar, "çözüm süreci" ile beraber ekonomik anlamda bir hareketlenmenin olduğunu ifade etti.

KALICI BARIŞ BÖLGEYİ UÇURUR Gün geçtikçe bölgeye yatırım fikirlerinin arttığına işaret eden Sayar, bunların kısmen yatırımlara dönüştüğünü de ifade etti. Bir yatırımcının bölgeye yatırım yapmaya karar vermesi ve ardından fizibilite çalışmalarına başlamasının bölgenin sosyo-ekonomik gerçeği açısından önemli olduğunu belirten Sayar, "Bu sürecin kalıcı barışla noktalanması durumunda, ben rahatlıkla Türkiye ortalamasını yakalayabilecek bir potansiyelimizin olduğunu söyleyebilirim" dedi.

'ORTADOĞU'DA YAŞANAN GELİŞMELER EKONOMİK BOYUTU OLUMSUZ ETKİLEDİ' Kent ve bölgedeki sosyo-ekonomik gelişmeyi etkileyen faktörlerden biri de Ortadoğu'da yaşanan son gelişmeler ve DAİŞ'in saldırıları.  Savaşın olduğu yerde ekonomiden bahsedilmeyeceğini ifade eden Sayar, bu konuda şu değerlendirmeyi yaptı: "Ortadoğu'da son dönemlerde yaşanan savaş ortamı işin ekonomik boyutunu olumsuz etkiledi. Biz Diyarbakır olarak Haziran ve Temmuz aylarında belirgin bir düşüş yaşadık, ancak ciddi anlamda bir etkilenme yaşamadık. Oradaki ekonomik boyuttan az etkilenmemizin sebebi de az ihracat yapmamızdan kaynaklanıyor. Özellikle koalisyon güçlerinin DAİŞ'e müdahalesinin ardından rakamlarda bir normalleşme olduğunu da görebiliyoruz."

'GİRİŞİMCİ FABRİKA KURABİLİR, İSTİHDAM YARATABİLİR AMA TREN RAYI GETİREMEZ' Ortadoğu'da ciddi bir pazar olduğunu ve bölge olarak çok avantajlı olduklarını ifade eden Sayar, savaşın sonlanması halinde Kürdistan'ın, Ortadoğu'ya hem Türkiye'nin hem de Avrupa'nın açılan bir kapısı olmaya aday olduğunu belirtti. Kalıcı barışın sağlanması halinde Diyarbakır'da gelir seviyesinin 5 yıl içersinde iki katına çıkabileceği öngörüsünde bulunan Sayar, bunun da yıllık ortalama yüzde 20 gibi bir büyüme rakamına tekabül ettiğini kaydetti.

Kaynak: Diyarbakır Söz