Şahin, kapıdan satışlarda dolandırıcılığın önüne geçebilmek için devletin önemli mesafeler katettiğini, tüketici örgütlerinin de bu konuda desteklerde bulunduğunu söyledi.
Teknolojinin ve özellikle sosyal medyanın gelişimiyle kapıdan satışların yerini uzaktan satışların aldığını dile getiren Şahin, şöyle devam etti:
"Herhangi bir adres, mekan, bir vergi numarası almış ya da almamış kişilerce ürünler insanlara çok cazip gösterilerek satılıyor. İnsanlara, 'Batan geminin malları bunlar, 3 tane kaldı, alacaksan şu kadara' gibi diyerek cazip gösteriyorlar. Tabii insanımız da daha ekonomik diye ihtiyacı olan bir ürünü daha ucuza alacağını düşünerek hemen sipariş veriyor. Bir banka hesabına para yatırılmışsa bunun yöntemi farklı oluyor fakat kapıda ödeme yapılırsa onun yöntemi farklı oluyor. Tüketicileri yıllardır uyarıyoruz. Diyoruz ki size uzaktan satışla bir ürün gelmişse, kargo ya da kurye getiriyor size, deyin ki 'Açıp bakacağım.' Eğer açtırırlarsa ve gelen ürün istediğiniz ürünse gönül rahatlığıyla paranızı ödeyin. 'Biz açtırmayız' diyorlarsa bu işin içinde bir bit yeniği var, almayın o ürünü çünkü kapıdan satışlarda alma zorunluluğumuz yok hatta aldık diyelim, 14 gün içinde vazgeçme hakkımız var fakat parayı ödedikten sonra biz onların peşinde koşuyoruz."
- KARGO ŞİRKETLERİNİN SORUMLULUĞU
Şahin, kapıdan veya uzaktan satışlarda kargo şirketlerinin de sorumlu olduğunu vurguladı.
Tüketicinin mağdur olmaması için bu şirketlerin ürünlerini naklettiği firmaların dolandırıcı olup olmadığına dikkat etmesi gerektiğini ifade eden Şahin, şunları kaydetti:
"Kargo görevlileri geliyorlar, ürünü açtırmadan tüketiciye şart koşuyorlar; 'Parasını ödeyeceksiniz sonra açacaksınız.' Peki ben ödedikten sonra istediğim ürün değilse? 'Şikayet edeceksiniz' diyorlar. Ben paramla rezil oluyorum. Aylarca hakem heyetine gidiyorum. Daha sonra ne oluyor? Bu satıcıyı adresinde bulamıyoruz. Ne hakem heyeti, polis ne de icra dairesi bulabiliyor ama biz parayı kime ödedik? Kargolara ödedik. Kargo bu kişiler adına tahsilat yapıyorsa sorumludur. Dolayısıyla tüketiciler uzaktan satış yöntemiyle bir ürün aldılarsa ve istedikleri ürün gelmediyse, dolandırılmışsa, oyuncak, salatalık ya da başka bozuk bir şey çıkmışsa bu sefer kargoyu şikayet etme hakkına sahiptir. Kargoyu şikayet etsin. Kargo da ne yapsın? Bunu ödeyerek o parasını tahsil ettikleri dolandırıcı firmaların ürünlerini taşımasınlar, tüketiciler de mağdur olmasın."
- TÜKETİCİ HAKEM HEYETLERİNE İTİRAZ SÜRESİ 14 GÜN
Mahmut Şahin, tüketicinin mağduriyet yaşamamasının en sağlam yolunun, paketin açılmasına izin verilmediği takdirde ürünü almamaları olduğuna dikkati çekti.
Tüketicinin teslim almadan önce paketi açmasına izin veren firmaları dürüst satıcı olarak nitelendiren Şahin, "Ödemeyi alan kargo şirketleri bu parayı ödemek zorunda kalacak. Türkiye'de bu konuda hakem heyetleri kararı veriyor. Başvurumuzu yapalım. 10 bin liranın altında olan satışlar bunlar zaten. Hakem heyetlerine başvursunlar. Hakem heyetleri o kargoyu sorumlu tutup paranın iadesini sağlıyor." ifadelerini kullandı.
Şahin, kapıdan ya da uzaktan satışlarda itiraz süresinin 14 gün olduğunu hatırlattı.
Tüketiciler Birliğine uzaktan ya da kapıdan satış yöntemiyle mağduriyet yaşayanların tamamının gelmediğini aktaran Şahin, "İnsanlar genellikle 'tüh dolandırıldık' diyor ve sineye çekiyor. Bir başvuruda bulunmuyor. Resmi kurumlara gitmiyor. Ben şunu biliyorum ki Türkiye'de şu anda bu konunun mağduru en az 1 milyon kişi var. İstediği ürün gelmiyor, muhatap da bulamıyor, sosyal medya hesabından engelleniyor, telefonlarına ulaşılamıyor, adresine hiç ulaşılamıyor. O zaman muhatabımız, bizden parayı tahsil eden kargo firmaları." diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz