Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, hükümet olarak banka veya sigortacılara ''bunu yapın, bunu yapmak zorundasınız' şeklinde bir dayatmalarının söz konusu olamayacağına dikkati çekerek, ''Serbest piyasa ekonomi kurallarına sonuna kadar sadık kalan, uygulayan bir yapıdayız. Asla bankalarımıza 'şunları yapmak zorundasınız' gibi bir anlayış içinde olmadık, olmayız, olmayacağız da...'' dedi.
Çağlayan, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın ve üye bankaların genel müdürleri ile Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği (TSRŞB) Başkanı Mustafa Su ve üye şirketlerin genel müdürlerinin katılımıyla basına kapalı olarak gerçekleştirilen toplantı sonrasında gazetecilere açıklama yaparak, soruları yanıtladı.
Yapılacak yatırımlarda bankacılık sisteminin Basel II kriterleri olsun ya da olmasın artık ''hamili kart yakınımdır'' sisteminden çıktığını, bugün proje bazında krediyi değerlendiren, projenin kendisine finansman sağlayan, yatırımın fizibilitesine, geri dönüşüne dikkat ederek, mahiyetini görerek kredileri veren bir bankacılık sistemi bulunduğunu vurgulayan Çağlayan, bundan dolayı Türk bankacılık sektörünün özellikle sermaye yeterlilik rasyosunda dünya ortalamasının çok üzerinde bir yapıya sahip olduğunu vurguladı.
Gayrimenkullerin ipotek kabul edilmemesi...
Toplantıda birçok yatırımcının kendisine getirdiği birkaç konuyu katılımcılarla paylaştığını anlatan Çağlayan, şöyle devam etti:
''Bunları kendi içimizde, kendi bünyemizde konuşarak çözüleceğine inandığım bir insanım. Bana bilhassa Doğu ve Güneydoğu'dan gelen şikayetleri, orada yaşayan vatandaşlarımızın, teşvik kapsamında da buralara özel bir ayrıcalık yaparak bölgesel yatırımlarla çok daha fazla destek verdiğimiz bir ortamda, kendi gayrimenkullerinin ipotek kabul edilmediği, fabrikaların ve binaların sigortacılık sisteminin bir kısmı tarafından sigortalarının yapılmadığı konusundaki görüşlerini değerli dostlarımla paylaştım. Bunları sektörün iki başkanıyla birlikte konuştuk. Arkadaşlarımız da bu konudaki kendi uygulamalarından bahsettiler.''
''Zaten görüş ayrılığımız yok''
Soruları da yanıtlayan Ekonomi Bakanı Çağlayan, bankacılar ve sigortacılarla her konuda mutabık kalınıp kalınmadığı yönündeki soruyu şöyle yanıtladı:
''Zaten görüş ayrılığımız yok. Biz hükümet olarak, bilhassa Sayın Başbakanımızın verdiği talimatlar çerçevesinde asla özel sektöre müdahale eden, özel sektörün işine karışan, hele hele bankacılık sisteminin işine karışan bir yapı içinde olmadık. Biz bugün kamu bankalarına dahi müdahale etmeyen bir hükümetiz. Bizim hükümet olarak banka veya sigortacılara 'bunu yapın, bunu yapmak zorundasınız' şeklinde bir dayatmamız söz konusu olamaz. Serbest piyasa ekonomi kurallarına sonuna kadar sadık kalan, uygulayan bir yapıdayız. Asla bankalarımıza 'şunları yapmak zorundasınız' gibi bir anlayış içinde olmadık, olmayız, olmayacağız da... Bankalar ve sigorta şirketlerinin çalışma usul ve esasları kanun çerçevesinde belirlenmiştir. Allah vermesin, ilerde bir sıkıntı olduğu zaman bunun hesabını bankacı kendisi verecektir. Bankacılar da bunun bilincinde, biz de aynı bilinçteyiz. Bu konuda sadece söylenen birkaç hususu beraber değerlendirdik. Bir taraftan da Teşvik Sistemi'ni tanıttık. Biz sadece dile getirilen hususları arkadaşlarımıza söyledik. Tabii yapıp yapmamak tamamen onların kendi elindedir.''
''Yatırımcının projesini, fizibilitesini görelim''
Meselenin algı ve algılama meselesi olduğunu ifade eden Çağlayan, ''Onun için bankalarımız zaten belirlenen yasalar çerçevesinde gereken çalışmaları yapıyorlar, inşallah yapacaklar'' dedi.
Bankacılık sisteminin topladığı mevduatı bir yerde krediye dönüştürecek mekanizma olduğuna değinen Çağlayan, bankaların hükümetin ekonomik istikrarı, mali ve bütçe disiplini sonucunda artık devletin borçlanma ihtiyacını karşılayan değil, özel sektörün gerek yatırımında, gerek tüketiminde onlara kredi veren yapı haline geldiğini vurguladı.
Olması gereken sistemin bu olduğunu dile getiren Çağlayan, ''Bugün sistem tamamıyla doğru işlemeye başlamıştır. Bana ifade edilen, içerde bankacı arkadaşlarımızın söylediği 'Bu Teşvik Sistemi'nde her zaman yatırımcının projesini, fizibilitesini görelim.' Yatırımın nerede olduğundan öte, yatırımın kendisine ve projesine bakarak davranacaklarını bana ifade ettiler'' şeklinde konuştu.
AA
Kaynak: Diyarbakır Söz
