Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin önemli hububat merkezlerinden 3 milyon dönüme sahip Mardin Ovası'nda çiftçilerin telaşı başladı. Mardin’in Kızıltepe ilçesinde çiftçiler son teknolojik traktörlerle topraklarını sürüyor. Ardından mibzere boşaltılan gübre ve sertifikalı tohumluk buğday Mezopotamya’nın bereketli toprağının bağrına bırakılıyor. Yağmur suyu ve artezyen kuyularından çekilen suyla sulanan buğday Mezopotamya’nın sıcak güneşi ile yeşerip olgunlaşıyor. Haziran ayında başak veren buğdayın hasadı biçerdöverlerle yapılıyor.
Yüksek maliyetler çiftçiyi zorluyor
Kızıltepe’ye bağlı Alakuş köyünde 300 dönüm arazide çiftçilik yapan Davut Dündar, pamuklarını topladıklarını ve tarlalarını sürdüklerini söyledi. Dündar, "Bugün de hayırlısıyla buğdayımızı ekeceğiz. Girdi maliyetlerimiz çok yüksek. Bugün itibariyle gübrenin tonu 2 bin 700 liraya yakın. Tohumu da keza aynı o şekilde aldık. Tohumun bize maliyeti 2 bin 300 bin lira oldu. Ondan sonra mazotu var, elektriği var. 300 dönüm arazinin bize maliyeti tohum, mazot ile birlikte 300 dönüme yaklaşık 140 bin lira girdimiz var. İşimiz çok zor, sıkıntılıyız" dedi.
"Çok zor bir süreç yaşıyoruz"
Tarlanın dede yadigarı olduğu için mecburen ektiğini vurgulayan Dündar, “Gerçekten bizim bu bölgede çiftçilik tamamen bitmiş durumda. Çok zor bir süreç yaşıyoruz. Gübreyi çok yüksel bir fiyata alıyoruz. 50 ton gübreyi peşin aldım. Mazot 6 buçuk lira gibi bir fiyatı var mazotun. 4 traktöre 385 litre mazot aldım. Bu traktörler sabah tarlaya geldiğimde dolu olarak getirdim bugün tekrar yakıt doldurdum. 2 bin 352 lira yakıt aldım. Sabah da bu rakamla aldım. Allah rızası için çok zor durumdayız. Yani tarlayı ekmemizin tek amacı dededen kalma bir arazi olması münasebetiyle mecburen ekiyoruz. Yani burayı nadasa bırakamayız. Yani kar kalmadı, gerçekten kalmadı” diye konuştu.
"Ektiğimizi biçemiyoruz"
Kızıltepeli bir başka çiftçi olan Hamit Koçhan da ektiklerini biçemediklerini söyledi. Koçhan, "Şuanda burada buğday ekiyoruz. Ama ektiğimizi biçemiyoruz. Gübre, mazot, ilaç, traktör bütün masrafları kullanıyoruz. Ne yazık ki ektiğimizi biçemiyoruz. Bu ektiğimizi de mecburen ekiyoruz. Arazimizi nadasa bırakamıyoruz. Ekiyoruz ama karşılığında bir şey alamıyoruz. Hepsini gidere veriyoruz" şeklinde konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz