Bakan Eker: Et ve Süt Müdahale Kurumu kurulacak

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Et Balık Kurumu’nun fonksiyonlarını değiştirerek et ve sütte fiyat çok yükseldiği zaman, piyasaya arzı artıracak tedbirleri alıp, yani fiyatlar düştüğü zaman bunu engelleyecek bir mekanizma kuracaklarını söyledi.

Bakan Eker: Et ve Süt Müdahale Kurumu kurulacak

Et ve Süt Müdahale Kurumu kuracaklarını vurgulayan Bakan Eker, meraları kiralayan insanların buraya tesis yapmasının önünü açacak yasanın Bakanlar Kurulu'nda kabul edildiğini ifade etti. Eker, geçen yılın son dönemine ait 98 milyon liralık süt primlerinin yarın ödeneceğini ifade etti.

Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) Sektör Buluşması, Bursa’da Hilton Otel’de gerçekleştirildi. Toplantıya; Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Vali Şahabettin Harput, SETBİR Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yörük, SÜTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz’ın yanı sıra sektör temsilcileri katıldı.

“KONUŞANLARIN HİÇ BİRİ SÜT, TARIM VE HAYVANCILIK UZMANI DEĞİL”

Tarım sektörü hakkında daha çok bilmeyenlerin konuştuğunu belirten Eker, hayvancılık ve tarımda bilenlerin sustuğunu ifade etti. Televizyonda sütle ilgili konuşanları eleştiren Bakan Eker, çekirdekten bu işin içinde olduklarını ve kimin uzman, kimin emek sahibi olduğunu bildiğini kaydetti. Bakan Eker, şöyle konuştu:

“Ama bakıyoruz, hiç alakası olmayan birisi kalkıyor öyle şeyler söylüyor ki maalesef kafa karıştırıyor. İnsanları, yedikleri içtikleriyle haksız şekilde sorun hale getiriyorlar. Beni bağışlasınlar, konu uzmanları başta olmak üzere, sanayiciler başta olmak üzere onlar da susuyor. O yanlış sözleri söyleyenlerin, söyledikleri enformatik bir kirlilik yaratıyor, çünkü insanların televizyonlarda konuşulanlar ile kanaatleri oluşuyor. Modern birey öyle. Gazete manşetleri ile internet başlıkları ile kanaatleri oluşuyor. Doğrular söylenmiyor, bir kaç kişi toplasanız 3-4’ü geçmez onlar konuşuyor. İnanın bir tanesi ne süt uzmanıdır, ne hayvancılık uzmanıdır, ne tarım uzmanıdır. Kimse de söylemiyor arkadaş sen bu sütü, bu tarımı nereden öğrendin. Toplumu yanlış bir yere götürüyorsun.”

Türk tarımının geçmişi hakkında bilgi veren Bakan Eker, Türkiye bundan 9 sene önce 100 çalışanının 35’inin tarımda çalıştığı bir yapıya sahip olduğunu hatırlattı. Bakan Eker, 24 milyon hektar arazide tarım yapılırken 7,5 milyon insanın da tarımda çalıştığını vurguladı.

 

“AVRUPA’DA 1. DÜNYADA 7.'YİZ”

Bugün, daha az insanın tarımda çalıştığını, ancak üretilen tarımsal hasılanın 62 milyar dolar olduğunu belirten Eker, tarımsal hasılanın 3 kart arttığını dile getirdi. Avrupa’da Türkiye’nin birinci ülke olduğuna işaret eden Eker, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bunu her tarafta göğsünüzü gere gere söyleyebilirsiniz. Dünya ülkeleri içinde de 7. sıraya geldi oturdu. Son 4 yıl içinde, 2004 yılından bu yana, bu ayın sonunda 2011’in büyüme rakamları açıklanacak, inşallah biz tekrar bu konumumuzu muhafaza edeceğiz. Çünkü tarımda büyüme var, 2011 rakamlarında da. Verimliliği artırdık. Eskiden Türkiye bir tarım ülkesi deniyordu. Peki öyleydiyse neden Cumhuriyet'in kuruluşundan 83 sene sonra ancak bir tarım kanunu çıkardı. Bana bu sorunun cevabını birisi versin. Eğer tarıma önem veriliyordu ise niye 2006 yılına kadar Türkiye’nin bir tarım kanunu yoktu. Yoktu arkadaşlar. Tarım kanunu ne demektir, bir ülkenin tarımla ilgili bakış açısını ortay koyar, stratejisini bunun üzerine kurar. Biz bunu çıkardık. Ayrıca, 14 tane tarımla ilgili kanun çıkardık.”

Hayvancılık konusunda, Türkiye'nin 9 sene önce 10 milyon sığır varlığına sahip olduğuna işaret eden Bakan Eker, şöyle devam etti: “Önemli olan sayı değil, önemli olan verim. Bunlar ne kadar verim veriyor, soy kütüğüne kayıtlı mı. 175 bin tane sığır vardı, bunun 5,5 milyonu dişi. 70 milyon ülkede bu kadar sığır vardı. Bunların sadece 175 bini soy kütüğüne kayıtlıydı. Şimdi size bir rakam vereceğim, nereden nereye geldik görün. 175 olan soy kütüğü kayıtlı rakamı 4 milyon 200 bine ulaştı. 5 milyon dişi hayvanın 4 milyon 200 bini soy kütüğüne kayıtlı. Bunların ortalama süt verimi yükseliyor.”

Devraldıklarında, Türkiye’nin 8 milyon 400 bin ton süt ürettiğini vurgulayan Eker, bugün 13,5 milyon ton süt üretimine ulaşıldığını anlattı. Yemi destekleme altına aldıklarını, buzağı ve aşı desteği getirdiklerini, süt desteği ve diğer alanlarda destekler verdiklerini ifade eden Bakan Eker, şöyle devam etti: “Türkiye, bir milyar 800 milyon TL destek veriyordu tarıma, hayvancılığın payı yüzde 4’tü. 2011 yılında bir milyar 700 milyon TL hayvancılığa nakit destek ödedim. Toplam tarım destekleri içindeki payı yüzde 27. Yani yüzde 4’ü yüzde 27’ye çıkardık. Hayvancılığa verdiğimiz değerin bir karşılığı.”

“BUĞDAY İLE KOYUN GERİSİ OYUN”

Bakan Eker, yemin hayvancılık işletmesindeki maliyetinin yüzde 70 olduğunu ifade ederek, şunları dile getirdi: “Eğer siz yüzde 70’lik alanda rekabet edemiyorsanız bu zor bir faaliyettir. Problemli bir sahadır. Yeni Zelanda’yı örnek verdiler, oraya ben de gittim. Yeni Zelanda’nın aldığı yağış bizim aldığımız yağışın 5 katı. Yağmur yağıyor ot bitiyor, hayvanlar istedikleri kadar yiyiyor, bedava. Yeni Zelandalının yaptığı tek şey hayvanı oraya bırakmak ve belki etrafını çitle çevirmek. Anadolu’da biten ot koyunun ağzı içindir, sığırın dili için değildir. Onun için Anadolu’da ‘buğday ile koyun, gerisi oyun’ demişlerdir. Bunu coğrafyamız tayin ediyor. Biz keçiyi düşman edinmişiz. Kendisine keçiyle mücadeleyi misyon edinen insanlar bile oldu. Bir yandan biz koyunu keçiyi terk etmişiz, bizde olmayan türle rekabet etmeye çalışıyoruz. Bana diyorlar ki Angusu niye getirdin. Meclis'te ‘Angutsan haber ver Angutsan, nasıl Angus getirirsin’ diye bana milletvekili soruyor. Montofon ve diğerleri Anadolu türü mü. Gelmesi gerekiyordu ve geldi. Biz koyun ve keçiyi terk etmişiz, sığırcılığı benimsemişiz. İşletme ölçeği küçük, devlet destek vermemiş, sadece yüzde 4 destek vermiş.”

Bu sene ilave hayvancılık destekleri olacağının altını çizen Eker, “Et içi damızlığı artırıyorum, etçi olursa 350 lira veriyorum hayvan başına, etçi olmayanlara 150 lira destek getiriyorum bu yıl içinde.” diye konuştu.

“KİRALANAN MERAYA TESİS YAPILABİLECEK”

Meralarla ilgili önemli bir düzenleme hakkında bilgi veren Eker, “Mera ile ilgili pazartesi günü Bakanlar Kurulu'na bir kanun tasarısı taslağı sunduk. İmzaya açıldı. Büyük ölçüde de imzası tamamlandı. Şunu yapıyoruz, hem özel sektör kullanımı hem de kiralanan merada hayvancılığın gerektirdiği tesislerin yapımına izin veriliyor. Diyorsunuz ki gel merayı kirala ama adamın alet edevatını koyacak bir baraka yapmasına bile izin vermiyorsun, yasak, kutsal dokunamıyorsun. Yok öyle bir şey, yanlış. Biz bunu düzeltiyoruz. Taslak tasarıya dönüştü. Bakanlar Kurulu tarafından kabul edildi. Meclis'e tasarı olarak gidecek, 2 maddelik bir kanun.” şeklinde konuştu.

“SANAYİCİDEN FEDAKARLIK BEKLİYORUM”

Süt fiyatlarının, bazı yerlerde, özelikle sıcak süt olan yerlerde düşüşe geçtiğini hatırlatan Eker, şu ricada bulundu: “Bu bizi üzüyor. Böyle olmasını istemiyoruz. Süt sanayicilerinden bir ricam var. Burada biraz fedakarlık yapmamız yerde fedakarlık yapalım. Aynı gemideyiz, gemi zarar görürse hepimiz zarar görürüz. Buna lütfen yardımcı olalım. Bunu bir fırsat gibi görmeyelim. Çünkü süt tüketimini aynı oranda artıramıyoruz. İnsanlar daha fazla süt içiyor. Süt artarken, et ihtiyacı var. Süt fiyatı düşerse dişi hayvan kesilir, biz ulusal gen kaynağımızı kaybederiz. O zaman o dişi hayvanın doğuracağı et için gereken materyal da gider.

Biz 209 yılında süt tozu uygulamasını teşvik ettik. Sanayicinin ihtiyacı süt tozunu çiftçilerin ürettiği sütten elde edelim dedik ve biz de bakanlık olarak destekleyelim dedik. 2010 yılında 11 bin ton süt tozu yaptık. 22 bin ton 2011 yılında süt tozuna destek verdim. Bu, şu demektir, 220 bin ton taze süt demektir. Ben bunu piyasadan çekerek, süt fiyatlarının düşmesini engellemeye çalıştım. Bu uygulamamız devam ediyor. Süreci tekrar başlattım. Tasarımız hazır, ekonomi bakanlarımıza bu konuyu anlatacağız. Onlar da destek vereceklerdir.”

“ET VE SÜT MÜDAHALE KURUMU OLUŞTURUYORUZ”

Et Balık Kurumu’nun fonksiyonlarını değiştireceklerine işaret eden Eker, şunları ifade etti: “Yani tüketicin aleyhine fiyat çok yükseldiği zaman, piyasaya arzı artıracak tedbirleri almak, yani fiyatlar düştüğü zaman bunu engelleyecek bir mekanizma, hem süt için hem et için. Yeni ayrı bir kurum kurmayalım diye, mevcut et balık kurumu var, onun yapısını değiştirmek suretiyle, içine sektör uzmanları elbette ki gelecek. Bunun adı et ve süt kurumu mu olur bilemem. Ama çalışmalar son noktaya geldi. Bir et ve süt müdahale kurumu oluşturuyoruz.”

“SÜT PRİMİ YARIN ÖDENİYOR”

Süt arzının fazla olduğu, fiyatın düştüğü dönemlerde primi artırıp, diğer zamanlarda düşürme politikasını bu yıl da sürdüreceklerini ifade eden Eker, şu müjdeyi verdi: “Geçen yıl 3’er aylık dönemlerde bunu yaptık. İlk dönemler 8 kuruşa çıkardık, sonra tekrar 4 kuruşa indi. Şimdi bu yıl da yine böyle bir uygulamamız devam edecek. 9 Mart günü geçen yılın son dönemine ait süt primleri 98 milyon lira tutarındaki prim yarın ödeniyor.”

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler