'Amacımız, ne ücret veriliyorsa onun beyan edilmesidir'

Kayıt dışı istihdamla mücadelede yeni yöntemler geliştiren SGK, özel sektörde düşük maaşlı gösterilen çalışanları, kamudaki meslektaşlarıyla kıyaslayarak prim gelirlerini artırmayı hedefliyor.

'Amacımız, ne ücret veriliyorsa onun beyan edilmesidir'

SGK Başkanı Fatih Acar, kurumun üst düzey bürokratlarıyla 14-20 Mayıs Sosyal Güvenlik Haftası dolayısıyla düzenlediği basın toplantısında, hafta boyunca yapacakları etkinlikler hakkında bilgi verdi, kurumun yeni projelerini anlattı.

SGK'yı tanıtmak, sosyal güvenlik bilincinin oluşmasına katkı sağlamak için çeşitli etkinlikler hazırladıklarını belirten Acar, kamuoyunda sigortalı istihdamını teşvik edecek, sosyal güvenlik bilincini artıracak faaliyetler yapacaklarını söyledi. Öğrencilere yönelik hazırladıkları ve sosyal güvenliğin önemini anlatan çizgi filmin okullarda gösterileceğini ifade eden Acar, sosyal güvenliğin ders kitaplarına konulması için Milli Eğitim Bakanlığı ile görüşeceklerini açıkladı.

Acar, geçen yıl Türkiye genelinde en yüksek prim ödeyen ilk 10 işverene ödül vereceklerini, illerde de ilk 10 işverene plaket takdim edileceğini anlattı.

 

2012'de 325 proje

SGK'nın 2012 yılında hayata geçireceği projeler hakkında da bilgi veren Acar, merkez ve taşra teşkilatlarını kapsayan 325 maddelik eylem planı hazırladıklarını bildirdi.

Fatih Acar, kayıt dışı istihdamla mücadeleye büyük önem verdiklerini vurgulayarak, 2008 yılından bu yana 1 milyon 63 bin 189 kişiyi kayıt altına aldıklarını, 72 bin 102 iş yerini tescilli hale getirdiklerini belirtti. Asgari ücret üzerinden prim matrahı bildirenlerin oranının 2008 yılında yüzde 61 olduğunu, bu oranı yüzde 41'lere kadar indirdiklerini anlatan Acar, ''Bunu da yeterli bulmuyoruz. Bu oranı daha da aşağıya çekmemiz lazım'' dedi.

Acar, meslek grupları için ''meslek kodları'' geliştirerek, ücret yönünden kayıt dışılığın önüne geçmeyi hedeflediklerini ifade etti. Kayıt dışılıkta sistem dışında olanların yanı sıra, sistem içinde olan ancak kayıt altında olmayan önemli bir kesimin varlığına dikkati çeken Acar, kayıt dışını kayıt altına aldıklarında, SGK'ya 26 milyar lira civarında kaynak gireceğini hesapladıklarını belirtti.

Hangi meslek grubunun ne kadar ücret beyan etmesi gerektiğiyle ilgili çalışma başlatacaklarını açıklayan Acar, ''Doktorla hizmetli, mühendisle asgari ücretli işçinin aynı ücreti alamayacağını ortaya koyacağız'' dedi.

Acar, emekli aylıklarının bağlanmasını da hızlandıracaklarını ifade ederek, yıl sonunda bir haftada emekli aylığı bağlayacak sistemi hayata geçirmeyi amaçladıklarını kaydetti.

 

Hastanelere ''avuç içi tarama'' denetimi

Özel sağlık hizmeti sunucularına yönelik denetimlere de değinen Acar, ''Hastanelerin, eczanelerin her ay kalp atışları tek tek takip edilmek suretiyle bu alanda neler yapıldığını izleyecek teknik altyapıya kavuştuk. Bütün sağlık sektöründe nerede suiistimal var bunları görebiliyoruz'' dedi.

Biyometrik kimlik doğrulama sistemiyle suiistimallerin önüne geçileceğini belirten Acar, önümüzdeki Temmuz ayı itibariyle özel hastanelerden başlayarak, avuç içi damar izi kimlik doğrulama yöntemiyle kontrol mekanizması kuracaklarını söyledi. Acar, bu yolla bir kişi hastaneye gitmediği halde gitmiş gibi işlem yapılmasının önüne geçeceklerini söyledi.

SGK'nın internet sitesinde 20 Mayıs'tan itibaren nerede hangi sağlık hizmeti alınacağının görülebileceğini anlatan Acar, özel hastaneler, buralarda çalışan doktorlar ve çalışma saatleri, hangi hastanede hangi tıbbi işlemin yapıldığı ve ilave ücretleriyle katılım paylarına ilişkin bilgilere yer vereceklerini bildirdi.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Acar, kayıt dışı istihdamının tamamının asgari ücret düşünülerek, hesaplandığında 26 milyar lira gelire ulaşılacağının hesaplandığını belirtti. Acar, Türkiye'deki kayıt dışını 3 yılda gelişmiş ülkelerin seviyesine çekmeyi hedeflediklerini ifade ederek, ''Yüzde 8-10 kayıt dışı tolere edilebilir. Bu dünyanın bütün ülkelerinde böyledir. Kısa vadede gelir artıracak en önemli kaynak, kayıt dışını önlemek ve prim gelirleri. 2012'de hedeflediğimiz prim geliri 97.2 milyar lira'' diye konuştu.

Kamu ve özel sektör karşılaştırması

Meslek kodları oluşturularak kayıt dışıyla mücadelede ücretlerin nasıl belirleneceğinin sorulması üzerine, Sigorta Primleri Genel Müdürü Cüneyt Olgaç, öğretmenler ve eczacılardan örnekler verdi.

Özel sektörde çalışan öğretmene, kamudaki öğretmenin ders saatinin altında ücret verilemeyeceğinin yasa hükmü olduğuna işaret eden Olgaç, eczacı yardımcısı için de en az iki asgari ücret şartının yine yasal güvence olduğunu kaydetti. Olgaç, meslek odaları ve ilgili kurumlarla işbirliği yaparak yıl sonuna kadar 6 meslek grubu için ortalama ücret belirleyeceklerini söyledi.

Olgaç, buna uyulmaması halinde yaptırımın ne olacağı sorusunu, ''Olması gereken ücret üzerinden prim alacağız'' diye yanıtladı.

 

Acar'ın müdahalesi

Bunun üzerine araya giren SGK Başkanı Acar, ''İşverenden, vermedikleri ücretin primini almak gibi sonuç doğuracak işlem olmaz'' dedi. SGK'nın olması gerekeni ortaya koyacağının altını çizen Acar, şöyle konuştu:

''Bazı meslek grupları açısından kesindir, bazı meslek grupları açısından izah edilebilir durum varsa dikkate alırız. Bir öğretmen ya da bir mühendisin almadığı ücretten şu kadar prim alırız gibi mantık asla geçerli olmaz. Yapmaya çalıştığımız, Türkiye'deki sıkıntıyı ortadan kaldırmaktır. İşletmelere, ne ücret veriyorsa onun beyan edilmesi mesajı veriyoruz. Kanun belirlemişse ücreti, onun altını kabul etmeyiz. Belirlenmeyenlerde sivil toplum örgütleri, meslek örgütleriyle, çalışanlarla işbirliğine gideceğiz. Amacımız, ne ücret veriliyorsa onun beyan edilmesidir.''

 

''Avuç içi tarama uygulaması 1 Temmuz'da başlayacak''

Acar, sağlık hizmetlerindeki ''avuç içi tarama'' denetimine ilişkin soruyu yanıtlarken de, uygulamanın 1 Temmuz'da özel hastanelerde başlayacağını yineledi. Özel hastaneye gidip sağlık hizmeti alan bir kişinin avuç içi damar izi taraması yapıldığında, bu kişinin kaydının SGK'ya da otomatik olarak yapılacağını belirten Acar, böylece hastaneye gelmeyen bir kişinin kimlik numarasından yararlanarak gelmiş gibi işlem yapılmasının mümkün olmayacağını anlattı.

Acar, ''(Suiistimaller) Bazı hastanelerde çok sayıda olmasa da bizi üzüyor. Tıp merkezlerinde kişiler hastaneye gitmedikleri halde gitmiş gibi kuruma fatura çıkarılıyor. Bunları tespit ettiğimiz için bu uygulamaya geçiyoruz. Bu sistem, bunun önüne geçmeyi hedefliyor'' dedi.

AA

Kaynak: Diyarbakır Söz

Çok Okunan Haberler