Adalet Bakanlığı, "vize serbestisi" için yerine getirilmesi istenen 72 kriterden kendi çalışma alanında yer alan 17 şartla ilgili düzenlemeler için fazla mesai yapıyor.
Türkiyeli vatandaşların "Schengen" alanına vizesiz seyahatlerinin sağlanması amacıyla başlatılan "Vize Serbestisi Yol Haritası"nda 72 kriter belirlendi.
Yerine getirilmesi gereken kriterler, belge güvenliği, sınır ve göç yönetimi, kamu düzeni ve güvenliği, temel haklar, yasa dışı göçmenlerin geri kabulü olmak üzere beş başlık altında toplandı. Söz konusu kriterlerinden 17'si ise Adalet Bakanlığının çalışma alanında yer alıyor.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve bakanlık bürokratları, düzenlemelerin hayata geçirilmesi için yoğun mesai harcıyor.
Şartların yerine getirilmesi amacıyla başlatılan çalışmalar kapsamında, "Yargı ve Temel Haklar" başlıklı 23. ve "Adalet, Özgürlük ve Güvenlik" başlıklı 24. fasılların açılmasını yakından ilgilendiren, Schengen ülkelerine vizesiz seyahatin gerçekleşmesinde önemli bir rol oynayacak olan, AB Veri Koruma Direktifine uygun olarak Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan “Kişisel Verilerin Korunması Kanun Tasarısı” TBMM'de kabul edilerek yasalaştı. Yasayla, AB ülkelerinde olduğu gibi Kişisel Veriler Koruma Kurulu kuruluyor.
Avrupa'ya vizesiz seyahat kriterleri arasında yer alan "1996 tarihli Lahey Çocuk Koruma Sözleşmesi" ve "2007 tarihli Lahey Nafaka Sözleşmesi"nin imza aşamalarında konulacak çekince ile beyanlara ilişkin çalışmalarını tamamlayan bakanlık, hazırlanan metni ise Dışişleri Bakanlığına gönderdi.
RIZAYA DAYALI İADE USULÜ
Öte yandan, Adalet Bakanlığı tarafından "cezai konularda uluslararası adli işbirliği" taleplerine daha fazla olumlu cevap verilmesi için hazırlanan ve iade taleplerine ilişkin yeni düzenlemeleri kapsayan "Cezai Konularda Uluslararası Adli İşbirliği Kanunu Tasarısı", Bakanlar Kurulunda görüşülmesinin ardından TBMM'ye sevk edildi. Yeni düzenlemeler öngören bu tasarıyla, rızaya dayalı iade usulü getiriliyor. Tasarı, "İadeye rıza göstermesi halinde kişi, normal iade usulü uygulanmadan talep eden devlete iade edilebilir." hükmünü içeriyor.
Adalet Bakanlığı ayrıca, Avrupa Suçluların İadesi Sözleşmesi'nin 1975, 2010 ve 2012 protokolleri ile Cezai Konularda Adli İşbirliğine Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi'nin 2001 tarihli protokolünün imzalanması ve uygun bulunması aşamasında konulacak çekince ve beyanlara ilişkin çalışmaları da Dışişleri Bakanlığı ile birlikte yürütmeyi sürdürüyor.
Kamu görevlilerinin suç mağdurlarına yaklaşımına ilişkin, insan ticareti mağdurlarına da yer verilecek "Mağdura Yaklaşım Kılavuzu" hazırlanması çalışmalarına devam eden Adalet Bakanlığı, "Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi İhlallerinin Önlenmesine Dair Eylem Planı"nın etkin bir şekilde uygulanmasına yönelik çalışmalarda da son aşamaya geldi.
Hakim ve cumhuriyet savcılarının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları hakkında farkındalıklarının arttırılması amacıyla AİHM’e düzenli olarak ziyaretler gerçekleştirilmesini sağlayan bakanlık, 2016-2018 yılları için geçerli olmak üzere yeni bir "Organize Suçlarla Mücadele Eylem Planı"nın uygulamaya konulması konusunda çalışmalarını sürdürüyor.
Adalet Bakanlığı, "İnsan Kaçakçılığının Önlenmesine Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi"nin uygulanmaya başlanması ve Türk mevzuatının bu sözleşme ile uyumla hale getirilmesi kapsamında, Türk Ceza Kanunundaki "Göçmen Kaçakçılığı" düzenlemesini de gözden geçiriyor.
Avrupa Siber Suçlarla Mücadele Sözleşmesi ile uyumunu sağlamak amacıyla, Türk Ceza Kanunu'ndaki "siber dolandırıcılık ve çocuk pornografisi" hükümlerinde bazı değişiklikler yapılmasına ilişkin çalışmalar da yürüten Adalet Bakanlığı, "GRECO" (Yolsuzluğa Karşı Devletler Grubu) tavsiyelerine uygun mevzuat yaratılması ya da ilgili mevzuatın değiştirilmesi için ilgili kurumlarla işbirliğini de devam ettiriyor.
Kaynak: Diyarbakır Söz