Dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgınında çevrimiçi devam eden eğitim sürecinde telefon, tablet ve bilgisayar kullanılırken ekrana 60 santimetreden yakın olmamaya özen gösterilmesi, gözün yakın uyumdan kurtulup uzak uyuma geçmesi için yarım saatte bir dinlendirilmesi gerekiyor
Ekranın çok aydınlık olmaması, akıllı cihazların oyun amacıyla kullanımının sınırlandırılması, gün içinde balkon veya bahçeye çıkılarak ufuk çizgisine bakılması öneriliyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Atilla Bayer "Ekran başında kalma sonucunda, gözün açık kalma süresi artıyor ve buna bağlı olarak çocuklarda göz kurulukları oluşuyor. Kızarıklık, sulanma, yanma, batma ve göz kırpıştırma gibi bulgular kuru ortamlarda daha da artıyor" dedi.
Dünyayı etkisi altına alan yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle uzaktan devam eden eğitim sürecinde, göz sağlığının korunması için ekran karşısında doğru mesafede oturulması, ışık ayarının iyi yapılması, gözün sık sık uzağa bakarak dinlendirilmesi önem taşıyor.
Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Atilla Bayer, Kovid-19 salgını döneminde yüz yüze eğitime ara verilmesinin telefon, tablet ve bilgisayar kullanımını artırdığına işaret ederek, göz sağlığı açısından olumsuz sonuçlarla karşılaşılmaması için dikkat edilmesi gereken noktalar bulunduğunu söyledi.
Gözlerin uzun süreli yakın uyumda kalmasının, çocuklarda miyopiyi tetikleyebileceğini, miyopi olan durumlarda ise hızlanmaya sebep olabileceğini dile getiren Bayer, şu önerilerde bulundu:
"Göz sağlığının korunması için telefon, tablet ve bilgisayar kullanımında ekrana 60 santimetreden daha yakın olmamaya özen gösterilmeli. Göz, yakın uyumdan kurtulup uzak uyuma geçmesi için mutlaka yarım saatte bir dinlendirilmeli. Balkon veya bahçeye çıkılmalı, ufuk çizgisine bakılmalı, aile olarak birlikte zaman geçirilmeli ve farklı aktiviteler yapılmalı."
"CİHAZIN IŞIK SEVİYESİ ÖNEM TAŞIYOR"
Kullanılan akıllı cihazın ışık seviyesinin de önemli olduğunun altını çizen Bayer, "Ekran aydınlatması optimum düzeyde olmalı, çok aydınlık olmamalı. Hem ışık hem mesafe iyi ayarlanmalı hem de tablet, telefon ve bilgisayar göz seviyesinde tutulmalı." uyarısını yaptı.
Bu süreçte, akıllı cihazların çevrimiçi eğitim dışında oyun oynamak amacıyla da sıklıkla kullanıldığını hatırlatan Bayer, bu tür kullanım sıklığının mutlaka sınırlandırılması gerektiğinin altını çizdi. Bayer, "Fazla kullanıma bağlı olarak göz bozukluklarında artış olabilir." dedi.
"GÖZ KIRPMA REFLEKSİ AZALIYOR"
Prof. Dr. Bayer, uzun süreli akıllı cihaz kullanımında göz kırpma refleksinin de azaldığını ifade ederek, "Uzun süreli ekran başında kalma sonucunda, gözün açık kalma süresi artıyor ve buna bağlı olarak çocuklarda göz kurulukları oluşuyor. Kızarıklık, sulanma, yanma, batma ve göz kırpıştırma gibi bulgular kuru ortamlarda daha da artıyor." diye konuştu.
Ortam nemliliğinin göz kuruluğunu önlemeye yardımcı olabildiğini anlatan Bayer, göz kuruluğu yaşanması halinde suni gözyaşı damlalarının rahatlama sağlayabildiği bilgisini verdi.
Bayer, alerjik çocuklarda da göz kırpma refleksi azaldığı için ışık hassasiyetinin artabildiğine dikkati çekerek, "Göz kırpma refleksi azaldığı ve göz açma süresi arttığı için daha çok kızarıklık, yanma, batma ve çok ciddi göz kırpıştırma hatta onu tik haline getirme durumları görülebilir." dedi.
Kaynak: Diyarbakır Söz
