Diyarbakır Olgunlaşma Enstitüsünce yürütülen "Diyarbakır'ın Tarihi Evleri Projesi"yle kentin sahip olduğu UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi'nde yer alan tarihi surlar, İslam'ın 5. Harem-i Şerif'i kabul edilen Ulu Cami, İçkale Müze Kompleksi, peygamber makamları ve sahabe kabirleri, Ongözlü Köprü, Ziya Gökalp, Cahit Sıtkı Tarancı ve Sezai Karakoç müzeleri gibi tarihi ve kültürel değerler, tuvale 3 boyutlu aktarılıyor.
Ressam Büşra Polattağ, kültür ve medeniyet kenti Diyarbakır'ın tarihi Sur ilçesini çalışmaya başlamadan önce karış karış gezip her detayı fotoğrafladıklarını söyledi.
Yapıları yerinde incelediklerini ve taşların dokularına baktıklarını aktaran Polattağ, bunlara en yakın malzemeleri kullandığını anlattı.
TARİHİ MEKANLAR
Polattağ, taşların dokusunu bulgurla vermeye çalıştığını, Arnavut kaldırımlarını peçeteyle yaptığını belirterek "Strafor üzerini heykeltıraş yöntemlerini de kullanarak yakma tekniğiyle oydum. Doğrudan yağlı boya yapıp bırakabilirdim ama kapıları çöp şişle üç boyutlu hale getirdim. Diyarbakır'a gelemeyenler, gezmek isteyenler olabilir. Gelmeden de gezmeden de gezmiş gibi olsunlar. Diyarbakır kültür ve medeniyet şehri. Sokaklarında dolaştığımızda o eski mekanlarda yaşanmışlıklar canlanmış gibi oluyor. Yaptığım çalışmada oradaymışız gibi o kapıyı çalacakmışız gibi hissettirmek istedim." dedi.
Resim sanatında farklı teknikleri kullanıp kalıplardan çıkmak istediklerini dile getiren Polattağ, resme bakanların her an resmin içerisine girecekmiş hissi yaşamalarını sağladığını ve çalışmalarını bu yönde geliştirdiğini anlattı.
PROJE BİTTİĞİNDE
Polattağ, projeyi tamamladıktan sonra resimleri sergileyeceklerini sözlerine ekledi.
Diyarbakır Olgunlaşma Enstitüsü Müdürü Ayşe Adıgüzel de her yıl farklı temalar çalıştıklarını, bu yıl da Diyarbakır evlerinin teknik özelliklerini belirginleştirmek istediklerini ifade etti.
Teknik ekiple tarihi evleri fotoğraflayıp özelliklerini araştırdıklarını söyleyen Adıgüzel, tarihi yapıları resmederken akılda kalıcılığı arttırmayı amaçladıklarını dile getirdi.
Adıgüzel, "Sıradan düz resim değil. İnsanlar baktığında, dokunduğunda o taşın dokusunu hissedecek. İnsanların o anı yaşamasını istiyoruz. Duvarlardaki kabartma, taşın dokusu, pencerenin çıkıntısını tekniklerle ön plana çıkartmak istedik." diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz