Psikolog Dr. Öğretim Üyesi Yudum Akyıl bu durumun önüne geçebilmek için aile ve öğrencilere kaygı yönetimi hakkında önerilerde bulundu
Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) için geri sayım başladı. ÖSYM’nin geçen yılki verilerine göre 511 bin aday ilk oturumda elendi. Şüphesiz ki bu tabloda heyecan, panik ve kaygının rolü büyük. Milyonlarca çocuğun geleceği için dönüm noktası olan sınav, çocuklar kadar ailelerde de heyecan ve kaygı yaratıyor. Dr. Öğretim Üyesi Yudum Akyıl ise başarının anahtarının kaygı kontrolü olduğuna dikkat çekiyor.
“Çocuklar ‘olduğum gibi kabul ediliyorum’ demeli”
Ebeveynlerin davranışlarının çocuklar tarafından önemsendiğini ve rol model olarak kabul edildiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Akyıl; “Elbette anne ve babalar da sınav öncesinde kaygı duyabilir. Ancak unutmayın; siz bugüne kadar çocuğunuzun eğitimi için elinizden geleni yaptınız. Bu kaygıyı çocuklarınıza yansıtmak yerine, onların olmadığı ortamlarda dostlarınızla ya da ailenizle paylaşmanız daha doğru olacaktır. Kaygı yönetimini sağlamak için size iyi geldiğini düşündüğünüz aktiviteler sayesinde odağınızı farklı alanlara çevirerek sakinleşebilirsiniz. Sınava bu kadar kısa bir süre kalmışken çocuğunuza yardımcı olmanızın yolu sakin olduğunuzu ve ona güvendiğinizi hissettirerek motive etmekten geçer. Çocuklar algılarının maksimum düzeyde açık olduğu bu dönemde yansıttığınız güveni içselleştirip ‘olduğum gibi kabul ediliyorum’ diye düşünerek tam performanslarını ortaya koyacaktır” dedi.
Öğrencilere yedi altın tavsiye
Öğrencilerin heyecanın etkisiyle bildikleri her şeyi unuttuklarını düşündüğünü aktaran Dr. Öğr. Üyesi Yudum Akyıl; “Yapamayacağım korkusu duymanız, bir aksilik olacakmış gibi hissetmeniz, kendinizi diğer öğrencilerle kıyaslamaya girmeniz çok normal. Fakat şunu unutmayın; sınav bir ölüm kalım meselesi değil ve sizler bugüne kadar elinizden geleni yaptınız” ifadelerini kullandı.Dr. Öğr. Üyesi Akyıl, kaygı yönetimi için öğrencilere yedi temel tavsiyede bulundu.
Bugüne kadar elinizden geleni yaptınız. Son haftayı sevdiklerinizle birlikte, hoşlandığınız aktiviteler yaparak geçirin.
Sınav hakkında konuşmamaya çalışın.
Uykunuzu iyi alın.
Her zaman yediğiniz şeylerden yiyin.
Kaygı hissettiğinizde bunu engellemeye çalışmayın. Sakince kaygının vücudunuzu nasıl etkilediğini fark edin. Vücudunuzda gergin olan bölgelere odaklanarak derin nefes alın ve bu bölgenin gevşediğini düşünün.
Kaygıyı, aşırı olmadığı sürece, size enerji ve motivasyon veren bir duygu olarak kabul edin.
Sınav sonucu ne olursa olsun her zaman anlamlı bir gelecek kurmak için fırsatlarınız olacağına güvenin.
Kaynak: Diyarbakır Söz