Rabia-tül Adeviyye Kadın Kültür ve Sanat Merkezi’nde okuma yazma öğretmeni olarak görev yapan Duygu İnceoğlu, Diyarbakır’ın sokaklarında dolaşarak okuma yazma bilmeyen kadınlara tek tek ulaşmaya çalışıyor. Şimdiye kadar 35 kadına okuma yazma öğreterek sertifika veren Duygu İnceoğlu’nun hedefi kentte okuma yazma bilmeyen kadın sayısını en aza indirmek.
Yaptığı çalışmalarla ilgili konuşan İnceoğlu, 23 ile 65 yaş arasındaki kadınlara yönelik kurs oluşturduğunu ve her kurs zamanı kursiyerleri kadar heyecanlı ve mutlu olduğunu söyledi. Kendisinin kadınlara okuma yazma öğrettiğini fakat onlardan da çok şey öğrendiğini kaydeden İnceoğlu, “Aslında ders işlediğimde onlar beni yönlendiriyor. Sadece okuma yazma öğretmedim, saatleri, sayıları, telefon numaraları, otobüs duraklarını, iki sessiz harf yan yana nasıl yazılır nasıl okunur, bunları öğrettim. 100 adet kahve alıp Şehitlik sokaklarında dolaşıp kahve dağıtıp kursiyer topluyorum. Mesela salı günleri benim için çok önemli çünkü salı günleri onların Pazar, onlar pazar alışverişi yaparken bende yanlarına gidip okuma yazma öğretmeniyim okuma yazmaya gelmek ister misin diyorum, bazen bir kursiyer evet gelirim deyince kayıtlarını alıyorum” dedi.
“Değişen hayatlarını bana anlatırlar”
Okuma yazma öğrenen kursiyerler, değişen yaşamlarını gelip kendisine anlattığına da sözlerine ekleyen İnceoğlu, şöyle devam etti:
“Kursiyerim içinde okumayı öğrendikten sonra kursiyerlerimin hayatında neler değişti gelip hep anlatırlar. Mesela bir kursiyerim artık yanında birini götürmeden alışveriş yapabiliyor, para hesabı yapabiliyor, hastaneye tek başına gidebiliyor. Otobüse binerken artık sormuyorlar, buraya gidiyor mu kendileri okuyup otobüse biniyorlar.”
“Güler yüzüyle bizi kursa çekmeyi başardı”
Duygu öğretmen sayesinde okuma yazma öğrendiğini ve hayatının değiştiğini belirten kursiyer kadınlardan Güler Yalçın, “2 çocuk annesiyim. Bir gün Rabia-ül Adeviyye Kadın Kültür ve Sanat Merkezi’nin önünde geçerken Duygu hocamla karşılaştım ve okuma yazma hocasıyım, okuma yazmaya gelmek istemez misin dedi. Bende bunun üzerine ertesi gün okuma yazma kursuna gittim. Bugün tam 3 ayım doldu ve 3 ay boyunca birçok şey öğrendim. Artık bir hastaneye gittiğimizde sıramız gelmiş mi diye kimseye sormuyoruz. Bir yere giderken otobüs üzerindeki yazıları okuyup nereye gidebileceğimizi biliyoruz. Para hesabını kendimiz yapıyoruz. O güler yüzüyle bize her gün okula çekmeyi başardı” diye konuştu.
Kaynak: Diyarbakır Söz